No. 1727—42 İSMAİL SAFA merhum Boer muharebesinde hepimiz bilmeden zavallı boerlerin aleyhine ve İngilizlerin leihine üşü- şüyorduk. Buna cihan matbuatının propağandasıda tesir eyliyordu. Çünkü hiçbir gazetede boerlerin istiklâl harbına kalkıştıklarına dair tek kelime bile yoktu; güya “ısyan» bastırılıyordu. Sade bir vak'a olmuştu; o da Almanya imparatoru Hinci Vilhelm'in boerlerin reisine çektiği «mu- vaffakiyet temennisi»telğrafı idi.IInciVilhelm'in bu telğrafınıda ingiliz propağandası bin türlü boğmuştu. Alman imparatorunun Abdülhamidle dost geçinmesi, Vilhelmin iki defa İstanbula gelip padişaha misafir olmuş olması türk münevverlerinin im- teviller ve propağandalara paratora fena nazarla bakmasına kâfi idi. Hulâsa boerler'in istiklâl harbinde ingilizler Bu mübalağalı hislerden istifade emeline düşen birkaç siyaset dellâlları bize baş olmuşlardı; İngiliz sefaretine bir heyetle gidip sefire yürekten muvaffakiyet temennileri Abdülhamit bir ecnebi sefarethanesine ve bir sefire değil, ecnebi tebaasından ehemniyetsiz bir adama bile müra- kadar ingiliz taraftarı idik. izhar olünacaktı. caatın ne kadar tehlike olduğunu o zamanı ya- şamış olanlar çok iyi anlarlar. Bu hareket müt- hiş bir tehlike idi, ve bir delilikti. e Tevfik Fikret ikimiz bu fikirde idi. Fakat arkadaşla- rımızın çoğu başka türlü düşünüyorlardı. Bu Böyle büyük teh- likeli. harekete kalkıştığımıza göre memleketin hayrına başka bir iş görülsün diyenlerimiz vardı. Fakat anlatılamıyordu. Nihayet arnavut İsmail nümayişten ne fayde çıkar? UYANIŞ 681 Kemal Beyin teşvikine kapılan arkadaşlarımız- dan bir grup gidip bu nümayişi yaptılar ve kuru teşekkürle avdet eylediler. Saraydan ve Abdülhamitten bir ses çıkmıdı. Müstebit padişah İngiliz sefaretile bir mesele çıkarmamak için bir müddet sükütu muvafık bulmuştu, Aradan aylar geçti; fakat«Serveti Fünun»ile onun mün- tesipleri aleyhine haraket başlamıştı. Sıraile ve birer behane ile «Siret», «Şair İsmail Safa», Abdullah efendi ve daha başkaları nefy olundu. Edebiyatı cedidenin en nezih siması olan Siret bey «Hısnımansur»a gönderildi, şair İsmail Safa merhum Sivasa sevkedildi. Bir gece "Tev- fik Fikretin evi basılıp arandı ve bu vak'alar diğer arkadaşları ürküttü, muvakkat surette birer köşeye çekildiler. Mahmut Sadık Bey daha bir müddet evvel Kudüs tahrirat müdürlüğünü alıp İstanbuldan ayrılmıştı. Serveti Fünunda Hüsein Cahit beyle Mehmet Rauf ve merhum Şuayip kalmıştı. Tevfik Fikret Hüsein Cahide küsmüş olduğundari bize uğramaz olmuştu, ve işte tam bu esnade Sarayın en kuvvetli yumruğu «Serveti Fünün»un başına indi.Hüseyin Cahidin « Edebiyat ve Hukuk » serlevhalı bir makalesi behane edilerek Serveti Fünun Matbuat müdü- riyetinin emrile kapandı. Kapanmak açılmak Şazetelerin sık sik olduğu için «muvakkaten tatil» emrine o kadar ehemmiyet vermemiştik. Fakat cinayet mahkemesi istintak dairesinden bana, Hüseyin Cahide ve sansürümüz olan Velet Çelebi efendiye celp geldiği gibi Celpte «muzir makale neşri davasından dolayı» denili- başına gelen kazalardan üç gün sonra şaşaladık. a LAR ÜN bekl m. AHMET ŞUAYİP merhum