138 - Müsahabenin devamı - babet yüksektir, türklerde Avrupanın en muk- tedir âlimleri ve tabibleri ayarında âlim ve doktor yetişmiştir. Hele türkler Balkan mil- letleri. arasında, tababet âleminde pek müm- tazdırlar, bu mümtaziyeti türk doktorları her suretle göstermektedirler.. Bu kabil sözleri ecnebilerden işidiyorduk ve bununla iftihar e- diyorduk. Dedikleri gibi türk tababeti şimdi bir ta- vakkuf devri geçirmekte olsun. Bundan müte- tevellit bir hata görülüyorsa bu hatayı türk tababetine atfetmek pek sathi bir gorüş olur, hatta bu yolda muhakeme yürüten, diğer mesleklerden olanları, kendi gözlerindeki mer- teği görmeyip de elin gözündeki çöpü gören- İere benzetmek bir hata olmaz. İçtimaiyatın hemen kat'i surette gösterdiği öyle cilveleri vardır ki bunlar adeta bir tabii kanun gibidir. Fizik kanunlarından kaplarda bulunan herhangi bir mayi, mesela su, mut- laka bir seviyeyi alır. Altlarından biri birine merbut olan beş altı cam borudan birini sür atle su ile doldurunuz. Bu borudan su diğer borulara geçer, hepsi de ayni tesviyeyi bulur. İlim adeta böyle ittisali borularda bulunan mayi gibi bir küldür. Bizde tababet pek büyük bir gayretle tababet borusu ağzına kadar dol- duruldu, bu kıymetli ilim tarakkinin evci kas- vasına vardırıldı. Diğer kaplar boş ise, yahut ise, ister biri ittisalli bunlarda az sermaye var istemez ayni seviyeyi bulmak için tababeti de alçaltır- lar. Tababet bizde hali tavakkuftadır, hali in- hitattadır: demek, eyvah ki diğer ilim şube- lerimiz geri kalmıştır, ya bunlar tababet sevi- yesine yetişerek - bu yapılmiyor- tababeti ken- di seviyelerine indirecekler,diğer meslekte olan- ların türk tababetine karşı tarizleri, bu hesap- ça, acizlerini, noksanlarını tababetimiz derece- sinde tarakki ve tekâmülden mahrumiyetlerini bir nevi itiraf makamındadır, diğer ilim ve fen şubelerimiz geri iken tababetimiz geriliyor yaygarası pek abestir. e Medeniyet, bir tesviye ameliyesi icrasına çalışmaktan ibaret gibidir. Eski Romada asilzadelerin avam üzerine hakım oldukları, onları esir olarak kullandık- ları devirden şimdiye kadar bütün ihtilâller Fransa büyük ihtilâli - ameliyesi esası üzerine kurulmuştur. Asilzade- yukardan aşagı - bir misali tesviye UYANIŞ No.1694—9 liği, pespayeliği, âyanlığı, eşraflığı, avamlığı, ortadan kaldırmak, bütün insanlar arasında tam bir tesis etmek, hep bir seviyeye getirmek, işte gaye bu, bugün medeni milletlerin, hükümetlerin istinat etmek istedikleri demokrasi esısıda bu... Şapkayı ve medeni kiyafeti kabul etmek te kılık kiyafette tesviye ameliyesi yapmak de- mektir. Şark şehirlerinde noksan, bir lâzimei medeniye mühmel olduğu gibi kıyafetlrde acelacayip, halkın kimi fesli, sarıklı, yemenili, külahlı, kalpaklı, arakiyeli, kimi şalvarlı, poturlu, pantalonlu, donlu, kis- betli..idi. Türkiye haricinde kalan şark şehir- lerinde yine böyle .. Vaktiyle birkaç gün istanbula gelmiş olan bir ingiliz seyyaha memleketine avdetinde sormuşlar : — Istanbulluların kıyafeti nasıl ?— Istanbulun karnaval mevsimine tesadüf ettim, anlayamadım, demiş, o zamanki biçim biçim kıyafetleri karnaval maskaraları sanmış. müsavat insanları içtimai hayatta tesviye >> İlimde tesviye ise, ilimde tarakkiyatın bir zaruretidir. Liseden çıkınız, fakat fizikten, kimyadan, tarihi tabüden pekaz nasıp almış, pek az malümat edinmiş bir gence, varsınlar tıp fakültesi müderrisleri yüksek tababet ögre- tecegiz, diye uğraşadursunlar! Bugün kimyayı hayatisiz tababet mefhumu güç anlaşılır. Fizik riyaziyesiz yürümez. Maden sularının, kaplıçaların şifa hassası, fazileti radyo aktivite- bu da fiziksiz anlaşılmaz. Havayi nesimiyi dolduran, sıhhatimiz üzerine tesiri söylenen bir takım mevcelerin, iyonların, elektronların fezadan döküldüğünü farzedenler var, iş hey'ete de dayanıyor. Bu teferrüattan da kat'ı nazar, muhit bütün ilimlerin feyzi inkişafına, tekâmülüne, tarakki- sine müsait olmalı ki ilim denilen kül yük- selsin, yükselen tababet te yerinde tutunabilsin. Hele tesviye mes'elesi hükümet idaresinde pek eheminiyetli. Maarif vekâleti ilmin tamimi için kendi başına istediği kadar çırpınsın.. Ne faide! "Tahsil çagındaki gençlere sıhhiye vekâ- leti her şeyden evel kuvetli bir beden temin Mariz vücutlarda tahsil cılız kalır. Bin- lerce aç çocuğa, M. ve 5S. vekâletleri ne yapsın- lar, memleketin iktisadivat meselesi. Adliye vekâleti yeni kanunlar yaparken. yaşlı bir kadın 75 kuruş alacağı olan borelü- lerinde görülüyor, etmeli.