SON 'POSTA “ Son Posta ,, nın resimli zabıta hikâyeleri Mücevher hırsızını bulabilir misiniz? Harp arabaları... ödern bir ordunun geçit reemi- ne ait fotoğraflara bakıyorum. Bunların arasında en çok göze çarpan- lar ve insana dehşet verenler, tankları dır. Her biri çelikten bir - fil, çelikten — bir kale gibi ilerliyor, bir ejder gibi saldırıyor. Onlara kurşun mez, bomba zarar vermez, hele i filin ayakları altına düşen kurbağalar gibi ezilirler. Onları büyük harpte bir İngiliz ya- hudisi icat etti ve harbi - İngilizlerle menfaatlerine kazandırdı. Son - İtak ya - Habeş harbinde papuçsuz ve bale dırı çıplak Negüs ordusunu darmadas ğin ettiler, Yarın bir harp daha lar, 2 n Bununla beraber, uşak Roç, patronun kasasın- pek de öyle para bulunmadı- ğını kaç kereler görmüştü. Hâdise sahibi Mister Pik âde- ti veçhile trende tenha bir kompartıman aradi. Oraya ince, Okslert nn di ollandı. Mücevherel NE gün 'eti 've Kalabeliki bir' büşede buluna - Bür yaları bir tea- girdi. Gayel samiml ve nazik bir teverla, nişanlanmış Mister Pik yehi 3-4- dükkünlerinden - bir taneşinda karar kıldı. Mister Pn.l'ı dükküm evvelden de tamıyor ve « Mister Pik şehre gitmeğe hazırlanıyordu. Va Dneme nn Gt TRGATİN p göhtar bulunduğunu biliyordu. patlarsa, ge- yepar, ne İş g rle görüşür, uşağı Roç n ' ve Wuu tek faşlı ve eşi balunmuyan bir pırlanta yürük hediye etmek lste- bumu bir türlü aslıyamamıştı. Lâkin gurası mu- yerleşti ve yüzünde ufak te- Tn gea e alğr aa Ka ar ni ae TEğ e ae l ee ge Trlere ei eee eg ne, hendek, siper ve tel örgü tanımar hakkaktı ki, Mü fek bir iki değişiklik yaptı. etele bir seri mücevker gönderilmesini, orada seçebileceğini söyledi. dan hudutları aşan bu çelik ejderlerini karşısında kimler durabilecek? Biçiminde tekerlek tarafından bü> yük bir fark olmakla beraber eskiden de tanklar, daha doğrusu harp araba» ları vardı, Bunlar iki tekerlekli - ve hafif ara- balardı. İki at koşulurdu. İçine iki kişi biner ve birisi arabayı düşman üzerine sürerken diğeri ok atardı. Muntazam bir saf yapan Aarabalar korkunç bit gürültü ile düşman safları üzerine sak dırir ve çiğneyip geçerdi. Bundan 3200 — sene kadar önce A- nadoludaki Türk Eti Hâkanı Muvatar Ta ile Mısır Firavunu büyük Ramses as rasında Suriyede Kadeş denilen yerde tarihin ilk meydan muharebesi oldu. Bugün Pariste Konkord meydanındaki dikili taşı Lüksor'da - diktiren bu hü- kümdarın yaptığı harbi bir şâir şöyle anlatmıştı: — «Kral zırhlarını giydi. Silâhlari« ni aldı ve arabasına binerek düşmanâ saldırdı. Biraz uzaklaşınca düşmanın iki bin beş yüz arabası tarafından kus şatıldı. Her arabada üç kişi vardı ve © yapayalnızdı... 4 Büyük Ramses de harbin sonunu şöyle anlatır: — Mâbud Amon imdadıma yetişti. Bunun üzerine sevinçten bağırdımı Sağıma doğru oklar attım. Soluma doğru düşman üzerine atıldım. Etrafis- mı saran 2500 arabayı parça parça ete tim. Düşmanın ödü koptu... ' Halbuki © harpte hiç bir taraf ga* lip gelememiş ve müsavi şeraitle tarl hin ilk müahedesi yapılmıştı. Daha sonra, bundan 2267 yıl öncd Pik bundan sonra b 5 - doğru yollandı. Tuıkih'—ı"ı, Bakzası kuvyetli olaa bir İnsasdı. Texgühın ürerinde bulunan yüzük- lere kir gö atar atmaa, bir eli kapı tokmağında olan Mister Pik'in üzerime saldırdı. T < Söyejm değişirdi. elt a li halizi aldı. ve ..==. çaldığı ve sel avacumda sakldığı ayörüğü manyene etti. Sonra cebine iadirdi. Yüzüğü vol avsuna yapıştıran me> geral Dencereden dişarıya elti ve beridera şçıkarak elini yıkadı. © « Miter Pik olak bir mücadeleden acara, sebinden madeni bir sisim çıkararak, tez- gühtarın başına indirdi. Sezra mağaradaa dışan çıkb. * 10 - köğmat ” esnasında, efendi- sinin odasına giren | Roç, « Dünde bir ? mücevherciyi soy- — muşlar — efendim, | dedi. Öyle samyo- ? rüm ki, hırsızın * evi bu civardadır.» Pik, bu sözleri du- € yanca elinden fim- canmı düşürdü. “ 9 « Ettesi sabah uşak Roç, mütbakta oturmuş çayır nı içiyordu. Gazetesini okur- ken, altı hafta içinde on mü- cevherel dükkânının soyuldu- 8 z Bu vak'adan yarım saat sonra, kendi odasında yüzüğü tekrar muayeneden geçirdi. Yanılmamıştı. Taş harikulâde bir taştı ve binlerce F . G Mlım' Pik « Pekâla, haftada üç lira daha fazla veririm! » dedi. Çünkü lira ederdi, bu sırada uşağı Roç içeri girip de yemeğin hazır olduğunu söy- leyince ona hiddetle (def'ol !...) diye haykırdı. — ğunu ve bir gün evvel de bir tanesinin daha bu âkıbete uğradığını bildiren bir hava- dis gördü, Gazeteye göre, har- sızlığı yapan ayni adamdı ve polisin elinde de bir ipucu vardı. bu vaziyette söyleyecek başka sözü yoktu. Lâkin bunu söylemek için epey düşündü. Bu Allahın belâsı uşak nasıl olüpda İşin farkına varmıştı? Artık Bmm;und:onunı kadar onun esiri ol- müş demekti. Yadediğini yapacak, ya- hut hapishaneyi boylıyacaktı. BT Mister Pik bu musmmayı halledemedi. Si hallede- bilirmisiniz? Edemezseniz 12 inci saylamıza bakınız! « Ros, Yaşın bedele vare dı'ııı“alıu lüve ettlr ** Elanclciğim, yartamız dena olmaz. İzm Tıhm “rtır . diye düşünü- yerdum, Hanl... Haftada 15 lira fer a değil, değil mi ? Büyük İskenderle İran hükümdarı Da- ra arasında Erbil'de yapılan harpte d€ İran hükümdarının iki yüz cenk arabdı *1 ve 15 fili vardı. Arabalardaki asker« ler bu sefer ok yerine tırpanla silâhlane dırılmışlardı. İskenderin — piyadelerini karşı hücuma kalkan bu arabalar Dar ranın en mühim kuvvetlerindendis| Fakat İskenderin piyadeleri arabacılari uzaktan okla vurmuşlar, yaklaşanlar f çin ve hemnen iki tarafa açılarak yol vermişlerdi. Bunlar esir düştüler. Âsurlar, Kaldelder ve Romalılar dâ asırlarca harp arabaları kullanmışlare dır. Fakat onların hepsi de bugünktl. tankların yanında şüphesiz çocuk de yuncağından daha mânasız kalırlar, 'Turan Can Emet Adliyesinde bir cürmü meşhud Emet (Hususi) — Burada bir kağ gün evvel bir cürmümeşhud vak'asi olmuştur. Mahkeme kaleminde baş « kâtip Ragıp ile mübaşir Ahmet birbire lerini tahkir etmişler, her ikisi de der- hal müddeiumumiliğe müracaat etmiş" lerdir. Derhal icra olunan muhakeme* İki kişilik bir Sovyet tayyaresi. Alt katında yapılan bir tadilât sayesinde 14 kişi nakletmeğe muvaffak olmuştur. Tayyarenin sür'ati saatte 120 kilometreyi bulmuştur Bu resim, İngilterenin 23 meşhur katedrallerinin modeli üzerine yapılmış olan ve Kenterbury katedralinde mahfuz bir koleksiyonu göstermektedir. leri sonunda başkâtip 8 lira para cezar sına, mübaşir ise 1 ay bir gün hapif cezasına mahküm olmuştur.