29 Ekim 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 20

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

(T Bedikodu — Ne candan ahbapla- rımız vardır!. Biribirimize — rastlayınca; ilk sözümüz: — Nasılsın? diye hatır sormak T Bir portre öt mmı irer girmez: ”Hamu kadın,, , börek ve tatlı işi bi- n n , — Mi geldi ç apakoşeyekııruldumuımntıbı- S?ııı-ı, lâf olsun diye mırılda- Daller, Eakidia bizles Konabiğ! çok ; sülük gi- : S yardı dok dedemin epeyce ha- | bi yıpı'şınk — Eh... Ne var, ne yok baka- du almış emektar bir kadın l"llle uldıı:ıhıç oyniyalım.,, diye tut- hkm?.. ğız vardı. Neııuz oldugımu adam akıllı V tururdum. Çabucak k di. “Akıl edemir Gel de tutulma... Ne var, ne le beraber dı ”suyu- | yeceği dolaplara girer, kapı aralarmna, yokl!, nun suyu,, kabilinden bir karabeti mev- lııryoh,ıınuıltlınnı'ıılıhmrbılmoı— Aranan, beklenen ne olduğu- “'î olduğ *n““ M"?ml"“bmm Üü ya kadar aratırdım. Hele bir defasında nu bilse, i yüreği y ya- ; îhı gelen İ vu Tikencğ -ı- lıybehnıııı& için hızı ile görüşmediğimiz bu çi bacakları bi- cak... mış. ı-ılıırıııe Uulı:nı;, ıııerd.ıveııdqı aşağı yu- Sonra, bir saçma dılıı var, Beni görünce, babamı ve dedemi ha- l olacak, birden gözleri yaşardı. Biraz dereden t uşun F — Nasılsın bakalım? Der de- mez cevabı hazır: — Seni gördük, daha i iyi ol- duk... Inanan varsa, aklına turp sı - kayım. p ran borcunu ödeyemediğine yanan bir nü alırım kemikleri fır- etsiz yüzünden öptüm. Boylemnııçdnıelenlııimyı ha- m eııdoıvucıııgmız Yolda gidiyorsun, biri kol dan çevirir: — Yahu, sen hasta mısın, ne? Hayretle ve biraz da endişe ile kendini yoklarsın: — Yoook... Hasta filân deği- lim! — Hasta değil misin... Bir ay- na al da yüzüne bak, yahu... — Ne var yüzümde? — Ne olsun... Sapsarısın. Hem gözlerinin altı da şişmiş... Kendi- ni hekime göster birader... Belki böbreklerinde bir bozukluk var- dır. Al lâfı, otur aşağı... Dün, gene böyle bir münase- betsizle hrşılıştın Biribirlerine söyle: sözü ka - şılaşmaları çok hazin olur, Beni görünce sordu: — Gene “orada,, sın ya.., — Oradayım... Fakat bu—ıleıı, aklıma bir mu- ziplik geldi: — Affe&eum amma, ıledım, b söyler ım- ıuı? Şaşırdı, fakat bozmadı: — Yoksa orada değil misin? — Oradayım amma, orası ne- tesi ? Durakladı, gülümser gibi oldu, sonra soğuk kanlılıkla; elimi sı karak; — Hadi oradan... Daha o ka- dar ihtiyarlamadık yahu!, diyip 'yürüdü. Kendi ıhtıyulımıdmı. belli ki da olan ahbaplığı ih- tiyarlamıştı. Asrın umdesi “ MİLLİYET” tir. “ABONE ÜCRETLERİ ; Türkiye için Hariç için L. K. L, K. Gelen evrak geri verilmez.— — Müddeti geçen nüshalar 10 İ(ıın'ı'hır—-—- Gazete ve matbaaya ait işler için müdiriyete müra: caat edilir. Gazetemiz mes'uliye. tini kabul etmez. Edebi tejrika: 1 BİR ÇÖL HATIRASI devinin son akisleri yavaş yavaş kay- bolmağa başlamıştı... Üğüker öeletine- düzük lak, kolları yarıya kadar sıvanmış yüz lerce Arap bir hurma ağacının altına toplanıyorlardı... Akşuıı namazı kılındı. Günün İ ları şimdi çadırların önüne yıkılmıı insanları yavaş yavaş ziyaret ediyor- du.... Ara sıra ölgün nağmeler çıka - ran bir darbukanın verdiği çılgın bir ihtirasla iki Arap kızı neslinin ona ha- tıra bıraktığı keskin bir çeviklikle raksediyordu. - Atlastan — çadırında, som ipekten mamul divanına yaslan- mış, yaktığı yeri kavuracak kadar si- yah fakat ateşli gözleri bir noktada kırpılmaksızın duruyor... Parmakla - rı pek hırçın mütemadiyen avucuna sıkışan bir kâğıt parçasını eritiyor, büküyor, parçalıyordu... Her iki ta- tafındaki kuzguni iki Arap tavus tüy- K.ıhveler 1 ait h | dırıverdi. * * & Asıl ismi ”Hanımşah Hanmm,, dı. Fa- kat bildim bileli, kısa ve kolay olsun di- ye, "Hamu kadın,, denirdi. Allah ;am gam rahmet eylesin, ba- bam hamur işini g:k fızlı sevdiği için, dedemden kalma b la ona, gelip gittikçe tatar böreği, mantı, kol pidesi, kadın göbeği, lalanga, kaygana yaptırır, barcmı hiç O za- man çok küçüktüm. Lâkin ”Hamu ka- dın,, a bacak kadar boyumla, haylı yar- dımım olurdu. Yeyinti bahsine dokun- duğu için hiç unutmıyordum: Babacığımın canı hamur işi istediği vakitler, "Hamu kadm,, ın evine ”ııımu ”— Ah, şükür "Hamu kadıncığım,, , me olur, bana da biraz hamur ver.. Ben deıomn-.. Diye yalvarışlarıma dayanamaz, yaşı ile uygun olmıyan bir atiklikle beni be- Emden yakalıyarak, ”elâmafi!,, kabilin- deııyınmıçokıhr onıımedebmhıı yardım ıııııııdı ederdi. İşte ©o zaman keyfime payan olmazdı. Bir müddet sesim çıkma- dan uslu uslu hamurumla oyalanırdım. Fakat ansızın aklıma eser, lııdmğm çileden çıkaran bir muziplik icat eder- dim, Faraza, diz çokup te hamurları iyi- ce yoğurabilmek için var kuvvetimle a- bandığı bir sıwrada hamur tahtasını öbür ucundan hafifçe kaldırır, etrafın allak bullak olmasına sebebiyet verirdim. Knıdı lıımunınlı, ıuç bda, * erkestrası, (hafif musiki, bileği i Buvılndınxonnbırthhııı_klııi—ç y . * Gsçmı;ındemlıdmmıılubulı— tnılırbmbınr ü KIRALİÇE KRİŞTİN İLÂN : Beyoğlu Sakızağacı sokağında 37 No. L Sir DD Te için M F d d. »—ıı— Miı lnıiır arkadaşlık edllı. türlü yap- macıklarla ıvntmıgı çalrşan bu hatun- cağız, artık büsbütün ılıbyırlııııştı. 0. bir aya kadar alın- “ması ve almadıkları takdirde mes'uliyet kabul edilmiyeceği ilân olunur. (4153) Boyacı Ramazan yası solmuş, uçuk renkli İstanbul ilinci iflâs İlamd kenarından zozııkeıı saçları ta e a- ğırmrı;lı. Zaten ağır işiden kulakları da- ha zıy paslanmış, yanı başından ge- ırdıılırnnn :ürulüuııınu bile ik bir hale Burkulur gibi oldum. İçeride bu eski âşinaya karşı sevgi ile dolu bir merhamet hissi uyandı. "Hamu e::ıöın., ı kırşımdı. heıııı-n yıı- rının hesabını istiyor, sanı & ve asa .ı..;uııındı Bıı hü: i in içimden ge- ü gidermek içi l:n ozhı bir arzu ılo lıollırııııı bovııııın Müflis yağcı Beyko efendinin malı olan bir Singer makinesi ve bir piyano maa iskemlenin açık arttırma suretiyle 4-11-934 pazar günü saat 10 da paraya çevrılmeu b l i İsi Ortaköyde Dereboyunda 172 nmrılı müflisin h inde hazır bul! l lân olunur. (4140) bul 7 inci icra Paraya Çevrilmesine karar verilen Iıır Bngunkü progı-am İSTNBUL: 18,30: Framsızca ders, 19: Konferans. 19,30: Türk musiki neşriyatı. (Ekrem, Ruşen, Cev- det, Kemani Cevdet, Şeref, İbrahim beyler ve Vecihe, Belma hanımlar.) 21,20: Ajııı ve bor sa haberleri. 21,30: Bedriye im hanımınm iştirakile tango ve caz orkestrası, 823 Khaz, BGKREŞ. 364 m. 13,15: Gündüz (Plil) neşriyatı. 18: Radyo ) 20: Haberler. 19,15: Radyo orkestrasının devamı. 20: Üniversite, 20,20: Plâk Ç(taganmnili), 10,45 Konferans. 21: Sarvas kuarteti f ikisi, adet işlemeli Piyano ile bir adet büyük çini soba Harbiyede Harbiye — mektebi karşı da 227 lı dükkân ö- münde 1-11-34 günü saat 12 de birinci açık ar icra ol dan yevmi mezkürde mahallinde hazır bulunacak afındı lacağı ilân olu- nur. (4143) YENİ NEŞRİYAT. ğ > Büyük gazete sayısı, cumhuriyet bayramına ait bir çok güzel ve tarihi resimiler - le, dolgun münderecatla intişar et- 21,30: Konferans. 21,45; Mate mıi tarafn- dan opera havaları. — 22,10: Plâk ile kabara musikisi, 23: Haberler, 23,30: Kahvehan& mu- sikisi. (nakil.) b D 223 Khz. VARŞOVA, 1345 m. 18: Oda musikisi, .r ıuıx Tı— ..ı.ı. 18,50: Mıı.ııbı. 19,18:-Mahı estrası, Öonseri, 19,45: Çoııl—ıııııuı l’lık — Musahabe. 2015: Piyarfo vıfılı.ıulı uıınm 21,45: Haberler. 22: Orkestra kon- seri, 22,45: Konferans. 23: Wiohser ve rek- lâmlar. 23,15: Dana musikisi. 24: Musahabe, 23,05: Dans musikisinin devaf lIlEMI IHİIIIR BEL GEVŞEKLİEI Her yaşta görülebilen bir arızadır. SEKSÜLIN Bi Boi - gea bir kenarına yuleşhı' ıyıı-dede bilmek için de üzerine, hiç ki cağı garip garip işaretler koya.rdnıı. Tepsi, fırından nar gibi kızarmış bir halde döndüğü vakit, emeğimle meydana gelen böreğe ”Hamu kadın,, bile el sür- meğe cesaret edemezdi. Ancak ben, bin bir eziyet içinde böreciğimi küçük kayık biçimi tabağıma ayırır, eğer ”kul pide- si,, ise; —Çünkü en sık yapılanı bu idi— Sarmısaklı yoğurdu bolca dökmeği hiç unutmazdım, Yazan: Mhmet FEHMİ Bu mühim ve meyus («dci arızanın fennin son terakki- yatına göre yapılmış yegâne ilâcıdır. Kutusu 200 kuruştur BEŞİR KEMAL - MAHMUT CEVAT Eczanesi : Sirkeci mış doçeldennden kı.lkulu, bu davul aşireti toplamak için bir içtima alâ « meti idi... Şimdi bu meydan — bedevi cengâverlerle dolu hep yaş sırasile- toplanmışlardı. Ağızdan, ağıza bir fı- #ıltı gidiyordu.... Çımlnı bu '.oplınu pek te hayra a- serdar — şimdi ınndeoddi- miştir. Bu ilk sayida renkli iki tablo, 4 klı tefrika, 4 muhtelif müsa- baka, hikâye,spor, kadın, mo- da, ve sair bir çok cazip yazılar vardır. Haftalık Büyük gazetenin ilk sayısı (28) sahife ve (7,5) kuruş- tur. Mecmuanın içinde herkesi alâkadar eden yazılar vardır. Büyük gazetenin intişarı vesi- lesile , mecmuaya muvaffakıyet - ler diler, bütün karilerimize tav- siye ederiz. Dişler vaktinden evvel niçin dökülüyor Tıp fakültesi diş tababeti mek- tebi ağız ve diş cerrahisi profesö- rü ve ilmi taharriyat lâboratuvar yevmi şefi profesör Dr. Ziya Ce- mal Beyin vaktinden evvel dökü- İen dişler hakkında gayet kıymıet- li bir etüdü intişar etmiştir. İnce bir mesleki tetkikin eseri olan bu kitabı karilerimize tavsiye ede- riz. de her zamanki gibi yuvarlanarak çöl- lerin esrarına karıştı... Akşam oluyor- du, dışarda eğerleri vurulmuş - sekiz Arap kısrağı hırs ve telâşından ön a- yaklarile kumları eşiyordu. Serdar ı.ıııoı.ımn yıphğı bu hata- yı temizlemek için esir edilen genç kız ile babasını kendi elile en ya - kın Türk ileri karakoluna götürecek- lerinden yapılmış bir yelpaze ile ser- Birkaç dakikalık derin bir süküt- | ti. darmı havalandırıyordu... Çadır şim- | tan sonra i şiddet ve gadab — Ya... Abdülmuttalip kıza ve dııııııırkıdırkorlmnçvom- İöz W üayöikelyna yürüer kel v c det Süyleyesin.. Ğ I 1 Y.].... vikan " P söz müşaviri ile göründü... Sert a- | ve — buraya — gelsinler, beş mu- v danlarile ilerliyordu... Bir eli hançe- ve ıııırhı- gecenin boğ lı.boıulı.olııyııı- k b c kayboldul. çadırın içinde bo; dü. Ileride büyük bir hurma ağacı - nmm altında ihtiyar iki Arap hurma dallarından örülmüş iki arkasız sandal yeye oturmuşlardı. Baş başa vererek serdarlarının lıu zoeoln ıztırapların- dan bahsedi » Fil ın dip lerinde kalmış son kıhvo ıelvelerın.ı rinin kabzasında vereceği karâtı dü- ;ıınuyuıdu.. Yaklaştı.. yaklaştı.. t?:ln. den kervana ı.cı,bı ne diye taarruz Neden, niçin, yüzlerce cana sizelakk başlarını iki tarafa sallay yutu - yorlardı... — Acaba serdar bugün esir etti- ği genç kızı ne yapacak?... — Vallahi bilmem Ali... Zanne - denenı kervanla bizim aşiretin mü - de kızm ile babası da vurulmuş fakat babasının yarası ha- fifmiş..? — Ya... Annesi ölmüş demek... Hem de bizim aşiretten de çok adam vu - rulmuş... Akşam yedekte çok at ge- tirdiler de ondan anladım... Bir davul patırtısı başlıyor... Gün- düzkü kanlı muharebe ile vücutları hırpalanan çöl adamları güneşin kız- gin sıcaklığile gerine, gerine, esne - ye, esneye hurma yapraklarile yapıl- l;ıyıhnıştı... Birdenbire bir ses gürle- lese — Ya... Abdülvahhap!... Sen ne- den emrim hilâfına hareket ettik, ni- çin yüzlerce cana — kıydın.. Sana bu kervanı harap edesin diye kim emir verdi.. Bilmez misin ki ben kana kan içerim,.. Cellâdına sert ve haşin bir hare « ketle emir verdi: — Abdülvahhabm kafasını kese« sin?.. O anda bütün Araplar — arasında hiç ümit edilmiyen bu hareket başladı, Derhal havaya bir pala fırladı ve bu fer- yadı kovalayan bir kar sütunu kızın kum lar üzerine yayılarak gitti.. Bugün Bir hurma - ağacımın gölgesine sin- bakışlarile et- — Ya... Hamzal!l.. ettiler... Şundı dört saat sonra (Kar- tebe) vah iş Ali- ye söyle yanına Ömeri alsın şimdi sü- ratle (Yezidi) aşireti reisine onların yola çıktıklarını ve dört saat sonra (Kı.rtcbe) vahasma geleceklerini söy- lesin... Yirmi dakika sonra iki gölge hur- ma ağaçlarının arasından bir rüzgâr gibi geldi geçti... Çölde hafif bir rüz- gâr hıqlımıştı Iki atlı zaman zaman yıızune goıııııne kuvveıle çarpan kum « Çarşamba akşamı MELEK sinemasında Müstesna güzelliğile reklâma bile iltiyaç messetmiyen V© “ HAYATIM SANA FEDA ,, filminin unutulmaz mümeııîll% İRENE DUNNE'un K harika denecek derecede yüksek temsili olan GİZLİ SEVDA filmini mutlaka gidip görünüz. Metro-Goldwyn-Mayer filmf İstanbul icra dairesi ikinci iflâs memurluğundan : Müflis Yuvan Murat Oğlu Ef. nin sıra defteridir. No. Alacaklının — Istediği K. olu K.O Ret üismi para nan p. S.N. olunan bireâiç (Lba' K Litak Hi d KK BTAĞ İN B Ş 1 Ohannes Ef ve. 4550, 4550 6 kili Mehmet “Emin B. ( Mürfrez # 2 Köse Oğlu Kos- 450, —— ' 450, ( kâfi göl tantin E£ ( ğinden. 3 İIstavri Ef. 650, —— . 650, v 4 Niko Kalaycı- — 1250, —- * 1250, » oğlu Ef. 5 Bodos Ek. 350, 350 & AA K 6 Pandeli Ef. 1250, AA 1250, * i 7 Teodor Askit'oğ 1047, S SD YOĞZŞ ÇA be, lu Ef, , 8 Hacı İlya Ef. — 1285, mir atiş 1285, h4 9 Diyonis Andon 400, —— . 400, » Ef, * 10 Hasağa Z. V. A-4517,75 — 4517,78 6 — (Ş sım B. SI ? 11 Kerope V. A- — 1757,86 1749,86 & <—— E! | sım B. Ça t 12 Mehmet Ali Ef. 2116, 2116, 6 —— 13 Tei BK TER ae , « 783, ü 14 Mihran Ef. 752, ezden V ae 752, Çi 15 F. Yakobo Ef. — 1966, 1966, — 6 li z 16 Hacı Şakir Ağa Za- 500 ö0 ”8 eli ş) deler Vekili Artin Ef. b 17 Antuvan Pulcu 622, — 622 * Ef, 18 Nikolaki Mu- — 1500, —. 1500, n ratoğlu E. & Haa Cai Bi Ve B8. —0 Ş 559,68 — & V. Emin B. 20 Lat Barton V. 87683,63 Cek.87683,63 6 9367,2) « Antuvan Ef, 9367,23 ğ 21 T.Amerikan 59250, F.F.59250,F 6 —— B Lmt.Ş. : a 22 Menaşe Kuzen Ş — 355, T.L. 355, 6 merhun eşya bedelindi hakkı rucuu olmak (& 23 Hazineimaliye — 785,82 785,82 5 ç 24 Galip Hamdi Ef, 86, Marayr 86, Getirilet 25 Rıhtım Ş. V. 00 y GA 49,76 v kğa Istanbul ikinci iflâs a z Müflis Topalyan hanında (7),No. da çL da halıcı ve keresteci Yuvân oğlu efendinin borçl: ait bitmiş ve tanzim kılıman yukarıda len sıra cetveli dai tevdi kıl: Ikinci topl. için alacağı © veya kaısmen kabul olunan alacaklıların 21-11-934 ba günü saat 16 € remizde hazır bulunmaları ilân olunur, (4120) | İSTANBUL BELEDİYESİ İLANLARI ) Haseki hastanesi için lüzu mu olan Ecza pazarlıkla a caktır. Talipler şartnameyî görmek üzere Levazım M : lüğüne, pazarlık için de 1393 buçuk liralık teminat ma veya mektubu fle 30-10-934 Salr günü saat 15 de D! Encümene müracaatları. (723 6) Balıkçılık Enstitüzünden: Lise mezunu Almanca, İn gilizce, veyahut Fı-umzd sanlarından birini bilir Üç efendi stajiyer olarak alma Kendilerine ayda 50 lira ücret verilecektir. İsteklilerin ci Teşrinin onuna kadar Boğa ziçi Balta limanındaki En* ye müracaatları. (7233) — Dur!... Kimsin!.. Ne sin!.. — Ben Ömer... Reise kavuşmak is- tiyorum... Elleri ve gözleri bağlanan iki A.ı'ıp beş dakika sonra büyük bir onuno gerildi.. Birdenbire bir derdi Türk aşireti reisile o genç kız yola çıktılar... Birdenbire reisin gözleri parladı dur du... durdu!.. — Yal.. Cengâverler — hazırlansın ©n dört atlı yola çıksın ve bunları şim di bana getirsinler.. Yıııııı dakika sonra on dört atlı kum tepelerinin üzerinde uçuyorlar- Uzun bir yürüyüşten sonra yuhılııı bizim kafile istirahat etmek için va- hada konak yıpkılı.r, Genç kız beyaz bir harami giymiş babasının dizleri« ne başını dayamış hazin hazin ağlı- yordu... Daha iki gün evvel yeri yur - du belli olmayan esrarlı kum dal - gaları arasına zavallı annesini bıra- kıvermişti. Şimdi kim bilir, onun her bir par- çası bir ku-tılm, bır ılıbıbamn hırıı li vEN B îm babçedeki burma dallarilli müş berile meşgul oluşunu.. Bazı kurıılırını:lıki ailelerle berabef düğü gidişini... Ve onlaf yavaş için bütün ı vet ve kudretini sarfediyordu: hafif yüzünü okşayarak geçe© gâr saçları ezi rak kaçıyordu.., Etrafına dalgili îm baktı, bir şeyler söylı # ıoyluııek ır& ona oBy 1 idi? Milyonlarca sene kanlı el"-" nı muhafaza — eden ve hiç kimseye sırrını bildi, bu yerlerde acaba vermi « yorlardı... lkı saat d dan dinlı meden koşan atlılar nihayet uzaklar- da karanlığı yırtarak gelen tek tük ziya pırıltılarına doğru atlarının ba- şını çevirdiler. Beş dı.lıııln k.ıdı.r ılerlemış vebyı ir dı! hangi kanun hükümfermadır... Bu ü- mit edilmeyen felâketin tesirine ka « pılarak sinirleri uyuşmuş olan zaval- İt genç kızın göz kapakları kapandı.. Derin bir uykuya daldı.. . Rüyasında evvelco ailesile mesut dığı yuvası gözünün önüne gel- Anbın lı:eıkm bıı' sesi çınlı dum su istedi bu su kuruyın (| tazelendirmek i: ıçın kâfi gold"" kü onu içerken gözünün önün?, w çıktığı , fışkırdığı memba 8 çölde fışkırın membam ııılı"' halde binlerce çölde sessi: $ öldürülen insanların ıüzüln' nından başka bir şey ol: — Bit

Bu sayıdan diğer sayfalar: