Haber 20 Nisan 1939 sayfa 9 | Gaste Arşivi

20 Nisan 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

20 Nisan 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—. BAA H rer $ olur kocacığım, yirmi lira Şapka alayım, Arzularını ben emir sa- . T%kkür ederim. N lşue'k“ ben kimseden emir te. 5 ! Sebep Mmühlim Eiş l Nihayet kiraladığı evin kapı- & Çaldı. İçerden Mehmedin küçük N tikarak: Z i y arBabam da annem de evde *nlziı '_%Edi. Sizin cuma günü gel- Söylediler, : İt'eden cuma günü? Ünkx allahi ben de anlayamadım. U Derşembe günü buradan ta. MYoruz, S Niçin balta kullanmıyorsunuz ? Bon saat başma ücret alırım. Dalgınlık 4 W « , ». * Neyin var. Pek kederli görü- n â Âltı saat evvel karıma telefon fş. aksşam yemeğine gelemiyece- ©* Söylemiştim. Bir de - bahahe Ürmuştum, İ M . Eh. Bunun kederlenecek yeri Fösi> Z Uydurduğum bahaneyi hatır- Pülyorum, Tavsiye ıî; Ayaklarımın büyüklüğünü ne *dyım bilmiyorum. Bu — yüzden ;Tîve bana iş vermiyor. Sakil bulu. ;Allah Allah, orman müdürlük- __de demi iş alamıyorsunuz? a Orada ne yapacağım? baÜl'man yangınlarını, ayakların 'TSİn, dame“_nîn aylık kirasını toplayan Sarak söndürmelfe yardım €- ' - —— Saçma — Bir otomobil aldığını işittim. Allah versin. — Eyet, yeni evime gidip gelmek için? — Yeni eve mi? Onu niçin aldın? — Yeni döşemelerimi — yerleştir- mek için? — Pekâlâ yeni döşemeleri neden aldın? — Gazete bilmecesinden bir çift çay kaşığı çıkmıştı.. Onları üzerine koymak için. Çaresizlik Bir klüpte kavga olmuştu. Ahali sandalyelerle biribirine — girmişti. Polis gelip meseleyi hallettikten son ra kapıcıdan sordu: — Sen niçin araya girmedin? — Ortada boş sandalye kalmamış tı kiz.. Ş Radyo spikeri — Alkolizmin fe, nalıklarına dalr konferansımız, kon. feransçınm âni surette hastalanma- sı dolayısİyle tehir edilmiştir. Son pişmanlık — Dün Câhidi gördüm. Dehşetli yeis içindeydi. Karısının kekemeliğini gidermek için yüz lira harcamış. Şimdi de pişman., — Neden? — Kadın; ağzına geleni söylüyor- muş. ğ Seyyar satıcı — Buhran geçmeğe başladı. Üç ay evvel kapıyı bile aç- mıyorlardı. — Fransız karikatürü — Otomobildeki — Ba kağar ağSifin yapacağmnızı ben ne bileyim? ağlamasın ? Bir milyonerin cenazesine iştirak eden bir yahudi, iki gözü iki çeşme ağlıyordu: Yanındaki bir arkadaşı sordu: , — Salamon, neye ağlıyorsun! Ö- len adam akraban değil, bir şeyin değildi? — Ben de onun için — ağlıyorum — Hayır yavrum, doktoru her gö- rüşünde dilini çıkaracak değilsin, O muayene İçindi. Alay Suratr yumruktan berbat bir hale girmiş olan böksöre, meneceri şöyle dedi: — Merak etme yavrum. Bir polis hafliyesi çağırdık. — Niçin? — Söon beş ravünt — için arayıp durduğun hasmını bulmana yardım etmesi için.. — Ne zaman tayyareye binece- ğim diyordunuz aziz profesör? Birşeyolmazil İhtiyar kadın, deniz — ortasında gemisini sükünetle götüren kaptana yaklaşarak: — Bay kaptan, dedi. Şimdi koca. man bir kayaya çarpacak olsak ne olur? : Kaptan lâhavle çekerek: — Hiçbir şey.. dedi.. Kocaman kaya hiçbir şey olmamış gibi geçip' gider . — Genoral Düpon sizsiniz değil mi? Neşe azıhanen çok neşeli memur- larla dolu.. ne iyi? — Yanılıyorsun. Onlar alacaklı- larımdır. Paralarını — bekledikleri müddetçe ıslık çalarlar, 20 Sinema artistine benziyen kız! Londralı bir kız, bir gün ayna karşısında sır| kendini eğlendirmek için makyaj yaparken, mühim bir istidadımı keşfetti. Viyola Holiman adımı taşıyan bu genç kız, pudra, allık ve dudak boyasile kâk ağzın: büyülüyor, kâk gözlerini irileştiri yor ve her bir tecrübesinde bir başka sinema artistine benziyebiliyor- du. Viyola işi arttırdı. Ve günün birinde Holivuda giderek hakikt mak yaj üstadlarından ders aldı ve şim di asgari 20 sinema artistine benzi yen kılıklara girmektedir. Yukarıki resimlerde kendini muühtelif artisti re nasıl benzettiğini görüyorsunuz. Üstle: meşhur İngiliz kadın arlisti Cisili Kusitneye ile Cek Hulberi kı. yafetinde. Soldan itibaren diğer tesimler: Greta Garbo, Hardinin arkadaşı Lorel, Elizabet Bergner, Cörc ; Arlis, Robert Donat, kg_ıidjşğ aĞT b 3 : M Ür'Üş Çıngıraklı yılan denen mülhiş mahlükun zehiri, insam allı dakika da öldürür. Fakat tecrübeli avcılar, onun dişlerinden nasıl korunmak lâzımgeldiğini bilirler. Üstteki resim lerde, bir çıngıraklı yılanın başını ve kuyruğunu görüyorsunuz. Tecrü beli bir yılan avcısının elinde görülen bu canlı âfetin bilhassa kuyrür ğuna dikakt eder misiniz? Boynuz gibi ve halka halka biribiri ardınca sıralanmış olan bu kuyruk, — yılan yürürken hakikaten çıngırak gibi — ses çıakrır. Ve bu halkaların her biri, yılanın deri değiştirmesile artar. KıyYA YAZISIZ HİKAYE: Ok atmada müthiş bir nişancı!

Bu sayıdan diğer sayfalar: