Seyyahları rahatsız eden ruhsatsız satıcı Yakalanır yakalanmaz bi meşhut sıiçlar oldu ve tevkifh Limanımıza «General Fon Ştöbettmva gezmeğe giderler dan geçtikleri sırada bir hâdise olm tur. Menahim isminde bir genç Muse- vi, bunların peşine takılmış. pul, kar muhtelif devletlerin bayrakla: nı bir arada gösterir develer, çakı, çanak, çömlek, ları; İstanbul seyyahların bir mıyormuş. Must: Alemdar türlü nde bir Arap, ne bağlı umaralı belediye polisi Nakiye haber verince, polis koşup Menahimi yakalamış, ceza kesmek üzere merke- ze gölürmeğe Menahim de «ben, ruhsatsız mal sat sam, her sa adar çıkar, rle kar , ve sonra mer kezde de b—r tekme savürmuş. Bundan | | dolayı Adliyeye getirilip, sorgusunu ya t suç müddelumumisi Hik- met Sc'ıel in yanından çıkarken de, ka- pının önünde Mustafaya esen, beni ih- bar edersin, ha?» demiş ve ark. hakaret mahiyetinde olan ba: ağzından kaçırmış. Meşhut suç umu inin kapısı ayı da dava açılarak, Menahim birinci cezaya g del böyle! İddianamedeki bi zeltilmek üzere, dı Bip tashihle tekrar geldi hitler dinlenildi, Şahitler, iki kısımdı: Bir kısmı, lise vazife ifası sırası len karşı koymak şahitleri: d ğer bi kısmı da Mustafaya hakaret yollu söz söylemek şahitleri. ince ı.'_'ı( kısmın ka*ıı.'cm nl.—rak Dav göre, kavlen ve Polis Naki, zaten kendisi edildiğini ve tekme at nı iddia & deni Hakaretin parkta ve tekme r:an:n merkezdeki belediye pı ine hakaret ği o- mahkemesine gönderildi, ,|ziz. Bunu tesbih ve saire satmak maksadile bo-| ve hemen B.ahküm r suç ç daha iş şledi aıneye götürüldü iddia ede mda old nuiyetine dair belediye talimatnamesin İ âe sarih © 'abil! yahlara W kında ceze kı gö Tuhsatname: le iz ola n hesabına ce tuttu re de, bugün zab Menah m, bu yeddedi dır. xdiyor, «bunun bana garazı var - Öteki şahitlerin hı—r -d vmme halde, ben ona İ karşı dim! O bana tek tokat b | Müddeturr ki ve Nedimle ötek , tenakuzlardan. dola Müddeiumumi suçu da 1 266 1nci ve şahitler ısile, meramını güçlük çek du. edu, ruhsats ara, görüldüm m belediyeye 300 kuruş ce beledi kazandırıyc dU işte bu z an« rarımı çıkardı topu 100 kuruş! Eksiksiz, fazlasız! ben Reis Sadettin, gikten sonra, a, verilen kar — Senin m ruz biz, M şahitlerin if: Menahimin, polise hakaretten bir ay esine; Mu: varit gör *uçın da Senin... sna ik lerile sal Ta Cezası ödem ——— r———— I (GÖNÜL ISLEDB “Bir genç kızın Evlenmesine nasıl Mâni olabilirim?,, Balıkesirde oturan bir erkek okuyu « cum bana garib bir hikâye Söylediği şu: «Bir genç kızla 6 yıldanberi tamışı - yordüm, sevişmiye de başlam anlatıyor. tım, aile- sile de dosttum, evlerine gidip geliyor- dum. Nihayet macera duyaldu ve kapı yüzüme kapandı. O zaman resmen mü- racaat ederek kızlarını istedim. Tahak- kuku imkânaz bir sürü şart tülik etti - ler, vermediler. Niyetleri bir başkasına vermektir. Halbuki ben kızı çıldırasıya seviyorum, onun da beni aynı şiddetle sevdiğini biliyorum. Fazla olarak ken- disile seviştiğim — 6 yıl içinde uğrunda bir çok para harcettim. Fedakârlığım 750 Hirayı buldu. — Şimdi şöyle bir hattı hareket tutmak miyetindeyim. ir başkasına verecekleri zaman te ijönL yapılacak, 'arn askıya “öh memurunu bu- lacağım. Hikâyeyi anlatacağım, zım olduğunu yaptığım 750 l dikleri müddetce ceğimi söyliyeceğim, ne dersiniz? » İtira - zdan vazgeçmiye- Bu okuyucuma: Fena bir harekette bulunmuş o » Tursunuz, diyeceğim. Orurduğun: leket küçüktür, En basit bir hâdise bü - yük akisler yaparak dilden dile yayılır. Bu arada da hakiki mahi i kaybede- rek yanlış şekillere bürünür. Ten aile kızını 6 » bette bulunan bir süvtük telâkki ederler. Maksadınız sevdiğiniz bir kıza fenalık etmek olmadığına göre makaadınızın ak. sine netice verecek ldr iş yapmış olur - nikâh memurunu tereddüde sevkedemez, olua sunuz. Fazla olarak bu müracaat olsa kızın ailesi tarafından aleyhinize bir namus davası açılmasını mücib olur. Kızın nilesine tektar mürmcaat ediniz, izerinde bir daha z, bu tartları banağıda yazınız, üzerinde bir tahlil yapalım. $ TEYZE Rarşısmd Şeker krizi bir hastalık mıdır? anı götürü voerir, Doktora koşuyorum. â de ©- gidiyorum. O da: . Döktor kıtlığına kıran girme i bir başkasına daha; rapor- ıma l»'ık p gülüyor: Bu da hastalık mı canım? ne inanmalı bilmiyorum. Ka- şum da ayni hastalıkla asihat veriyor: umun sözünü dinliyorum. Öğ- ini ekmeksiz yıyorum. Sonra miydirn? Gene «fitik beni ek sana f rahatsız ediyor.» di- rum Önümde iki uşuyorlar e söylüyorum: Ben d. — Sizde ne kadar var? 8e gram. — Yani, sekiz on sandık demek yorsunuz. Sandık mı? Sandıkla ölçüldü. duymadım; gram. Yüzüme, tuhaf Ben, oni yorum, Biz inü tuhaf tuh bakıyorlar.. n yüzlerine zaman gafı yaptığım anlıyorum üm. h. | Ar-. Ben ne konu fakat bakar mi anlıyorum. ğer bir yor, bak genç, ilâmı aşk ediyo! önü muş duruyorum ravın ğim, Şeker gibi bayım. Portakal Zerzevatçıd. Acı Acı bayım Şeker gib Tüyor. Zer: tın tartar g vazgeçiyorum. alaceğim zehir gik Özme sun bayım ne dedin? dostum yolumu kes yor, Yahu., piyasa nasıl? Kriz var m İten üç gün hapsine, zası ödemesine kara rın içlimar dolayı: birleştirilerek töpyekün otuz ve otuz bir lira ceza, arlı İta. Duruşma masrafı on ikı li İraya indirildi. 3005 numraalı kanunun 13 üncü maddesine göre de. Menahim İbemen tevkif edildi. Menahim, dışarıya çıkarken, yorul- muş görünüyor, susuyordu. Candarma nın önü sıra, usulu usul gitti tevkifha neye! Zarla ekmek peynir istemiş Enver adlı biri, Galatada dükkân sa- |bibi Apostol isminde bir genci r | bana ekı'ıek peynir vermezsen seni du- dit ettiğinden, suç nöbetdisi iki gün tırılmış- lira altı İzası yemiştir. Dur |den masraf olan beş lira da kendisine 'ödetilecektir. ı[—M Yazan Evet, bir mimar olsayı dım? Ixmdı kımlme bövle bür suali Hem m ne yapar iğim âbideler mi bulun en meşhür bir semi lan «Kamertepe» de vücuda getirdi dizi dizi & manlar, köşk Bunların hepsi benim san'atimin l-c : nış birer nümune ve enmuzeci- € tırnaklarını bir de kalkıyo! an bahsediyorla: m ve neci oluyor?. sakalına bakınız. Bu fani ihtiyar | fedip te her € r-ve tanzim ötseydı daha iyi olur Süleyma - Evet, ben de a kanim asından vücuda gelmiş —uıhhe ve | duvardan başka bir şey değildir. Âlemin bu kadar allavdira ballan - dıra methettikleri Yenicamie gelince: Diyorlar ki sözde bunun temelleri denizde i acak hiç bir görmüyorum. Sahile bu kadar 'akın alan bir camiin ter ten san' ydı, hiç olmazsa Yenicamle düzgün bir kemer yapardı. Bunu —beceremediği içindir ki bir san'at ucubesi olan o iğri ü kemeri yapmış!.. Bu adamlar ne- mimarlık nerede?.. Ne o, taş ve mermer üstündeki süs ler ve oymalar. Bunlar hep çocuk o - yuncağı işler, mimarlıktan uzak ş ler, be üstadım! Mimar mısın, yoksa | dantelâer mısm Mimarlık demek, her şevden ve her den evvel kübizm demektir. Kü - iami bilmiyen mimarın - noklai naza- rıma göre - bir kalfa müsveddesinden farkı yoktur. Eğer «Kamertepe» sırt - larında vücuda getirdiğim san'at âbi - delerini görmüş iseniz, bu sözlerimdeki semimiyet ve kat'iyete emin olurdu - nuz. Oradaki ese! rasında Turp kralı « Amerikada petroi kralı, otomno - bil kralı olduğu gibi - Vassaf Muallâ için yaptığım kübik bir apartıman var- der ki, onun, dünya san'at âleminde bir şaheser olduğunu kemali ciddiyetle iddia edebilirim. Eğer — okuyucularım; bu semte kadar ihtiyarı zahmet edip gderlerse hem biraz hava almış, hem de bu yüksek san'at eserini görmüş ©- lurlar. Gerçi «Kamertepe» bütün İs - tanbul halkınca malüm ve maruftur; fakat okuyucularıma karşı bir cemile ve nezaket göstermek ve onlara eser- lerimi görmek zahmetini b tmek ü- zere bu semti tarif etmek islerim: amertepeye gitmek için evvelâ ramvaydan türbede inmek Vâzımdır. Türboden dört adım yürüdükten son- Ta sola saparsanız. kendinizi — İstiktâl TİM Dört muharrir iş arıyor : S — AR OLSAYDIM biraz hazlı geçiniz. Sizi Anadı îllıhın_lff sağınızda, Saff a eserlerimi sinesit iftehir olan <«Kamertli pe>» bu mevkidedir. Bu kadar vuzul V anlatılan bu semti bu.m;ık' ucularımın müşkülât çekmi yi tahmın ederim. dizdiğim sürü süel san'at âbideleri arasında bilhassa Y karıda kr ydet Vassaf Muallâf” den görülecek esef eser tam rrar.»sl L ğ :le.ı_ıx e şupl'c eti pak tabildir Ki Taâhel yalnli bazı meslekdaşlarım winurl r. bir bilg leye açılan pence y akan cephe, mütem bir ptu ültü ile bizar olmağa mahki ve içinde oturanları da çileden çıkâf bir vesiledir. Onun için uzun © e tetebbülerden sonra ben ya manın sırtını barice iş aramıyorum; getirdiğim yeni yeni âbidi önünde meşhur heykeltra$ Ro: ör» ü gibi deri Iqı nbul £ düşünü âyorum, — Tevkıfhane fırarilerı henüz bulunamadılar * vkifhaneden kaçan katil mç]“# plü Abdullahla Antakyali 'r“" ğin, aranmalarıma devam edilmekt m' Kendilerinin memleket haricine ÇıF' ması için, jandarma karakolları il€ tis mevkilerinden başka, hudut kuft' danlıklarına ve "'man #mirliklerin€ üğü Eı.ıı'ıvxaı da oturan Mual kadmın o semtten başkâ iği öğrenilmiştir. İfadesi * e, kendisi aranmaktadır. Tevkifhanede o gece nöbetçi bulUFL an tekrar tokrar ifadeleri alınA mes'ullerin tayinine ı , hem koği SI k apıları nin kulduğu da lu'—ık anların ele eri lxer arı teaaletadlile