a SERVETİĞUNUN No 1816—131 İşitiyor imiğnn, Ninüri, könünvevyel yağmuru cari Tarımızı yarayor, Ruzgar, uzun korilorda tazallim yor. Bu fem bir göçe, bulomun, yaldızlı uvizöletin alkınlaki « danslarını, sürüklediği zenginin kapısında, “çıngırak çektiği gecelerden biridir. Atlas iskar -pinlerini ve zengin, müceyheratımi oraya bırak, yanal ateşin yakınında, dizlerinin. zerine otur. Bu akşam sari bir masal, güzel bir peri masulı söylemek İsti- yorum, Öğrenaceksin ki, Ninot, İmei bir dağın üzerinde, mağ ve karanlık, eski bir şato vardı, Bu şato; kulelerden, toprak kiç adelliş gincirli asma köprü- lerden başka birşey olmayıp demirle mestur adamları gece ve gündüz mazgallam gözetiyor ve sükerleri, yalmz şatonun vega Kont Angeran'u karşı hüsnü kabul güsteriyürlardı Mer ihtiyar nün. uzun denizlerde dolaşırken görmüş ve tehdidi âmiz kısa baykırışlarını işitmiş , yeğeni güzel ve wişfik Ödet'in Gilrediği gibi, “korkudan titreyecektin. Sabahleyin, böğürtlen: Jerle ıırganlar arasındü, gilteşin ilk busölerile açlar bir papalyaya hiç dikkat etin mi? İşte bu genç kız “da, kaba ve sert şövalyeler srasmin böyle açılıyardı. Çocuk, oyunlarıyla meşgul olurken amessmı görüyor, duruyor ve gözleri yaşlarla şişiyorlu. O artık, büyümüş ve güzelleşmişli. Göğsü müphem hüeretlerle doluyor senyör Angeran gördüğü zaman, onu, dalın seri bir korku yakalıyordu, 0 güzel bayraklar işlemekle meşgul olarak uzak bir kulede İkamet ediyor; bu ralınt saylndek, Alalım dua ederek, penceresinden zilmrüdi. ovalara ve Jâci- verdi semayn bakarak, vukit geçiriyordu. Çokdefa, geceleyin yatağından kalkarak, yıldızları bükiyor ve ri mdisini tahiik elen şeyi buşu'danlı hemşire lerden sorarak, onaltı yaşındaki kalbi, semüi salaya döğru atılıyordu. Bu uykusuz gecelerden ve bu aşk İlamlelerinden sonra, ihtiyar şövniyenin bayanın “garılmale için derin arzuları vardı. Fakat sert ve kubu bir İş sonk bix nazar, İm aruları tevakkuf ettiriyor iğnesini tekrar eline alıyordu. Zavallı Ma Ninon, o, koküsunu ve pürlaklığına hakaretle bakılan muaitar taze bir gişek ASsSKZ PERİSİ bir gün. milkedder Ödei, gözlerile, kayişan "iki kuturuyu takip ederken sülonun eteğinden tatlı bir sada işli. İğildiş dudaklarında şarkı ile kendisinden misalir olarak Kabul edilmesini tstoyen, güzel bir genç adam gördü. Dinledi ve sözlerini anlıyamadi. Fakat sesi, kalbini tazyik ediyor güz yaşları yanakin- rından yavaşca akarak elinde tathuğı bir oörisan gâpani aslatıyardu. Kapılı kalan. şatotun silâhlı adamlarından biri, düvarlidın bağırdı: — Çekiliniz, burada ohariplerden başkası buluna MAİ. Odet, dlaima bakıyordu. Elindeki yaşlarla nemli, origan sapım sahverince, mugauüinin ayakları dibine düştü, Adam, gözlerini kalılırarmık ve bu kumral başı görerek küçük dal öptüş her adımda arkasına dönerek uzaklaş. Kaybolunea, Ödet, Allatına karşı üzün bir dandı huhütyd, No için olduğunu bilineden Alın teşek- kür ediyor; mesoreştinin sebebinden ternsamile. biha ber, Eendisini buhtüyar hiesediyordu. Geceleyin, güzel bir rüya gördü. Attığı otigun sap görür gibi olunmuş ve alevden kanatlın, muhab- bet çiçeğinden, tac ve ümit rengi olan uzun, yeşil olbisesile, bir pori fakat çok küçük bir pori, yavaşça, titvek yaprakların göğsünden çıkmıştı, Tatlı bir ahenkle: — Odet, dedi, Ben Aşk perisiyim, Bu sabah Bana tatlı şesli genç adam, Hol, yi. ben gönderdin, senin ağlamaları görerek onları kurutmak istedim, Yerden kalpleri toplayıp hasret çekenlere yuklağlr sak gidiyor ve. gatoym geldiğim <ibi kulübeyi de giyarek ediyorum. Ben ekseriya, bir çapa İle bir asıl gade asasım da birleştiririm. Himaye Ettklerimiik ayakli altına çiçekler serper ve onları çok parlak ve kıymetli iplerle biribirlerine bağlarım Ki, meserre- tten Kalpleri titrer. Ben, swbhün vollanındaki otlarda, aş ocaklarının yepan odunlarında, evli kimselerin, yatakların yorgamlarında ikamet ederim. Ayağımı bastığım. ber yerden, tatlı sözler ve büseler doğür. Ağlama Odet, ben iyi bir peri, Aşk perisiyim, senin gözyağlarım kurutmağa geliyorum. Ve tekrar çiçeğine girdi: yapraklarını kapayarak gonou oldu.