SER VE TİIFEÜU Sahibi ve müessisi A. İhsan Tokgöz Naşriyat Müdürü : H. Fahri Ozamaoy Fiyatı 15 Krş. UYANIŞ. SİYASİ —EDEBİ—İLMİ— SOSYAL— HAFTALIK GAZETE » Karuluşu 1891 NÜN ru 5) — cm 9) Telgraf : Servetifânun İstanbul Telelon: 21013 25 Haziran 1942 Perşembe Hafta Hasbıhali: Ata sözlerimiz — Çınarların gölgesinde rahattayım — Benim çocukluğumun tıbbi cehaleti — Kurşun dökelim! — Avrupanın büylik yangını — Yiyecek ve içecek dünyada daralıyor — Mubarek yurdumuzun kıymetini bilelim. Yazan: Yüksek rahin milletimizin bize bıraktığı ata sözlerinde öyle bü- yük hakikatler vardır ki tarifi ka- bil olamaz, Omuzuma yüklenen yılların yetmişi dahi aşmış olması ve hayatımızın türlü türlü sarsıntı- lar içinde geçmiş bulunması, hele benim çocukluk ve gençlik yaşımda memleketin doktordan, ilmi teda- viden mahrum bulunması o zamg- nın şehir evlâdlarını çok dertli yapmıştır. Köylüleri bu sıraya kat- miyorum; onlar hakiki köy ve dağ hayatında yaşarlar ve daha gürbüz büyürlerdi. İşte çocukluk zamanın- dan kalma dertlerden dolayıdır ki son aylarda sarsılmış olan sıhhatı- mı düzeltmek üzere Değirmendere- de hakiki köy evime geldim ve büyük çınarlarımızın gölgesinde temiz hava buldum ama son del- şetli sıcak günlerde bir hafta has- bıhali olsun yazmak üzere elime kalemi bile alamadım, fakat büyük ağaçlar gölgesinde uzanmış olarak yatarken kafam gene çalışıyordu. Ata sözlerini Yebenim gençliğim» de şehir hayâtımızın ehil mubj- tini daha iyi hatırlamağa fırsat buluyordum. İşin başı sağlıktır demişler, ne doğru sözdür. Hasta- lık şağlık insan içindir, tahammül , gerek demişler; Tanrı yatırıp çek- tirmetin.,, Aç ve çıplak bırakıp başkalarına el açtırmasın demişler. Bunların hepsi insanlık hayatını tanzim eden birer ehemmiyetli ya- şama kanunu olduğu halde Av- rupa ve bütün dünya ateşe, ölüme, yanmıya ve yıkılmıya boğuldu. Birkaç yüz milyon halkın yiyeceği daraldı, evleri başlarına yıkıldı ve kül oldu. Avrupayı sefalet sardı ve dahâ saracak; sanki tabiat dahi buna cevap veriyormuş gibi en müthiş kışla ve en sıcak bir yazla bizi ihata eyledi. Ben ne mes'u- dum ki ihtiyar ve hasta olduğum halde İzmit körfezi gibi son derece güzel bir muhitte, Değirmendere- de, yirmi dönümlük bahçesi olan kendi köy evimde ve yüksek ağaç- ların gölgesi altında uzanmış din- leniyorum. Yanımdaki ağaçtan ta- ze koparılmış olgun kirazlar kırmı- zı rengiyle bana bakiyor ve cesaret veriyor, Buna mukabil Al. manyanın en çok sevdiğim girin limanlarından biri olan Emden dahi bombalar altında kalmış... O muhteşem Kolonya harabeye dön- müş... Sıvaştopol ve civarına c6- hennem ateşleri yağıyormuş.., He- le bizim caki Bingazi vilâyeti olan Mısıra bitişik şimeli Afrika şehir- lerinde ve çöllerinde insanlığın Ahmed İhsan TOKGÖZ Değirmendere « 24 Haziran - 1943 içine düştüğü azgınlık ve canâYar- lık son dereceye varmış diyorlar! Ne demeli? Hiç!! İnsanları böyle hırs ve canavarlık hayatana düşü. ren âmillere lânet etmek ve on- lardan uzak kaçmaktan başka ya- pacak yoktur. Mubarek yurdumuyu ve fedakâr milletimizi bu ateşler- den uzak tutanlara candan ve yü- rekten dua edelim; bununla dahi durmuyoruz. İlim, spor, iktisad hayatımızda daimi ilerileyiş var- dır; bu da istikbali hazırlıyor, Ge- ne gözümün önüne geldi: Aman! Yavrucuk hastalandı; bizim kurşun dökücü Ayşe nineyi çağırınız der- ler ve benim küçük kardeşimin yattığı yerde erimiş kurşunu içi soğuk su dolu bir tasa dökerler ve sonra guyun içinde teşekkül eder kurgun dökümlerinden sıhhat ilâç- ları keşfederlerdi! Daha neler! Neler | Şimdi buraya İngiltereden âlı- nan bir mektuptaki satırları ilâve eyliyorum, Bu mektup orada tah- silde bulunan torunum tarafından geliyor: Memlekette kâğıt şimdi biraz kıtmış, doğru mu? Sonra geçenler- de öğrendiğime göre ekmeği kar- ne ile dağıtmağa (başlamışlar. — Lütfen sayıfayı çeviriniz — 61 — Servetifünun — 2392