Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
M POs ;AII ”rivcl 'üdürü “'? Rasim Us Vat d tie Tayllalalara catiesi u. 23872 ı 24370 IİM Kr. hı u x.00 £ yrre B 150 --ı-bı Tenkid hissi îiEN gün beş kişi oturmuş, T oküyorduk: âlim, hattâ T flim diye tamlılmak iste Min manzumeleri.Hemen © kadar çocukça, o kadar 5 Eülmemek kabil değildi. l bidı; ri, gösterdiğimiz hürmet 0 '*lam hakkında bu — şiirlere & D hium vermeğe hakkınız yok- ” âlimdir, şiirleri iyi olmı- |leı—1n' bak SİZ onun asıl eserine, ilmi e- ğşn Yaz kın, Bunlari vakit geçirmek | $ifç ZDŞ olacak... Herkesten dö İ, eklenemez yal kat bâ'le düşünenlerimiz çoktur. Fa- gdım h o Şı_ırleri okuduktan sonra o ilminin de bir efsane oldu- .! n © şüphem kalmadı. Çünkü I'nki 9 adamda, ilmin temeli olan lssîmn kendi kendini müra- ı% abiliyetinin bulunmadığını ğ ım.n’ğ" Şiir diye aklına gelen saç. ' ü " €m de beylik saçmaları sıra- | * #Onra da bir marifetmiş — gibi &l Deşrediyor. Belki gerçekten 3;;' İm kimseler de öyle mısralar ' kendini bıraktığı zamanlarda | Pln &ine hâkim değildir, saçmalar. alamak yorgun veya dalgın bir % ü deeharge’ıdır Fakat sonra mm kendisi de güler; onları neş- ek değil, kâğıt üzerine yazmağa l&r Kkrımz Saçmalamış olduğunu endisi söylemiştir diye onla- f Uoıleremez. Olnı TEUĞLUYURRNYEYTİŞ AÇT ıyan şiirleri vardır. Fakat iyi ıhd.ır ;k başka, çocukça olmak baş. edin ” iz bir âlimin, filosofun heves .9 Yahut vakit geçirmek için söy- 'h!kl Şiirlerin çok güzel — olmasını lı - "meıız Meşhur Hippolite Ta- & kediler hakkında yazdığı birla- Iııaflzumıalerı vardır; doğrusu İyi Nü,.’ T değildir. Bir zaman bir tiyat. filosof Descartes'ın — sulh için ıdı:ığl bir baleyi seyrelmişlim; © n H“rllk bir şey değildi. Fakat Ta- h h Şiirlerine de, Descartes'ın mec- ahp yazdığı baleye de gülünç *Meyiz; haltâ onları hürmelle o- %;ı Seyredebiliriz; kusurlarına rağ. Düyük iki adamin imzasını ta- oı'll’ıll'. Onlar da saçma sapan şey- îîî Olsaydı onlara da güler, Descar- » © ve Taine'in düşünme kabiliye, güş n şüphe ederdik. Saçma sapan Ve öyle olamazlardı. "llı İz ihtisas işini büsbütün — yanlış Yoruz. Zannediyoruz ki bir ada- ' Meselâ felsefe hüsusunda aykırı ıllıar söylemesi büyük bir mühendis Sina mani değildir; gene zanne- hh_“'“l ki bir adamın hem büyük hekim, hem de pek bayağı bir ma“ı olması kabildir. Hayır, öyle 'efg olamaz: iyi bir mühendisin fel- klhi ile hiç meşgul olmaması belki dir; fakat onunla biraz olsun uğ Mi, arlık hezeyan — cimez, ge- Makul sözler söyler. İyi bir hekim an yazmıyabilir, fakat büsbütün Töman yazamaz. Ünun yazacağı Miy '"llar muhakkak iyi olür da de- luumm' ancak gülünç olmaz, Yok, t dıkları gülünç ise, hiç tereddüt tden hükmünüzü verebilirsiniz: Sdamın hekimliği de bir şey değil- * Bir kafadan hemi iyi, hem de ğ*hütün bayağı şeyler çıkamaz. İn, ,.a: Oğlunun mühtelif faaliyetleri a- İhda kalın duvarlar — yoktur. Tıp " İnşaat meseleleri ile felsele ve- *debiyat meseleleri hakkında hü- mm Veren kafa, nihayet birdir: o ka lln bir sahada çok iyi işlediği hab * başka bir sahada saçmalamasına Tükân verilemez. Bir ilim adamında — bulunması lâ- Bölen ilk meziyet tenkid kafası, Nİ gerek hariçte gördüklerini, ge- kendi kafasından geçenleri tet. tahlil edebilme — kabiliyetidir. Meziyete sahip olan adam, onu ?" Sahada gösterir; onu bazan uyu- azan uyancdırması kabil değil- V Bir taraftan gülünç şiirler yazıp Taraftan da tabintin kanunlaranı, ııd""?lı tin hakikatini keşledebilecek M elsanesine kapılmıyalım. ERiı,; Nurullah ATAÇ tük k kik, 4 Bir kariimiz Istanbulu bambaşka bir tarzda imar etmeği düşünüyor ! Bu zat ” belediye bir taraftan imar ederken diğer taraftan almalıdır ki iş daha ileri giüis.n.. diyor imara sarfettiğini İstanbulun imarı meselesi, yalnız günün dedikodusunu değil, ayni za- manda yaz gelmesi — münasebetile tozuyla toprağiyle günün en mühim meselelerinden birini teşkil etti. Bu vadide herkes bir şey söyledi, ya. zıldı, çizildi. Macit — adındaki bir kariimiz de bu — münasebetle bize bir mektup yazmış ve —imar için hangi yolların birinci derecede ihti- yar edilmesi lâzımgeldiğini — kendi noktai nazarına göre tebarüz ettir" meğe çalışmıştır. Bunu da bügünün dedikodusun: dan biri olarak ve merakla okunula- bileceğini düşünerek yazıyoruz: “İstanbulun her şeyden önce yola ihtiyacı bülunduğu tebarüz — etmiş oluyor. Önce İstanbulu ferahlatmak lâzımdır. Ama, bunu yaparken de sarfedileni çıkarmak — imkânlarını düşünmek de gerektir. i Yani imar plânı tatbik olunurken bir taraftan da belediyenin masraf larını — karşılıyabilecek bir - şeyler kurmak icap eder, Bence evvel be: evvel Beşiktaş, Dolmabahçe, Fın: dıklı, Karaköy, Azapkapı, Kasım. paşa, Unkapanı, Eminönü, rıhtımlı meydanları açılmış olmalıdır. Fil: hakika o kadar büyük masrafı mu: cip değildir. Karaköy — zaten plân dahilindedir. Azapkapı açılmak ü- ğ%âğrîöhasımgaâa meafdam dd Unkapanı da açılmak üzeredir. E. minönü açılmıştır. Sirkeci de Devlet Demiryolları idaresinin himmetile yeni bir manzara almış bulunuyor. Şimdi Tophaneye de — dönersek on meydan tamamlanmış olur. Bu meydanların etrafında açıla: cak arsalar derhal kıymetlenmiş bu: iunacak ve bu bir taarftan belediye için büyük bir varidat menbal teş. kil etmiş olacaktır. İstanbulun imarına — Emniönü meydanından başlanmış - olduğuna göre ilk önce düşünülecek yerler, Limon iskelesi, Yemiş, Balıkpazarı caddesi, Yağ iskelesi, Keresteciler ve Tahtakale sahasıdır. Buralar her bakımdan daha verimli olur. Şehrin en işlek ve en — kâlabalık sahasıdır. Belediyenin — varidatını çoğaltır ve belediye vezaifinin daha emin olarak idaresini temin eder, Buraya kadar hal olunduktan son ra üst tarafı senelik faaliyet içine a Belediyece yıktırılacak binalar | Sariyerde Yenimahallede Torik sokağında 21 numaralı evin üzerine ruhsatsız olarak kat ilâve edilmiş, | belediyece o ev sahibine tebligat ya- pılarak bunun yıkılması bildirilmiş- Sahibi yıkmadığı için bina bele - diyece yıktırılacaktır. Bundan başka — Sultanahmette Tevkifhane sokağında gene ruhsat sız olarak yapılan iki baraka - ile Paşabahçede Sultaniye mevkiinde bir baraka, Beykozda Karadağ 50- kağmda Halil oğluna ait bina, Bey. kozda Çayır mevkiinde Hünkâr is - kelesinde bir numaralı ahırm üzeri ruhsatsız — yaptırıldıklarından ve Beyoğlunda Tünel sokağında 18 nu maralı bina ile Beylerbeyinde Ah - dullahağa mahallesinde 47 numa - ralı balrkhane, Halıcıoğlunda Ab - düsselâm caddesinde Kilise soka . gında İ8 numaralı bina maili inhi - dam olduklarından yıktırılacaklar - lınarak müstaceliyetten kurtulmuş olur. İstanbul medeni ve mamur bir şe* hir olabilmek için deniz kenarların. dan şehrin muhtelif — merkezlerine temadi eden en az on caddeye ihti- yaç vardır. Dolmabahçe sarayı yanından Do- lapderesine kadar ve bilâhare Ka. sımpaşaya kadar temadi etmek ve Harbiye mektebi yanından geçmek üzere plânda bir yeşil saha bulun: duğunu öğrendik, Bunun için bü* yük masraflara lüzum vardır. Hal- buki bunun yerine Dolmabahçe meydanını daha — genişleterek düz ve güzel bir bulvarın Harbiyeye ka. dar uzatılarak, gene Süleyman Na- zif sokağından Pangaltı hamamına kadar çıkarılmak suretile ve bura- daki yerler ilga olunarak Kasımpa şada deniz kenarına kadar müntehi olmak esasile bir yol açılabilir. Bu bulvar şehrin ticari merkezi haline gelebilir. Bu aralık Kasım. paşanın deniz kenarı da iyi bir iç iskele haline — getirilir. Bir de hal- inşa olunarak belediyeye de mühim bir varidat menbar ilâve edilmiş ©- lür. Eminönünden Un — kapanına ve Rızapaşa yokuşuna kadar olan sa- hanın temizlenmesi ile Dolmabahçe- Harbiye ve Kasımpaşa bulvarının açılması plânda birinci — safa alın. malıdır; bence bu bulvarların uc- ları denize kadar — dayandığından nakliyat gayet — kolaylıkla olür ve mühim tasarruflar temin edilebilir. Dolapdere, Yenişehir de Kasımpa' şadaki meydanla iltisak ettirilmeli- dir. Bu çizdiğiniz yollar etrafında he. men daha fazla bostanlar bulundu- gu için kolaylıkla istimlâk — oluna- bilirler. Stadyomu da buna göre or" talama bir sahaya yapmak elbette daha isabetli olur. Buradaki binalar da maliyet iti. barile gayet ucuzdurlar. Yani bu piânın gayesi lüksten, ziynetten ve süsten önce şehrin muhtaç olduğu ana yolların açılmasına istinat et- melidir, Bu takdirde şehir bir taraftan da kendiliğinden ümrana — kavuşmuş bulunur. Belediyenin imar için, şehre giren vesaitinakliyeden küçük bir duhu- liye alması gibi bir fikir de akla geliyor. Sanırım ki bu çok yardım- cı olur. Belediye yaptığı — masrafı pek az bir muddet içinde itfa etmiş olur.,, te“ş'kilâtında tayinler, Denizbankım yerine kuı-uımki feşkilâtta yeni bazı tayinler olmuş" . tur. Limanlar umum müdürü ola. ' cak olân Raufi Manyasın muavinli-| ğine İzmir liman işletmesi mü - dürü Haşmet, deniyolları umum müdürü İbrahim Kemalin muavinli- ğine de Yusuf Ziya Kalafatoğlu getirilmişlerdir. Denizyolları umum müdürü İbra- him Kemal Ankaradan şehrimize gelerek henüz yeni vazifesi kendi- sine tebliğ edilmediğinden Üsküdar traravayları müdürlüğü vazifesini İaya devam etmeğe başlamıştır. Bugünlerde Denizbank umum mü - dürü Yusuf Ziya Erzine Ziraat Ban kası meelisi idare reisliği vazifesi hakkında tebligat yapılacaktır. İb - rahim Kemal Denizbank umum mü- dürlüğünü yeni teşkilât kurulunca - ya kadar vekâleten yapacaktır. 11 vapur siparişini “alan İngiliz Swan Hunter firmasmın şehrimiz - deki mümessili dün Yusuf Ziya Er- zini ziyaret etmiştir , —— Hisar vapurunun enkazı çıkarılıyor Geçen sene büyük bir fırtınada Karadenizde batarak 21 kişinin bo - Bulmasına sebep olan Hisar vapu- runun denizden çıkarılması için ça- lışmalara başlanmıştır. Geyve kurtarma gemisi mütehas- sıslar ve dalgıçlarla Tavşanadasına gitmiştir, Şimdiye kadar gemiden iki kazan sağlam olarak çıkarılmış- tır. Hisarm bütün aksamı parça parça çıkarılacaktır. Deniz Ticaret müdürlüğü —memurları da çıkarma işine nezaret etmektedirler. PELRDPPEARTDGA » Çocuk narin ve nazik bir fidan gi- bidir. Bakılırsa gürbüzleşir. Çocuğu sev, Sevecek kimsesi olmıyan yav . ruları da hatırla, yılda bir lira ver Çocuk Esirgeme Kurumuna üye ol! (Ç. E. K,) kooperahh zarar etli Plânçolar umumi heyetçe tasdik edilmedi. Denizbank * kooperatifi heyet toplantısı dün saat 14 te De- nizbank umum müdür —muavini umumi Hamdi Emin Çapın reisliğinde Tophanedeki muhasebe binası salo- nunda yapılmıştır. Kooperatif ilk dela olarak ge- Ççen yıl 11 bin 222 lira zarar ettiğin. den bilânçolar ve senelik hesaplar umumi heyet tarafından tasdik edil- memiş, bunların tetkiki istenmiştir. Bu talep üzerine Baha, Abdullah, Sadi, Cemal ve Şerafettinden mürek kep beş kişilik bir heyet seçilmiştir. bütün hesaplarını gözden geçirecek ve 19 mayısta yapılacak fevkalâde içtimada umumi heyete arzedecek- tir. Yeni idare heyeti seçimi de o gün yapılacaktır. N İdare heyeti râporile zararın, va- pur konsümasyonlarının azalması ve kocataş su ve gazozundan zarar edilmesi ile meydana geldiği anlaşıl mıştır. Yeni idare heyeti kooperatif kadrolarında yüzde elli tasarruf ya. pacak ve azaların çoğalmasına çalı- şacaktır. B DF LA e Yeni İspanya sefiri tayin edildi Burgos, 19 (A.A.) — Lopez Do riga İspanyanın Ankara elçiliği. ne tayin edilmiştir. Goönzales Arano Norveçe ve Garcio da Yugoslavyaya tayin o. lunmuşlardır. Teşekkür Koço tarafından çalman 950 lira paramı İkl gün zarfinda meydana çikaran ikinci şube müdür ve mai - yeti memurlarına alenen teşekkür ederim Heyet bir ay zarfında kooperatifin | de olmak iczap eder. kalıyor, kalmış şayılır. sında her nabilir. artar. vabinı vermek pek basit olur: leki kurslarla önleme icap eder. neticeyi meydana getirir. İş sahasında hercaimeşreplik ve tereddi âmilleri Yazan: M. DALKILIÇ Tahsil, ilkoku'ldan başlar ve üniversitede zihayet bulur, Tahsil etmiş denince bu dört devri ikmal etmiş olmak akla gelir ve böyle Halbuki tahsili normal bir yaş seyri ile yapan Türk çocuğu li- seyi ancak 18 yaşında bitirmiş oluyor. Ve bugünkü hayat zaruret ve mecburiyet ve ilcaları karşısında pek az aile evlâtlarımı bu yaştan sonra da okutmak imkânmı bula- biliyor. Çoğu liseyi kâfi bularak hayata atılmak zarureti karşısında Halbuki lise tahsili, bir ihtisas tahsiline ancak hamluyıeı ma- hiyette bulunduğuna göre, genci tam ve matlüp olgunluğa ve ke. | — — male eriştirmiş olmaz. Bu çocuk, A Üniyersite bir taraftan ihtisas temin ederken diğer taraftan | " da bilgi ile mücehhez tam vo olgun ve kâmil bir şuur hazırlamış olur. -. Bugün Türk cemiyetine böyle gençlik lâzımdır. Bunda şüphe- l miz yoktur, Fakat bir taraftan da mecburiyetlerin, heyesli ve müştak olmasma rağmen bir çocuğu bazan hattâ ortadan hayata fırlatıveriyor, liseye bile tahammül brrakmıyor. Bunun biraz K da ümit verici ve güven temin edici müeyyidelere dayanan bir sebep. li ten tevellüt ettiği de inkâr götürmez. Birçok aileler oğlunun lise tah ü silini ikmalini bekliyerek onu, mürüvvetini görmek üzcere, İşe sev- kederler, Belki üniversiteyi takip ettirmek kudretine sahiptirler, a- ma, aile bütçesine bir faal taraf daha bulmuş olmak giki bir zaf ile £ çocuğu tahsilinin yarı yolunda bırakırlar. Bu mücyyideyi, devlet kadrolarında lise mezunlarıma ve orta mektep mezunlarma göre | yerler bulunması gibi bir vaziyet meydana getirmektedir. Genç, liseyi bilirince hayatını mütevazı da olsa şu veya bu me, muriyette temin edebilmek imkânlarına sahip kılmmıştır, Bugün on sekiz yaş, cemiyetlerin bu çok hızlı yaşayışları ara- ; — şeye karşı tam ihtiras, iştiyak ve hasret yaşıdır. Bütün ? bir tahsil boyunca kendini herhangi bir arzusunda tatmin edilme. miş bulan genç, bu tahsili bitirir bitirmez az veya çok bir kazanca £ — geçmek hırsı ile tahsilini yarı bırakmağa rıza gösterir, O halde dev- let memuriyetlerindeki bu kayıt tahsili tevkif eden bir âmil midir? Yukardaki muhakeme tarzına göre şüphe yok ki tahsili önle- yici bir ümit kapısıdır. Fakat bunun böyle olmasında ne dereceye ka dar mahzur düşünülebilirse o dereceye kadar fayda mülâhaza olu. Dar ve imkânsızlıklarla muhit bir alle bütçesinin tazyikr al- İ tında ancak liseyi bitirinceye kadar takat bulabilen, aksi halde, ye- £ se düşebilir. Ve bugünkü mevzuata göre ay arla.nmıg teşekküller Jiçinde tahsil derecelerine.göre vasatlar bulunmuş olması da bir za- mrethı.llndedtr mnımieyhbnvınnıkmdîıineomniyethukbl len bir lise veya orta mektep mezunu ailesi bütçesinin bed taliinden meyus olmağa kalkışmadan cemiyete az çok faydalı bir unsur ola- bilir. Fakat genç zihniyetin kazanç sahasmdaki ihtirası eksilmez, ? — İşte böyle blr ruhi tezahür karşısında bu genç; İntisaplardan İs tifadeye kalkmak, fırsatlardan faydalanmak, branşmı değiştirmek, memuriyet değiştirmek, oradan oraya geçmek gibi bir hercalmeş. | replik içinde yavaş yavaş tereddi eder. O halde çok mühim bir dava karşısmda kalırız: Bu, cemiyet : için hiç de doğru olmayan vaziyeti nasıl önlemek mümkündür? Ce- Tahsilini ikmal ettirmek ve yani iktidar ve ehliyet nisbetinde kazanç ve ilerleme imkânlarını v ereb!lmek için tahsil noksanmı mes- Ve böylece tahsili yarım kalmışların bir tırıftnn meslekt kurs- larda daha pratik bilgilerle tcehizi ve liyakat ve ehliyetlerinin M müsbet bir şekilde neması temin edilmiş olacağı gibi, diğer tı.rı.!tın' d da tahsili ikmal etme lüzumu ikame edilmiş bulunulur. < 15 Meslek ve branşlarma göre yüksek tahsille mücehhez olmıyan- lar yüksek kurslarda bu noksanları telâfi olunmak üzere İstlkba- | linden emin kılmır, Bu, bir meslekte temerrüdü, mutlaka lâyık olmak İ gibi yüksek bir hedefi, bir memuru zamura uğratmamak gibi bir Türk cemiyeti için tahsili yarıda zaruretlerin, *#0FNERE MA AAREE 1_' çi ÖL Yaptırılacak ıilkmektep binaları Bu seneki şehir ve vilâyet büt- çesine İstanbul ilk mekteplerinin sıhhi ve geniş binalara sahip ol- ması için tatbik olunacak büyük bir proğramın ilk adımını teşkil edecek tahsisat konulmaktadır. Vali ve belediye rTeisi —Lütfi Kırdar, şehrimizde yaptığ 1 tet- kikler ssrasında gittiği yer semtte bilhassa ilkmektepleri görüp tet. kik etmeği en lüzumlu bir vazife bilmişti. Valimiz bu tetkikler sonunda ilk mekteplerin bina vazıyetmden hiç te memnua görünmemiş, mek teplerin büyüt bir kısmının gayri sıhhi ve mektep olmağa — müsait olmıyan binalara yerleştirilmiş ol- duğunu müşahede etmiştir. Bu- nün için ilk mekteplerin — maddi vaziyetlerini bir proğram dahilin. de düzeltebilmek gayesiyle yeni- den ve süra'tle ilk mektep bina- ları inge edilmesime karar veril - mistle . Önümüzdeki ders senesinde şehrin en ziyade ihtiyaç görülen yerlerinde yeni ilk mektep binala- <i K n &1 inşa edilmiş olacaktır. Bütçe ile birlikte, bu inşaatın tahakkuku ._ de proğramlaştırılmıştır. " Diğer taraftan bu ders sene« sinde Fatih, Eyüp ve Kasımpaşa, da açılıp işçi çocukları için fevkas lâde iyi netice veren barındırma odaları da gelecek ders senesinde şehrin diğer işçi mımntakalarına da teşmil olunacaktır. Aile yuvasının saadetini istiyora san içki içme! (Ç.E. K , Minimini yavrularm — göğsünüze takacakları rozetleri kabul ediniz. Bu yardımlarmızla yoksul yayrula. rı kurtarmış olacağız! (Ç. E. EK,) ZAYİ — Eminönü malmüdlü Sündeki tekallt maaşrma alt z mühürümü kaybettim, Yenisini yap tıracağımdan eskisinin hükmü yol " tur. H. Tarık US: *,