370 SERVETİFÜNUN No. 1859 — 154 Türk Gazeteciliğinin | 00 üncü senesi Ve Servetifünunun 42 nci senesi Bu ayın birinci gününde Türk gazeteciliğinin yüzüncü senesi idi. Takvimivekayı'in ilk nüshası |83| teştinlev- velinde çıkarılmış idi. Bu vesile ile Galatasaray lisesinde bir sergi açılmıştır. Yüz senelik Türk gazete tarihine 42 senelik mevcudiyetile | krışmiş ve Türklerin en uzun ömürlü gazetesi olmak saadetini kazanmış bulunan Sevetilünün, gazeteciliğin yıl dönümünü heman Yarısına iştirak şartile idrak eylemiş bulunuyor. Bu, benim için en büyük bahtiyarlıkdır. Bizde gezeteciliğin bir asrı bitirmiş olmasi ve benim bu meslekte yarım asta yaklaşmam; kendimden ziyade Servetifünun da çalışanların bamına büyük şereftir. Yarım asırlık matbaat hatıralarım 'ı «Vakit» ve «Milliyet» gazetelerinde ve Servetilünun'da neştedildikten. sonra kitap olarak çıkardım. Gazeteciliğin vüzüncü senesi vesilesile matbaat hatıralarım'dakı yazıları nakl ediyorum: Ahmet İhsan MATBUAT HATIRALARIM'DAN: * . Yakat vyalileydi; tohum atılmış. O sarmısak. baş- ların gayretlerine, yeni mührün tazyiklerine vağmeti; Mülkiye o Mektebi mezunları ilk açılan yoldan , ayrılmağılar, Abdülhamidin. sukutuna ka- dar Mülkiye Mektebi memlekete çok o kiymelli münevverler yetiştinli, o Abdülhamitle mekleple uğraşan yeni müdür, üç dört wnallimin uzak Yastarilmasile iş olacnk sanıyordu, o Fakat irek- tebin ikinei ve üçüncü derecedeki hocaları ve hatla nnbasarları. bile ilk çizilen hatt benim genrişlerdi ;. kimse kimseye bit şey dünedeti , otoniütik İlde yeni yoldan gidiyordu. o İliç. tw dahi medeniyeb aydınlığına doğru bir kay alin vardı, Ve bu kaymıyan irfan o kazanının kepcesini Mülkiye Mektebinde odabiyat o minalli mi iken yukarda saydığım zellerle beraber Ah dülhümü tarafından mektepben çıkarlar, Keçai sade Ekrem Bey tutuyordu, Murat Bey mektepler isminde | hafinlik (Ove © sanatlar sirett porwasız neşriyatı bulummu ve mi müihezeye cüret eden bir gazetm çıkardı. Güze te çok. revaç bulmüştü., Abdülkamit yeni ihdas olun: muş olan Düyunu Umumiye komiserliğine Mürüt Beyi maspeyliyerek gözetenin kapanmasını tömin eyledi. Recai zade Ekren Bey, Meral Bey gibi siyasi makalelerle mesgul değildi; büyük üstat, edebi yir gılarile, etrafını topladığı münevver gençler zümre sini yetiştirerek memleketin siyasi inkilâbını hazırladı. Kırk sene evvelki Türk gençliğinin biv kılavuzu da hiç şüphesiz Almer Mitm Efendi merhümdu. «Tercümam HMukikut> gazetesi, yeni tarda yazıların beveskân olan gençlerin kıblesiydi. Tercümanı Ha: Kikat. ilmi ve fenni, yeni tarzda ve eski güzel şek- linde edebi yazılarin sayfalarım açmıştı. «Tercümanı Takikdir ta çıkan yazıların bu meviletini günlük güzetesinde toplıyan Ahmet Mitat Elendi «Münta- « Nizam « görülmemiş Süalmüzir ayrluon ünvanile her lftu meşreytiyordu. Meselâ «İlaveres, <Şelake (1) <Peavünü Ekli hep bu nevidendi. Bunların içinde Müfit paşa mer hümun tesis eylediği «Mecmua Fümüns n, İEbüzziyu merhumun Mecmuası ve birkac tiyatro, heveslisinin “Temaşa» se ve muharrirlerimizin şeyhi olamk. Ve- far eden Malımut Sadık Beyin A, Nuri Beyle meş reylediği 4«Mü'süti Alem» i uzun Ömürlü, Olmuştu. aMir'ali Aleme in diğerlerine olan tefeyvuku: resimli olmasıydı. O dsrihte, çinko üzerine kimya. ile hak san'atı meçmi olduğu için «Mir'atı Aleni» resimlerini Mercün yokuşunda Ametikan proleslanlarımn kur duklamı «“Baybilhavze rontbanasnda intişar Gden Fe simli ermenice bir gazeteden eğreti alımlı, Ba tesiin- ler Avrupa va Amerikada şimişire hakkedilip protes tün meiiessesesi toralındun İstanbula da gönderilmiş kalıplardı, Mahinur Sadık Bey ermenice resimli gir İner bain «Ürimeğe, geteden sehir manzaralarına, hayvanları, ve feğne mütaallik resimleri toplar, alırdı veMiratı Alema i doatırdi. Merlin Bbüzziyanm. Mesmuası yesinli değildi, «Takvimi Bbüzziyas ise çıkan güzel mnsav- wer kitapların. bitincisidir, «Mür'adı Aleti» çikarken ben Mülkiye Mektehinin ücüncü amlyda ilini; Mahrnt Sadık merhum ben- den bir sinif yukarıda İdi. Onu uzaktan birbirimize parmakla gösterir ve resimli bir gazete çıkarmısın- dun dolayı kendisine derin gipla ve hürmet ile ba kârdik, Mahni, Sadik «<Servetilününr un tesisin deji sonu benimi en vela ve en sadık arkadaşım oldu idi, Mülkiye Mektebinde derslerimizi takip ederken eski Baladli yokuşunun matbunt hayatile son dere ce alâkadar oltnüştum. Caddede «Esat Efendi kütüp- hanesi» diye tek bir Türk dükkünm vardı. Dükkünn sahibi hiükimlikte bulunmuş, ulemadan idi. Abdülla. mit çok * geçmeden yavalıyı nefyeyledi. Hürriyet Ti) sŞafaksm İntşarına meklebi bitireceğini sıralarda ben de karışmıştım. Vakifle matbanda şerikim olan M. Asım Bey, merhum şair Celâl ile bu mecmuada arkadaşlık. etmiştim.