21 Birincikânun — SON POSTA İstanbul Parti Kongresi Dünkü kongrede Partinin iki yıl içinde yaptığı mühim işler sayıldı (Baştarafı 1 inci saylada) hittin Üstündağ kongreyi açtı. İki senelik rapor Kongre birinci ve ikinci başkanları ve iki sekreter intihabatı yapıldıktan sonra ilyönkurulun iki seni okunmasına başlandı. u: ark 5 ve ilk söz olarak bize siyasi ve za kendi elimizle isti- kamet vermek imkâpını temin etmiş ve önümüze itilâ ve tekâmülün geniş yollarını açarak fıratın insanlarca en asil ve en güzel meyvesi olan çalış- bhazırlamış olan U- TiMİiZ Atatürkün ibulun bütün teşekkü famına yüreklerimizin apaç müftehir, İstanbul - İli teşkil olan sizleri ve sizleri zda şer lileri selâmlamakla bahti metli varlı; şuurlu Par yarız. Müzakerelere girişmeden ve İlyön kurulun iki senelik işbaşı ve çalışma hesaplarını vermeden evvel bundan önceki göreneklere uyarak Partimizin 'Türk tarihinde tuttuğu eşsiz ve örnek- siz şeref mevkiini ve umumi! mahiyeti ile ana Vasıflarını ve sonsuz çalışma- Jarla ulusal hayatımızda yarattığı ge- nel kalkınmayı bir kelime ile Partimi- zin tarihini bugün burada size bir kere daha izah etmek ihtiyacını duymuyo- ruz. İlimizin mahalli faaliyetinin üstün de kalan ve mesaimize rehber ve ilham membar: olan umumi ana hatları ile, büyük milli politikayı Büyük Kongremizin geniş çerçevesi i- çinde sayarız. Partimizin bildiğimiz ve inanıp bağ Tandığımız ve her vesile ile sık sık biz Zat işüstünde temas ve idrak etmek fırsatını bulduğumuz bu umumi ve bü Yyük işlerini daha ziyade teşkilâtımızın Çevresi içine girmiyen halk tabakaları ile yeni yetişen gençler arasında yay- mak ve her fırsattan istifade ile her yerde yerli ve yabancı her rasgeldiği- Miz insanlara davamızın büyüklüğünü iyiliğini, haklılığını ve Türk varlığı na Mona değişmez bir zaruret olduğunu telkine çalışmakla gayretlerimizi daha yerinde ve daha iyi kullanmış oluruz. Bundan sonra raporun okunmasına devam edildi. Parti işleri ve seçim Mebus seçimine 199,896 sı kadın ve 198558 i erkek olan birinci müntehip- lerden 173,197 kadın 169,157 erkek se çime iştirak etmiş 221 | kadın 1414 ü erkek olmak üzere 1635 ikinci münte- hip seçilmiştir. Birinci müntehipten yüzde doksan yedisinin, ikinci müntehip intihabatı- na iştirak etmiş olması halkımızm se- çimle ne kadar yakından alâkadar ol- duğunu göstermektedir. Alınan arsa ve binalar Eminönü Halkevi binasının yanında bulunan 421 metre arsa 14,000 liraya satın alınmışlır. Buraya — kapalı bir Spor ve konferans salonu yapılacaktır. Bakırköy istasyon caddesinde 8450 li- Taya bir bina satın alınmıştır. İlçe ku- Yağı olarak kullamılacaktır, Köylüye yardım Menekşe çiftliği, Halkah köylüsüne Verilecek ve Turen çiftliği de Firuzkö- Yü kalkına devredilecektir. Halkevleri Partimizin Kültür kaynağı olan Hal kevleri Türk kültürünü yayması bakı- Mıindan son derece faydalı işler gör- Müşlerdir. Eminönü Halkevi Bu Halkevinin 3414 üyesi vardır. Gösteri kolu 226 temsil Vermiştir. 336 Muhtelif toplantıya 66013 kişi iştirak #imiş, Evinskitap sarayında 4984 kitap Mevcut butunmuştur. Bundan başka iki mecmua çıkarmak ta ve federe olmıyan klüpleri himaye €derek maçlar tertip etmektedir. — Diğer Halkevleri Beyoğlu, Kadıl Beşiktaş, Şehre- Mini, Şişli, Üsküdar Halkevlerinde Muhtelif vesilelerle üç bine yakın top lantı yapılmış ve muhtelif vesilelerle programımızın | | Muhiddin Üstündağ çalışma raporunu okuyor bu Halkevlerine iki milyona yakın va- tandaş gelmiştir. Spor ve gençlik kurumları Spor bölgesinin halen ve faal sporcu |sayısı 6825 tir. San iki yıl içinde 103*ü yerli ve 184 ü ecnebi olmak üzere 1227 müsabaka yapılmıştır. Türk spor ku'u mu İstanbu| bölgesine mensup klüp'e- rin adedi 24 tür. Kültür işleri Fındıklıdaki İsmet İnönü ilkokulu binasının inşaatı bitirilmiştir. Muhtelif mevkilerde üç mektep esaslı surett Tir edilmiştir. Diğer tamir edilen okul binalarının adedi 48 dir. Samatyada Alman mektebi, Beyoğlu 29 uncu mek- |tebini yanındaki bina ve Kasımpaşa- İda bir arsa salın alınmıştır. Bundan başka tedrisat eşyası olarak 250 harita, bir sinema makinesi alımmış ve bir pi- yanonun alınmasına yardım edilmiştir. İki köy okulu yaptırı!mış 23 köy oku- lu tamir edilmiştir. Gene köy okulları- na muhtelif arsalar, ders eşyası satın alınmıştır. Diğer mekteplerin tamiri ve yenilerinin inşası da kısmen takar- rür etmiştir. Çocuk kampları, bahçeler, tiyatrolar Kızıltoprakta 43 üncü mektzpte kamp açılmış, 130 talebe kaydolun - müştür.. Muhtelif mıntakalarda çocuk bahçeleri açtırılmış ve Şehir Tiyatro- sunda çocuk temsilleri verilmiştir. Ve ilk okul çocuklarının dişleri muayene ve tedavi ettirilmiştir. Orta okul ve liseler Yeniden Haydarpaşa erkek lisesi a- çılmış, iki orta mektebe de lise sımıfları ilüve edilmiştir. 10 tane yeni orta o- kul açılmış ve iki sınıf okulu açılmış: tır. Yeniden 7 orta okul açılması Ba- kanlığa teklif edilmiştir. Belediye işleri: Yollar Yüzbin metre murabbana yakın be- ton kaldırım, parke şose döşenmesi ve tamiri yapılmıştır. Mecra işleri İki senede 8261 metre uzunluğunda möcra Ve 2238 metre kollektör degur- juvar inşa olunmuş, 7246 metre tulün- de mecranm tamiri yapılmış 18528 metre tulündeki mecra da temizlenmiş tir. Köprüler - İskeleler Kadıköy iskelesi yapılmış, Gazi Köp rüsü inşaatı ihalesi yapılacak temeli atılmıştır. 370,000 jJiraya hal binası ya pılmıştır. Muhtelif semtlerde umumi he lâlar, çöp istasyonları, gaz tankları, hastabane müştemilâtı, iskele ve rıh- tim tamiratı yapılmaktadır. Konservatuvar ve tiyatro İstinbulda bir konservatuvar ve bir tiyato binası yapılmak için projeler hazırlanmıştır. Şehrin imar plânı da mütehassıs Prost'a havale edilmiştir. Tamir edilen yollar Vuâyet hudutları içinde 116,952 ki- lometre yol, 1,095,728 Jira sarfiyle ta- mir edilmiş ve halen 442256 lira sarfe dikrzek 25612 kilametre yol da tamir edilmektedir. Geçen yıl içinde 368648 lira sarfile 31930 metre yol yapılmız- tir ve 9164 lira-sarfile 2385 kilomere yolun yapılmasına başlanmıştır. Su işleri Hular idaresi şehrin su ihliyacını ta- mamile Karşılamak için muntazam ptogramla çalışmakta ve lüzum olan tesisat ve makineleri yenilemekltedir. Bu i n dolayısile abone adedi yün den güne artmaktadır. ; İtfaiye işleri İtfaiyeye lüzumlu birçok yeni vesalt celbedilmiş, jimnastikhaneler ve garaj lar vesair tesisat yapılmıştır. İtfalye mektebi tesis edilmiş, yatakhaneler ya pılmış, beynelmile) itfaiye komitesine dahil olunmuştur. Kayır işleri Kızılay ve Çocuk Esirgeme kurum- ları ciddiyetle çalışmaktadırlar, Ada - lar, Fatih, Bakırköy, Sarıyer, Üsküdar ilçelerinde fakirlere yardımlar yapıl - mış, ilkmekteplerdeki aç çocuklara sı- cak yemekler ve giyecek tevzi edilniiş- tir. Çocukları esirgeme kurumu üzerleri ne düşen vazifeleri ifa etmektedir. Talebe yurtları Parti tabele yurtlafı ve Maarif Ce- miyeti tabele yurdu, bütün konforu ha vi olarak talebeleri barındırmaktadır. ğ Ziraat işleri Ziraat ve bostan işleri, bağcılık ve meyvacılık iİlerlemektedir. -Ağaçlama işleri ciddiyetle devam ediyor. Arıcılık ta çşayanı memnuniyet bir inkişaf gös- termektedir. Kümes hayvanları ıslah ediliyor. Ve tohumların ıslahına de - vam edilerek tevziat yapılıyor. Baytar işleri Gerek inşaat ve gerek teksir ( muntazaman ilerlemektedir. Hastalık- ların önü alınmıştır. » Evkaf Evkaf 12 büyük camii esaslı bir su- rette tamir ettirmiş ve 30 camide de ulak tefek tamirat yapılmıştır. Heybe- liadada yeni bir cami inşa olunmuş - tur. Yemek tevzli ve Bezmiâlem Valde hastanesi ciddiyetle çaâlışıyor. Bu yıl Darüşşefaka ile şehitlikleri imar cemi yetine 19,000 lira yardımda bulunul- muştur. Esnaf işleri Partimiz esnaf işlerini İş Kanunu- muz meriyete geçince bu kanun çerçe- vesi içinde teşkilâtlandırılacaktır. Es- naf cemiyetleri hesabatı hükümet tara fından sıkı bir kontrol altına alınmış, bu teşekküllerin mensuplarma müfit olabilmelerinin teminine çalışılmıştır. Hesap işleri İki yıllık gelir, 167,613 lira 50 kuruş tur. Buna mukabil parti masarifi 158 bin 602 Jiradır. Bugün partinin İstanbulda 30 parça emlâki vardır.» Kongrede okunan rapor 2 saat sür- Müştür. Kongre parti umum riyasetine ve genel sekreterliğine tazim telgraf- ları çekmeği de müttefikan kabu) ede rek on dakika istirahate çıkmıştır. İstirahatten sonra Vali ve Belediye Reisi ve İlyön kurul başkanı Muhit- tinÜstündağ uzun bir söylev vermiş ve yer yer alkışlanan bu süylevde Vali ve Belediye reisi ve başkan, Parli ilyön kurul ieraatını etrafile izah ederek ne ler yapıldığını ve daha neler yapıla- cağını tebarüz ettirmiş ve söylevini şöy le bitirmiştir: Sizi bu kadar uzun sözlerle yormak- tan maksat yapılan işlerin müfredatı bakımından hesap vermek değildir. Yu karıda da söylediğim gibi çalışma prog ramımızın ruhunu ve esbabi mucibesi- ni izah etmektir. Bunu açıkça sizin tak dir ve tasvibinize arzediyorum. Yürü- düğümüz yol size de muvafık görü se bunda cesaretle devam edeceğiz. Bi- ze daha isabetli bir istikamel gösterir- seniz bunu da münakaşaya ve neticesi ni kabüle âmadeyiz, ikaz ve tenvirinizi bekliyoruz. Sözümü bitirmeden evvel teşkilâtı- mızın bütün kademelerine teşekkür e- deceğim. Ocak'ardan başlıyarak vilâye te kadar bütün köngrelerde temin edi- len intizam ve gösterilen alâka cidden Htihara şayandır. Müzakerelerdeki ol- günlük manzarası teşkilâtımızın siya - si ve içtimai seviyesinin günden güne yükseldiğine çok kuvvetli bir delildir. Kongreye değerli başarılar dilerim. Başkanın söylevinden sonra hâzıru- na limonata ikram edildi. Koöngre saat 13 te tekrar içlima ederek hesap buk- ma ve bütçe yapma işlerile ilçe kon- grelerinden gelen dilekleri tetkik için 3 -7 kişilik kömisyonlar, ilyön kurula Sayfa 1 Dalgadır ya Resulallâh Vaktile çok kalabalık ve içine iğne atılsa yere düşmez bir büyük mec - Hisin en hararetli bir yerinde adamcağızın birinde dehşetli bir su dökme ihtiyacı hasıl olmuş.. kalabalıktan da dışarı çıkamamış Yazanı Osman (Pirandello) da göçtü. Allah rah - met eylesin! Zavallının kendi gitti, adı kaldı ya - digâr! Bizim gazeteler, bizim edebi - yatçılar bile şimdi hep onunla, onun yazıları ve ortaya atlığı muammalarla meşgul... Önun bazı ufak tefek öle - berisini ben de görmüştüm. Hele (Altı kişi muharı i arıyor) piyesile, (Sa- ha öyle geliyorsa öyledir) diye yazdı- Bi şey pek hoşuma gitmişti. Yalnız bu (Sana öyle geliyorsa öyledir) i oku - duktan sonra aklıma bizimkilerin es - kiden Reybiyyon dedikleri (Kuşku felsefecileri) gelmişti. Malüm ya, on- lar, pirleri, üstadları olan (Zenon) gi- bi her şey, her mesele için: — Acaba şöyle mi idi, yoksa böy - Te miydi; şöyle mi desek doğrudur, yoksa böyle mi; şu bize kırmızı görü- nüyor amma, acaba, karşımızdakilere de öyle m! görünüyor; yoksa bizim kırmızı gördüklerimizi onlar yeşil mi görüyorlar; buhar mı sudan olur, su mu buhandan; tavuk mu Şyumurta - dan çıkar, yumurta mı tavuktan? diye buyuna meraktan merağa, şüpheden şüpheye düşer ve galiba en sonunda da; «Ne şiş yansın, ne kebap!» Der gibi: —— Öyle de olsa olur, böyle de olsa o- ilyur! Deyip işi, sözde altmışaltıya bağla- mıya çalışırlar. Rahmetli (Pirandello) nun «Sana öyle geliyorsa öyledir!» adlı kitabında söylemek istediği şey de hani, aşağı, yukarı buna yakın bir şey... Yani: «O kadın ya ölmüştür, ya sağdır. Yahut hem ölmüştür, hem sağdır, ve yahut ne ölmüştür, ne sağdır.? Gene galiba, eskiler bu gibi, kolay kolay içinden çı- kılmaz kazi ere, muammalara, şim- diki yeni tabiri ile söyliyelim: Prob - lemlere bazan safsata dahi derlerdi. Ben burada tahmetlinin bu gibi fikir- lerine, yahut problemlerine hep saf- satadır demek istemiyorum; bu, kat'iy- yen benim haddim değildir. Sonra ben | onun nesini okuya veya görebildimse çok hoşuma gitti. Benim şimdi burada anlatmak istediğim şu: Pirandello biraz Reybiyyone ben - zer ve Pirandello eğer bizim eski hi - kâyelerden şunu' bilir miydi, bir yer - den dinlemiş, yahut okumuş mu idi ve şimdi anlatacağım şu hikâyeyi vaktile bir yerden dinlemiş veya okumuş olsa acaba buna ne derdi? İşte hikâye: Vaktile çok kalabalık ve içine iğne atılsa yere düşmez bir büyük meclisin en hararetli bir yerinde adamcağızın birinde dehşetli bir su dökme ihtiyacı hâsıl olmuş ve bir an gelmiş ki bu hal, bu ihtiyaç onu çok fena bir ıztırap için- de kıvrandırmıya başlamış... Fakat o - turduğu yer o muazzam meclisin tam ortalık ve en kalabalık bir yerinde ol- duğu için şimdi oradan kalkıp © kala- balığı yararak yüz elli, iki yüz adim öledeki kapıdam dışarıya çıkmanın de- ğil; hattâ oturduğu yerden bir adım bile sağa sola kıpırdamanın kat'iyyen imkânı yokmuş... Bu vaziyette adami- cağız ne yapsın? Koskoca adam orada bir kaza yapıverirse ortaya müthiş bir rezalet çıkacak... Dayanılmaz azaplar içinde bir müddet dişini sıkmış; fakat işin artık dayanılır tarafı kalmayınca ıztıraptan gözlerini kapamış, başını önüne eğmiş; öylece neticeyi bekleme- ğe başlamış... Başlamış amma biraz sonra bir de gözünü açmış ki kendisi gepgeniş, teptenha, yemyeşil bir ça - yırlık, çimenlik, ağaçlık yerde - değil mi? Herif aman, zaman, bu ne hal böy- le deyinciye kadar sıkıntısından kur - tulmuş? Sonra bir türlü akıl erdire - mediği bu işi bır hayli düşündükten sonra oradan yola düzülmüş; daha bir hayli çayırlar, çimenler, ormanlar, su başları geçmiş ve nihayet akşama doğ- ru gele gele kalabalık ve bayındır bir köye gelmiş... Başından geçenleri ora- dakilere hayretle anlatmış... Kendixi- ni dinliyen köylüler: — Senin, demişler, geldiğin yer, ya- ni senin memleketin bufaza lam beş B asli, 8 yedek üye büyük kurultaya beş asij beş yedek aza seçilmesi yapıl- mış, kongreye nihayet verilmiştir. Ne Cemal Kaygılı Rahmetli Pirandello yıllık yoldur ve bu yol, geçilmez dağ- lar, sarp kayalar, engin deryalarla do« ludur. Onun sen artık buradan o« raya zor dönersin! 1 Adamcağız kendi memleketinde bi« rakmış olduğu evini, barkını, sevgilli çoluğunu, çocuğunu anarak bir hayli ağlamış, sızlamış, çırpınmış, döğün e, müş, sonra da kadere boyun eğereli, bu köye yerleşmiş... Derken, aradam çok geçmeden bu zavallıyı orada ev « irmişler, yeniden ev bark sahibi zatmıyalım adamcağız 0 « rada ikisi oğlan, i kız Üç çocuk sa « hibi olmuş, onlar büyümüş ve kızın, gelinlik çağı gelince onu birile evlen- dirmeğe kalkmışlar. Köyde bir düğün tertip edilmiş, bu büyük ve bayındı!' köyün en güzel binasında cemiyet küe' rulmuş, binlerce insan bu cemiyeti tes'ide gelmiş ve tesadüfe bakın ki bu muazzam cemiyetin en hararetli bir zamanında adamcağız gene meclisin €en orta ve en kalabalık yerinde bulus nuyormuş gene zavallıyı bundan yirmi, yıl önce kendi memleketindeki 0 mu-| azzam meecliste yakalıyan sıkıntı ya «" kalamış... Şimdi ne yapsın, gene sağız sola bir hayli kıvranmış, bir hayli 12z« tırap çekmiş ve nihayet ıztırabın şid «| detinden gene gözlerini kapayıp başını; önüne eğmiş; biraz sonra da göu.îeı“ln!l açınca kendisini, yirmi yıl önce, kendl'ş memleketinde bıraktığı meclisin ortaâ ; yerinde bulmuş... Ve meğerse o meclis' henüz bitmemiş bile... İşte rahmetli Pirandellonun haya « ftında işine çok yarıvacağına şüphe ol mıyan bir mevzu... Asıl: «Sana öyle geliyorsa öyledir!» Diye buna derler dostlar! Ayni zamanda, bu hikâye için me - kân ve zaman nazariyelerini altüst et mek isteyen Bay (Aynştayn) ne bu- yururlar acaba? Bana kalsa ben buna sadece: (Dal « gadır Ya Resulüllah!) der, geçerim! Osman Cemal Kaygılı Para bulmak için yepyeni bir usül Alman gazeteleri yazıyorlar: İnsan yoksa meram etmeli, her is« tediğini muhakkak yapar. — İşte genç bir san'atkâr bu hususta bize yeni bir misal veriyor: Amerikalı bir delikanlı resme fev- kalâde istidadı olduğunu anlıyor, fa- kat güzel san'atler mektebine girerek terakki etmesi için lâzımgelen paradam da mahrum olduğu için düşünüyor ve şu çareyi buluyor: Mezun olduğu zamanlarda yapacar Bi tabloları karşılık göstererek hiseğ senetleri çıkarıp bir anonim şirketi te« sis ediyor, kendisinin istidadını bilen' bir çok kimseler bu hisse senetlerin- den alıyorlar ve delikanlı iki ay zare fında 8 bin dolar topluyor. Bir | tan tahsiline devam ederken diğer tar. raftan da tablolar yaparak satıyor, ve' mektebini bitirdiği zaman — herkesin hisse senetlerini yüzde kırk - fazlasile satın alarak kurduğu anonim şirketie nin yegâne hissedarı oluyor.