Bunu İşitinoe inanmamıştım. İa- kat Londrada yeni açilan halk evinde okuduğum Akşam gazete- sinde gördükten sonra şüphem kalmadı, Buğday memleketi olan vatanımızda buna ne için lüzum görüldü acabâ ? Üç seneye yakın harpte olan ve toprağında çıkan buğdayın nüfusun yüzde birine bile yetişemiyecek kadar az olan İngilterede daha ekmek hâlâ ser- best satılıyorda ne diye bu usule Türkiyede lüzum görüldü? Burada yakında beyaz ekmek imâli yasak edilecek ve yalnız siyah ekmek yapılacak. Fakat bu siyah ekmek beyaz ekmek kadar ve hattâ on- dan da daha mugaddi olduğu için hiçte fena ölmıyacak. Ben zaten siyah ekmeği beyazdan daha fazla seviyorum, Bu siyah ekmek bizim bildiğimiz çavdar veya köylü ekmeğine benzemiyor, Ondan çok daha iyi ye lezzetli... Şimdi bütün esaa«lı yiyecekler karne usulüne tâbi tatuldu. Fakat bir adama bol, bol yetişecek kadar yiyecek var. Allaha şükür daha hiç sıkıntı çekmedik. Amerikadan gelen yi- yeceklerin haddi, hesabı yok. Giyecekde böyle bol, Bu şatırları okuyunca dünyayi mes'ut eden kuvvetin teşkilât olduğuna ila şüphe kalmıyor. Fakat sade teşkilât kurmak kâfi değildir. e Teşkilâtı tatbik için yetişmiş büyük miktarda eleman lâzımdır. Ahmed İhsan TOKGÖZ ram iç eş me ——Z İki kuzu © 62 — Servetifünun — 2392 Karahalil Destanı 7 Tabanlarında hâlâ& ayaklarımın Delikleri saklı Kırk ayaklı deve bağırdanların, Çakır dikenlerin. O günler bir köyde geçti. Azami mikyaslı haritalarda O köy, Ayaklarımın delikleri kadar görülebilir. Ben o köyde büyüdüm, Onikilik dişlerim orda kapak attı. Ve oradan yolcu oldum İlk defa gurbetlere. Korış karış bilirim sokaklorını, Üçyüz hanesini bir bir tanırım : Aşağı mohallenin en son evinde Tırpan Mehmet oturur. Sağında, arpalıkların hemen dibinde Mardinli mukimdi; İki yıl önce bekâr öldü. Evlendiğini kimse bilmiyor. Komşumuz iyi insanlardır; Kızları Âyşeyle fingirdeşirdik. © şimdi kocadadır, Çocukları bile oldu. İlki erkekti, İkincisi kızdır; anasına benzer: Gözleri çipil çipil mavi, Güneşe bakarmış gibi. Saçları uzun ve samur ve dalgalıdır. Bakana alı vurur yanaklarının. Bahçelerindeki armut ağacı Yılın en güzel meyvasını verir. Ortakmış gibi beraber yeriz Ne bir eksik, ne bir fazla. Dedimya iyi insanlardır Komşumuz Fatoş abla Kızı Çakır Ayşe. Hüsmen dayıyı da yabana atmam . Donsuz gezdiğim günlerde bana Alt tekerlelekli arabalar yapardı |.. M. Niyazi AKINCIOĞLU