$OINOltLKOŞESİ Tolstoi ve Japon edebiyatı Nakleden : OKTAY AKBAL Tolatoi'an, bütün memleketlerin edebiyatına az veya çok bir tesiri olmuşdur. Bu inkar edilemeyen bir hakikattir, Rus muharrirlerinden Nemiro- vileh Danelehenko'da «Le Rouassköie Slovo» adlı eserinde Toltoi'un Japon edebiyatına geniş miktarda tesir ettiğini ileri sürüyordu: « Löon Tolstoi, Japonyada; 1860 senesinde başlarında bizde oynadığı rolü oynadı. Ve Japonlardan bu şekilde #otikam alabildik, Onlar bizi Mancurinin sarı boz- kırlarında mağlup etmişlerdi. Lâkin Rus edebiyatı karşısında kendileri- teslim etmiş ve mağlup olmuşlardı. Bu edebiyatın başında Zdon Tolatci geliyordu. Dünkü düşmanlarımızı bügün dost yapan bu tesir kolayca ânla- şılabilir. Bizde büyük bir muharrir hak- kında gösterilei samimi alaka al- cak Japon şehirlerininki kadar de- rin değildir. Japonyada bulunduğum zaman- larda, her rastgeldiğim benden Tolatoi'a dair yeni haberler istiyor. du. Buna bende alışmışdım. Yalnız talebeler, üniversiteliler, liseliler değil, fakat herkes, herkes derin bir tacessüslü merakla ben- den onun hakkında malumat bek- Jliyordu. Onun yaşayış tarzını, nasıl ça- lışdığını, nelerle uğraşdığını soru- yorlardı. Tolsto'un Japonyada geleceği öğrenilince, bu haber büyük bir helecan uyandırmışdı. Dünyada hiç bir şöhret onun kadar müthiş bir kabül merasimiyle karşılanmıya- cakdı. Fakat ne yazıkki bu ola madı, Genç Japon muharrirleri : Düşünün diyorlardı. Tofstoi'un ilk eserleri, bizim edebiyatın ya- anlarını ve yanlışlarını imha etti, Onun romanlarını okudukdan sonra, bizim fantastik, hakiki ol- mayan kahramanlık mevzulu mâ- asllarımıza bir daha dönmemize imkansız hale girdi. O, bize hayatın hakikatını, sul- hu, milletlerin saadetini sevmeyi öğretti. O, sizin olduğu kadar bizimdir Bü Genç kızlarımız onun kahra- manlarını rüyalarında yaşatıyorlar. Bin senelik tarihi olan edebiyatı- mızı iki safhaya bölebiliriz. i — Tolsioi'dan evvel 2 — Tolstoi'dan sonra Şüphe edilmeyen hakikat, müs- tevli, haşin, büyük milliyetcilerin yetişdiği, bu disiplinli, askerlik memleketinde bir rus muharriri onların Dnazarlarını silahda, yeşil sulh dalına döndürmüşdü. Evet, büyük muharririn ölümü, güneşin okyanusda, semayı aydin- lığa boğarak batmasıdır. Her tarafda bütün kıtalarda onun dehasının kıvılcımları parlı- yor. Güneş battı, fakat fikirleri binlerce, milyonlarca yeni ışıklarla, beşeri duygularla yuğurulmuş ruhb- ları, ırk; millet farkı gözetmeksizin kaplıyor. Tolstot birçok asırların üstünde, müstakbel beşeriyetten bahsetti, O aramızda yaşadı ve aramızda öldü. “ Nemirowtok Dantohenko haklı- mıdır f Bunu ancak bir Jupon muhar- riri söyleyebilirdi. Tanınmış Japon ediplerinden Yuhö Kikowiohi Rus muherririne verdiği cevapda şöyle yazıyordu : « Dantohenko haklıdır. Rus ede biyatı Mancuri bozgununun intika, mını almışdır. Fakat Rus edebiya- tanin tesiri okadar derin değildir. Bu noktada Mösyö Daniokenko hayale kapılıyor. Bununla beraber onun hügnüniyetine inanıyorum. Kendisi Japonyada müteaddit 88- yahatlar yapdı. Uzun zaman J&- ponyada kaldı, bu ona memleketi tanıdığını sandırdı ve buna inandı. 'Tokio'ya gelen her ecnebi ayni düşünceye kapılır. Birkaç zaman evvel Japonyaya seyahate çıkan bir fransiz Zola hakkında ayni sözleri söyledi. Şüp- hesiz bu şekil bir İngiliz Kipling'in veya Bernard Shaw'ın, bir İtalyan D'Annunzio'nun Japon edebiyatına büyük öleüde tesir ettiğini söyleye- bilirdi. Tolstoi'un edebiyatımızı fethi çok şüphelidir. Dantohenko'nun stadına kargı karşı olan hayranlığı çok yanlış olan bu fikirleri yazdırtabiliyor. Evet, Japon muharrirleri yeni bir şekil yaratmak için, edebiyatın maziye olan bağını kırdılar. Psi» kolog olmayı denediler. Bu devri anlatabilmek için ecnebi edipleri okudular. Onlara ilk yol gösteren ecnebi edipler: Diskens, Oscar Wilde, Thaökery, Bernard Shav'dı, İngilizce Japonyada herken ta- rafından bilindiğinden, ilk esaslı tesir İngiliz ediplerinin ki oldu. Bu adamlar genç Japon mu- harrirleri üzerinde derin bir nüfuz tesis etmişlerdi. Bu tesir Eransız, Alman, Rus, ve sair milletlerinkinden çok daha üstündü, Diğer hiçbir edebiyatın tesiri İngiliz edebiyatı kadar derin ol- madı, Shakespeare derin bir hay- ranlıkla seviliyordu. Onun tiyatro- lam, tercüme ve temsil ediliyor, her tarafda hararetle kaşılanıyordu. Bu İngiliz (omuharrirlerinden sonra İbeen'ler, Hugo'lar, Zola'lar, Guy de Maupassant'lar, Maeterlinok' ler, Pouekkine'ler, Tolstoi'lar, Gogo lar, Dostoieweki'ler, Tourgenef "ler, geldi. Harpten evvel Tolsto'un ancak birkaç hikâyesi ve eserlerinin bazı parçaları biliniyordu. Japonyada yegâne (terelime edilmiş eseri « Resurreciion» bize — Lüyfen sayfayi çeviriniz — 231 — Servetifünun — 2328