Nö. 1816— 131 <Toy san atkârlar»için.. — Toy sün'utkürlar dü kimler öhyor acaba? Şan arı bir öğrensek ! Pu sunli manalı bir tavır ve gülülndeyişle bana bir... bir tanıdık, geçen baltaki “Kedi pençesi» nde gömlüğü bağı satırkırı ima ederek sordu, Hani,«Tenkit korkusu içinse. yapanda bazi #münekkitlerin sözde tenkitleri karşısında wlinilon intiba anlitirken,<Haki- katen, bu adamlar okadar fena bir ünl talturmuşlar, tenkit hulekanığı okadar fena bir intbn hüsülüne sebep olmuşlar,Ki bunların İswakner hükümlerinin eserlerine ve şahelyellerine Zerre kidar simar pelire- miyecek muhiyette olduğunu anlayıp hiç nmürsumı- yan beoriiheliler. hariç, toy sanatkârların, tenkidi onların -yösferdiği manndn bilerek, bunu uğramaktan adeta ödleri kKöpayors ve <Iülâsa, meydanı boş bularak şurmla, burada türeyen bazı kimselerin «Mür- nekkit» kişvesi ve «Tenkits ismi oltida ülelaçaip şeyler yazmaları, toy sanatkârları korkutuyor» demiş- tim. İşte bu salrlama arasındaki «Toy san'nikârlersın kimler olduğu, © salin —herncdense merakını mucip olm | Kendi Gunım istemeyince, isim neyrine, apaçık dedikodu yapmağa, pek mütemayil değilim. Esnsen © zatin de bu sinide gizlenen asil sunli,—sin) içinde günl! — şü olsn gerek: — Sen de #azı şeyler yuzdlığınn göre, yoksu key dini <Tecriübelilers arasına soküp da, Şuna buna tarize mi kalkışıyormun. <Toy sanmı'atkârlars dan mak- şadın, isimleri matbu sabilelerde yeni yeni görülen. lepso, düşün,ki sen de onlardan birisi. Ve netice itibürile, kendi kendini zımnen ve İmien < Tecrübe lilere arasına sokmnüu şaslacık bir cürettir. Daha dur, bakalım, dün bir, bogün iki, derken... — Bunu size © füriz ettiğiniz miinekilenlap birisi mi söyledi? * Galiba, “Toy san'atkârinr da kimler oluyor avnbal Şunları bir öğrensekie den gizi mans çkarnukta; bünu tefsir ve teşrilite biraz ileri gittim, yahut ihti watsizea hareket ettim, Fakat, soz ağızdan çıktığını yötü,,... DE da yaydan çıkmış, demektir! Benim cevabım, — tabii dübu ziyade tefsir ve tegrihli sümle! — işte şu: — “Toy saw'atkârs. genç de olabilir, ihtiyar da. San'at salasına yeni ayak basıma'da, sdbayi adı adan yürüyüp bir ucundan öbür ucunu varıma da. Daha göze lişmemin kabiliyetini göstermemiş de, göstermiş, müsbet, menfi neticösini elm; da, Filâsa, istidat da, üstat da, birinden. fazla da, ötekinden eksik de, Derece derece, bu tarafa yahut otarala yalın ve ya uzak dü, Bunların hepsi amanda <Toy SERVETİFÜNUN . Vi e gi # Hasbahçede gece Renkleri akşamla tüter bahçenin” Ağaçlar büyülü birer buburdan .. Bilen yok adım, her akşam burdan, İçinde bir hazin dertle geçenin. Ah, sirdir herkese, bildiğin senin, Rüzgünm icinde eriyen: koku Anbean doldurur benim göğsümü, Birikir içimde bir tatlı korku; İçerim ağzından ilk tebessümü , Akan bir vecdölur ruhtaki uyku... Renklerin tültüğü akşamdan sonra, Artık, damlalaşır ılık gölgeler .. Bir senn ve taze akişla siner, İste, şu gördüğün sarmaşıklara, Aşkımızı nurda bırakan keder . “Tahsin Ppelil ann'atkârs bulunabilir. Bunlar, dudak bükülmekten, yüz ekşitilmekten, tarzdan, twarruzdan, ıslıktan, yuhadan çekinenler, «Aman, bir hücuma uğrarak, mahvoldu: gumuüz gündür» endişesi, harekellerine şünrsüzen hâkim ulanlardır, «Teorlibelilers de, Kendilerindeh emin, öyle olur almaz kiraselerin hücumuna beğef olmakin varlıklarından hiç bir şey ekeilmiyeceğini müdrik bulunanlar!.... Ve bunlar da, yoz, kabiliyet, aymet derecesi itibarile, yukarıda kaylettiğim merlin İelerin herhangi birinde bulunubilirler. Nefse İtimmi, başkalarının telâkki ve hükümlerinin kendi Yarlik- larla — bü würliğin derecesi ye olursa olsu — tesiri derecesini evvelden ölçebilmek. «Töcrübelilerr den sayılabilmek için aranılmadı, Elin şey, | —benee — bu. “Harici mülâhaşalardan tereddüde “dişmemük;. tuttuğu yoldan Mesele, budiir! Hülüsu, bu muküyese ve izalın göre, <Toy san'atkürs hükümlerden korkan, kura gürül tiye pabuç bırakandır! Şu işaret, onlardan birinin hüvi yetini İfade elmiyor;