Yazan: Komedi de oynanan «piyeg» türk seyircisinin kafasında tiyatro için lüzumun ötesine geçen bir istifha- mı yeniden koyuyor : Edebi heyetf Evet Muhsin Ertuğrul tiyatronun proğram - yelpaze mecmuasında her ne kadar: «Yürürken birden- bire durmayın İ» vecizelerini sıra- iadığı gibi, herkese : « Giz tiyat- rodan-ne anlarsınız 1 > diye çi- kışırsa - çıkışsın, İstanbul Beledi- yesi Şehir Tiyatrosuna bir edebi heyet lâgım. Lâzm, çünkü türk seyircisi «Nuh» lardan, «0 Kadın. lardan, «Kiralık Odalar» dan, «Kol- iege Krampion > lardan, « Dadı» lardan, «Paşa hazröllerir nden «Ye kürküm ye » lerden ve saymakla bitmeyecek kadar çok olan bu neyi temeillerden, bıktı usandı. Melodram, vodvil tarzı temsil- lere veda etmeyi aklımıza koy- manın sırası geldi-geçti, Eomedi kısmında temsil edil mekte olan ve isminin mahiyeti- ni anlatsbildiğini zannettiğimiz <Ye Kürküm, ye!» «komedişi» dünyanın en acemi kadrolarını ihtiva eden amatör teşekküllerin- de dahi yer alamıyacak derecede yavan olduğundan edebi heyeti istemek her defasından daha fazla bu gün elzemdir. Kendilerini oynadıkları «piye&» in birer kurbanı addeden komedi artistlerimizi de bu piyesteki bed- bini içinde görmek, tiyatronun âğığı olan Cronos'a yeis verdi. Behsat, kanıksamış, bıkmış u- sanmış bir Mücteba, Vasfi şaçkın- lığa düşmüş hayret içinde kalmış, neye uğradığını biilemiyen bir Şe- kip, bu piyeste allâme de olsa ay- ni neticeyi alacağını bilen Reşit acayip bir Muttalip “bu akşamda böyle geğsin!, demek ister gibi 32 — Sereetilinmnn — 2417 Komedi kısmında : YE, KÜRKÜM, YE! Roberi Menner'den adapte eden C, Cahil CRONOS oynayan Sait şahsiyetsiz bir Da- vut, sahne trükleriyle alâkası ol- mâyan bir takım jestlerle ne de- mek istediği belii olmayan Necdet soğuk bir Sebati.. Gülseren ro- lünde Neclâ, Cavidan rolünde Şevkiye, Nermiu rolünde Melâhat, Ferah fezâ rolünde Muazzez dâ- ima oldukları gibi. “Servetifünun,, Aziz okuyucularının Kurban Bayramını kutlar ŞEHİR TİYATROLARINDA Dram kısımpda, bar akşam saat 8.30 dai BUYUK İHTİLAL Yazan: Romain ROLLAAD Çeviren: $. KİPER Her Perşembe seat 16, da tarihi matineler o Komedi kısmında ber akşam sasi 8,30 da : YE KURKÜM, YE Yazan: ROBERT * ENNER Çeviren : C. Cahit CEM Her Çarşamba sasi 14 iş çosuk tiyatrüsu Acı bir kayıb Meşhur avukat Haydar Rıfatı kaybettik Tanınmış avukat ve muhar. rirlerimizden Haydar Rıfatın Cumartesi 12 Birincikânun saat 6 da hayata gözlerini kapadığını ieessürle öğrendik. Merhum, ge. çen yaz Büyükadada bulunduğu sırada hastalanmış ve yapılan bütün ihtimamlara rağmen kur- tarılmasına imkân hasıl olma. magtır, Haydar Rıfat, Mülkiye mü. fettişlerinden Mehmei Rıfat Be- yin oğludur. 1877 yılında İş. tanbulda doğmuş ve oria tah- silini Darüşşafakada yaptıklan sonra, Yüksek Ticarel ve Hu- kuk mekteplerinde tahsiline de. vam elmiştir. Bir müddet muallimlikte ve hükümet dairelerinde vazife ka- bul eden Haydar Rıfat, niha- | ye avukatlığı kendisine mes- ek olarak seçmiş ve deruhle ettiği pek çok büyük davaları muvaffakiyeile başararak az zamanda refahlı bir hayala kavuşmuştur. Son yıllarda, beynelmilel şöhreti haiz muharrirlerin eser. lerinden teroümeler yaparak, faydatı bir külliyat vücude ge- | tiren Haydar Rıfat, zengin bir kütüphaneye malikti ve boş za- manlarını münhasıran okumak ve yazmakla geçiriyordu. Hukuka ve edebiyata dair eski meomua, risale ve gazele. lerde pek çok makaleleri çık- mıştır. Çalışmaktan yılmaz bir adam olan Haydar Rıfahn ölümü ile memlekel, derin vukuf sa- hibi mütefekkir bir hukukçu- | sunu kaybetmiştir. Kendisine Allahtan rahmet | diler, kederli ailesi erkânına taziyetlerimizi sunarız.