— : GAŞÜ Halk Bankası dün Ankarada açıldı Küçük esnafa kredi açmak vazilesini üzerine alan banka evvelâ sonra İstanbulda birer halk sandığı kuracak, bunları Ankarada, memleketin diğer köşelerindeki sandıklar sesencELAKLAACE DA SESEREELELACE YAK EAKANELAKALACEKDARAALARALALDARELENA AA K kara Halk sandığının açılış yapılmıştır. Merasimde, başta Büyük — Millet Meclisi Relsi Abdülhalik Renda olmak üzere Dahi - liye Vekili Partl Genel Sekreteri Şükrü Ka- ya, İktsad, Adliye, Maliye, Zirant, Gümrük ve İnhisarlar, Sıhhat ve İçtimal Muevenet Vekillerile meb'uzlar, bankalar idare-meclis- deri relsi ve âzalarile der. Banka idare meclisi reisi Muvaffak İş - men bu vesile ile söylediği bir mutükta, Ke- malist rejimin yurdun ekonomi glhazına bü Bgün mütevazi fakat mütlevazi olduğu kadar Mmânalı ve Jüzumlu bir kredi müessesesi da- ha ilâve etmiş olduğunu işaret ederek de - Miştir ki: «Bugün yüksek huzurlarınızda muamele- ye başlıyacak olan Halk Bankası ve kapı - karını halkın istifade ve yardımına açaca - Çımız Ankara Halk Sandığı Cumhuriyet dev tinde kurulan milli müesseseler — silsilesine katılmış oluyor. 'n'::ıs vıl:n::un ve oDun sahibi asil mil - detin vartifını yüksek şahsiyeline — medyun bulunduğu Atatürk'ün eşdiz iradesinden 'dc- ğan bugünkü müstakli ve kudredli Türkiye- nin ekonomik kalkınma yolunda — başardığı harikalar arasında Türk bankacılığının da Müstesna bir mevkli vardır. Dahil olduğumuz bu şerefli — çerçevenin içinde biz de kendimize düşen vazifeyi liya. katle ve heyecanla yapmaktan geri kalmıya- çağız. Halkcılık vasfınin Türk Inkılâbinin a- aü karakterleri arasında yer ülmiş bulun - ması, müessesemizin kuruluşundaki — büyük maksadı izaha küfidir. Çok yerinde bir has- Basiyetle tefeciler ve teferilikle mücadele yo- lunda olddi kararlar alan Cumhuriyet hü - kümetl bir taraftan ödünç para verme İş - lerini nizam ve intizam altına alırken, diğer taraftan balkın küçük kredi — ihtiyacını en Bormal en kolay ve en ucuz yoldan — kargı - damak düşüncesile tedbir ulmakta göcikme- miştir. İşte müessesemiz böyle bir — ihtiyacın mahsulü olarak doğmuş, halka hizmet gibi gerefli ve zevkli bir vazifeyi üzerine alarak emniyetle ve en iyi niyetlerle — çalışmakğa hazırlanmışlır. Büyüklerimizden göreceğimiz müzaheret halkımızın göstereceği rağbet muvaffaki - yetimiz için iştinad noktamız, — inkişafımız için takdir ve teşvik kaynağı olacaktır. Bu sayede bugünkü küçük sermayemizin yarının büyük rakamları arasında sayılabi- tecek bir hale geldiğini görmek mücsseseyi kuranlar kadar onun için çalışanlara, çalı » şanlar kadar da ondan istifade HebakakeneANE eKA Y Ko ven AAA A aekA brsENeLANENNE GAkANEE LA RLARAkALEn BAA AAA BALELARA !'ktısad Vokili ile Banka müdürünün nutukları takib edecek. HasescecesmnAn N” af ara $ (AA) — Halk Bankası ve An-| müşterileri, Türk halkına haklı — bir gurur| bügün |ve haz verecektir. E Muvaflak olacağız. Bu halk — müessesesi dır. yerleşecek ve Derliyeceklir. Bundan garan - timlz, müessesemizin de Türk bankacılığını yaratan ve bugünkü kemal! mertebesine ge- üren sayın Celâl Bayarım eseri olmuştur. Bu sevinçli günümüzde huzurlarınızla leri bahtiyar eden sayın vekillerimiza ve - direktörler, Ankara 'ziz davetlilerimize hararotle teşekkür et -| Vali ve Belediye Reisi hazır bulunmakta $dl- ' meği vazife billriz.. Muvaffak İşmen'i müteakib — Ekonomi Bakanı Şakir Kesebir de şunları söylemiş - tir; «llalk Banka idare meclisi reisinin şim- di dinlediğimiz sözleri, bankaniın — derühde etmek üzere bulunduğu vazifeler hakkında kâfi bir fikir vermiş bulunmuktadır. Halk Bankası, bilhassa küçük esnafa kre- di temin eylemek vazifesini üzerine almış 0- larak doğuyor ve bu müessese memleketin her tarafında tesis edoceği halk sandıklari- le küçük Henret erbabınım küçük kredi İhti- yacını karşılayacaktır. Ankara Halk Sandığını mütcakib İstan- bulda da bir sandık açılacak ve onu taki - ben de Tüzum görülecek her merkezde bir - birini takiben diğerleri açılmış bulunacak - bız. Arkadaşımız beyanatında memleketimiz- de kredi teşkilâtının almış olduğu hizi işa. ret eylemiştir. Memleketimizde Cumhuriyet- ten önce de bir milli banka ve kredi mücs- gesesi vardı. Fakat gene bunların tam mü- nasile birer kredi müessesesi haline gelme - Jeri ancak Cumhuriyet devrinde — müyesser olmuştur. Bugün memlektimizde bir milyon liradan fazla sermaye ile çalışan 15 müessese var- dir ve bütün milli banka ve kredi müessaşele- rinin yekzünu 40 dan fazladır. 10-15 sene ev- velisine nazaran bir mukayese yapacak ©- lursak görürüz ki, tasarrufta 360-400 bir lark vardır. Kredi muameleleri mikdarı ise mu- Kayese odilemiyecek derecededir. — Kredi teşkilâtlanmasındaki bu geniş inki- şaf, hiç şübhesiz Kemalist rejimin krediyi kolaylıklar temin etmek yolundaki aldığı ted birlerin neticesidir. Rejimimiz bununla bi- hakkın iftihar edebilir. Bu — münasebetle Halk Bankası kanununu bizzat hazırlamış o. lan Başvekilimiz Celâl Bayarı huzurunuzda anmak bir borçtur. Halk Bankasını büyük bir ümidle açmış bulunuyor ve muvaffak olaca- Binı da şübhesiz addediyorum » EBkonomi Bakanı Şakir Kesebif alkışlarla ve mutalfakiyet temenn'lerile karşılanan bu nutkunu müteakib tevdi ettiği on lira e ilk banka myuamelesini yapmak suretlle Halk Bankağını ve Ankara Halk Sandığını açmış- eden aziz'tır. Köylerde giyim kooperatifleri kurulması tedkik ediliyor Bu kooperatifler köylüye ucuz fiatlarla ayak- kabı, elbise ve şapka satacaklar ——— Ankara 5 (Hususi) — Belediyeler Ban-|lerde giyim kooperalifleri kurulması için kası umum idare heyeti bugün toplan -| tedkikler yapılmakladır. mıştır. Toplantıya Şü etmiştir. 1937 mali senesi sonuna kadar plan hesab kâr ve zarar bilânçoları tas- dik ve idare meclisi ibra edilmiştir. Bankanın saff kârı 318045 Jliradır. Köylüye ucuz giyecek temini için köy - Çinde son vaziyet Londra 8 (Husust) — Japon tayya - releri, bugün Hong Kong - Yunan hattın- da işliyen ikinci bir yolcu tayyaresine karşı mitralyöz aleşi açarak, tayyareyi yere inmeğe mecbür etmişlerdir. Bir Çin - Alman kumpanyasına ald olan bu tayyare benzin deposu delinmiş ol - makla boraber, yere inmeğe muvaffak olmuştur. Tayyarenin muhtelif yerlerin- de 54 kurşun deliği görülmüştür. İnsan zaylatı yoktur. Şangtay 5 (A.A.) — Japon kuvvetleri Çinlileri Loşan dağı önünde mağlüb et- miştir. Çin mukavemeti, sağ cenahların- dan çevrilmeleri üzerine kırılmıştır. Bu suretle Japonlar bir çevirme hareketi ne- ticesinde Nahulilingi ele geçirerek Çin - Hlerin geri ile olan mı ğ hrdtE uvasalasını kesmiş- rü Kaya da iştirak Üü Ooperatifler köylüye ucuz fiatlar- la ayakkabı, elbise ve şapka gibi Oşya sa- tacaktır. Köy kooperatiflerinin mili? ban- kalarımızdan biri tarafından kurulması da ayrıca tedkik edilmektedir, « A. Celâl Bayar geliyor Ankara 5 (Hususi) — Başvekil Celâl Bayar çarşamba veya perşembe günü bu- radan İstanbula hareket edecektir, İzmirin Seydiköyünde bir ev yıkıldı, 3 kişi enkaz altında kald İzmir 5 (Husust) — Dün sabah Sey- diköyünde yıkılan bir evin duvarı al - tında 3 kişi kalmış, fakat üçü de kur - tarılmışlardır. Ağır yaralı olarak has - taneye kaldırlan kazazedeler tedavi altına alınmışlardır. Adliye Vekili Ankarada Ankara 5 (Hususi) — Adliye Vekili Şükrü Saracoğlu bu sabah İstanbuldan şehrimize ıclmiırvırkh.ıywdı Vekâlet Fransız toprakları üstünde Franko tayyareleri Londra $ (Hususi) — Beş Franko tay - yaresi bugün Fransız topraklarında Ser- ber şehri üzerinde uçmuşlardır. Tayyareler, Fransız hava defi topları- İnin açtığı ateş üzerine kaçmak mecburi- yetinde kalmışlardır. Diğer Franko tayyareleri de Alikante- yi ve Valensiyayı bombardıman etmiş - lerdir. Bambardıman neticesinde bazı bi- nalar hasara uğramıştır. İnsan zayiatı az- izmirde bir genç kız saatlerce dövüşerek namusunu kurtardı Mütecavizler bir kardeşini diğer ikisini de yaraladılar İzmir 5 (Hususi) — Dün gece sabaha karşı Cumaovalıda kız kaçırma yüzün- den bir cinayet işlenmiştir. Cumaovalıda oturan Hüşeyin isminde bir delikanlı 6 aydanberi seviştiği Ayşe ismindeki sevgilisini kaçırmağa karar vermiş ve bir kaç arkadaşile bu kararını dün gece sabaha karşı tatbik etmek is - Hüseyin ve arkadaşları tütün çardağın- Sayfa 3 M © 7947 senesi: Müstakbel harbin meş'um tarihi midir? Yazan: Selim Ragıp Emeç ütün dünya milletleri taarruzi ve tedafüf hazırlıklarını tamam- lamak için hümmalı bir gayretle çalışı« yotlar, Çünkü beynelmilel ihtilâflar o de- fa, bunların müzakere yolile hallinden ümid kesmek lâzım geliyor. Maamafih, bis| da uyumakta olan Ayşeye baskın yap- | #ttüz ümidlerini kaybedip harbin gayri mışlar, fakat kendisini bir türlü kaçıra- | Kabili ictinab bir vasıta olduğunu kabul mamışlardır. Bu arada Ayşe Hüseyin ta-| ©denler azalmamıştır. Bunların yekünu Mareşal Çakmak sur ve namuslu genç kız uzün müddet *ten ideallerine bağlı olan fikir adamlarını An'aple müukavemel etmiş, yaralanmasına vağ - :.);Ulyipu Ç:(ıncıl olursa, geriye bir , men teslim olmamıştır. Mütecavizler bu im politika yapanlar kalır ki bunla « BaAmePMs KĞÜ İ,Ge"; 1 K':e':;“’_ esnada Ayşenin kardeşi Mustafayı öl - "?A Samimiyetlerine inanmak müşkül - şkanı Mareşal Fevzi Çakmak |dürmüşler, diğer kardeşlerini de yarala- | dür. Esaşen sulh havasını bozan kendi - |berlerinde Örgeneral — Asım Gündüz, | Muharrem Mazlüm olduğu halde şeh- rimize gelmiştir. Mareşalimizi Vali ve- kili, yüksek memurlar, parti, belediye ve halkevi hey'etleri Narlı istasyonun- da selâmlamışlar, sübaylar, memurlar ve binlerce halk da şehir medhalinde coşkun sevgi tezahürlerile karşılamış- lardır. Mareşal, ikametine tahsis edi - len halkevi önündeki meydanlığa top- lanmış bulunan binlerce halk tarafın- dan da -yaşa var ol- diye - selâmlan - mıştır. Mareşal şerefine C. H. P. tara- fından yüz kişilik bir ziyafet verilmiş- tir. Mısır Kralına ateş - ederken tutulan talebe Kahire 5 (A.A.) — Krala karşı a - teş etmiş olmak suçile tevkif edilmiş olan talebenin ifadesi alınmıştır. Ken- | mıştır, Son vaziyet İskenderfye 5 (A.A.) — Röyter ajanmı muhabirinden: Mes'ul mehafil, dün kralın hazır bulunmuş olduğu merasim esna « sında alılmış olan rövelverin kurşunu hakkında yapılan tahkikat neticesinde ci- nal bir niyet mevcud olmadığının ve kra- la karşı yapılmış her hangi bir suikasd mevzuu bahsolmayıp bü baptaki bütün haberlerin tekzib edilmesi icab edeceğini Korgeneral Galib Deniz, Tümgeneral| mışlardır. Katiller yakalanmışlardır. Ankarada bir otomobil - kamyon çarpışması Ankara 5 (Hususi) — Bugün Yenişe - birde Maltepe caddesinde saat 12 rad - delerinde mimar Bedrinin kendi kul - landığı 640 numaralı husust otomobili şoför Mustafanın idaresindeki 2245 nu - maralı kamyonu ile çarpışmıştır. Bu çar- pışmadan hususf otomobilin radyatörü, fenerleri ve ön camları parçalanmıştır. Nüfusça zayiat yoktur. Kaza seyrüsefe- rin devamına bir saat kadar mâni ol - müştur., Filistindeki müsademe- ler muharebe şeklini aldı (Baştarafı 1 inci sayfada) receden çok fazla elddi bir müsademe, â- deta üsülüne muvafık bir muharebe şek- linde cereyan etmiş, Binden fazla bir ki iddiasına göre bu talebe meçhul bir| mücahid kuvveti ile bir © kadar İngiliz şahsın cebinden düşen tabancayı yer -| arasında vukua gelen bu çarpışma on iki den alırken tabanca kazaen ateş al -|saat devam etmiş. İngilizlerin âsileri çe- virme hususundaki bütün teşebbüsleri a- kim kalarak, her iki taraftan da birer mikdar zayiat verildikten sonra, Arablar çekilip gitmişlerdir. Müsademe esnasında üsilerin tuttukları mevzilere bomba atmak ve mitralyözle bunları taramak istiyen bir İngiliz tay- yaresi âsller tarafından atılan kurşun - larla yere düşürülmüş ve tayyarede bulu- nan iki İngiliz ölmüşler, tayyare de par- galanmışlır. leri oldukları için sulh lehinde söyliye - cekleri sözlerin de ayni hakikat gibi ka - bul edilmesi mahzurludur. Bu sebeble, kendilerini dinlerken, ne söylediklerine değil, ne söylemek istediklerine dikkat etmek ve fikirlerini satırlar arasından o0- kumıya çalışmak lâzımdır. Zira, silâh şas kırtı ve mahmuz şıkırtılarına rağmen bus gün İngilterenin de, Almanyanın da kısa veya uzun bir harbe hazır olmadıklarını herkes biliyor. Gene herkeş biliyor ki tak- ribi bir tahmin ile bu hazırlıklar ancak 1941 senesinde hitam bulacaktır. O ta - rihte İngiliz kara ordusunun muallim ve efrad kadrosu matlüb derecede ta « Mmamlanmış olacağı gibi hava kıtaatı da, İngilterenin ihtiyaçlarına cevab verebile- cek bir kudret ve kuvvet iktisab eyli « yebilecektir. Buna mukabil Alman dev- leti de, gerek yeni ordusunu tensik, ge- rek «totaliter - top yekün» bir muharo- benin istilzam edeceği ilk madde noksa- nını telâfi yolunda bütün tedbirlerini al- mış olacaktır. Şayed o tarihten evvel bir harb vuku bulur ve binnetice umumi bir mahiyet alırsa, bunun, ârızi Lir şey ola- cağını kabul etmek lâzım gelir. Fakat 1941 yılına kadar, devletler, kendi ara « larındaki anlaşamamazlıkları bir —hal şekline bağlayamazlarsa, o zaman, kuv- vetinden emin olan taraflardan biri, be- hemehal bir harb vesilesi bulup çıkara- e€aktır. Çünkü silâhlanma yarışları, her masrafı istilzam eden rekabetler - gibl ilânihaye devam edemezler. Kemal bul- rübe edilmeleri bir zaruret olur. Bu sebeble gerek İspanya, gerek orta Avru- İkinci bir tebliğe göre de bu muvaffa- |Pa Meseleleri, halledilmesi -lâzun gelen beyan etmektedir. Merkezi Avrupa futbol şampiyo- nası finalı berlikle bitti motörlü müfrezelerle âsileri takibe ça -|Barb mevzuu olacağa benzemezler, Fa- lışmış olan İngilizler onları yakalıyama-| Kat muharebeye karar verildiği zaman, rastgelmişlerse ya öldürmüşler veya ya- ufak bir hudud hâdisesi, koskocaman bir dıkları için yollarda Arab olarak kime| bunlardan çok daha tâlf işler ve moselâ” Prağ 5 (A-A.) — Merkezi Avrupa ku - pası finaline kalmış olan Slavya ile Fe - rençvaroş Macar takımı arasında yapılan maç 2-2 beraberlikle neticelenmiştir. Hariciye Vekili İzmirde İzmir 5 ÇHususi) — Hariciye Vekili Rüşdü Aras, hariciye müsteşarı Numan Menemencloğlu ile birlikte bugün be . mire gelmişlerdir. Vekil ile müsteşar fuarı ziyaret ir. Her ikisi de ya- rın İstanbula hareket edeceklerdir. ——— Bir otomobil kazasında üç kişi yaralandı Dün Haydarpaşada feci bir otomobil kazası olmuş, kişi — vücudlarının muhtelif mahaflerinden ağır bir suret- te yaralanmışlardır? Erenköyde Bağdad caddesinde otu- ran zahire tüccari Hayrinin kullandığı 1644 numaralı otomabil, Haydarpaşa- öyüne giderken yolun kena- ı:ı:ı: ıâııı:ı'ıkı:’i' olan Devlet Demiryolla- rına aid bir demir direğe sür'atle çarp> mıştir. Bu müsademe neticesinde otomobil içinde bulunan Refik, Ali ve Mehmed Ali ismindeki üç kişi başlarından ve muh'wıl mahallerinden ağırca yara - lanmışlar ve otomobil hasara uğra - mıştır. Kazayı müteakip yaralılar derhal nümune hastanesine nakledilmişlerdir. Zabıta kaza hakkında mahallinde tah- vapmakladır. kalayıp götürmüşlerdir. - Geçenlerde Cenin civarında vukua le;;ı :şylebbuyukçe" ükçe bir müsademede mü- cahidler bir tayyare daha düşürmüş duklarını bildiriyorlardı. Şu halde bu !;ı't faki tayyare de ikincisi oluyor demektir. Her iki havadisi de kontrol etmek bura- da kabil olamaz. Ancak, Filistin ahvali nin aklığı nisbete mücahidlerin göster - di!ıl:ri gayretlere bakılırsa bu haberlerin mübalâğa yapmanın az olduğuna inan - mak zaruridir. y N | | ' rece hâd bir safhaya girmiştir ki, çok«des | rafından taarruza uğramıştır. Fakat ce- bir hayli kabarıktır. İçlerinden hakika « | duklarına hükmolunan gün ve saatte tec- — kiyetsizlikten sonra zırhlı otomobiller ve| birer davalardır. Şimdilik ve bizzat bir — şeref meselesi olacaktır. İhtimallerin ve — kazaların payını ayırmak şartile, o ze- mana kadar fazla heyecan duymadan bekliyebiliriz. — Selim Ragıp F Üzümlerimiz ve incirlerimiz Londrada kapışılırcasına satıldı İzmir 5 (Hususi) — Üzüm kurumunun Londraya sevkettiği yaş incir, yaş üzüm ve kavunlar orada kapışılırcasına satıl- Seyahat kadını huvidınınhdırhümkıkırkdllylmmlyuhünumkiyohdın salonlarında kayboluyorlar. Bu tenhalık yol arkadaşlığını kızıştırdığı için ilk tanıştığımız instanlarla kırk yınıkdonoklukxıdmwk_uıau.mdlh on beş gün seyahat için vapura daha Fransız ve bir İngiliz karı koca var, Marsilyadan kalkarken giren birkaç İngiliz karı koca üzerlerinde kafatası resmi olan elektrik muhavvile merkezi Bibi kimse yanaşmıyor. Fransızlar ev sahibi rolü yaptıkları için cana yakınlar.. tek İngiliz kadını kiremid ren- gi _hir tayyörden başka elbise değişmedi. Fransız kadınları canları sıkıldıkça elbise de"ğıqlınyurlar. 0 kadar ki insan bütün gardroblarını beraber taşıdık- larına hukmmjhycr. Sabah kahvaltısı, öğle yömeği, çay, akşam yemeği zaman- ları hep değişiyorlar ve hergün vapurun mükemmel kuvafüründe saçlarına, tırnaklarına baktırıyorlar. Erkekler babacan. Sıcak olduğu için bir pantalon ve Pir kravatsız gömlekle geziyoruz. Pransız kadınlar hem güzel, hem çok neş'eli. Erkekler genç olmalarına rağmlen bozuk. Tepeleri açılmış, yanakları buruşuk içinde.. böyle bir seyahat için ve bu güzel kadınları sevindirmek için çektikleri zahmetin bütün izleri yüzlerinde. Civa gibi ele avuca sığını- yan, en cana yakın hareketlerle gülüp konuşan ve bir sevimli kedi gibi in- sana sokulan bu mahlüklar saçını dökmeye, acı çekmeye, vaktinden evvel yıpranıp gitmeye değer mi? Değiyorki hayatımızda kadının yeri değişmiyor! Bürhan Cahid