412 oda!.. İşte asırlardanberi M insan kafasını yoran, insan vaktini çalan ve.. insan cebini boşaltan müthiş kudret!. Yahut da, tek eylence... Moda | Öyle bir sosyal va- kıadır ki, sosyoloji kitapları ona sayıfalar ayırmışlardır, 80syo- loglar üstünde düşünerek onun tabi olduğu kanunları bulmıya çalışmışlar, cemiyet içersindeki illetlerini araştırmıya çalışmış- lardır. Modal.. O çeşit bir ihti- yaçtır ki bence, herşeyden ev- vel ferdin içinde bocaladığı «snobisma>? nın mabsulüdür ve bilhassa kadın zekâsının yarat- tığı acaib şaheserlerden biridir, belki!.. Kütleleri peşinden sürüyen kuvvet!.. Her devirde ve her cemiyet için düşünülmeden, te- reddütsüz kabul olunan bir vakıa... Şuraya kadar yazdıklarımiz işin ağır başlı tarafı.. Daha döğ- rusu İelsefesi!.. Modanın felse- SERVETİFÜNUN fesi !.. Nasıl oluyor diye sorma- yınız!.. Yirminci asırda nasıl filozofi teorileri içersine dalmak en tabit bir «moda» olmuşsa, modanın felsefesini yapmak da okadar tabiidir.. Gene bence... Modal.. Onun sokulmadığıı tarafımız var mıdır?.. Çok defa modaya uymak için gezer, mo- daya uymakiçin okur ve yazarız! Hattâ, hattâ!.. Modaya uymak zaruretiyle senede hiç değilse bir kere has- talanan veya herhangi bir yük- sek sosyete hastalığına tutulmak için canatan pekçok kimseler yok mudur?.. Meselâ!,. Melânkoli, isteri gibi... Bunlar daha ziyade yir- minci asır asrın yarattığı has- talıklar değil midir?.. Moda bize medeniyetin seyri üstünde yapacağımız tedkiklerde de en emin bir şehadet vasıta- sıdır. Bu sayede muayyen bir devir- de yaşamış het hangi bir milletin öri ve âdetlerini, sosyal düşü- nüşünü, estetik zevkini ve daha.. ne bileyim ben, en derin arzu- larını, en umumi görüşlerini, ahlâki bzanşını, hülâsa vesaire- sini keşfettirebilir. Hele şükür!.. Modanın tek bir faydasını yakaladık demektir. Fakat, ya zararları?.. Medeniyetin Seyrinde Moda Salgını! Onları unutabilir miyiz? Gene tarih Bayıfalarını çevirecek olursak, birçok ka- vimlerin sırf modaya, lüks ve alâyişe düşkünlüğünden inkiraz bulduğunu anlarız. Fakat, moda yirminci asirda inkişaf ettiği kadar, hiç bir devirde gelişmemiştir. Bugün otomobile binmek, sinemaya gitmek, güzel ann'at- lara heves etmek hep birer moda salgını olmamış mıdır?.. Hattâ!l.. Sevmek, düşün- mek ve ağlamak gibi ruh ihti. yaçları bile bir moda olmuştur bugün... Evet, artık kat'iyetle söyli- yebiliriz: Moda! O, yirminci asrın devasız kalan bir mara- zıdır. Ve . gene, bence, tabi... Kudret Cemil