21 Eylül 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

S T S LA HK 4' ' a 2 Sayfa SON POSTA —— — Hergün | Bugünkü tehlikeli vaziyeti| Ancak bir mucize Önleyebilir. B Yazan: Selim Ragıp Emec ulhü köllektiv bir emniyet bağı ile sağlamlaştırmıya taraftar ©- “lan Gevletlerle bu görüşe aleyhtar ol - duklarını ilân eden Almanya;, İtalya gibi devletlerin ideolojileri arasındaki zıddi- yet farkını bugüne kadar hiç bir teşeb - büs azaltamadı ve azaltacağa da benze - mez. Bununla beraber hâdiseleri telâkki etmek hususunda her zaman birbirinden uzaklaşmış olan bu iki zümrenin siyasi kanaatlerindeki ayrılık ta gittikçe fazla- laşıyor. Nyon konferansından sanra bil - hassa İtalya ile bir hayli ağırlaşan umu- mi münasebat, İngiliz we Fransız elçile - rinin İtalyan, hariciye nazırı Kont Cia- mno ile son yaptıkları mülâkattan sonra epey hafiflemiştir, iddiasını ben, kendi hesabıma kabül edenlerden değilim. Bu mülâkat ta bir çok benzerleri gibi hüsnü niyet teatisine sahne olmuş, tarafeyn, birbirini anlamak hususunda büyük gayret gösterdiklerini temin etmiş ve iş... okadarla kalmıştır. Milletler Cemiyetinin kuruluşu günün- denberi, büyük harbin doğurduğu muh- telif siyasi ve iktısadi meseleleri hallet- mek için toplanan resmi ve gayrinesmi konferansların sayısı birkaç yüzü bu- lur. Bütün bü görüşmelere, anlaşmak gayretlerine rağmen bilhassa Avrupanın manzarası herkesi müteessir eden — bir tefrika ve ayrılık manzarasıdır. Birçok defa tekrar ettiğim gibi bu- gün de kaydetmekten çekizımfım: Bu vaziyetin büyük mes'uliyeti büyükl devletlerindir. Bu devletler, komünizmin doğmasını intaç eden iktısadi iflâsa bir çare arıyacak yerde siyasi leyteleallelerle ' vakit geçirdiler. Marazı teşhis eden bir opsratörün ra- dikal hareketini ihtiyar edecek yende na- zariyatçı bir profesör gibi ameliyatı ya - Tım dahi yapmadılar. Hastalığı yenmek vazifesini hastanın bünyesine bıraktılar ve vakitlerini hep müşahede ile geçirdi - ler. Bunun neticesi şu oldu ki maraz bü- tün vücudu sardı ve kangren, bu vücu- 'dun bütün hayati nahiyelerini istilâ et- miye başladı. Milletler Cemiyetine kuüvvetinin üstün. de vazife vermek istemekle de büyü - meivemmüı&dmhutqek— .Baülhıkvmmnihyan— gin kaynağının dairelerini genişleterek bu M etrafa ..rlj'd ettirmemesini te- menni ediyor. Fakat vaktile icap eden hareket yapılsaydı, bugün, bütün bir me- deniyet, kabul olunmıyacağını bildiği bir düuaya, boş yene amin demekle vakit ge- çirir olmazdı. — Selim Rağıp Emeç Talebe kampları için Bir lâyiha hazırlandı Ankara, 20 (Telefonla) — Milli Müda- faa Bakanlığı sivil ukıılhrchn kampa çı—l karılan talebeye verilmekte olan elbise — Ve teçhizatım tedarik şekline dair bir ka- nun projesi hazırlanmıştır. Bakanlı, pro- jenin hazırlanması sebeblerini mazbata- sında şöyle izah etmiştir: — «Yüksek ve orta çağdaki memleket gençliğini askerliğe hazırlamak maksar dile hazırlaman talimatnameye göre, her sBene muayyen zamanlarda kamplara de- vamla mükellef tutulan sivil talebenin kampta giyeceklerile askeri melbusat ve teçhizatam vekâletçe mekteblere verile- ceği yazılıdır. Her sene mühim denecelerde artan bu gençlerin mükdarı bu sene 20 bini müte- ©viz bulunduğu gibi gelecek senelerde buü artışın daha çok olacağı şüphesiz Bgü- rülüyor. Gençliğin terbiyesine —verilen büyük ehemmiyet te izahtan varestedir. | Yarımın yurd koruyucusu olan gençliği, | nekerliğe hazırlamak gibi birinci derece- | de mühim bir vazife uğrunda hiçbir fe-| dakârlıktan çekinilmiyeceği tabiidir. Ö- nümüzdeki yıl içinde temin ve tedariki kati bir zarwret halini alan bu ihtiyaç- ların karşılanması için, Milli Müdafaa. bütçesine sivil mekteblerin kamp masra- fi namile bir fasıl açılarak 900 bin Hira- hk tahsisat konulması için bu lâyiha ha- zırlanmıştır.» | Resımlı Makale : mutlak imkânsızlık.. $& Üa Tümes ? (grat sielleri) birincisinde buluruz, bir harcıyanları ikincisinde görürüz. Bununla beraber içtimaiyat sahasında dünyanın en büyük faciaları eder, açlıktan her gün yüzlerce kişinin öldüğünü de ikinci- sinin tarihi kaydeder. Dünyanın en mamur ülkesi Amerika, en zengin kıt'ası Hindistandır. İnsan elile yapılmış cemnet birinde, asırların biriktirdiği servet hazinesi ötekindedir. Gök tırmalayanları x Tam saadet, -e e' günde bir milyon ginin yanında faki birincide cereyan mtıyecegı bu olmak Terakki ve ümran, 0 mertebeye eren memleketlerin bütün sakinlerine melek hasleti vermiş değildir. Servetin de bir memlekette yaşayanlara müsavi surette taksimi mevzuu bahsolamaz. Tabiat insanları ahlâk ve kabiliyet itibarile müsavi yaratmamıştır. İyinin yanında kötüsü vardır, zen- ri bulunacaktır. Saadetin — yanıbaşında felâket görülecektir. Tarih hükmünü ekalliyetin değil, ek- seriyetin ahlâk ve refahına göre verir. İnsanın arıyacağı ve 1azımdır y | Boksör Farr'a âşık — |* Olan genç Daktilo kız Kendisine giuümsediği andan itibaren , ona âşık olan, ve boks maçını ıey.m-tmek üzere Amerikaya gitmek için Londra caddelerinde şarkı söyliyerek para toplı- || yan Mis Penworthy şimdi Nevyorkta bu-; lunmaktadır. Penworihy, meşhur İngılız bdkmru | Farr'ı delicesine sevmektedir. 26 yaşların da bulunan genç kız, daktilodur ve Farrın , j bütün müsabakalarını seyretmiştir. Farr j geçen sene Max Baeri yendikten sonra, defterini uzatarak imzasını rTica eden| genç kıza bakarak tebessüm etmiş. İşte| o tebessüm ediştir ki zavallı genç kazı çi- leden çıkarmıştır. Bakınız neler diyor: «— Defterimi imzalarken bana gülüm- sediği andan itibaren, onu delicesine sev- meğe başladım. Onsuz duramıyorum. Ve kendi kendime, icap ederse dünyanın öbür ucuna kadar onu takip edeceğim di- ye karar verdim. Gazetelerde Farr'ın Joe Louisle çarpı- şacağını okur okumaz Amerikaya gitme- ğe karar verdim. Bu esnada işimden de çıkarıldım. Gelirim de azaldı. Maçı, Farr ımı görmesem ne yapardım? Hemen karar verdim. Sokaklarda şar- kı söyliyerek para ikazandım. Bütün ar- katlaşlarım benden yüz çevirdiler. Hhem- miyet vermedim. Ön beş gün içinde 15 İngiliz lirası topladım. Ve Ouine Mary transatlantiği İle Nevyorka gittim. Bile- timi evvelden almıştım. Maça bir gün! kala, stadyoma gittim. Yerimi peyledim. Hayatımda bu kadar heyecanlandığımı, hatırlayamıyorum. Ne harikulâde anlar- (betmek felâketine uğrıyan İngiliz Collins, HERGÜN BİR FIKRA Ya siz, ya ben Fransa kralı dördüncü Hanri bir gün Vermandais ormanında ava çık- mıştı. Av peşinde dolaşırken, av köş- künden uzuklaştı ve sonra dönmek gdü. — Sen, dedi, kralın av köşkünü bi- | lir misin? — Bilirim. — Öyleyse beni oraya götür. Ş araklık oduncu: biri olacaksınız, dedi, ben kralı gör- mek isterim, onu bana gösterir misi- NiZ. — Hay hay, şimdi seninle beraber uılnöşkümgidaiıSeıbenîmme da durur. etrafına bakarsın.. Orada şapka varsa © kraldır. Av köşküne vardıkları zaman, kra- lem maiyeti hemen şapkalarını çıkar- — Vallah şaşırdım efendim, knal ya sizsiniz, ya da benim.. Çünkü başında şqhohıbı&m başka kimse yok! * — Kolsuz bir adamın Şayanı hayret Marifetleri 15 yaşında iken, iki kolunu birden kay- | oturduğu evin bütün duvarlarmı kendisi boyamış, süsleyen resimleri ketdisi yap-| mıştır. lerimi vücuda getirmekte, mektuplarımı gene, dişlerine sıkıştırdığı kalemle yaz- maktadır. vap vermektir. Zil çalınca, ahizeyi dişle- rile yakalıyarak, amuzuna koymakta ve kulağıma dayıyarak konuşmaktadır. Collins bundan maada, piposunu ken- disi duldurup ateşlemekte ve bir kaç topu ağzile havaya atıp tutmak suretile ken- disimi eğlendirebilmektedir. dı o anlar.. fakat, ne yazık kibütün gay- retlerime rağmen Farrla görüşemedim. Ama ne beis var? Ben daha hâlâ omu se- | viyor, ölesiye seviyorum ya, siz ona bakı- Almuhruı Nuremberg Kongresi kapandı Nasyonal sosyafistlerin her sene eylül- de toplanan Nuremberg kongresi kapan- mıştır. Bu sene kongreye tam bir buçuk milyon kişi iştirak etmiştir. Yukarıdaki Bütün Dünyada mevcut otomobil miktarı Büyük bir Amerika mecmuası beş arz kıt'ası üstünde hali hazırda mevcüd ©- lan otomobillere dair enteresan malü- mat vermektedir. Bugün beş kıt'ada kadardır: Avrupada : — 71,626,653 Asyada z 622,159 Afrikada : 519,492 Amerikada : 30,/091,901 Avustralyada 961,942 Bu suretle bütün dünyada işliyen mü- teharrik arabaların mecmuu 39,821,927 &_WWMU Jenneısahetdme'kteü:. Avrupa devletleri içinde İngiltere (2123,/000 ctamobil ile birinci gelmekte- dir. 2100000 otomobil ile Fransa ikinci, 1,243,/000 ctomobil ile Almanya üçüncü, 415000 otomobil ile İtalya dördüncü, 352850 otomobil ile Sovyetler Birliği be- 168;700 otomobil ile İsveç yedinci, 142,000 otomobil ile Felemenk sekizinci gelmek- nız...» 18 inci günü bu evin Koro heyeti ile bir müsamere vere - | ., WMWWMM“ ” GöE ci df Daga Güneş < a — e ğ . ceği yazılı idi. Bu müsamere söylenen günde verildi. Verîl—! rup okuyorlardı. İkindi 15,35 — Akşam : 18.10 Yatsı : 19544 — İmmak ; — 4.06 ' : iİSTER İIİNAN 1STER İNANMA! N” B ee İeler be LAİ c - Hızır 139 ISTER İNAN Beyoğlu Halkevi'Beyazıt meydanının ortasına iki direk arasına beyaz bezden bir afiş gerdirmişti. Bu afişte eylülün İSTER İNANMA! dîgigamtelerdeyıu]ıdı,iakatvuüweğmii&ıeâmıhğe- myıerlenndemhldmlmamm,&n&ymthnge- çenler iki direk arasında sallanan bu bez afişleri görüyor- X vesim bu muazram kalabalığının ufak Yazı Çok Olduğu için Bugün Konamadı ııııııııııııı Akdeııizde yüz eli İngiliz ve Fransız Harb gemisi faaliyette! (Baştarafı 1 inci sayfada) İtalya, donanmasına Fransiz ve İngiliz donanmalarının vaziyetine müsavi bir vaziyet verildiği takdirde ittihaz edilmiş bulunan bahri tedbirlere iştiraki kabul edecektir. İtalyanın ileri sürmekte olduğu müsa- vat, teknik müsavat olmayıp manevi mü- savattır. Siyasi mehafil, herkes için tehlikeli o- labilecek bit vaziyetten çıkmak — husu- sunda iki tarafın ayni derecede hüsnüni- yet göstermiş olmasından dolayı mem . nuüniyet izhar etmektedir. Eden'in nutku Cenevre 20 — Milletler Cemiyeti asam- blesinde ' umumi müzakerat esnasında, Eden bir nutuk söylemiştir. Eden, Nyon itilâfının Fransa ve İngil- * ae satue |tere hükümetleri tarafından — vaziyetin yeniden nazarı dikkate alımmasını der- piş etmekte olduğu beyan ve itilâfı imza etmiş olan diğer devletlerin bu bapta her ne teklif edilirse nazarı dikkate ama- de olacaklarından emin olduğunu ilâve eylemiştir. 6Ü0 sene sonra mevkü tatbika konan muahede İngilizlerin ne derece muhafazkâr ve evvelce vermiş oldukları kararlanda, ya- pılan kanunlarda ne derece sebatkâr ol- |dukları malümdur. Hattâ İspanya harbi ,âlk patlak verdiği zaman, İngiliz harici- yesi meşhur dosyalarını karıştırmış ve İngiltereden İspanyaya gönüllü gitmesi- ni menedecek bir kanun bülmuştu. Bu kanunun tarihi birkaç yüz senelikti. Dün gelen Fransiz gazetelerinden bi- rinde İngilizlerin bu rekoru da kırdıkla- | raını ve aşağı yukarı GÜ00 sene evvel imza- lanan bir kanunu mevkii tatbike koy- duklarını bildirmektedir. Bu kanun, ü- çüncü Edward zamanında İngiltere” ile İskoçya arasında cereyan eden uzun mu- harebelerin sonunda imzalanmış bir sülh müuahedesidir. Muahedenin bir maddesi: ne göre İngiltere, İskoçyanın vaz'ıyed et- miş olduğu bazı evrakını geri vermeği taahhüd ediyordu. İngiltere 600 sene tereddüdden sonra nihayet muahedeye uyarak bunları iade etmeği kararlaştırmış, bunun için İngiliz hariciyesinin tanınmiş şahsiyetlerinden Aktinson resmen Edimburga hareket et- miştir. Bu evrakı kendilerine iade ede cektir. Aydında bir kamyon kazası Aydın 20 (A.A,) — Bu sabah 17 yolcu ile Çineden Aydına gelmekte bulunan |bir kamyon yolda hendeğe devrilmiştir, Yolculardan dört hafif, bir ağır yaralı vardır. Âğır yaralı memleket hastanesi« ne kaldırılmıştır. Kazaya şoförün dikkatı sîzhğı sebeb olmuştur. Dmhvıaçı*geçtı Dün hava tamamen açık olarak geç miştir. Rüzgâr saniyede 4 metre ile los dostan esmiş, şe- hirde geçen gün- lere nisbetle hafif bir serinlik başla- mıştır. Gölgede en fazla sıcaklık 27, len az sıcaklık ta 1T yi kaydetmiş- tir. Hava h.zyıkı 760 1 gostamıış. rütubet derecesi de yüksek olarak kaydedil: miştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: