Adalarını Japonya ele geçirmişdi. Görülüyorki İngilterenin içinde bulunduğu müskülâtdan istifade ederek Japon İmperatorluğu kendi büyümesini temin etmek istiyor. Fakat bir iki ay evvel kolay gö- rünen işler Britanya İmparatorlu- gunun kendini toplamasile ve A- merika Cümhuriyetinin İngiltereye iltihakiyle daha çok zorlaştı. Res- list düşünceler içinde yürüyen Ja- ponların bu arzularını yerine ge- tirmek içinn çok müşkül vaziyet- lerle karşılaşacaklarını düşünmüş olmaları lâzımdır ve çok devam etmesi muhtemel olan yeni bir harbin içine girmeğe tarafdar ola- mazlar. Kendileri Çinde harp edi- yorlar, onların mili iktisadiyatı uzun muhasaralara dayanamaz; bil- hassa Amerikanin petrolüne ben- zinine ve mamulâtına muhtaçtırlar. Bu düşünceler Matsuoka tarafın- dan sulh sevgisi göstermesinin e8- bını anlatıyor, hatt& Tokyo'dan çıkmadan evvel Londra ve Vaşıng- tona gitmekten dahi bahsetmiştir. Alman ve İtalyan gazeteleri üçlü paktın askeri ehemmiyetinden bah- sederken Japon gazeteleri yalnız siyasi mevzular üzerinde yazılar yazmışlardır. Onun için üçlü pak- tin azasından olan Japonyanın askeri yardıma da girmesi uzak- laşıyor. Bunun başlıca sebebini anlamak için üçlü paktın aşağıki maddesini okumak lâzımdır. Almanya, İtalya ve Japon- ya işbu pakta dahil olanların bir tanesine, elyevm Avrupa harbine veya Çin mücadelesine karışma gol birbaşka devleti hücumu takdirinde, müştereken birbirlerine siyasi, iktisadi ve askeri yardımı yapmağı taah. hüt ederler, «Bu madde Japonyadan ziyade Almanya menfaatini temin eder, Çünkü bugünkü günde (Japonyayı tehdit eden bir devlet yoktur, Şu halde Japonyanın üçler paktıua girmesile o taraftan ne menfaat göreceği Japon Mebusan Meclisin- de hariciye nazırından sorulmuştu. Bundan dolayıdir ki Japonya ken- di muhitindeki vaziyetlerin tahki- mini ne kader istese bile yeni tehlikelere girmezler. Rusyanın bitaraflığını kazandı- lar fakat Tokyo, Molotofun Berlin seyahatinden münkesir -olmuştur. Rusya Çine silâh vermeği kesmek istemedi ve Japonyanın düşmanı olan Çine yardımda berde vamdır. Bunun değişeceği de muhtemel değildir. Sonra, Japonya stok azlı- ğından dolayı uzun harbe girişe- mez; yani Amerika ile karşılaşmak istemez. Japon milleti cesurdur, kahramandır fakat çok ihtiyatkâr ve derin düşünvelldir. Hesup işle- rini sağlam görürler. 1941 bütçe lerinde on buçuk milyar maaraf- ları görünüyor ve Çin harbi baş- lıyaliberi Japon borçları dokuz buçuk milyar Yenden 26 milyara çıktı. Bütçenin müvazenesi için yeniden borçlara girmek icap edi- yor. Hususaki Avrupa muharebesi onların ihracstını azalttı. “. Uzak Şark siyasetini iyi bile- rek ve Avrupanın bugünkü halini yakından görerek salâhiyettar bir profesör elinden çıkmış olduğuna şüphe edilemiyen bu baş makale- yi okuduktan sonra, dünyanın içinde çırpındığı tehlikenin veha- meti daha iyi anlaşılır. Hele Yu- goslavyaki hal Japon hariciye na- zırını daha derin ve ciddi olarak düşünmeğe sevk etmiş olsa gerek- tir. Amerikanın harbe girmemiş olduğu halde muharip şeklinde davranmasını meselâ Amerikada limanlarındaki Danimarka, İtalya ve Almanya vapurlarını zapt st- mesi dahi çok manidar bir hâdi- sedir. Telâş etmeden itimat ile hâdi- sata bakalım, kendi mevcudiye- timizin korunması için hazır ola- lım. Başka diyecek yoktur: Ahmed İhsan TOKGÖZ 5 Mayıs 1891 tarihli 7 numaralı Servetifünundan : Bundan sonra her nüs- hamızda sırasiyle 51 yıl evvelki gazetemiz nishalarından parçalar alacağız. İstanbul Postasından : Beni Vaniköyünden getiren vapur Ga- rayburnuna bulunca mütad üzere çarklarını ahestelendirdi; koca yol- cu vapurları arasından geçerken gözüm Mudanyaya kalkacak olan Şahber, yandan çarklısına ilişti. Vapurun güvertesinde kafalarına beyaz renkli ve kuyraklu şapkalar geçirmiş bir çok frenkler gördüm; heriflerin gezmelerine imrendim. Biz de Bursaya filân gitmeği isti- yenler azdır. Memuriyet çıkmazsa kimse yerinden kımıldanmağı ha- tıra getirmez. Bursanın Mayıs ale- mine doyum olmaz. Bursalıların tabiri mucibince Mayıscılar'ın sür- dükleri ömür lâtiftir. Garabete bakınız ki Bursanın Mayıs elemi- nide hariçten gelen mayıçcılar sü- rer, asıl Bursalılar yerlerinden kı- mıldama; «, Tüfenk atanlar çok. Pas- kalya geldiği için hıristiyan vatan- daşları bizce lezzetini anlamak kabil olmıyan «Dan! Dun!» eğlen- cesine başladılar. Kızarmış yumür- talar ortalığı sardı. Paskalyacılar esvabı süsledi. Bayağı günlerde 100 okkalık yük altında şakır şa- kır ter döküp yük taşıyan Ermeni hamallar ve işbortacılar öyle süs- lendiler ki, olmaz! Kadife yakalı, göğsü işlemeli Cepken, bol panto- lon, belde Tarabulus kuşağı, yeni yemenileri yerlere çarpıp baş- taki fesi üstündeki dildadeli bu adamların cakalı yürüyüşleri tuhaf! #, Doktor Ferid Mansen ku- mândasındaki şimal kutup sey8- hati 1892 de Norveçten hareket edecektir. Seyahat masrafı olan 17090 altın Norveçya Kralı Oskar ile hükümetten verilecektir. Kutup seyahatine mütehammil, çok sağ- lam bir gemi yapılmıştır. Bu gemi ile evvelce kazaya uğrıyan Cenbe gemisinin battığı yere kadar çıkıp buz denizine dalacaktır. Hemen delâmetler ola ! 230 — Servetifünun — 2328