ÖOtümünün 151-nci yılı İlâklar sevdiklerine “ Bülün namülenahiliğlerini Bülün sevinçlerin sonsuzünu Ve sonsuz isirapların hepsini bahşederler., 1791 senesi İlkkânununun 6-ncı günü öğleden sonra Raunsteingasse den Viyananın dışındaki Stuben- tora bir cenaze alayı hareket et- mekteydi. Hava fırtınalıydı. Bir kaç kişinin soğuk ve rutubetten üşüyerek takibetmekte olduğu ta- but pek sâde ve fakiraneydi. Bir- birinin ardından geriliyerek ayrı- lanlardan sonra ölü, Saint Marxer megarlığına böylece büsbütün yal- nız olarak yoluna devametti. Me- zarcı tabutu kaldırarak fakirlere mahsus basit bir mezara koydu. Kabrinin üstüne bir avuç toprak ve çiçek atacak hiç bir dost bu- lunmadı. Bir müddet sonra dost- ları ile mezarlığa gelmiş olan ka- rısı, kocasının kabrini beyhude yere aradı. Onun ebedi istirahat- gâhı bu surette meçhitii kaldı. Ve öl- mez Wolfgang Amadeus ;Mozert dünyadan böylece çekildi. Halbuki taşkın neşeli bir mi. zaçta olan üstadın ikbal vaadeten hayatı nasıl başlamıştı. Bütün-Av- rupa, altı yaşındaki bu çocuğu tanıyor, ismini hayranlıkla ani- yordu. Avusturyada, Fransada, İn- gilterede, Holanda da, Belçika ve İsviçrede, musikiye olan eşsiz is- tidadının mişslini vermişti. Din- leyisiler, org ve kemandaki itade- letine karşı duydukları hayranlığı, fevkalâde bir meharetle çaldiğı piyanoyu dinlerken de hissediyor- lardı. Avrupa preneleri, babası ve kızkardeşi Naaerl ile seyahat et- mekte olan sanatkârı sataylarına kabul ediyor, bol hediyeler vere- rek ağırlıyorlardı. Kendisine 8y- reca besteler de sipariş edilmektey- di. Babası Salzorga yazdığı bir mektupta: «Şimdi Wolfgang Mo- zartın dört sonatı basılmakta. Yedi yaşındaki bir çocuğun eteri başlı- ğını taşıyan bu Sonatların dünya- da tevlit edeceği skislere hâzır olun.» diye oğlundan gururla bah- seder. münasebetiyle R T Çeviren: Miran T. YETMEN Kayser İkinci Josef'in teklifi üzerine, on iki yaşındaki Wolfgang (Finta semplica) nâmındeaki' ilk operasını besteledi. Fakat antri- kalar bunun temsiline mâni olu- yordü, Mamafi, diğer iki büyük bestesi olan <Bastien und Basti- enne» adlı şarkılı temsili ile bir yurtu duası olan <Festmessesyi oniki yaşında iken bizzat idare etti, Bu konserde hazır bulunan Viyana sarayının bütün mensup- ları, dehasına meftun olduklar bestekâr hararetli alkışlara boğ- dular. : Ondört yaşında iken Romsads bulunduğu sırada, Papa kendisine, bir müddet evvel Glucka da ver- miş olduğu <ın mahmuzin şöval- yelik nişanını tevcih etti. Aynı zamanda bu nişan Mozart'a ken- disinin hiç kullanmadığı asalet pa- yesini de eklemekteydi, Az bir zaman gonrg İtalyada, yüksek bir Hürmet nişanesi olarak kendisini (Academia Filarmoniça) ya aldılar. (Mitritate) ile (Lucio Silla) adlı operaları büyük bir muvsffakıyete erişti. Fakat (Ascanio'in Alba) 88- renadı hepsini gölgede bıraktı. Yirmi kere tekrar etmek mecbu- riyetinde kaldı. O sırada, babası Leopold, Wolt- gang'ın (Helsbindi und Hemdi) adlı eserini tâdil ettirmek zorunda İNSEL KİTABEVİ D.H LAWRENCE LADY CHATTERLEY'IN ÂŞIĞI Çeviren : Avni İNSEL Dünyada en büyük tirajı yapan eser ten kaldığını yazarak : “Her şeyimah- dutlaştı... Hele şimdi seside kal- madı tamamen tükendi, gerek pes veya gerek tiz perdeden beş te- miz ton olsun çıkaramıyor.» de- mekteydi. Meşhur üstad, şövsiye Wolfgang Von Mozartin seşi haki- katen kısılmıştı. Wolfgang ile babası İtalyadan döndüklerinde, hâmileri olan baş piskopos Bigismund Von Sehrat- tenbach (2) ölmüş ve yerine pren& Colloredo'yu (3) halet bırakmıştı. Bu zat Ötede berine derbeder do- laşmakta olan Mozart'a iltifat et- memişti, Mamafi, Wolfgang'ın fev- kalâde istidadını tasdik ederek onu gehelik 150 Gulden ücretle piskoposluk emrinde konser üstadı tayın etti. Bu sırada, Wolfganga, karnaval mevgimine yetişmek Üze- re Münih'ten bir opera teklif edil- di. Bu opera hakkında şair Chs- ristian Davit Sehubart (Teutachen CHronik) deki bir yazısında şöyle bahseador: “Mozartın harikulâde dehasından doğan bir opera bofi dinledim. (La Finta giardinlera) ismindeki bu eserin ekgeri kısım- larındadaha şuleleri akisler yap- maktadır, Eğer Mozart serde vak- tinden evvel inkişsi etmiş bir ne- bat değil ise, şu halde onun şim- diye kadar yaşamış olau musiki bestekârlarının en büyüklerinden biri olması icabeder.>» ". Wolfgang 1775 senesi martında döndüğü Bslzburgda, fasılasız ola- rak 1777 senesi ilkbaharına kadar kaldı. Bu müddet zarfında yüse yakın eser besteledi. Salzburgda ehemmiyet verilmeyen operâya karşı içten bir temayülü vardı. Yazdığı bir mektupta : “Musikinin (9) Okusuşu: Zigzmunt Fon Şrat- mi3. İS) Okunuşu: Kolioredo. 357 -—— Servetifünun — 2417