SON POSTA Eski bir sinema yıldızı açlıktan öldü Marie Prevost bir zamanlar perestişkârlarına cevap yaz- mak için İ2 tane kâtip kullanıyordu eti gir letez hazırl yan ve irkçılik mevzuunu tetkik . gidip gelmiş olan İzmirli doktor Necati düşünceler ni anlatıyor 'Aya 1924 - 28 seneleri arasında sessiz filmin büyük san'atkârlarından birisi olan Marie Prevost, Ronald Kolman'a partonörlük ettikten #sonra, unutu- muştu. Sesli sinemanın tahtından de- virdiği san'at hükümdarlarının içinde Marie Prevost da vardı. Bir zamanlar bütün gençlerin ka- bini çelen bu kadın yalnız prestişkâr- larının mektuplarına cevap vermek i- çin 12 tane kâtip kullanırken, son gün lerinde ölürken yanında kendisine bir bardak su verecek bir insan bile bu- hkunduramamıştı. Ve eğer açlıktan ö- lüm derecesinde bulunan köpeğin hav- lamaları olmasaydı Holivudun küçü- cük bir apartımanında sefalet içinde ölen bu kadının âkibetini kimse araş- tırmıyacaktı. Polisler eve girdiler, bir âne Doktor Necati Kip Ka RE N Te ea İzmir mubabirimizle görüşürken' |le tenasübü ve andamının güzelliğile sında hayalleşen gözlerini önüne eğ * ’"h'fı b"lm_'"_“h" Marie - Prevaost'u mişti. Bu mevzuun, Sıhhat Vekâleti Y“"""“h Yüzü koyun cansız yatarken için hazırladığı bir rapora esas olaca * buklular. ğını bildiğim için bu nokta üzerinde te- Evvelâ işi bir cinayet zannettiler, KEREA Od buluyordum. — Başın! / ortada bir iskemle devrilmiş, bir lâm- aldırdı: — Irkçılık nazariyesi ve siyaseti, |menşelerini Avrupanın sömürge siyase ve emperyalist yayılmalarından di emperyalizmden önce da- vn. |hi bir çok cihan istilâları olmuştu. O ia | Zaman ırk nazariyeleri ilmi bir kıya * i . fete m değildi. Emperyalist istilâ - .) lardan sonra, bu istilâları ve müstem * lekelerde yapılacı gayri insani bazı ci - / |nayetleri mazur göstermek için ırk na- zariyesi imdada aenlyeti ve ğ l et e l'klnııııı'- Fejimini Yahudilerin ; Söyleniyor. zi öğrenmek k zamanlarda <Âvru - makla kendilerine bir nevi im - z ve hak iddia ederlerdi. En çok mleke sahibi olan Anglo-Sakson- ilâhi ırk olarak tanınmıya baş- taksiminde geç kalan bütün milletler, mey- | her biri kendi ırklarını nim ilâhi şe - d"“:îdi hâkim; -| kilde göstermiye çalıştılar. Kİ ça ” Sarka Sa-| İlmin bu sahada iki yüzü vardır: dL. Yap P Ay Mutlak ve mücerret ilim ki böyle Pkir muallâkta ilmin tasavvuru güçtür. B) M p olduğu heyeti içtimaiye- .İnin bütün mef'ullerile müvazi giden -| jlim.. ü Pek tabif olarak emperyalistler - ve sömürgeciler de ilimden İstifade edi- .| yorlardı.» Doktor burada 1rk Nazariyesinin ni 1aj, | Mmutlak ilim nazarında hakikf rengini “|izah eden sağlam bir esası izaha başla- mıştiı. Doktorun tezi, ırk nazariyesinin bir -Klima Geografya- meselesi olduğu Marie Prevost ç mın, suyun basit bir renk oyunuyla önümüze bir ırk naza - |ba kırılmıştı. Lâkin cesedin muayene- riyesi halinde çıktığını ortaya koyuyor- |si bu ihtimali bertaraf etti. dü. Doktor sözüne şöyle devam etti. | — Ve goktor Marie'nin tabil ecelile EŞEE SEROAR bırv m;-» Fİ“ 're'nklere öldüğünü ve bir taraftan — gıdasızlığın boyamakla onun esas bünyesinin — ve|' — aa ölün b 2 kıymetinin tahavvülüne kani — olmak diğer taraftan SA İ u he ür|nasıl gülünç olursa, bugün insanların ticeyi tevlit ettiğini söyledi. Ve |yengine hakarak onların kıymetleri Marie sokak kıpıımı_bıı kâğıt as- Tpi Türkçe Ko-|hakkında bir tasnif yapmak ta o kadar|mıştı. Bu kâğıtta şöyle diyordu: «Ka- üt 'ür. hare-| cayri ilmidir. Meselâ her siyah renkli pıyı bir kereden fazla vurmayınız, köz Nş mvanı altında en aşağı ta- / peğimin ürkmesine ve havlamasına se mahküm bir zavallı|kep oluyor, sağır olmadığım için; bir KAKİRLİR. DOER T S eai Keteomnmakda düde$âbin nsa Nr. " | Halbı ler içinde bizim îıbb'ux'v(e ruht beşer tasnifatının her| Esasen Mariyi alacaklılardan başka- sü mevcuttur. İnsan eti yiyen sı dn ziyaret etmiyordu. y Hotanto, ahnlı, zeki, ta -İCon Kravford ara sıra nakdi yardım- hayyül kabifiyeti yüksek bünyeyi ru - Jarda bulunuyordu. biyeye malik, mütekâmil bir insan ti- z rüm li Ğ pidi ” (Nesç ve arsitektani itibarile) ; Bir """“Iî[ İ yekli, kıya- Demek ki renk bir boyadır. lfen dunyımrş ütün kadınları tara İasan ikliminin ve coğrafyasının bir|dan taklit edilen Marie 38 yaşına gel ptodüksiyonudur. — Avustralya - insanı ' mişti. Eski endamını şişmanlıyarak ta- en YE vü- intidaldir. Fakat nebatatı da iptidatdir. |mamile kaybetmiş bulunuyordu. Ve N::L mıHıvvın ları da iptidaidir.. — Son günlerde zayıflayarak, stüdyo- r;::î:'z D:Skm;_)tîı:âzdn mühim bir mevzua , 1. ikinci d"::::e F:L“"de söRüdE SA Madak GdYARÜRe y ağa niyetlendi. Fakat — giriştiği o Tanka e b .BF:' lı)i(.yof;du. _'1: ;ğm';h _ıl"lvığ:îı.::: :ılhin,i zayıflatmaktan l»ışlîl D örünecek bi wanın peşindeyim. j h'll A görünec rda çi Mi nsan zenci âkki edil İki gün kapıyı hiç kimse çalmadı. Kendisine n. ian 5 1 ütekâmil|bir işe yaramadı. “Mhnyada | Bugün — ormenlarında — mütekâmil|bir işe y . lea 914'max:::n - Goril, şampanze, orangyo- Mari Prevost defnz banyoları k_ıı. Öh. | tan - bulunan kıt'alar eski incan nesli-İiçesi idi ve bilfil yüzerek de model- S n | (Devamı 12 inci sayfada) — - |lik ederdi. 3 Ehemmiyeti gittikçe büyüyen bir kaza: Palo Kazanrın 13 köyü Bevlerin tapulu (oğrağı. köylü toprak kanununu dört gözle bekliyor Bingöl yolu üzerinde bir kaza merke-| ye rastgelinmektedir. Bir hükümet zidir. Palonun belli olan tarihi Yavuz-!'doktoru ve sıhhat memuru bu hasta« dan sonra başlar. Yavuz burayı Cim-İlıklarla mücadele etmektedir. şit adında bir adamın elile zaptetmiş Kaymakam Halil Demirbağ kazada ve bu havaliyi Cimşidin eline vermiş-|evvelce bir damla su yok iken on beş tir. |kilometre uzaktan su getirtmiş, 1282 yılında erazinin üçte ikisi hü-| Merat üzerinde 70 metre uzunluğun- kümet tarafından alınarak halka da-|da ahşap bir köprü yaptırmıştır. Hü- gıtılmışsa da gene bir kısmı kurnaz de-|kümet konağı önünde de bir Atatürk rebeyleri elinde kalmıştır. Kazanın 29 |büstü dikilmiştir. köyü evlâdiyete meşrut — vakıftır. 13 Kaza merkezinin şimdiki yere yes köyü beylerin tapulu toprağıdır. Bu|di kilometre uzaklıktaki — Kovancılar muhitte toprak işlerinin düzeltilmesi (mevkiine nakledilmesi düşünülmekte- toprak kanunu ile halledilecek ve an-|dir. Bu takdirde yeni kaza merkezin« cak o vakit köylünün yüzü gülecek-'de hir belediye, hükümet ve mektep tir. binaları yapılacak ve kaza oraya nak- Kazada eski eserlerden bir - kalelledilecektir. wardır. Kalenin Murad vadisine doğru Karaçor nahiyesinde modern bir açılan manzarası çok azametlidir. Ka-|mektep binası yaptırılmıştır. Ağaç di- le içinde bir kilise ile çivi yazısını ta-'kimi devrelerinde de kaza- ve havali- şıyan bazı eski eserlerin bakiyesi hâlâ|sinde 200 bine yakın meyva ve söğüt göze çarpmaktadır. Şimaldeki dağların 'ağaçları dikilmiştir. 40 - kilometrelik Palo — (Husust) — Palo - ı-'ısı'ıısıımaı.an. Ara sıra trahom ve frengi- ve arasında açılmış olan bir geçitten i"_i'ı fade ederek Murad vadisine inen bir| yol ırmak boyunca Muşa doğru giden cadde ile kasaba önünde kavuştuğun- dan Palo mevkice ehemmiyet kazan- mıştır, Etraf bağlıktır. Toprakları mün bit ve sulaktır. Ovanın Merat - kıyısı Kangalda telefon Tesisatı yapılıyor Kangal (Hurusi) — Kaymakam Salih Gün'ün ve- deliği altında ve —— — bütün nahiye mü- dürlerinin iştirâ- | kile — teşekkül e» |— den bir komisyoni Kangalın köy ve pahiyelerini tele- fonla — birbirine bağlamaya karar vermiştir. Kararın derhal tatbikine başlan-sazıl kayaakamı Selih mış, jandarma komutanı Sabri bu sa- hada büyük başarılar göstermiştir. Karamanda ekmek ve yakacak fiatları Karaman (Hususi) — Kış yüzün- den çıkan odun, kömür buhranı kar- şısında belediye bazı tedbirler almış- tır. Belediye Reisi Ahmet Öktem de-| di ki: — Odun, kömür buhramı karşısın- da belediye lâzım gelen tedbirleri al- mıştır. İlk iş olarak diğer şehirlerdeki odun ve kömür fiatlarını tahkik ettik. Bunlardan bir kısmi şehrimizdeki fi- atlardan yüksektir. Binaenaleyh şim- diden sonra odun ve kömür üzerinde | ihtikâr yapılmıyacaktır.» Belediye Reisi ekmek meselesine de temas ederek: «— Ekmek fiatları bugün için nor- maldir.v demiştir. Karamanca aile toplaatıları Karaman (Hususi) — Memleke- timizde sinema ve tiyatro yoktur. Bu Palo - Karaçor yolu yaptırılmış ve iki nahiyeye telefon hattı ulaştırılmıştır. Ova kısmındaki bütün köylere otarno- bil yolu yaptırılmaktadır. Kazanın Me- rat kıyısında çok iyi ve bol pirinç ye- tişmektedir. Pamuk ziraati de günden güne ilerlemektedir. Kütahya Çinicileri İktısat Vekâletine müracaat Kütabyada yapılan çini vazolar Kütahya (Hususi) — Kütahyada Çini — san'atkârları, Kütahyada ya- pılmakta olan — çinilerin eski in- celikleri — ve dayanıklıkları — kalma- dığı — cihetle Yi radaki Yeşilcami çinilerini tamir ettir mek üzere İrana çini sipariş — etmeak fikrinde olduğunu gazetelerde oku- muşlar ve 14 imzalı bir dilekçe ile E- konomi Bakanlığına kendilerine temi- İnat mukabili yardım edilmesini ve bu hükümetimizin takdirde yapılacak çinilerin her suret- le İran çinilerine faik bir şekilde ola- cağını bildirmişlerdir. Lüleburgazda göçmenlere yardım |— Lüleburgaz (Hususi) — Buradaki bgüçnı:ıılcıc geçen sene verilen lek ö- küzlerin yanına birer tane daha öküz verilerek göçmenler müşkül vaziyet- yüzden şimdiye kadar geceleri ancak kahvelerde toplanmak — suretile vakit geçiriliyordu. Fakat son günlerde müd deiumumi Fevzi — Balkır'ın - teşvikile her hafta cumartesi akşamları halk partisinde aile taplantıları yapılmakta, ve Halkevi müzik Kkolunun verdiği konserlerle haş vakit geçirilmektedir. Taşköprüde spor 'Taşköprü (Hususi) — Yeni teşkil edilen 6 Ok spor klübü kış sporları| ha her hafta muntazamön av tertip et- mektedir. Kapalı yerlerde de voleybol| oynanmaktadır. hazırlıklarına başlamıştır. Avcılık ko-| ten kurtarılmışlardır. Pulluk vesair ih- tiyaçlarını da temin eden — göçmenler tam müstahsil bir hale gelmişlerdir. Taşkörrüde köy kalkınması (Hususi) — Köylerde beş yıllık kalkınma programinin tat- bikine başlanılmıştır. Köylü bu alâka: yı sevinçle karşılamıştır. Nevşehir Komiserliği Nevşehir (Hususi) — Kazamız po- |lis kamiserliğine İsmail Hakkı Kuter tayin edilmiş, gelmiş, vazifesine baş- Taşköprü Tamıştır.