Tarihten sayfalar: Timurun Hind seferi e — d hortumlarını — havalandırarak sağa sola kaçışları, önlerine gelenleri kavrayarak yirmi otuz adım çiğneyerek, ezerek Beçişleri tüyler ürpertiyordu Yazanı Turen Can Kargaşalığın arasında aagın fillerin öteye hırlatışları, safları birer dağ parçası gibi Tmürlenk 1398 senesinde altmış üç Yaşında idi. Çoğu genç ve güzel olan se- kiz karısı vardı, dokuzuncu defa evler: Mek istedi. Moğol beylerinden (Hızır Höca) nin kızı Tevekkül Hanımla düğü- Hünü yaptı. Tevekkül Hanım çok güzel Bir kızdı. İhtiyar, fakat hâlâ dinç ve Wvetli olan hükümdarnın hoşuna gitti. Semerkandin en güzel bahçesi olan (Diküşa )yı bağışladı. Bununla beraber Tevekkül Hanımın Pek güzel ve sevimli oluşu, Timurlengin Oha uzun zaman bağlı kalmasına sebep . Düğün hazırlıklarile birlikte se- ı_" hazırlığı da yapmıştı. Gerdek — gece- finin sabahında, son hazırlıkları da bi - Ürdi ve yola çıktı. sefer gözleri ne Hazer denizinin Brp kıyılarında, ne İranda, ne de Çin hudutlarındaydı iuo"'—'“'""” ondan sonra büyük 'mandanların yüreklerini hop! ılll'-mı ini kamçılıyan, dünya Bin ve en büyük ülkesine gid: Tası Hindistandı. Dara, İskender ve Cengiz gibi tarihin n büyük hükümdarları oranın ancak ka» Pisına varabilmiş; yalnız büyük Türk ümdarı Gazneli Mahmut maksadın - Muvaffak olmuştu; fakat, Hindıstan- Yerleşmemişti 'Oğrusu böyle bir harp için en u andı. Çünkü İndüs ve Ganj neh Arasındaki geniş, kalabalık ve zengi Kcnin.hükümdarı olan Firuz şah ölmüş; :lıîınnı davasında bulumanlar arasında TMansız kavgalar başlamıştı. Murün Hindistan seferini duyan As- beylerile hükümdarları hemen onu brik için elçiler gönderdiler. Timür ları alakoydu ve ordusile birlikte gö- Ü. tel Eylölün dokuzuncu günüydü, Timur ©d nehri kenarına geldi. O tâtibten Yıl evvel Cengiz Han, Harzem şahi T, Celâleddini buraya kadar kovala- $ Celfileddinin ümitsiz bi ' zırhlarını atarak atile birl Atıldığını, karşıya geçtiğini görünce o- ana şöyle demişti: hç Pit bükümdar böyle bir evlât sa - Si olmak ister! “Mgizin geri döndüğü yerden Timur İ geçti. Yanındâ getirdiği elçilere: — Gidiniz, Timürün Sind nehrini ge - 7""* Hind ülkesine ayak bastığını göz- Timizle gördük, deyiniz!.. iyerek savdı. Anürün koca ordusu Hindistanın şi- Palindeki beş nehirden başka İfasis neh- Fini de Beçti. Bu nehrin kenarında Ma - ü 'Onyalı İskenderin ordusu artık dur- Mattü ve büyük İskender, nehrin kıyı » Ma, eraya kadar geldiğinin bir hatırası Tak mabetler yaptırmıştı. Timür dosdoğru Delhi üzerine yürü - du. Geçtiği şehirleri, kasabaları yağ - m“dlynr; sbalkı dehşet içinde bırakı - hıı,.u' Henüz büyük bir harp olmamıştı. hin 2 Tağmen ordunun arkasında yüz *Sİr bulunuyordu. Oosmandanlar Timura dediler ki: hkıo?d'unu.n ardında böyle çok kalaba- '“—ıî.h"' düşman bir yığının bulun - Sünei *r zaman korkuludur. Bize baskır bülirler; bizi arkadan vurabilirler! » |vâdeden bir ayı Timür hak verdi. rakat esirleri sata » eak yor ve alacak adam yoktu. Çünkü geçtiği yerlerin bütün halkı onun esiri domekti. Bir tek çare vardı: Öldürmek, 'Timur da bunu emretti. Hem de işir en kısa zamanda bitirilmesi lâzımdı. Bun- dan başka, para demek olan esirlerini biç kimse öldürmek istemezdi. Bunun için de emrini şu sözlerle bitirdi: — Herkes esirlerini kendisi öldüre « cek! Eğer öldürmezse idam edilecek, Mal- ları ve karıları da bu gibi suçluları ha - ber verenlere hediye edilecektir. Bir kuzuyu bile kesmiye kıyamıyan meşhur bir hoca bile on beş Hind cesi- rini kendi elile boğazlamıya mecbur ol- du. Ordu ileri hareketine deyam ederken |Timurlengin yanındaki müneccimler ilk defa olarak ona dediler ki: — Yıldızların vaziyetleri uygun gö - »İrünmüyor. Bü yürüyüşün sonunda za - fere ulaşmak mümkün aolmasa gerektir. Bir müsait zamanı beklesek! Timür kızdı: —- Ne sevinç ve tasa, ne de saadet ve folâket, yıldızların hükmüne tâbidir, An- cak yıldızları da insanları da yaratmış ©- lan Allahın takdirine bağlıdır. Dedi. Her türlü hazırhığı bitirdikten sonra kur'anı kerimi eline aldı. Rastgele biz sahilesini açtı ve okudu. Orada zafer e rastladı. Hemen ileri atıldı. Hind ordusu mühteşem filleri, pırıl pı- rıl elbise ve zırhlı askerlerile ona karşı çıktı. Fakat Timurun askerleri o zamana kadar hiç rastlamadıkları, hattâ duy - madıkları büyük bir servet «katşısında bulunuyorlardı. Zafere ulaştıkları tak - dirde her birinin ne büyük bir para ve ne çok mal ile esir alacaklarını düşünü- yorlar; bütün kuvyet ve cesaretlerile dö- vüye hazırlanıyarlardı. Harp mütbhiş oldu. Kargaşalığın ara « sında azgın fillerin hortumlarını hava - -|landırarak sağa sola kaçışları, önlerine gelenleri kavrıyarak yirmi otuz adım ös teye fırlatışları, safları birer dağ par - çası gibi çiğniyerek, ezerek geçişleri, tüyler ürpertiyordu. Fakat Timürün pişkin ve yılmaz or » dusunun karşısında filler de iş göreme- diler. Hind askerleri darma dağın oldu - lar. Timür Delhiye girdi. Büyük mabet- ler ateş& verilmişti. Şehir yağma ediliyocr ve halk kılıçtan geçiriliyordu. -Mağlüp prensler ve zenginler kurtuluş — çaresi kalmadığını görünce tutuşan mabetler- den aldıkları ateşlerle kendi saraylarımı ve evlerini de yakıyorlar; ateşler içinde ölümü bekliyorlardı. Bütün Hind şehirlerinin başında ayni felâket vardı. Timürün önünde hiç bir kuvyvet dura- miyordu. ” Ordu, çok büyük bir servete konmuş- tu. Bunların arasında neler yoktu: Ba - SON POSTA İngilterede Senenin en — Güzel heykelleri sılmiş ve külçe halinde yük yük altan -| lar ve gümüşler; muhteşem taçlar ve tahtlar; pırlantalar, elmaslar, yakutlar, altın ve mücevher işlemeli kemerler; bir çok filler, develer ve oedunun kırk elli misli esir.. (Devama 1 uncu sayfada) Lomdrada Pate galerisinin heykeliraş- lik salonlarında teşhir edilen bu heykel- ler, bugürkü heykeltraşlık sana'lının en x nümuneleri diye telâkki edilmek- Deniz ve Denizcilik: Sovyet gemiciliği ellerinde bir tek tekne bulunmıyan Sovyetler üçüncü beş senelik plânın sonunda ticareti bahri- yede dünyanın ikinci devleti olmıya karar verdiler, bunun için Hep hearp gemisir vv den, | denizaltmdan, toptan, — torpilden bahsedecek — değiliz ya! Birez da millet- eiliğinden — bahsede- ceğim. Sovyetler Bir- liğinin bugünkü ge- miciliği için bakınız bir İngiliz deniz mec- muası ne diyor: «Yir- Minci asrım en büyük ticari — harikaların- dan birisi Rus denizciliğinin bugünkü a- zametli inkişafıdır. Sovyetler hükümeti bütün Rus deniz nakliyatını elinde top - lamıştır ve kendi vasıtalarile yüce - bir ülkenin bütün dessadlik — ihtıyaçlarını temine azmetmiş ve bunda da muvaffak olmuştur. Bugün bütün Rus limanları - man nakliyatını Sovyet bandırası başarı - yor.> Salâhiyettar bir mecmuanın, belki de istemiyerek sütunlarında çıktığı için bu bir kaç cümle çok manalıdır. Hele Sovyet hükümet adamlarının, ü- gçüncü beş senelik plânın sonunda, mem- leketlerini dümyanın ikinci devleti ha- line getirmeği kararlaştırdıkları hatırla- nacak olursa Moskof gemiciliğinin büti denizci milletler için ne korkunç bir ra- kip olduğu meydana çıkar, ŞAŞIRTICI RAKAMLAR Büyük inkilâptan sonra Sovyetler Rus- yasının elinde hemen hemen gemi kal - mamış gibi bir şeydi. Cihan harbi ve bü- yük kargaşalıklar Moskof bandırası al - tında işliyen büyüklü küçüklü vapurları silip süpürmüştü. Halbuki (1924) yılın- da Sovyet bandırasını taşıyan — gemiler (3.970,000) ton hamule nakledebilecek bir hale geldiler, (1932) yılında ise bu miktar (16,000,000) tona baliğ oluyordu. Demek oluüyor ki (10) sene içinde Rus denizciliği dev adımlarla ilerlemiş — ve Sovyet ticaret bandırası bir çok yeni tek. mneler kazanmıştır. Vükiâ bu rakamlar eski Çarlık Rusyası çalışıyorlar 4 Sovyetlerin yeni gemilerinden biri dar var ki diğer arkadaşları bu işın e « hemmiyotini lâyıkile kayrıyamıy lardı. Bu itibarla ihtilâlin sıkı devresin- de Rus gemiciliği olduğu yerde saymış, ilerliyememişti. Halbuki birinci ve ikinci beş senelik programlar tanzim edilince Rus a ve Rus malzemesile Rus gemileri yapı düşünüldü. Lâkin gemi inşası öyle bır - denbire meydana gelir bir teşebbüs de- ğildi, bu yüzden Sövyetler ilk gemileri- ni, dişarıda, Almanyada yaptırdılar ÇOK ASRİ BİR TİCARET FİLOSU Uzun vadeli kredilerle ecnebi memle- ketlerde yaptırılan ilk gemilerden son « ra Rus mamulâtı motörlü gemiler mey- dana gelmeğe başladı. ler durup dinlenmeden tersaneleri, tezgâhları is - lâha çalışıyorlar, var kuvvetlerile didi- niyorlardı. Nihayet 1925 senesinde başlayıp 1929 yılında biten ilk beş senelik gayreti Sovyetlere Baltık de Karadenizde de dört tersa mış olt ve bu tersanelerde (500,000) rejister tonilâtoluk (110) tane yeni gemi ihşa edilmişti. Daha bazı tersanelerde işler çok vaş ilerliyordu. Tecrübesizlik ve m hassis yoksulluğu kendini şidde settiriyordu. Lâkin, azmin, | Hnden hiç bir şey kurtulamıyaca; yetler ir defa —daha ceklördi ve ettiler de... Sov: nın bugünkü ticaret denizciliği teşe deniz nakliyatı rakamlarından henüz u- | külü olan (Sovtargifot) elindeki yenı ve zaktır. Meselâ büyük harpten evvel, 1913 yılında Rus gemileri deniz ve nehir nak- Myatı dahil olmak — şartile — (50,000,000) ton hamüle taşımışlardı. Lâkin Çarlık Rusyasının ticaret gemilerinde çalışan tayfa ve denizcilerin, şimdi hepsı birer müstakil devlet halini alan, Baltık vilâ. yetleri ahalisinden oldukları gözönünde bulundurulursa Sovyet Rusyanın bugün elinde bulunan ticaret gemilerinin sayı- sına şükretmesi lâzım gelir. Çarlık ida- Tesi zamanında devlet Rus deniz ticares tine mühim para yardımlarında bulunur- idu. Meselâ (1878) senesinde kurulmuş 0- lan meşhür (gönüllü ticaret filosunu, hi- zim eski (idarci mahsusa) gibi doğrudan doğruya Rus harp filosunun yarım res. | Men hemen münhası et filosu) | de etmişlerdir. Sonra telsiz memat mi bir uzvu idi. (Gönüllü ti nun gemileri harp zamanında birer (kor- san kruvazörü) oluyorlardı. Çarlık hü - kümeti Rusyada gemi tezgâhı vücuda ge- tirenlere büyük yardımlar vâdetmekle beraber nedense bu iş ilerlemedi. (Lenin) 1918) yıdında bütün Rus ge- milerini devletin malı ilân ettiği zaman Rus ticaret gemilerinin yüzde yetmiş iki. si hususi firmalara ait bulunuyordu. , Bu emirname ilân edilince Rus suları dışında bulunan husust Rus vapurları ol- dukları yerde kaldılar, ana vatana dön - mediler, Rus sularında bulunanlar — İse devlet malı oldular. Eski Çarlık (gönüllü ticaret filosu) di- rektörleri Pariste yerleşerek — işlerini Fransadan idare etmeğe — başlamışlardı. General (Vrangel) ordüsile birlikte bir çok Moskof ticaret vapurları da — gene Fransız sularına iltica ettiler, O kadar ki Sovyetlerin olinde işe yarar pek az ge- mi kalmıştı. İhtilâl devrinde Rus gemi- leri oldukları yefde pas ve yosun içinde kaldılar. Halbuki (Lenin) deniz ticaretinin ve denizciliğin ehemmiyet ve lüzumunu takdir eden bir devlet adamıydı. Su ka- son sistem gemilerle bihakkin iftihar e- | debilir. SOVYET GEMİCİLİĞİ NEDİR?. Bövyetler Rusyasının ticaret dehizcih Bi teşkilât ve disiplini diğer mille: kine benzemez. Evvelce ticaret ger rini komitelerle idare etmek fikri gün terkedilmiş olmak leketin diğer teşeki bi, yeni Ruğ ticareti bahı her gemide tayfa ve amele messili vardır ve bazı husu: messillerin fikirlerine mür onra bir çok Rus ticar ile. bu « mem- gi- nde de kamarotluk gibj deniz hizme' kadınlar d çoğu da kadındır. Güverte zabiti olaralı iş gören kadınlar bulunduğu gibi manlarda bir ticaret vapurunun liğine bir kadın tayin edildiğini okuduk Sovyet Rusyanın deniz ticaretinin en alâka çeken bir noktası de şimali şarki geçidinin bir ticaret yolu olarak kulla- nılmasındaki muvaffakiyetidir. Halbuki asırlarca bu geçit bir çok gayretlere ve sayısız canlara malolmasına rağmen kul- lanılamamıştı. Sovyetler yeni fenni keşifler yü ye mükemmel buz kıtan — vapurlarını kullanarak bu geçitte muntazam sofere ler yapıyorlar. Ve işte bu yüzdengir ki Rus buz hıran vapurları bütün dün, mel ve en asri gemil, Ahmet Cemal Tomruk suyunda çahlık yanrı Büyük Çamlıcada Torauruk suyunda Üst tarafındaki çai şŞmuş, itia « iye gelip söndürünceye kadar dört dö- jgümlük bir saha yanmiıştır. Yaptlan tah /kikatla, çalıların, geçen yolculardan bi. rinin attığı bir sigaradaân tutuştuğu an- laşılmıştır,