28 Kasım 1940 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 9

28 Kasım 1940 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Memleketimizde Sanat Hareketleri: Yozgat Lisesi Talebelerinin Resim Sergisi Son günler içinde bilmem Eminönü Halkevindeki resim ser- gisini merak ederek gezmek bah- tiyarlığına nail oldunuz mu Bah- tiyarlık diyorum, zira dünyanın hiçbir resim sergisini .bu kadar zevkle, heyecanla, adeta izi göz- lerinize inandırmıyarak kendi ken- dinize ikide birde: «Acaba, sahi- mi İ» dedirten tatlı bir korku ite karışık bir hayranlık ve iftihar hissile gezebilmenize ihtimal yok- tur. Bu gergi Yozgat Lisesi talebe- lerinin yapmış oldukları 1800 muh- telif yastel, sulu ve yağlı boya tablolarda tertip edilmiştir. Bu hepsi onüçle onaltı yaş arasındaki çocuk ressamların eserlerini tedkik ederken mütehasşis olmamak ve onların inkişaf halindeki dimağla- rında yer etmiş en ileri resim te- lakkilerinin canlı örneklerini eser- lerinde sezer ve duyarken de mü- tehayyir: kalmamak elde değildir. Teşhir edilen 1800 tabloyu vücuda getirmek için her biri dörder, be- şer eser vermiş olan bu lise tale- belerinin teşhir edilmemiş ve mu- allimlerinin dolabında deste deste duran bir haylı eserleri daha var. Bir mektepten bu kadar velud bir ressam ordusu yetiştirmek sırrına mazhar olmuş muallim Cemal Bin- göl sıra sıra Bedri Rahminin, Ce- mal Tollunun renklerini taşıyan bu eserlerin arasında müessiri ya- ratan adamın haklı gurur ve ifti- .hsrile dolaşıyor ve bize kendilerini tanımadığımız genç sanatkârlar hakkında kıymetli malumat veri- yor. Pastellerinden, gulu boyaların. dan, yağlı boyalarına kadar baştan başa dikkatle tedkik ettiğimiz bu eserler arasında bazı imzalar varki istikbal için büyük şeyler vâdet- mektedirler. Meselâ birinci sınıfta- ki ilk beceriksiz hatlarından son gınıfa gelince yaptığı kusursuz re- simlere varıncıya kadar geçirdiği çizgi, renk, tabiat görüşü ve resim anlayışı inkişaflarını yakından ta- kip ettiğimiz bir Nejade Özbayrak varki liae tahailini bitirdikten &ön- ra bu çocuğun resim tahsil etme mesi bir günah olacaktır. Kendi- sini takiben (Su taşıyan kadınlar) ile Muzaffer, ( Domino oynıyan adamlar ) ile Suad, yağlı boya (Peyzaj) ile Şeref, (Fizik Öğretme- Dinin portreai) ile harikulade bir renk yaratmış olan İclal, ince bir suluboya olan (Düğün) ü ile Fah- riye Batur, ( Merasim günü) nü gösteren kompozisyonile Fuad, canlı (Peyzaj) ile sabit imzalarını takdirle bilhassa zikretmemek hak- sızlık olur. Bu meyanda daha bir gok müstait ve kabiliyetli imzalara rast geldik ki renklerinin tonile, hatlarının cüretile ve eserlerinin heyeti umumiyesindeki ileri görüş ve mâna ile bizi yaşlarından şüp- heye düşürdüler. Burada onların teker teker isimlerini hatırlayıp sıralıyamadığımıza müteessifiz. Tamamile muvaffak olmuş olan bu talebe sergisinin göze çarpan hususiyetlerinden en mühimmi, yü- karıda da işaret ettiğimiz gibi, hep- si 16-16 yaşını geçmemiş çocukla- rın fırçalarından çıkmış olmalarına rağmen bu eserlerin en ileri sanat telâkkilerinin mahsulü olmuştur. Birçok pastel ve tuvallerde bize Cözanne, Matisse, Picasso, Bonnard, Derain, Modigliani'leri andıran bu çocuk fırçalarının belki isimlerini bile duymadıkları bf en ileri san- at üstadlarının duyuş ve anlayığ- larından intibalar vermeleri izahı güç olmamakla ber&ber hocaları tarafından daha ziyade modern sanat konsepsiyonile yetiştirildik- lerinin ve resmin öz ifadesini kav- ramış olduklarının delilidir. Mamafih klâsik konsepsiyonu bilmeden, tanımadan, ondaki gü- zele ve mükemmele ermeden, eline fırçayı alıralmaz enson ve en yeni cereyanların üstadlarını taklide kalkışmak bir resim talebesi için -Tessam değil - tehlikeli olmaz mıf Bir sanat aşkile çalışıp bu işi ba- şardığından şüphe olmıyan mual- lim Cemal Bingölün muvaffakiye- tinden hiç bir gey eksiltmek iste- miyoruz. Fakat bu noktalar üzerin de daha derin düşünerek talebelerin müstait fırçalarını ona göre, bir hudud tayin ederek, merhale merhale inkişef ettirmeğe çalışma» sını temenni ederiz. Bunun haricinde sevgi muvaffak olmuştur. Bize, Anadolumuzun en uzak köşelerinde bile ne cevherler bulunduğunu ve türk çocuğunun güzel sanatlara olan ezeli iştidadını bir kere daha isbat etmiştir. Gö- rülüyorki bu istidad inkişaf etmek için bir hocanın gayret ve himme- tini beklemektedir. Vatanın dört köşesinde bu aziz memleket çocuklarının zekğ ve kabiliyetlerini işleyen Cemal Bin- göller! sizlerden, hepinizden böyle eserler bekliyoruz. Lütfi AY Bir Resim Sergisi Talebelerin açtıkları bu resim sergisi şehrimizde büyük bir alâka uyandırmıştır. Öğretmenleri Gagi terbiyesi Enstitüsü mezunlarından ressam Cemal Bingöl, gençler üze- rinde uğraşarak iyi neticeler ala- bilmiştir. Her şeyden evvel pedago- jik bir sistemi esas olarak kabul et- miş bulunan Cemal Bingöl bu suret» le sanatta muvaffakıyetin sırrını el- de etmiştir. Gençlerin açtıkları bu resim gergisinde bini mütecavüz eser mevcuttu. Tabiatı kendi renslitesinin at moşferi içinde tahrif etmeden ma- balli renginin hudutları içinde kt larak yaralılan bu eserler çok gü- zeldir. Gençlerden istikbalde daha olgun ve büyük eserler bekliyebi- liriz. Cemal Bingöle bin teşekkür. Gençlerin yaratıcı kabiliyetlerini inkişaf ettirerek şaha istidatlarının tekâmülüne yardım ederek onların intibalarını ihsaslarını ifade ederek eşyayi ve muhiti realist bir güzel- lik havası içinde verebilmelerine imkân vermiştir. Modern sanatı tekniğini kavrıyarak yapılan şahsi kabiliyetlerinin birer nümunesi 0- lan bu paysaj desaeu ve portreler üzerinde âyrı ayrı durmıya imkân olmadığından Yozgad talebelerini ve muallimleri Cemal Bingöl'ü tebrik ederiz. S.K. 19 — Servetifünun — 2310

Bu sayıdan diğer sayfalar: