Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
—e Südetler aralarınd a b ir hükümet teşkilâtı vücude getirdiler (Baştarafı 1 inci sayfada) rupadaki gergin vaziyeti büyük bir alâ- ka ile takib eden siyasi müşahidler, Al - manyanın ittihaz ettiği hattı harekete karşı İngiltere ile Fransanın ele aldığı ih- tiyat tedbirlerini tebrike şayan bulmak- tadırlar. Fransada ilân edilmiş olan kısmi se - ferberlik ve İngiliz donanmasının başla- mak üzere olan manevraları, Almanyaya yapılan bir ihtar mahiyetinde telâkki e- dilmektedir. Amerika resmi makamları ve umumi efkâr, Avrupa demokrasilerinin bu ted- birli ve temkinli hareketini tamamen tasvib etmektedirler. : Çekoslovakya kat'i tekliflerini bildirdi Prag 6 (Hususi) — Başvekil Hodza, bu sabah lord Ransimen'n muavini Gvat- kini kabul ederek, kendisine dünkü na - zırlar meclisi müzakereleri hakkında ma- lümat vermiştir. b Başvekil, öğleden sönra da Südet mü- messilleri Kund ve Svekovsey'i kabul et- Mmiş ve hükümetin, dünkü kabine toplan- tısında hazırlamış olduğu kat'i teklifleri kendilerine tevdi etmiştir. y İyi malümat alan mehafilden öğrenildi- ğine göre, Çekoslovak hükümetinin Sü - det Almanlarına yaptığı yeni teklifler şu üç esasa dayanmaktadır: : 1 — Südetlerin toprak muhtariyetini tanımak, y ” 2 — Südetlere tam bir statür müsa - OYVatını tanımak, 3 — Keza tam bir dil mühtariyetini ta- nımak. Bu noktalar Henlaynin üzerinde 15 - rar ettiği prensipleri tatmin etmemekte- dir. Henlayn, teferrüat hakkında müza - kerelere girişmeden evvel bizzat kendi prensiplerinin tamamile kabulünde ısrar etmektedir. Südetlerin hazırlıkları Diğer taraftan ortada hakikat olan bir şey varsa © da, Südet Almanlarının ken- di mıntakalarında müessir bir tarzda teş- kilât vücude getirmiş olmalarıdır. Hattâ bir kabine denebilecek teşekkül de ya - ratmışlardır. Almanların hücum kı'taları modelinde kuvvetli bir polis teşkilâtı da yapmışlar- dır. Bütün nakil vasıtaları tescil edilmiş- tir, tâ ki parti icabında bunları kulla - nabilsin. Bu hareketler bazı mahfellerde bir isyan hazırlığı mahiyetinde telâkki edilmektedir. Müzakereler Prag 6 (A.LA.) — Saat 15 de Lord Ransimen, Riyaseticumhur şatosuna gi derek Beneş ile görüşmüştür. Saat 15.20 de lordun mesai arkadaşları, ka - binede Sosyalist - Nasyonal fırkasının mümessili olan maarif nazırı Frank'ın nezdine gitmişlerdir. Südetler nümayiş hazırlıyorlar Prag 6& (A.A.) — Südet Almanları fırkası tebliğ ediyor: - Henlayn, öğle vakti Nürnberge gi - decek ve orada Nasyonal - Sosyalist kongresine iştirak edecektir. Henlayn, Hitlerin misafiri hası olacaktır. Hen - layn, Südetlerin 15-16 teşrinievvelde Usti'de bir toplantı yapmalarını em - retmiştir. Bu toplantı — Südetlerin ilk toplantısı olacaktır. Südet — Almanlar fırkası âzasından olan bütün mahalli rüesa ile belediye reisleri — ilk Südet kongresi olacak olan bu toplantıya İş- tirak edeceklerdir. Bu nümayişi ihzara Henlayn tarafından fırka teşkilât şe - fi meb'us Friç Kolner memur edilmiş- tir, Tas ajansının haberi Cenevre 6 (A.A.) — Tas ajansından: Çekoslovakyaya karşı silâhlı bir te- cavüz hazırlıyan Alman Faşistliği bu plânın tahakkukunu kolaylaştırac_ak şartları hazırlamak için büyük bir dip- lomatik faaliyet göstermektedir. Alman Faşistliği bu cümleden ola- rak Yugoslavyanın ve Romanyanın bi- taraflığını temine çalışıyor. Belgrad ve Bükreşteki Alman — mümessilleri son günlerde bu iki memleket ricali ile sı- kı temasta bulunuyorlar. İsviçre gazetelerine göre, — Alman diplomatları Romanya ile Yugoslavya- niın Alman - Çek ihtilâfına karışmama- ları için bu iki memleket hükümetleri üzerinde şiddetli tazyik yapmaktadır - lar. Kat'i adım arifesinde Prag 6 (A.A.) — Lörd Ransimenin bu- öğleden sonra Bay Beneş'i ziyareti ve hükümet koalisyonuna mensup muh- telif fırkalar icra komitesinin toplantısı, kat'i bir adım atılacağı anın arifesinde bulunduğu intıbamı vermektedir. Henlaynin delegelerinin verecekleri ce- vabı, bugün ita edecekleri tahmin olun - maktadır, fakat Bay Henlaynin Nürn - berge gitmesi, artık yapılacak bir iş, oy- nanacak bir oyun kalmamış olduğu intı- bamı hâsıl etmektedir. Kund ile Sve - kovski her ne kadar Henlayn tarafından murahhas tayin edilmişlerse de, fırkanın 'Henlayn bulunmaksızın bir ademi ka - bulün mes'uliyetini üzerine almasına ih- .timal verilmemektedir. Esasen hükümet tarafından bahşedilmiş olan imtiyazlar o kadar geniştir ki cihan efkârı umumi - yesi müzakeratı akamte uğratmak mes'u- liyetini üzerlerine alanları takbih et - mekten hali kalmıyacaklardır. Alman silâh fabrikaları gece gündüz işliyor (Baştarafı 1 inci sayfada) sedilir bir salâh eseri bulunduğunu da yazmaktadır. Almanya, her kim olursa olsun ken- di müdafaasını temin etmek için icab eden tedbirlere tevessül etmek yolun- daki hakkına aslâ itiraz — etmemiştir: Bittabi Maginot hattı da böyledir. Almanya da her ihtimale karşı koy- mak için ayni hakkı ileri sürebileceğin- den, Garb hududunda mümasil müda - faa tedbirlerine tevessül eylemiştir. Nasıl Almanya Fransanın ihtiyat tedbirlerini kendisine karşı doğrudan doğruya bir tehdid mahiyetinde tefsir etmiyorsa, Fransa dahi Almanyanın tevessül eylediği tedbirleri — kendine karşı tevcih edilmiş bir tehdid suretin- de telâkki edemez. Binaenaleyh hâdi - satın icab ettirdiği çerçeveyi aşan bü- tün tedbirleri Fransa geri alırsa fena etmez. (A. A.) Alman donanmasının manevraları başladı. Berlin 6 (A.A.) — Ordu kurmay Teisi General Bek'in ve diğer bazı yüksek sü- bayların istifa ettiğine dair bu sabah ec- nebi memleketlerde çıkan haberleri, har- biye nezareti kat'iyyen tekzib etmekte- dir. General Bek, kıtaatın teftişile meş - güldür. Diğer taraftan harbiye nezareti şimal denizindeki donanma manevralarının te- hir edildiği haberlerini de tekzib eyle - mektedir. Bu manevralara bu sabah baş- lanmıştır. Alman silâh fabrikaları mütemadiyen çalışıyor. | , Berlin 6 (A.A.) — Havas ajansı bil- diriyor: Alman silâh endüstrisi tam randımanı ile çalışmaktadır. Fabrika - ların ekserisi sekizer saat çalışan üç e- kip halinde mütemadi faaliyette bu - lunmaktadır. Silâh endüstrisi ile alâkadar diğer bazı fabrikalar meselâ pansıman leva- zımı yapan imalâthaneler hususi sipa- rişleri güçlükle temin edebiliyorlar, İhtiyatların talim müddeti Berlin 6 (A.A.) — Salâhiyettar me- hafilden bildirildiğine göre, 45 yaşın - dan aşağı olup ta henüz askerlik hiz - metini yapmamış olan ihtiyatlar, ev - velce tesbit edildiği gibi iki ay değil üç ay askerlik yapacaklardır. Almanya - da hususi kitaat halinde teşkil edilmiş bulunan irtibat kuvvetleri ise dört ay- lık bir hizmete tabi tutulacaklardır. İhtiyatların talim — müddetinin bu suretle uzatılmış olmasına sebeb ola - rak iki ayın kâfi gelmiyeceği ilerji sü - rülmektedir. Londra 6 (A-A.) — İngiliz matbua- tı, Fransız ihtiyat askerlerinin sefer - berliğine büyük bir ehemmiyet ver - mektedir. Niyüz Kronikl ve Deyli Meyl gaze- teleri, bu tedbiri yeni bir harb tehlike- 'si teşkil etmediği kanaatindedir, -——y İ . Üün ŞT <T — biR , di AM hraman çevresinde de askeri manevralara başlıyor (Baştarafı 1 inci sayfada) başlanacaktır. Büyük erkânı harbiye rei- simizin buraya gelişleri dolayisile bay - ram yapan halkımızın sevinçleri manev- raya iştirâk edecek kıtaatın buraya ge - lişleriyle bir kat daha artmıştır. Kadın- larına varıncıya kadar asker olan Antep halkı, kahraman Mehmetçiği görmek. ©- nun tatbikatını yakından takib etmekle orduya karşı sarsılmaz inan ve güvenle- rini tekrarlamak fırsatını bulacaklardır. (A.A.)) Mareşalin tedkikleri Antep 6 (A.A.) — Büyük erkânı harbiye reisi Mareşal Fevzi Çakmak bu sabah beraberinde Örgeneral ÂAsım Gündüz, Korgeneral Galib Deniz ol - duğu halde Bireciğe gitmiş ve akşam tekrar şehrimize dönmüştür. Mareşa - lin Bireciğe gideceğini — duyan çevre köyler halkı kâmilen yollara dökül - müşler, Mareşala saygı ve sevgilerini sunmuşlardır, İ Nizipte Birecikte bütün kasaba halkı Genel Kurmay Başkanını candan sev- gi gösterilerile karşılamışlardır. Bire - cikte karşılayanlar arasında Urfa Va- lisi ile Urfadan gelen bir hey'et de bu- lunuyordu. Mareşal öğle yemeğini Bi- recikte halk arasında çok neş'eli yemiş- lerdir. Mareşal, halkın gösterdiği sev- gi ve bağlılık tezahürlerinden müte - hassistirler, Balkanlardaki -Alman elçileri toplanıyorlar İngiliz gazeteleri yazıyorlar: Almanyanın Türkiye sefiri Dr. Von , |Keller, Hitlerin daveti üzerine Berline gitmiştir. Rivayet edildiğine göre, Büyük El- çi, Almanyanın Çekoslovakya hakkın- daki politikasının Balkanlarda yaptığı akisleri tedkik etmek üzere Balkan - lardaki Alman sefirlerinin yapacakla- rı gizli içtimaa iştirak edecektir. Yakında tekaüdlük yaşını doldur - mak üzere bulunan Dr. Von Keller bi- rinciteşrinde vazifesinden çekilecektir. Yerine kimin geleceği belli değildir. Pazarlık yasağı (Baştarafı 1 inci sayfada) Bunu biz yapmış olsaydık, Atina ka- dınları mal satın alamazlardı; çünkü Türkiyenin aldığı bu tedbir, medeni - yete doğru yeni bir adım tşşkil eder; ve bize örnek olmsaı icab ettiğini de, itiraf etmeliyiz. ingiliz donanması da manevralara başladı (Baştarafı 1 inci sayfada) Başlanacaktır. Şimal denizinde yapıla - cak oları bu manevralar iki ay sürecektir. Muhtelif üslerde bulunan cüzütamlar, 'bugün Şimal denizine hareket etmişler - dir, Eski İspanya Kralının oğlu bir otomobil kazasında öldü Miyamay © — Eski İspanya Kralı - nın büyük oğlu Kont dö Kovadonga, bir otomobil kazası neticesinde pek a- ğir surette — yaralanmış — ve bilâhare hastanede -ölmüştür. Bir Belçika Nazırına taarruz Brüksel 8 (A.A.) — Henüz malüm ol - miyan bazı sebeblerden dolayı münaka - lât ve posta, telgraf ve telefon nazırı Bay Mark, administratörü albay Püblin'in taarruzuna uğramıştır. Bay Mark araya tir, Geyvede belediye intihabı Geyve 6 (Telefonla) — Bugün belediye intihab encümeni seçimine )aşlammşm_ Ekseriyet olmadığından seçime yarın de- vam edilecektir. Kr” Bardönlüzcem S —— gİ eet e A — dıj Antop pazarlık bizde de çok — kökleşmiştir. | giren şoförü tarafından himaye edilmiş- ' Meseleler: Üzül dur. Böyle olduğu halde İstanbul halkı üzümü geçen seneki fiatına yiyor. Bu işle yakından alâkadar olanların fikrine göre halkın bu fiatla üzüm yeme- sinde en büyük âmil sırtta seyyar saticı- lığın kalkmış olmasıdır. Seyyâr satıcı ek- sildiği için rekabet yokluğundan mahal- le manavları istedikleri fiatta mallarını satmaktadırlar. Buna mukabil kabzıma- la meyvalarını yollıyan müstahsil bunu yapamamakta, saklanıp müuhafaza edile- bilecek bir mal olmıyan yaş meyvalarını meyva halinde çok uzun fiatlarla sat - maktadır. Ucuz mal alan manavlar bunu istedik - leri gibi pahalı satarak büyük kazançlar temin etmekte, bü şekilde yaptıkları ih- tikârla İstanbül halkına üzümü kendi hakiki fiâatından çok daha yüksek fiat - larla yedirmektedirler. Bu malümatı daha ziyade tevsi etmek ve söylenildiği gibi İstanbul halkının ü- zümü kabzımalların manavlara sattıkla- ri fiattan çok daha yüksek bir fiatla satın alıp almadıklarını tesbit etmek üzere dün bir arkadaşımızı meyva- haline ve İs - tanbulun muüuhtelif semtlerine yolladık. Haldeki üzüm fiatile hariçteki fiat ara- sında bir mukayese yaptık. Alınanı netice şudur. : Bü âyın altıncı sali günü, yani dün haldeki fiatlar şunlardır: Çavuş üzümünün muhtelif kalitelerine göre fiatı 7 ile 18 kuruş arasında değişi- yordu. Balbal üzümü 6 kuruştan 11 ku - ruşa kadar satıldı. Adi siyah üzümün dün- kü fiatı 6 ve yedi kuruş arasında idi. Zey- ni üzümünün fiatı dokuz, on kuruştu. Dün birinci defa olarak hale gelen müş- Sırtta satıcılığa müsaade edilmesi düşünülüyor küle on kuruşla on iki kuruş 'arasında satıldı. Yapıncak yedi, sekiz kuruştan yu« karı çıkmamıştı. Bazı üzümler dört ku « ruşa kadar satılmıştır. . daha halin kapısından beş adım öteya gittiğiniz zaman fiatlarını değiştirmişler- di. Dört kuruşluk üzüm halden beş adım ötede yedi buçuğa, Balıkpazarında m[; Sirkecide on iki buçuğa, Beyazıdda beşe satılıyordu. - Sekiz kuruşlük çavuş üzümünün Ca « ğaloğlunda fiatı on iki buçuk, Şişlide yire mi beşti. On kuruşluk çavuş ise daha Balıkpaza rında yirmiye çıkıyor, Sultanahmedde yirmi beşe, Taksim Talimhanede otuz kık ruşa satılıyordu. Yapıncak henüz her ta« rafta görünmediği için görüldüğü yer « lerde yirmiden aşağı inmiyordu. Balbal üzümü şehrin muhtelif semtle: rine göre fiat değiştirmişti. Halde en iyi kalitesi 11 kuruşa satılmış olan bu üzüm, daha Sultanhamamı civarında 17,5 a sü- tılıyordu. Divanyolunda 20 ile yirmi beş arasında bir fiatı vardı. Yalnız Şehzadebaşına doğru bir ma « navda gördüğümüz müşkülenin üstüne 23 kuruşluk bir etiket oturtulmuştu. Şişlide Zeyninin kilosu ise yirmi ku « ruştan aşağıya düşmemekte İdi, Müstahsilin eline bu kadar az para ge« çerken hiç olmazsa İstanbullunun ucuz üzüm yemesi lâzım gelir. Bütün bu fiati düşüklüğünden yalnız dört beş manavin azami bir şekilde istifade etmesine daha fazla müsaade edilmemesi çok temenni €« dilecek bir şey değil midir? H, H, (Baştarafı 1 inci sayfada) çare bulunmasının lâzım olacağını ilâ- ve etmiştik, Evvelce sayıları üç bini. bulan ve hergün halden almiş oldukları meyva- ları şehrin her tarafına sırtta götüren ve satan seyyar satıcılar ortadan kal - dırılmış olduğundan meyva — küfeleri halde yığılıp kalmaktadır. Muhtelif za- manlarda yapmış olduğumuz neşriyat- ta bu noktaları ayrı ayrı işaret etmiş, mMmüstahsilin bu yüzden çok büyük za - rar gördüğünü anlatmıştık. Haber aldığımıza göre İktısad Ve - Ç, Sermayesi: 100. IKRAMIYE göre ikramiye dağıtılacaktır: A 4 7 500 K, 3S0 d0 . ; 100 100 < 50 120/ — 40 LĞÜk < 20 DİKKAT: Hesaplarındaki paralar düşmiyenlere ikramiye çıktığı takd Kur'alar senede 4 defa, 1 Eylül, 1 tarihlerinde çekilecektir. « C. ZİRAAT samAN ao übe ve ajans PARA BiRİKTRİENLERE 28800 Lira Ziraat Bankasında kumbaralı ve ihbarsız tasarruf hesablarında en az 50 lirası bulunanlara senede 4 defa çekilecek kur'a ile aşağıdaki plâna 4 Adet 1,000 Liralık 4,000 Lira kâleti İstanbuldaki seyyar satıcılık ve hamallık işini tekrar ele almıştır. İs : tanbulun iktısadi, içtimaf — ve coğraf! vaziyetini gözden geçiren Vekâlet, İs- tanbulda seyyar satıcılıkla sırtta ha « mallığın tekrar iadesi mevzuunu ted - kik etmektedir. Bu husustaki tedkikat sona erdik « ten sonra ağlebi ihtimal tekrar eskiâ şekle dönülecektir. Ankaraya Vali ve Belediye Reisi Muhiddin Üs * tır. BANKASI adedi: 262 VERECEK n — 2000 » y 1,000 , » — 4000 v slwo ” ”» 4î8m ” ” 3,200 ” bir sene içinde 50 Jliradan aşağı irde 96 20 fazlasile verilecektir.. Birinci kânun, 1 Mart ve 1 Haziran « A M C m faciası Ayni üzümlerden dört kuruşa satılanı e | b | Ş . kr giden tündağ bu hususta temaslar yapacak » — kE