Hatay işi Cenevrede rağbet Niksar kadınları Bir çok Orlar, her biri günd ren türlü mahsul yetiş- Bakımdan oldukça inki- Bulunan Niksarda son zaman- Büktadış, t faaliyeti de göze çarp- .hnhlln ;'.d"hl'ih debağat ve çellik mh"mn ü?:ümhane ve dokuma Nit Tsr eu Açımnış Sibili.. iksarda yeni iş sa t—b., unu"“ dokuma — imalâthanelerin- ktadır d0 €n az 50 kadın amele ça- * Ber isi gibi tez- â;r den çıkrı- Muhtar kaza ile sağisını öldürdü (Hususi) — Durhasan — kö- Müuhtarı İle köylülerden Da- R Çik Salma parası yüzünden k"hu, '& D"Wud Muhtarı dövmüştür. Üün hu EvİNden silâhını alarak Da- du; iğü yere doğru yürümeğe Esnada dayısı Abdullah ö- Muhtarı teskine çalışmış: *vine dön, Elinden bir kaza & fakat m — Niksarın henhıul| if £ !%ğ FEZ, i'.f lahtar dayısını eli ile Ü ; lan diye haykırmış ve etmiştir. Üç adım atmadan sen- bu esnada da omu- âteş almış ve çıkan kur- M_B'r-z gerisinde duran da- isabet ederek öldürmüş- Yakalanmış, hakkında ka- X Setlanılmışlır. — € gençler üruldu ı—&üum — Mudllim Temel biz qw. Sayesinde kasabamız- %*':!üö teşkil edilmiş ve * Bu münasebetle bir de a ir. Açılıma merasi- Tisesi talebelerinden Tay- 'dan bir nuluk söylen- €rmenin bütür. münev- lar hazır bulunmuşlar. VEZE Tlş $ !%;ğğ & £3f AFE 5;! Ti £ f e Yakında güzel bir mü- için hazırlanmaktadırlar. farafından maddi ve ma- ilmiştir. Geçen yıl 'de birlik için 300 liralık t'h'hıtı ayrılmıştı. Fakat AAPİPİ, Ti Z €tmediği için bu para a- "—,LM &m bu yardımın temini Tezdinde tekrar laştırılmıştır. artıyor dokuma tezgâhlarında e 20 metre bez dokuyor : a Niksardan bir görünüş ğına kadar da her şey yerlidir. Âlet te, maddei iptidaiye de sadece Niksardan ve Niksarda tedarik edilmektedir. Bu tezgâhlarda yapılan alacalı ve düz bezler, gömleklikler, yatak ve yorgan çarşafları, havlu, peçete ve perdeler her yerde büyük bir rağbetle satın ahnmak- tadır. Bir işçi günde 20 metra bez doku- yabilmektedir. Niksarda dokumacılık © kadar rağbettedir ki her yıl tezgâh sayısı arimaktadir. Niksarda Ayvaz suyu denilen çok gü- zel bir su vardır. Tokad, Erbaa, Reşadi- ye, Samsun, Havza bile buradan su al- dırmaktadırlar. Niksar tarihi anıdlar bakımından da zengin bir kasabadır. Kırgızların sekiz köşeli türbeleri ve Niksar kalesi bu anıd- Yakalanan Hırsızlar Nezib (Hususi) — Nezib cenub hudud. larımızdaki kazalarımızın en mühimle- rinden biridir. Bilhassa Urfa, Mardin, Diyarbakır transit yolu üzerinde bulun- ması ehemmiyetini bir kat daha arttır- maktadır. Irak ve Suriyeden gelip ge- çen, kara yolcularının uğraz yeri olan Nezibe hergün 20-30 otobüs gelip gitmek- tedir. Bu bakımdan yabancı gelip gideni biraz fazla olan kasabada gon zamanlarda 'blrk:ıç ufak hırsızlık vak'ası vukua gel- miş, kasabanın uyanık zabita - teşkilâtı derhal harekete geçerek kısa bir zaman- da hırsızları yakalamış ve adliyeye tes- lim etmiştir. Nezib inzibat ve asayiş ba- kımından cidden bahtiyar kasabaları- mızdan biridir. Resimde yakalanan hır- ruzlarla bunların yakalanmasında muvaf- ların en mühimlerindendir, fakat bakım- | sızlıktan bunlar harab olmaktadır, Niksar gençliği çalışmaktan zevk al- makta, spor faaliyetini genişletmekte, Halkevi çatısı altında toplanarak canlı bir faaliyet göstermektedirler. Halkevi- nin temsil kolu birçok eserleri temsil ederek Niksarda kalabalık bir gençlik kütlesinin bedil zevkini karşılamıya ça- hışmaktadır. » . Kır! a saçtaki alayı . W n ç nit s Alaya sancak vermek üzere gelen fakiyeti göürulen zabıla memurlarımız ve bekçiler görülmektedir. X işaretli zat kamiser İlyastır. Doğanbey nahiye müdürlüğü Gerede (Mususl) — On beş senedenberi Gerede mahkemesinde başkâtiblik eden Ah- med Güneş, Aydının Doğanbey nuhiyesine nühiye müdürü olmuştur. Ahmed Güner ken- disini gaevenler tarafından uğurlanmıştır. mıza sancak verildi V / ş generaller Kırkağaç istasyonunda teşyi adi lirlerken Kırkağaç (Hususi) — Ordu müfettişi Orgeneral İzzeddin Çalışlar maiyetinde Korgeneral Mustafa, Tümgeneral Tevfik ve Tüğgeneral Dr. Raif ile diğer komu- tanlar olduğu halde buraya gelmiş, istas- yonda törenle karşılanmış, gece ordu e- vinde şereflerine bir ziyafet verilmiştir. Ertesi gün spor sahasında buradaki alaya teşebbüs |törenle sancak verilmiştir. Sancak ver- me merasiminde bütün halk ve mekteb- liler hazır bulunmuşlardır. OÖrgeneral İzzeddin' güzel bir hitabe irad ederek sancağı alay kumandanına vermiş, alay kumandanı da bir hitabe ile mukabele ederek milletin bu mukaddes emanetini ordunun şerefle muhafaza e- deceğini bildirmiştir. Bundan sonra mu- azzam bir geçid resmi yapılmış, ordu e- vinde belediye tarafından bir öğle yeme- ği verilmiştir. Pazar Ola Hasan Bey Diyor ki: »» Günde yırmi - kılığa a giren.., »» Dilenciler ıçta san'at» kârdırlar, diyorlar... Hasar Bey — İftira edi - yorlar. San'atkör olsalar ceplerinde paraları bu - lunmazdı. bugün görüşülecek (Baştarafı 1 inci sayfada) Jantı 16 kânünusani 1920 de — yapıl * mişti, Reis, Milletler Cemiyetinin büyük başarılar gördüğü kiyetsizlikler de gördüğünü, beraber Milletler Cemiyetinin hayati| bir ihtiyaç olduğunu söylemiştir. | | Eden'in nutku Reisden sonra Eden söz alarak aşa- ğıdaki deklerasyonu okumuştur: — Bay Başkan, Bu devrenin Milletler Cemiyetinin yüzüncü konseyi olduğuna işaret etti- niz. Yalnız bu vâkia, Cemiyetin lüzu- munu isbat etmiş olduğunu göslerme- ye kâfidir. Cemiyet bilançosunun aktif tarafın- da, yalnız muvaflakiyetsizliklerini göz önüne almaya mütemayil olanların u- nutmaması icab eden neticeler vardır. Diplamatik başarılar reklâm bakımın - dan az kıymet arzetmesine bukabil, diplomatik muvaffakiyetsizliklerin a - kisleri uzun zaman duyulan neticeleri olur. Cemiyet elde ettiği neticelerle hak h olarak övünebilir. Fakat, ne kadar teessüfe lâyık olursa olsun ve ne ka- dar müteessir olursak olalım, bazı hâ- diselere göz yummakta fayda — yoktur. Cemiyet, en mühüm âzasından bazıla- rının mevcud olmaması sebebile, teş - riki mesâi sahasının mahdud — olduğu ve kendisi için ibtidada derpiş edilmiş olan bütün vazifelerin ifası imkânla - rının bu süretle azalmış bulunduğu huşusunu karşılamak mecburiyetinde- dir. Cemiyetin dayan tn mukaddemesinde y Ş sipler, beynelmilel teşril mesâinin, beynelmilel barışın tahakkukunun ve| beynelmilel hukuk esası üzerine em - niyetin hareket — noklasını teşkil et mektedir. Hükümetim, bu - prensiplere kuvvetle sadık kalmakta ve dünyada bakiki 'a terakki ve refahın, bü - tün mille bu prensibe dayanan bir| sistem içinde teşriki mesdi e'.med.kce.l tasavvur edilemiyeceğini düşünmekte -| dir. Şimdilik halihazırdaki — ahval ve| gartlar içinde, cemiyetin kendisinden beklenmiş olanı yapmaya muktedir bir halde olmadığını — müşahede ve tesbit iz icab eder. | Bu sebeble, bu zor zamanlarda, he- nüz mevcud olanın muhafazası hükü- metime mühim görünmektedir. Hükümetim cemiyetin, leraatının mah- dud olmasına rağmen, beynelmilel teşriki | mesal prensibini müessir kılmak için ih - | dığı prensipler pak r. Bu pren das edilen en iyi âlet olduğu kanaatinde » | dir ve buna binaen bu prensibi mer'iyet- te muhafazaya, bu filetten ve bu usulden ahval ve şartların imkânı nisbetinde is - tifade etmiye azmetmiş bulunmaktadır. Hükümetim, âza olmıyan devletlerin Mületler Cemiyetinin eserine yapacak - ları her türlü teşriki mesaiyı memnu - niyetle karşılıyacaktır. Hükümetim, Milletler Cemiyeti Szası bülunmak hususunu âza olmıyan devlet- lerle dostluk münasebetlerini meneden veya münasebetlere zarar veren bir şey olarak telâkki etmemektedir. Yeter ki, bu münasebetler İngiliz kükümeti yu - karıda söylediğim prensiplerden ayrıl - miya mecbur edecek mahiyette olmasın. Delbos'un nutku Edenin beyanatından sonta, Delbos a- şağıdaki deklerasyonu okumuştur — Temsil ettiğim hükümet, Milletler Cemiyetine sadakatini ve bu cemiyetin istikbaline olan imanını bilhassa teyid e- der, Hükümetim, cemiyetin geçirdiği zor- luklara gözünü yumuyor değildir. An- cak bizzat bu zorlukları ve bunlardan doğan neticeleri, buna çare bulmak için daha iyi birleşmemiz lüzumunu gösteren bir delil olarak görmektedir. Filhakika, dünyanın şimdiki buhra- nı; tehlikenin cemiyet prensipleri unu - tulduğu nisbette arttığını isbat etmek - tedir, Ekseriya bir şey yapamaması üzerine usullerinin daha iyi tatbiki tecrübe odi- leceğine, bu usullerin tesirsizliklerine hükmedilmiştir. Fakat, müşahede ve tes- bit etmekliğimiz icab eden ayrılış ve nok- sanların sebebi olan hatalar şimdi nasıl görülmez? «Barışın ve harbın tefriki Avrupanın ve ı ve buna binaen diğer milletlere sirayot et | ü, büyük muvaffa -| ıklarile hiç bir münasebeti olmadığını bununla | kim iddia edebilir.. 'Bu kabil müşahede mek en az müsaid bulunmasına rağimen bütün Avrupada vahim tesirler hâsıl et- miştir. Ve bunun uzak doğu anlaşmaz « ve tesbitler, milletlerin mukadderatının mütesanlt olduğunu ve barışımn her mil- Tet için ne kadar teminat altına alınmış ise herkes için de o derece iyi zaman ak tına alınmış olacağını isbat etmiyor 12! Mevzuu bahsolan şey, devletler ara - sındaki münasebetleri beynelmile! bir Anarşi tehlikelerine karşı müdafas et - mektir. Zira, Milletler Cemiyeti millet « Tere en iyi pasifik teşriki mesai çerçevek sini vermektedir, Delbos beyanatını, Fransanın Millet - ler Cemiyetine tamamen itimadı oldu « ğunu ve barışın muhafaza edileceğine kani bulunduğunu söyliyerek bitirmiştir. Bundan sonra Sovyet hariciye komi - seri Litvinof, Leh hariciye nazırı Beck, Küçük Antant namına da Romanya ha- riciye nazırı Micesco ve sair bir çok ha- tibler söz söylemişlerdir. Çin mümessilimin sözleri Bu arada söz alan Çin mümessili de - miştir ki: e— Miüiletler Ceraiyeti, güya ihtiyat perdesi arkasında gizlenerek mes'uliyet ten daima kaçacak yerde, vocibelerini ve sade barışı muhafaza olan mukaddes va zilesini tamamen yapmağa ve her türlü taarruza mâni olmağa çalışması icab e « derdi. Milletler Cemiyeti için kalkmak ve dünya barışının bekçisi sıfatile oto rilesini teyid etmek zamanı çoktan gel « miştir.» Könsey yarın saat 15 ,30 da tekrar top lanacaktır. Belkan Antantı ve Milletler Cemiyeti Cenevre 27 (ALA.) — Cenevrede bur lunan Ba'kan Antantı mümessilleri. yani Rüşdü Aras, Polihronyadis ve Subotiç, Romanya hariciye nazırı Micesca'nun ya« nında toplanmışlardır. Micesco, Küçük | Antant namına könseyde beyanatta bu - lunacağından Balkan Antantı için ayrıca beyanat yapılmaması takarrür etmiş ve |bu beyanatın gelecek ay Ankarada Bak kan Antantı konseyinin içtimaı münağe « betile Rüşdü Aras tarafından yapılarak bu münasebetle Balkan Antantının Mil - letler Cemiyeti misakı prensiblerine kar- şı olan bağlılığının tekid edilmesi muva « fık görülmüştür. Sovyet Rusya Japonya ile posta münasebatını kesti Londra 27, (A.A.) — Röylerin Mos kova muhabirinden: Sovyet — Soğyalist Curmhuriyetler adı, — Japon me - murlarının mühim mikdarda bir Sovy - yet postasını uzun müddet gayri kanu- ni surette mevkuf — tuttuklarından ve ayni zamanda geçen ilkkânun ayının 19 unda Mançukuoda mecburi surette yere inmiş olan Sovyet posta tayyare« sini de henüz bırakmamış oldukların « dan dolayı bu günden itibaren Japon « ya ile posta münasebatını kesmiştir, Bu inkitadan yalnız Sovyet Rusyaâ ile Japonya arasındaki posta münaka- iâtı değil, Japonya yolile transit ola « rak yapılan posta münakalâtı da mü - teessir olacaktır. Yunanistanda gazeteciler için bir kanun heşredilen yeni kanun münasebetile A- tina muharrirler birliği idare heyeti baş- vekil Metaksası ziyaret ederek muhar - |rirlere karşı gösterdiği alâkadan dolayı bütün birlik âzasının minnettar kalarak kendisina büyük hâmi ünvanını verdik- |lerini bildirmişlerdir. Amerikada çok şiddetli soğuklar hüküm sürüyor Nevyork 27. (ALA.) — Memleketin bir çok muıntakalarında hüküm süren sıfurdan aşağı 24 derecede rüzgârlı s0- Buklar sebebinden Crocker Southda « mümkün idi» deniliyor, halbuk! işte ih- tilâflar en manalı hallerde ve en ziyade uzak bölgelerde dahi teehhür etmektedir. İsvanya harbi, dahili bir harb olmasına kota'da, biri çocuk olmak üzere, 9 kişi ölmüştür. Bir çok yerlerde kar fiırtı « nası yolları kapamış ve terenleri dur- durmuştur, Atina 27 (Hususi) — Gazetecilere dair t t