ŞAM POSTASI Sahibi ve Nejriyet Müdürü ,,, Hasan Rasim Us MARE EVİ lnb Haara cal rı Yem işleri telemes 25872 4 240 tarp havası içinde düşünceler ERKES biribirine | soruyor: “Harb olacak mı?,, Haberler yi tü, çok kötü;hiç olmazsa 934 teki kadar, belki daha kötü. .tuklar söyleniyor, seferberlikler Dân ediliyor. “Harb olacak mi?,, *tiraf edelin bugün bu suali kadar helecan çek , eskisi kadar endişe duy eiyoruz, Harp tehlikesi ile artık *Üsöz olduk. İçimizden: “Elbette We bir çaresi bulunur!, diyoruz. d ir halimiz var. Bunca © bahsi edile edile, tehlikesi atlat ? atlatıla harpden körkmaz olduk. Doğrusu iyi emareler değil, Harbe | OWüz silken, sığhun O bozulmasını büyük bir felâket diye karşılamıyan | 'Nsanlar, devamlı işlere girişemez *r. Büyük, hayırlı işler daima sü- kna muhtaçtır ve ancak zamanla “lir. Onlara girişen © insanlar da Bilanlarını kıskandıkları gibi ya- larının da emniyette olmasını İs ler, Harb ihtimalini omuz silke- “X ve “Ne yapalım? der gibi karşılı yanlar, günü gününe yaşayıp | “tikbali hiçe sayanlardır. Dünyada lar günden güne böyle oluyor, şlerle uğraşıp zaman istiyen, Kina muhtaç olan büyük inşalara işmiyorlar. Bu hal hep mütema- İ Sİ harp tehlikesinin seyyiesidir. Bit tabi bir inden Sikiyor: harp tehlikesi Msanların ciddiyetini azaltıyor; in Sahlarm ciddiyeti azaldıkça harp| kesi çoğalıyor. | ».. ARININ harbi nasıl olacak? | eskiden harbin nasıl olduğu Fransız ihtilâlinin 150 inci yıldönümü münasebetile IV 1*| Fransız ink inkılâbı arasında bir mukayese Yazan: SUAD DERVİŞ İnkılâbı tarif etmek İstersek bunu şöyle (yapabiliriz; İnkılâp iktidar mevkiinde artık tutunamaz hale gelmiş, devrini yaşamış ve| yeni doğmuş içtimai, iktisadi şart. lara kendi sosyal bünyesi itibarile intibak edemiyen ve bu yüzden günün ihtiyaçlarını karşılamıyan zayıf bir sınıfın yerine bir yenisi- nin iktidarı ele alması demektir. İnkslâp, müstahsil kuvvetlerin inkişal ederek mevcut İstihsal şart- larma sığamaz, uyamaz bir hale gelmesi, bu inkişaf ile beraber ye- ni istihsal şartlarını ikame et. mek, bunun için de siyasi iktidarı | ele almak gibi çok mühim sosyal bir vazifeyi başaracak olan genç ve yeni bir sarılın bu işi becere - bilecek kadar olgunlaşması de- mektir. İnkılâp, eski rejimin siyasi, hu- kuki sisteminin yeni şartlara ve cemiyetin ulaştığı inkişaf seviye. sine uyamayıp köhneleşmesi zama- nmda cemiyetin ilerlemesine en- gel olan bütün âmilleri yok ederek ortadan kaldırıp yerlerine yenile. ri ikâme etmek demektir. Yeni bir devlet sistemi kurmak demektir. Cemiyetin ilerlemesinin (önüne geçen, eskiye bağlı ne varsa onla- ları yıkmak demektir. Basit bir değişme demek değildir. Eskinin kaldırılıp yerine yeni- sinin getirilmesi işinin geniş mik- yasta mukavemet ve reaksiyonla karşılaşması icap eder. İnkılâp ne kadar esaslı ve cezri olursâ de- ğişmeler o kadar esaslnweseskiye bağlı zümrelerin menfaatleri o nisbette haleldar olur ve tabil su- rette irticam mukavemeti de © nisbette keskin ve şiddetli olur. Mutlakiyet ve saltanat aleyhine müteveccih olan demökrâtik in- kılâplarda ileriliği temsil eden in- ktlâpçı smıflara karşı saltanat ha- nedanlarının, derebeyliğin, ruha» | yoktur. Bu vak'aları biz yaştaki- HABER — ılâbile Türk Ve ona göre birer: karakter ta- İşırlar. On sekizinci asırda Frantız | İ mutlakiyet idaresine, rühban ve asılzadeğânma karşı mücadele €- den Fransız inkilâbiyle, yirminci asırda beynelmilel iktisadi ve yasi münasebetlerin (O büsbütün başka olduğu bir devirde, Osman- k saltanatına, Osmanlı derebeyli. gine ve islâm hilâfetine karşı mü- <adele eden Türk inkılâbı muhak. kak ki bir olamaz, Fakat bunlar arasındaki fark, bazı kalem sahiplerinin. göster. mek istedikleri gibi Fransız ink lâbı kanlr mücadeleler içinde yi. rüdüğünden ve Türk inkılâbınınsa kansız olduğundan ileri gelmez. Bu noktada bu iki inkılâp ta gene kendi öz şartlarma bağlı u- fak tefek farklarla, diğer bütün inkılâplar gibi biribirlerine Oben- zerler. Türk inkılâbı da Ormanlı ba. nedanmı devirirken, memlekette derebeyliğe ve dini müesseselere dayanan saltanat hükümetini ye kıp ta cumhuriyeti kurarken pek gok kanlı kâdiselere şahit olmuş- tu. Türkiyenin o zaman yari müs- temleke vaziyetinde bir memlekst olması hasebiyle he şeyden cv- vel emperyalizme karşı milli mü cadeleye mecbur olduğu halde da. hi, memlekette ecneb” sermaye- darlarmın ajanlığını yapan Türk ve gayri Türk anasırm gösterdi- ği mukavemeti kırmak için az m uğraştı?, b Saltanat, hililet;“softahık, “de. rebeylikle ecnebi sermaye ile bağ- Ik zümrelerin ayaklandıklarımı ve onlarla yapılan silâhie mücadelele- ri ve bu uğurda inkılâp ve aksi inkılâp cephesinde bir çok kimse. lerin öldüğünü bilmek için Türk inkılâbı tarihini bilmeğe hacet ler gayet iyi hatrlarız. Saltanat cebhelerde askerler çarpı: | nilerin ve onların taraftarlarının | paşalarının idaresi altınklaki hilâ- der; düşman ilerlerse geçtiği yerleri *akâr, yıkar, birtakım raezalim İs | Bazan da bilâkis merhametlice, © Yanmertçe hareket eder. Eski harp çe, top işe karıştığı zaman bile. "tan insanın karşısında idi, biribi- Hindeç, pek uzak değildi. , Vürm da böyle mi olacak? Tay: İSE; gaz harbi söylenildiği kadar etli olacak mı?... Öyle ise hiç DİL merhamete, âlicenablığa imkâr “oktur. İnsanlar © biribirlerile yüz! İ ümitsiz mücadelelerini, tarihin kaydettiği bütün (o inkılâplarda görürüz.. Her inkrlâp kani: olur. Kansız ve mücadelesiz olanlar an. cak tedrici tekâmüllerdir. Türk inkılâbinı Fransız inkılâ- bına benzetmek demek, tarih te- kerrürden ibarettir. hatasına düş- mek demektir. Tarihte ve hayatta hiç bir zaman tekerrür yoktur. İçtimai hâdişelerde hiçbir zaman tekerrür olâmaz.. Onlar biribirle- fet ordularını Anzavur paşaların idare ettiği kuvvci inzibatiye kıta. Tarını ne çabuk unuttuk?, 'Türk milletinin inlelâpçı ek- seriyeti inkılâp ve istiklâl namına | döv ürken inkılâbı arkadan vur- | mak için mürteci zümrelerin teş- kilâtlandırdıkları Konya, oYoz- gat, Adapazar, Nevşehir, Bozkır İ isyanlarını neden hatırlamıyoruz? Hattâ cumhuriyeti kurulduktan saltanat ve hilâfet taciyle, tahtile 1 * gelmiyecek kil, Yüzlerce ki-|rine benzemerler. Çünkü içtimai) yıkılıp göçtükten sonra da gene Sette öleye atılan güllenin öldü-| hâdiselerin her biri cereyan ettiği| beynelmilel emperyalizmin teşvi- Din Metreden aşağı bırakılacak gaz| «e mbardımanın kimleri boğae-”n ünmeğe imkân yoktur. i *ki muharebe bir fetih, bir zapt şiş barebesi idi, Düşman alacağı şeh « amal ile yakılması istiyemez- İn kendi , oraya yerleşecek | m ları ile geçinecek... o Yarınki! harbe ise sadece bir tahrip, im | Müharedesidi İ | yi böyle olması kabil. Faka*| İn Miri muharebesi nasıl olacağ* yay emen kimse kestiremiyor. Her- İ yö birtakım tahminlerle iktifa edi |”. . Nurullah ATAÇ Adliyede yaz tatili Derşembeye | başlıyor yg nümlizdeki perşembe günü ad- *NİN yaz tatili başlayacaktır. e #eneki tatilde 1, 2 ve 4 Üncü ta mahkemeleriyle sulh 1 ve 3 teza mahkemeleri nöbetçi Mcaklardır. Sulh hukuk mahke-| tri bu sene çalışacaklardır. | «985 kadınları, çocukları; üç dört! cemiyetin o zaman içinde bulun-| kiyle baş kaldıran irti duğu şartlara, (o beyrelmilel va- #yete bağlıdır. m teşki. lâtlaridırdığı isyanlarını, *Ağrıdağ Kürt © Türk inlelâb: kanlı olmadı. O. | gerine karşı sinsi ve o nisbette de Alişan Postam duyulan endişeler. Y azan: M. DALKILIÇ i Limandaki bir facia karşısında İ İ VVELKİ gün gözümüzün önünde bir facia oldu, Köprüden i hareket eden Şirket vapurlarından biri ak sakallı bir ihti, £ yarın sandalında taşıdığı birtakım ev eşyaslle birlikte adamcağız £ da denize yuvarlandı, Fakat vapurun kaptanı derhal vapuru dur. Kaptan ve vapur müretteha tardılar, ; Meçhul ve kahraman yürekli i ker, rm denize yuvarlanmış eşyasını tı candan çalışarak ihtiyarı kur» iki genç soyunup denize fırladı- Ak sakaliyle hâlâ kayıkçılık etmekte olan bu betbaht ihtiya- denizden topladılar. Şüphesiz, eşyacığmı kayığına yüklemiş olan bu ak sakallı ada. $ m gözleri artık görmediği için ti, vapurun hareketini farketmemis. Fakat bu ak sakallı ihtiyar can kaygusile halata yalnız elleri- İ le değil, ayaklarile değil, boynunu da sararak çıkmıştı... daribdir ki fakir ihtiyarın denizden kurtujan eşyasını köprü İ hamallarınm derhal sırtlarma alıp iskeleye taşımakta gösterdikleri gayret hayret edilecek bir şeydi, Hamallar, denle düşmüş Iltiyarın malını da taşıyarak hamal | ücreti almak kaygusundadır, Hani, adam sakalı tutuşmuş, ö- bürleri cişara yakmaya çalışırlarmıs.. O hikâye! Fakat bu hazin hüdisede bahsettiğimiz ne ak sakallı ihtiyar kurtulmak için el, ayak ve boynunu halata bağlamakta gösterdi- ği tatlı can kaygusu, ne İskele hamallarınm tatlı hamaliye İlereti kayguları değildir. Bütün hâdise esnasında polisimiz vakayı va. purdan idare ettiler, Polislerimizin çok mükemmel ve İnsani ha, reket ettiklerine şüphe yok. Fakat bizim deniz zabılamız zabılamız gibi en son sistem vesaitle mücehhez değil midir Polisimizin emrinde en seri istimbotlar yok mudur?.. Liman dahilindeki boğulma ve kaza vakalarında Yıldırım yar- dımı yapmak için nöbet bekliyen yok mu? Deniz zabıtamız, - polis vasıtalarımız yok mu?. O halde limanda hayat emniyeti berkemal mi?,, vak'alacını nasıl akıldan çıkarabi- Hiyoruz. İnkılâbımızın büyük şefi A- tatürke yapılan suikast teşebbüs. lerine karşı kalbimizden doğmuş olan kin ve nefretin izleri hâlâ si- linmedi, Bunları hatırlamamağı elelâde bir unutkanlık olarak telâkki ede-| nık olmamak ta inkılâbı daha zi- yade ilerlemekten belki kle alako. yabilecek kâdar zararlı olabilir . Onun işin Türk inkr lâbının dahili mücâdeleleri olma- dığı fikrini ileri sürmek Türk gençliğinin emanet olarak ve iler- letilmek üzere kendisine tevdi e dilen inkılâbın düşmanlara karşı Şikâyetler, temenniler Eğlence yerlerinde tasdikli tarife meselesi Heybeliadada oturan bir arkada- şimiız yaziyor: Bu sene Heybeliada gazino ve kahveleri arasında oldukça (farklı ve halkı haklı olarak şikâyete sev keden meşrubat tarifeleri var, Me- şelâ deniz kenarında obarlörlü ve radyo gramofon tesisatı o bulunan kahvelerde meşrubat beş buçuk kur Tuş veya 7,5 kuruş iken plâj gazi- nosunda garsonun arzusuna (göre 16,5 veya 17,5 kuruştur. Geçen âkşam bu gazinoya (biraz hava almak için birkaç arkadaş git“ miştik, Halk bu gazinonun bu sene tatbi! yettiği yüksek tarifeden şikâ- yet eltiğinden, belediyenin bu tarife yi nasıl ve ne vakit tasdik etmiş ol- duğunu anlamak © için musaddak isteyi İstedim. Garsonlar yarım $a at aradılar, fakat Jiste çıkmadı. Bu vaziyet üzerine polise hâdiseyi bil dirdim. Ve burada öğrendim ki bü- tün gazinoların meşrubat (| isteleri taşdik edilmek üzere belediye iktisat müdürlüğüne gönderilmiş. Ertesi akşam tekrar gazinoya gi- dince garsonun istemeden (derhal getirdiği tarifeye bir göz attım. Ge- çen seneki tarife olduğunu ve fiyat- ların 15 kuruş yazıldığını gördüm. Halbuki bu gazino geçen sene gar“ son ücretile beraber âdi (günlerde 11, pazar günleri ve cumartesi ak- şamları 1655 1755 kuruş alırdı. De- mek belediyenin yaptığı tarife üze- rinden &di günlerde oldukça mühim bir tenzilât yapılmaktayıd. Bu sene bilmiyoruz neden ayni (o müessese belediyece yeni tarileyi tasdik edil- meden 165 - 175 kuruş o gibi çok fazla bri tarife tatbik (etmektedir. Ayni müessesenin geçen sene vergi- bilsek bile bu unutkanlığın oçokj uyanıklığını azaltmak, onu uyuş-İlerle beraber piâj ücreti âdi günler zararlı olduğunu (söylemekten kendimizi alamıyacağız. nun dahili mücadeleleri yoktu, demek, onun çok yüksek olan de- kötü bir tecavüzdür. Vakraları inkâr eden bu fikir, Türk inkılâ. bını eskiye karşı kâfi şiddette ve cezri olarak mücadele etmemiş ol. maâkla itham etmektir. Türk inkslâbını akim bırakmak, isteyen onu gevşetmeğe uğraşan yerli ve ecnebi irticaın bizzat in. klâp zamanında teşkilâtlandır. dığı mukavemet ve isyan hare -| ketlerini inkâr etmek, irticam ro- Tünü hiçe indirmek, irtica tehli. kesini görmemek demektir, Halbuki ayni tehlikç inkılâbe. mız durmadan ilerlediği ve her turmak demektir. İçtimat ilim ve prensiplere uy- mâyan bu fikrin siyast mânası pek büyüktür,, Suat DERVİŞ (*) Bundan evvelki yazılar 12, 13, 14 temuz tarihli sayılarımız- dadır, iskenderun limanı Yarın limanlar umum müdürlüğüne geçiyor Hatayın İskenderun Jimanı yarından itiburen devlet liman- ları işletmesi umum müdürlü- de 15 kuruş, pazar günleri 25 kuruş tu, Bu sene vergi kalkmış olduğu halde âdi günlerde 15 kurusa çıka” rılmış ve pazar günleri 25 kuruş br- rakılmıştır. Bütün bu hidiselerden şu anlaş yor ki bir çok eğlence ve istirahat yerleri belediyemize yüksek bir ta- rile tasdik ettirmekte, adi günlerde, müşteri celbetmek için normal bir fiyat istemekte ve pazar günleri de asıl tarifeyi kullanmaktadır. Mev zuubahsettiğim gazino da bu siste mi takip etmekte, hattâ gündüzle ri meşrubattan 1l kuruş geceleri * 16,5 * 17,5 kuruş'gibi farklı bir pa- ra almaktadır. Polisin nazarı dikkati scetbedilmiş olup izrmgelecek muameleyi yapa" cağına şüphe yoktur. Fakat müuhte- gün yeni bir adım daha attığı için| güne bağlanmış olarak idareyelrem belediye reisimizin gazinocula- irtica tehlikesini her an pusuya! başlanacaktır. Umum müdür rın bu şekil muvazaalar yaptıkları- yatmış bir halde tasavvur etmek! Raufi bir müddet sonra Hataya |nr nazarı itibara alarak ayni şekil ve tedbirli bulunmak faydak olur, Böyle bir tehlikeyi efkârrumu. miyeye yoktur gibi göstermek, o- na karşı uyanıklığı baltalamak demektir. gidecek, işletme işleri üzerinde tetkik ve teftişler yapacaktır. Şimdi Zonguldak Ilmanında bulunan İngiliz Gips firmasi mühendisleri de yakında İsken- isyanlarını, Menemen O İrticaa karşı kâfi derecede uya- derüna gideceklerdir. İtalyan hovardalığı ! AİLY Express İsmindeki İngiliz ga, zetesinin verdiği habere göre Mal- yan hariciye nazırı kont Çiano'nun İspsa- yaya gitmesindeki sebeb başkaymış, Meğer İtalyan nazırı İspanya harbin- de İtalyanların sarfettikleri 30 bin ingiliz lirasını şimdi geri almak istiyormuş!,.. Malbuki bu parayı kahramanlık &ös. termek için kendileri sarfettiler. Şimdi ge, ri istiyorlar... İtalyan hovardalığı bu. .,.. Ya kadehler nasıl olacak? AKININ derecesi asgariye düşürü- lüyor, buna mukabil bira ucuzlatı- lacak. Yani sarhoş olmak istiyenler bira İle sarhoş olmayı tereih edecekler. İyi ama, birayla sarhos olmak için ne kadar bira içmek lâzım?.. Hal böyle olunca meselâ üstad Çallı Ibrahimin Kasık adasını satmalmaktan Rasgele Yazgeçmesi, bunun yerine eski, hurda bir şirket vapuru salmalması lâzimgelir, Niçin mi?,, Vapurun içini boşaltıp onunla bira iç- mesi için!., ... Muhabbet alâmeti! *ZMİRDE genç bir kadın 8 yaşında. I ki çocuğunu modem bir usulle ter. biye etmiş: Tekdir maksadile çocuğu “ürkütmel Için ekmek biçağmı göstermiş!., Bıçak çocuğun göğsüne saplanıyermiş | Anne telâşla çocuğu kaptığı gibi hastane- de soluğu almış. Bıçak çekerek terbiye, ne garih usul! Vakık annenin bu isi sevgiden yaptı- ğma şüphe yok ama bu ne garib hal, ya- Bizde seven bıçak çekiyor!!., Istanbulda ihtiyarlığın bir saadeti ! İK gazetenin verdiği malümatı oku, dunuz mu? Meğer bir yaşındayken dakikada 25 defa, 2 yaşındayken 23 defa, gençlikte da. kikada 20 defn, orta yaşta 18 defa nefes alarmşez!,, İstanbulda nefes aldığımıza göre de- mek ki biz orta yaşlılar çocuklarımızdan daha mes'uduz, Çünkü: Daha az toz yutuyoruz!, ... Evlilik gibi ! İR gazete (Niçin evlenmiyorsunuz?) diye bekâr bayan ve baylar arasın- da bir anket yapıyor. Bu gazete dünkü nüshasmda bayan ve bayların biribirlerine Ithamlarm — şiddetlendiğini, münakaşanm en hararetli safhaya girdiğini haber veri. yor. Demek evlenmeye yüz tuttular!!.. Mim de yalnız bir gramofonlu ve oparlör- lü radyo kullananlar arasında yüz” de yüzden fazla fiyat farklı tarife lerin tatbikine müsaade etmiyeceği- ne şüphesiz olmadığı için bu mek- tubumuru dikkat nBazarlarına arzını Unulmayın, sofrada yemekleri misa)irlerin solundan verip sağ le vaftan olacaksıme. — Batıl itikatlara inanayorsunuz demek bayan? m,