31 Ekim 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

31 Ekim 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Manisada başarılacak pek çok iş var Eskiden eşkiya barınamasın diye koca çamlık yakılmıştı, bu sahanın şimdi yeniden ağaçlanmasına çalışılacak Manisa, (Husust muhabirimiz- n) — Bahkesir Parti Reisliğinde TMuvaffakiyeti gö Tülan Saylav Dr. ütfü — Kırdar'ın ÖB anisa Valiliğine Betirilmesi itte İf tesir mu«- ctidden iyi bıraktı. anisaya — hariç- ten gelen bir yas < ancı, bir çok sas alarda canlı bir Çalışma — havası« hin esmeğe baş- dığını görüyor. Vali — Lütfü * irdar Manisada yapılacak akkında şu izahatı vermektedir: — «Manisa tamamen yanmış, ha- Tap olmuş bir memleket parçası oldu- 8u için şehirde bir çok noksanlar var- ir. Manisada hâlâ muntazam bir e- ektrik santralı yoktur. Meydana ge - tirilen su tesisatı ihtiyaca cevab ver - Miyor. Açılan sayısız yollara kaldırım Yaptırılmadığı için şehir toz, duman i-| finde kalıyor. Henüz bir spor sahası, koşu sahası, 'î“eması, gazinosu yoktur. Ağaclan - Ma faaliyeti geridir. Bir zaman Mani - Sanın etrafı çamlıklarla örtülü idi. İs- tibdad devrinde, âsâyişi temin edemi- Yen resmi ve âciz eller, eşkiya takibin- de kolaylık olsun diye çamlığı ateşe Vererek yakmışlardır. Fenni bir mezbaha yapılmamıstır, alkevimiz büyük mesaiye cevab ve« temiyor. Parti binamız münasib bü - Yüklükte değildir. Şehircilik bakımından bütün bu iş- rle ayrı ayrı meşgul olacağız. Mem - keti ağaçlandırmak için Ziraat Ve« lfâletinden 15,000 fidan celbedilerek a- Bacçlama faaliyetine girişeceğiz. Mun- tazam bir sinema, gazino ve klüb bi- hası yaptırmak üzere teşebbüse girişil- Mistir. Evkafın akar tahsisatından Mevcud olan paranın — sarfını umum Müdürlükten rica ettim. Sayın Başve- ile, Manisayı ziyaretlerinde bunu ar- Zetmiştim. Muvafık gördüler. Emirle- Tin gelmesine intizar ediyoruz. Güzel ir sinema binası, klüb binası, bir ga- tino halkın en ziyade ihtiyacı olduğu &serlerdir. - Mülhakat yolları şehirden geçtiği İfin ana caddelerin kaldırımlarını hu - Süsi idare yaptıracaktır. Koşu ve spor tahaları için münasib yerler ayrılmış- Sr. İstimlâk muamelesi için çalışılı - Yor, Spor ve at koşuları sahaları için Plânlarını hazırlamak üzere Ankara '_tadlm yapan ve ÂAnkara vilâyeti em- t'_"dc bulunan mütehassıs M. Vyoti' - hin buraya gönderilmesini Ankara va< İSinden rica ettim. Cumhuriyet bay - Tamından sonra gelecektir. Bir kaç se- he içinde bu gençlik ihtiyacına cevab vel'ilqceğîni ümid ediyorum. Ğ Manisa bir âsâri atika memleketi - dir, Muradiye camii Sinanın en meş - Menlsa Valisi Lütfü Kırdar işler haline getirmek istiyoruz. türist delbeden bir şehir haline getir - mek için her türlü imkân hazırlanacak- tır. a i ' Halkevinin yanında bir Parti bina- sı yaptırıyoruz. Halkevini de tevsi e - deceğiz, Mezbaha, elektrik sa_ntralı, su işleri, için yeni ve esaslı tedbirler alın- ıştır. ' a îlkmekteb muallimleri ihtiyaca kâfi gelmediği için tasarrufattan 20 kad;.ar muallim kadroya ilâve edildi. Ta.sdık için Ankaraya arzedilmiştir. Manisa - nın bir liseye esaslı surette ihtiyacı var- dır. Bu hususta teşebbüslere girişece- ğiz. ; Manisanın iktısadi vaziyeti mem - nuniyet verici bir durumdadır. Bu yıl üzüm ve tütün mahsullerinin para et- mesi memleketin yüzünü güldürmüş- tür. Manisa, bol verimile büyük işler başaracak bir vilâyettir. Başvekilin on saat mütemadi bir şekilde çiftcilerle hasbihaller yapması, onun derdile alâ- kalanması müstahsillen üzerinde çok derin ve sevindirici bir tesir yapmış - tır. Görüyorsunuz ki yapılacak işler pek çoktur. Ciddi hamlelerle kaybedi- len zamanı kazanmak lâzımdır. Fakat her halde muvaffakiyet elde edilecek- tir.» Bir nar uğruna öldürülenler Somada bir nar için öldü- rülen Mehmet Reşat Körpenin refikası da hayata gözlerini yumdu Mehmet Reşat Kör- penin refikası Vecihe Soma (Hususi) — Mahmut Öldürülen Mehmet Reşat Körpenin annesi is- minde komşusu — tarafından bir tane nar yüzünden vurularak öldürüldüğü- nü yazdığım Mehmet Reşat Körpe- nin refikası Vecihe de ölmüştür. h Ür eseridir. Onu tâmir ederek müze x - Mahmut, Mehmet Reşat Körpeyi Manisayı | Sivastafeci bir cinayet Bir köylü,karısına lâf atan “adamın yerine yanlışlıkla ağabeysini öldürdü Sivas (Hususi) — Yıldızelinin Ke- rim Mümin köyünden Sivasa satmak üzere buğday getirmekte olan Üzüm- cü oğlu Bekir isminde bir köylü yolk- da- pusu kuran düşmanları tarafın » dan öldürülmüştür. Cinayetin sebebi eski bir öfkedir. Bekir Üzümcü oğlunun bir kardeşi vardır. Bu genç bir gün tarladan köye dönerken yolda Ali oğlu Ahmet Asla- nın karısına rastlamış: — Kız bana bak, seni seviyom, içim yanıya, demiş. Kadın bu sözlere mukabele etmemiş, gitmiş, vak'ayı ko- casına anlatmış, bu yüzden de Ahmet Aslanla Bekir Üzümcü oğlunun kar - deşi arasında bir ağız kavgası olmuş, fakat bu kavga köylülerin müdahale- si ile bertaraf edilmiştir. Maamafih Ahmet Aslan Bekir Üzümcü oğlunun kardeşine kin beslemekte ve: — ©O kahpe oğlunu ortadan kaldı- racağım, yoksa yaşamam demekte de- vam etmiştir. Cinayetin vuku bulduğu gün Be - kirle kardeşi ve daha yedi köylü mah- sullerinin ihtiyaçtan fazlasını - satmak. için pazara götürmek üzere dokuz a « raba yola çıkmışlardır. Ahmet Aslan bunu duyunca yanına kardeşi Mehmet Aslanı, Salamat kö - yünden Hüseyin oğlu Hasan Yıldırı- mı, Karaviran köyünden Bektaş o - gullarından Recep oğlu Osmanı ala - rak ellerinde tabancalar olduğu halde yol üzerine gitmişler ve bir hendeğe girip Bekir Üzümcü oğlunun kardeşi- nin de dahil bulunduğu kafileyi bek- lemeğe başlamışlardır. Sabahın alaca karanlığında kafile dağdan görünmüş, bu sırada da Bekir Üzümcü oğlu oturmaktan dizleri ağrı- dığı için: — Biraz yürüyeyim, ayaklarım a - çılsın diye arabadan atlamıştır. Kafile /||tam pusu kurulan yerin önünden ge- çerken pusudükiler hep birden Bekir Üzümcü oğlunun üzerine ateş etmiş- lerdir. Bekir vurulmuş ve; — Aman kardeş, ben öldüm, demiş “İve oracığa yığılmıştır. Pusudakiler de kaçmışlardır. Fakat biraz sonra yaka-. |lanmışlardır. Ahmet Aslan: — Ben küçüğü öldürecektim, ne ya- palım ki olmadı, demiştir. vurduktan sonra refikası Vecihe ile Mehmet Reşat Körpenin anasını ve gürültüye koşan bahçe komşularından |Faiki de yaralamıştı. Bunlardan yalnız Vecihenin yarası ağırdı. Onun da haya- —— |ta gözlerini yumması bu cinayetin ver- v |diği elemi büsbütün — arttırmıştır. Bu çift bütün Somalıların sevgi ve saygı- sını kazanmış bir aile idi. Mehmet Re- şat Körpenin anası oğlunun ölümün- den sonra gelininin de ölümünü gö- rünce büsbütün göçmüş, onlar öldük- fen sonra ben de artık yaşayamam de- meğe başlamıştır. — Soma bu cinayetin matemine müs- tağrak bir haldedir. Pazar Ola Hasan B. Diyor Ki: _% LT r' — Bazı semtlere aylar- Ca, hattâ senelerce uğra- m Hasan Bey.. «« Geçen gün işim düştü. «kaza» olmuş... .» Eyübe gittim.. Hasan Bey — Nasıl olur yahu, orada daha ne tram vay işliyor, ne de otobüs!, Eyüp'de Ka Sayfa Yurdda mîâaritl SEVGİSİ Kiliste yeni mektep pansyonları yapıldı, bir de mektep yaptırılıyor, Samsunda Halkevi bir nakış yurdu açtı Kilis orta Kilis (Hususi) — Yirmi beş bin nü- fuslu büyük bir kaza merkezi olan ka- sabamızda maarife karşı umumi alâka seneden seneye artmaktadır. Merkezde bir ortamekteb vardır. Talebe sayısı geçen seneye nisbetle yirmi fazlasile iki yüz ondur. Kızlar mühim bir yekün tutmaktadır. Mekte- bin kadrosu tamamdır. Mektep olarak yapılan bina müntazamdır. Spora lâyik olduğu ehemmiyet verildiği gibi ara- sıra milli eserler de temsil olunmakta- dır. Merkezde beş ilkmektep vardır. Bun- ların talebe sayıları dört yüzden artık- dır. 935-936 ders yılı sonunda (94) me- mektebi zun verilmiştir. İki nahiyede tam teşkilâtlı birer ilk mekteple dokuz köyde üçer sınıflı köy mektepleri vardır. Bunlara dört yüz otuz çocuk devam etmektedir. İki köy- de pansyon inşa edilmiştir. Mektepler Maarif Vekâletinin plânına göre yapıl- maktadır. Tibil köy mektebinin inşası için merkezden otuz bin taş taşınmıştır. Ulus okullarına gösterilen rağbet de pek çoğalmıştır. Bu mekteplerden , Hşimdiye kadar yüzlerce vatandaş me- zun olmuştur. ; Bu seneki maarif vaziyeti geçen sene- den üstün ve memnuniyeti mucip de- recededir. Samsunda nakış yurdu Samsun (Hususi) — Yurdun her ye- rinde biçki ve nakiş yurdları kızlarımız için çok faydalı müesseseler hâline gel- miş bulunmaktadır. Burada bu eksik- liği gözönüne alan Halkevi bir nakış yurdu tesis etmiş ve Samsunlu kızla- Erbaada tahsil hevesi Erbaa mekteplerinde okü Erbaa (Hususi) — Burada okuma hevesi çok fazladır. Mevcuüt mektepler talebe ile tıklım tiklim dolüdür. En yoksul aileler bile —mahrumiyetlere katlanarak çocuklarını okutmaktadır - lar. Denilebilir ki Erbaa kasabasında tahsil çağına gelmiş olup da okumayan çocuk. yok gibidir. Hayır müesseseleri de bu umumi hevesi teşvik edici ted- birler. almış bulunmaktadırlar. Çocuk Esirgeme Kurumu bir pansyon açmıiş, yetim . talebelerin okutulmalarını üze- vine almış, bunların iaşelerini ve giy- dirilmelerini deruhde etmiştir. Bursa (Hususi) — Bursa Halkevin- de verilen lisan dersleri büyük bir alâ- ka görmektedir. Evde açılan Fransızca, İngilizçe ve Almanca kurlarına devam eden talebe mikdarı 400 kadardır. Bu derslere gerek memurin ve gerek- || se halk büyük bir alâka göstermekte- | dir. Güdülde imar faaliyeti Güdül (Hususi) — Güdül 800 ha- neli ve çevresile birlikte 12,000 nüfus- lu bir nahiye merkezidir. 4 yıldanberi | nahiyede hummalı bir imar faaliyeti vardır. Fakat henüz nahiyeyi kazaya bağlıyan yolun inşaatı ikmal edilme - miştir. Samsun nakış yu rdunda bir ders rın bu sahadaki bilgilerini arttırmak ve ev için en lüzumlu bir-işi kızlarımıza öğretmek fırsatını vermiştir. Yurd daş ha ilk hamlede büyük bir rağbete maz« har olmuş, talebe sayısı hergün artma- p HBA DCERURACUCERGUNĞEKEAN ya başlamıştır. —e yan yavrulardan bir grup -— FŞ Hâdiseler7? ? &z e Rarşısınd ” Yeşil Hilâl Dün Yeşilhilâlin dağıttığı, yeşil hi lâlli rozetler etrafında epey dedi- kodular olmuştur. Ben bu dediko- duları düymadım ama duymuş gibi yazabilirim : Yeşilhilâlci : ; — Bu işte muhakkak uğgur var, Yeşilhilâli bir kere göğsünde taşıyan bir daha ondan vazgeçemez ! Yeşilhilâli göğsünde taşıyan Ye- şilhilâl aleyhtarı : ; — Göğsümde gördükçe, şeytan, git te inadına birkaç tek at diyor. Yeşilhilâle iane veren el : ) — Versem mi, vermesem mi, ver- sem mi, vermesem mi? Bir müskirat fabrikası sahibi : — Bu da rakip bir firma ama bana hiç zararı dokunmuyor. Rozet meyhanede : — Burası ne iyi .yermiş. Herkes neşe içinde. Bir daha bizim cemiye- te dönersem iki olsun ! İMSET

Bu sayıdan diğer sayfalar: