20 Nisan 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 14

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Yıldızlar nasıl meşhur - oldular (Baştarafı 8 incide) Ernest Lübiş dudaklarından eksik olmıyan yaprak cıgarası yüzünden şöhretini ve muvaffa- — kgyetini temin etmiştir. Bazan da yıldızlar kullandıkları eşyayı her. Şarlonün, bastoniyle, koca kun- kese tanıtırlar.. #duralarını tanımıyan kim vatdır? olmak için bastonundan yardım istememiş, bilâ- kis kendisi kullandığı bu iki nesneyi ebedileştir- Bo miştir. | Halbuki Harold Lui ranmiştır. rüz, eski Fransız gözlükleri sayesinde ta. Zaten sade sinema yıldızlarında değil, yer. — yüzünün büyük adamlarında da ayni hali görü- 4 cumhurreislerinden Dumerg tebessümü ile meşhur idi. Piyer Laval boynun- / dan ayırmadığı beyaz kravatı, Heriyo dalma du. daklarr arasında tuttuğu piposu, İngiliz başve- Şarlo meşhur — üç idefa evlenip —. Ei a eei b BEL Ü Ze ll kili Çemberlayn şemsiyesi ile meşhurdur. —Bu eşayayı bu adamların elinden almız. Krymetle - lerinden bir şey kaybetmezler. rinden çok kaybederler. Sonya Heni, patinaj yaparak şöhret kazan. mamış olsaydı, yıldız olamazdı. Hüget mamiyle unutulmuş olurdu. yıldızlar bugün evlenip boşanmayı şöhret vesi- lesi ve reklâm olarak kullanıyorlar. Görülüyorki meşhur olmak için baş vurula- cak vasıtalar var, cak bir defa kullanılır. Bir yumurtayı vurarak yerde durdurmak Kristof Kolombu meşhur et- mişti. Fakat ayni hareketi ikinci defa yapmak bugün kimseye şöhret vermez. Bugünün meşhur olmak istiyen yıldızları yeni ve görülmemiş ça- reler aramağa mecburdurlar. HA'BER— Akşam Föstar - Fakat şöhretle- Düflus boşanmasaydı, bugün adı ta. Zaten Amerikalı Fakat bir şöhret vasıtası an- Fenerleri asalım sevgilim ' (Baştarafı 10 uncuda) — man yzldızları seytettiğimiz kaya- —| nn üzerine çıkarak lâcivert bir — kurdelâ gibi söğüt ağaçlarının a. | Fasından geçen derenin tatlı şı- 0 Kıltılarını dinledik. Yıldızlar birer. © birer karanlık perdeletin arkasın- | dan çıkmağa başlıyordu. Ellerimi — tuttu * “Sana bir şey söylemek — istiyorum Layöbşin. Eminim bu- na sen de memnun olacaksın. Biliyormusun ki karşı çiftliğin ihtiyar sahibi üç sene evvel at. tan düşerek gözlerini kaybetmişti. ',Cıeçenlerde doktor (Gaus) dan bir — Mektup aldım, ihtiyara gözlerini — İiade edecek ameliyatın beni bek- lediğini yazıyor.,, Korku ile —bağırdım. “Alis'in büyük babası mt demek istiyorsü- nuz ?, Normana görülmez bir —- tehlikenin yaklaştığını hissediyor- — düm, Çünkü o çiftlik hiç bir gün — Normana uğur getirmemişti. - *H “Evet Layöbşin, seni sevdiğimi — anladıktan sonra ondan artık hiç j nefret etmiyorum. Hem bu ame. | liyatı yaptıktan sonra eski karan- — İik hatıralarımın büsbütün siline- — ceğine kanaat getirdim.,, Etrafı, vadiden tepelere doğru yiıkselen derin bir sessizlik sar- — mışti. İnsan kalplerinin ulühiyeti sembolize eden bir sessizlik... Yıldızlar daha fazla sıklaşmağa | daha çoök parlamafa başladı, “E. - Nwet, İdedim, şimdi seni anlıyor ve LidaBarova, Rober Taylorla (Baştarafı 8 incide) ; yolarında çalışan Lidakla sinema şinde dolaştığını söylüyor. Fakat yıldız bu dedikodulara aldırmı - yor; ne kendi eski aşkına, ne de yeni sevgilisine dair hemen hiç bir ';ey söylemiyor. Lida bundan bir kaç sene evvel meşhür — Alman yıldızı Frölih ile evlenmitşi, veyahut her kes bu iki yıldızı biribiriyle evli biliyordu. Bir hayli zaman Berlin de ve Sen - Morisde mesut bir ha. yat yaşadılar. Fakat bilinmiyen sebepler yüz'inden bir gün iki sev dalı biribirilden Aayrıldı. Frölih sevgilisinin aşkıyla inleye inleye | dertli âşıklar gibi âsasını eline al. dı ve dünyayı bir baştan bir başa dolaşmağa başladı. Bir müddet sonra da Gobelsin ||himayesi altınde ve-Berlinetijda takdir ediyorum.,, ÜRÜKLENEN son bahar| yapraklarının en parlağı pencerenin kenarına takıldı kaldı. Açılan kapinın hafif gıcırtısile daldığım rüyadan uyandım. Göz- leri zafer ışıklarile parlıyan Nor- man içeri girdi, yan'ma yaklaşa- rak beni kollarına aldı ve “ka. ranlık hatıralarım tamamile silin- di Layobşin,, dedi. Güstav. sevişiyor hayatından çekildi. Ve gene anla. şılamıyan sebepler yüzünden Li- danın Almanyada film çevirmesi menedildi. Ondan sonra yıldız Praga çe- kildi ve orada yerleşti. Pragida Lidanın casusluk yap- tığına dair rivayetler vardır. Bu kadar çok dedikodular karşısında kalan Lida artık Pragda kalmak istemediğini, Holivuta gitmek ni. yetinde olduğunu söylüyor. Fakat bu hniyeti, hakkındaki dedikoduüları bir kat daha arttır - mıştır. Herkes Lidanın Rober Taylora kavuşmak için Holivuta gitmek istediği fikrindedir. Bazan da Lidanın Çek milleti. Çapa Markanın Erişilmez b'r kuvvet olduğunu HORSCONCOURS) mükâfatı vermek suretile tasdik ve kabul etmiştir. ÇAPA MARKA HUAT UNLARI Sıhhatimizin yardımcı kolları Nefis baharat : Yemekleriniz lezzst ve işliha kaynağıdır ... Tarih tesisi: 1915 M. NURi ÇAPA Beşiktaş nin milli yıldızı olmak emelinde 'Bulunduğu ' ve binaenaleyh Prağ- dan kat'iyyen ayrılmıyacağını da söyleniyor. Fakat kendisi bu ri. vayetleri ne tasldik ediyor, ne de tekzip.. — N& Cep Kütüphanesi Yazan ve Türkçeye çevirenin adı . Kader (Voölterden) Asım Us Ölimpiyad oyunları Vildan Aşir esrarı (Galopin'den) G. V. nolları Asım Üs Şark Ekspresinde cinayet (Chrislie'den) V. G. Etrüsk Vazosu (Prosper Meirme'den) Haydar Rifat Her memlekette Lirkaç gün (Muhtelif müclliflerden) Muhakkak olan bir nokta var: â Lida vakia Pragda film çeviri-| 3 — kulerans Terras yor. Fakat hayatından memnun| 4 Yugoslavya seyahat değildir. Yirmi beş yaşında çok| 5 güzel bir kadın olan Lida bu- g gün eski şaşaasını kaybetmış.tır Ve Kirtek Bi Pragda mesut olmasına imkân 8 s Bi Son korsan (Fon yoktur. Ona başka ve geniş ufuk-| 9 lar, başka ve geniş diyarlar lâ.| 10 zımdır, di Lüknerde'den) Felhi Kardeş Kafkas hikâyeleri (Kazbek'ten) Niyazi Ahmet Son Ehlisalip muharebeleri (Kollins'ten) Ahmel Ekrem 276 Futbol kaideleri Nüzhet Abbas Sayıfa 203 120 304 112 360 64 352 376 190 40 Krş. 15 10 20 10 20 20 20 20 10 20 10 B 202 D4 - tirsrak? — Beyendifğinizi almız, deli. Kâhya içinde beş parası ol . madığı eşyaların yüksek fiyatla «— Biliyorum müsyö, doğrusu ğ vacIlımımız pek büyük oldu. Bu. — 0 nmun içindir ki size karşı minnet- — datrlığım sözle kalmıyacaktır. ve k.: verde dağınık olan eşyaları * gos- KATFIRAMAN HAYDUD rebilli. ay Rolan buraya devam etti. yalinden aldı. çalışmak süret'le dürt ayda bim. — Ya moödeli? O halde dört — Hayır, ressam modeli ha « Şair kendi kendine l.luşundu- ' — Bu kadar yüksek bir haya. le, bu derece bBüyük bir kudrete KAHRAMAN HAYDUD tatlr tebess'im... Ya elbisesi, ne ziynet, ne renk.. Ah Tityen! Tit yen, gelecek asırlarda sen de be- nim gibi benim kadar olacaksın.. Sonra düşündü: — Peki ama, ben bu tabloyu ne yapacağım. Zengin olsay - dım saklardım, halbuki zengin meşhur satılmasından dolayı sevincinin verdiği cömertlikle gülüyordu. Aretene gelince, ikinci bir tek life hacet b rakmadan intihap et mek için sarayın salonlarını do- laşmağa baçladı. Elinde bir me şal: tutan kâhya da arkasından geliyordu. Dar bir yera girdiüler. Purasi tezyinat ve telvinat itibarile o devrin ea yüksek şahezerlerini bir arayâa toplamış tihpkı kapalt bir köcre idi. Fakat şairin naza: rı diçkatizi her *-y.’.z'ı evvilal. tin cozşev 3i Hlvik ber tahlo ccl- betti. — O... Onun resmi burada ha! Diy2 mırıldandı. Kâhyaya döndü. — Bü resim timin, biliyor mu- sunuz? — Sabık reisicumhur Kandi . yanonun oğlunun. — Emperya demek onu tanı- Yordu, — Bilmiyorum, yalmz bildi - ğim bir şey varsa © da bü resmi Yapan ressam gece ve gündüz — (e , Kd , f p ae Vx f İ aa malik yalnız bir tek ressam bili- yorum, dedi. Sonra yüksek ses- le sordu: y — Bu ressamın ismini biliyor musunuz ? — Evet, Tıtycn' — Zaten anlamıştım, vay şey- tan herif vay. O kadar yalvar - dim da benim resmimi yapmaür, Ve ise, kâhya eferkli, ben tablo.. yu alryorum. Kâhya suratını ekşitti, — Şey, çerçevesi tamamen al- tındır, — Hay sersem budala, çerçe- vesi senin olsun. Onu çıkar, ba- na resmi ver. — Başüstüne, şimdi! Hemen. Bu suretle üstat Tityenin e * linden çıkan Rolanın tablosu Aretene geçti. Sarayına döner dönmez resmi bir çerçeveye koy du. Karşısına geçerek tetkike başladı. — Cidden, pek nefis, Üüstat 'Tityenin bütün eserleri gibi ne. fis! Gözlerinde ne kadar tatli ; ldudaklan' üzerinde ne K OER VP a B OU b - h FN B T — Ç 5a değilim, satmalıyım.. Şair birkaç gün bu - tabloyu kime — Ssatabileceğini düşündü. Bir sabah birdenbire bağırdı : — Buldum, buldum. Yatazından fırladı. okşıyarak: — Âlâ, hem de çok âlâ, dedi. Dulduğum fikir pek dâhiyane, tım bana, benim gibi bir şairin düşüncesine lâyık. — Margarita! Çabuk yemeği- mi hazırla, Paula, sen de benim pembe satenden elbisemi ve man tomu getir. Şiyara, hani beyaz tüylü şapkam, çabuk olunuz. Aretenler koşuştular. Kimi ye. mek hazırlıyor, kimi dolapları boşaltıyor. Elbiseleri arıyordu. Yirmi dakika kadar sarayın i . çi şairin bağırmaları, küfürleri jiçinde çınladı. Sonra birden de- Sakal t frin bir sükünet ârız oldu: Areten yemeğe oturmuştu. Karnı doöyunca asabiyeti ha - fifledi. Güzel göndülünün ha - zırlanmasını emretti. Sonra ba- 200 — Hanya, DPerina, nered:? — Ölünün yanında, dirilerlz meşgul olsa daha iyi eder, — Sus Pakofila, Perinanın a. yakkabısının ucunda senin ka - fandan ziyade akıl ve zekâ var.. Peki, peki a 'mlamaga başlama, ço cuklar. Eğer ışımlde muvaffak olursam hepinize şark işi birer atkı alırım, Fakat gürültü etme- yin, Ölünün bulunduğu yerde hâkim olan süküttur. Böyle söyliyerek gondülüne bindi, Rolanın resmini içine yer- leştirdi. Şairin göndülü Dandolo sara « yının önünde durdu. Saray, için de kimse yokmüuş gibi tamamen sakindi. Bir uşak Aretene efendisinin birkaç zamandanberi Altıyeri sa rayında öturduğunu bildirkli. Birkaç dakika sonra Areten başkumandanın sarayma gelmiş. Dandolunun huzuruna kabul için uzun uzad ya ısrar etmiş ve ni . hayet ikinci kat salonlarından birine alınmıştı. İki uşak da tab- loyu getirmişti. Birinci katın zabitan ve as - kerlerle İdolu olmasına Tağmen ikinci kat sessizlik içinde yüzü- yordu. Şair: — Vay tahnına! diye düşündü. Yoksa bizim evde piP a 'ı'ı* in FY DN MEŞ N e K C m t ĞA olduğu gibi |burada da bir ölü mü var? " Ankara Radyosu 20-4-39 4 Perşembe - 12.30 Program, 12.35 Türk B” PL 13.00 Memleket saat ayâarı Üü ve meteoroloji haberleri, 18.15"14- - zik (Karışık program) PlL.). 1780 ? nüşma (İnkılâp tarihi dersleri « 4 kevinden naklen), 18.30 Progfam* ü Müzik (Neşeli müzik PI.), 19. nuşma (Ziraat. saati). 19,10 '1'111'ıı ziği (Fasıl heyeti), Celâl 'Doi“*' arkadaşları, 20.00 Ajans, mew*" haberleri, ziraat borsası (fiyat): ” Türk müziği, Çalanlar: Vecihe, Hi re Fersan, Refik Fersan, Kemal * İ' yazi Seyhun, Okuyanlar: Mü“â Benar, Mahmut Karmdaş, 1 — ",ı han peşrevi, 2 — İshakın İsfahal * kı Canda hasiyet mi var, 3 — n mut Celâlettin paşanın — Isfahâf *” | kı — Dili biçare senin için. 4 — - mal Niyazi Seyhun kemançe taki 5 — Rahmi Beyin — Isfahan şerti Etme beyhude figan, 6 — İsfahaf ? kı Fesliyen ekdim, 7 — İsfahaf * semaisi, 8 — Hüseyni türlü — 157 bügün ağlamış. 9 — Sadettin KN nak türlü Senin yazım kışa ben"' — Türkü Kevengin yolu bu m“ 21.00 Memleket saat ayarı, 21.00 * nuşma (Mizah saati). 21.15 Fs (6 tahvilât, kambiyo nukut borsasi. 'j yat), 21.25 Neşeli plâklar, R- SÜ Müzik (küçük orkestra, Şef: " Aşkın). 1 — Glessmer — Sar kentl” rında, 2 — Eries Esir, 3 — BW Vals entermezosu, & — Lincke - ? marş, 5 — Valter — Kukların dan”' — Lincke — Olimpoya köyünde, _ Valente — Kırmızı işıklar saçan Yf | 9 — Dohnanyi — Düğün valsi, v müzik (Romanslar ve saire Pl.! Müzik (Cazbant Pl.) 23.45—24 söf jans haberleri ve yarınki prografı : Cuma - 21-4-39 12.320 Program, 12.35 Türk mü'” PL 13.00 Mem'eket saat ayarı, 8)7 ve meteoroloji haberleri, 13.15—14 © Zzik (Karışık program PI.), 17.30 * J nüşma Çİnlâp Lürihi GerSleti. — M kevinden naklen), 18.80 Program, 187 müzik (öperet müziği PI.), 19.00 P nuşma, 19,15 Türk müziği (Fasıl " yeti). Tahsin Karakuş ve arkadaşl” Hakkı Derman, Eşref Kadri, Gür, Hamdi Tokay, Basri Üfler, 24" Ajans, meteoroloji haberleri, zi borsası, (fiyat). 2015 Türk m Çalanlar: Zühtü Bardakoğlu, CeWt Çağla, Kemal Niyazi Seyhun, Okuyf ” lar: Halük Recal, Melek Tokgöz, İ © Şemsettin Ziya — Hicar şarkı — B” görse seni, 2 — Rifat Beyin — HİT şarkı — BSislendi hava, 3 — Rahi Beyin — Hicaz şarkı — Akşam ©| yine sular. 4 — Zühtü Bardakoğlu — Santür taksimi, 5 — Dedenin — *” taraban şarkı — Gözümden gönlüm * den, 6 — Dedenin — Şetaraban ş&f” — Gecemiz, 7 — Üzküdarlı Ziya F” yin — Tahir buselik şarkı — NİW aigâha kall oldum. 20.45 Türk müzi (Saz eserleri), Çalanlar: Fahire per san, Refik Fersan. 21.00 Memleket ** at ayarı, 21.00 Konuşma, 21.15 Eıhlq tahvilât, kambiyo , nukut borsası Ü” yat), 21.25 Neşeli plâklar R. 21.30 M zik. (Riyaseticumhur filârmonik orkf trası), Şef: Praetorlus, 1 — R. Helke berger - opera balosu: Opernbali Wğ retinden, 2 — J. Strauss — “Viyana manında masallar,, F. Lehar , “ANF ve gümüş,, 4 — J, Stauas | “Güzel w*' vi Tuna,, 22.30 Müzik (0pera. arysl ;5* PL) 23.00 Müzik (Cazbant Pl.), 2 — 24 Son ajans haberleri ve ys.ı'm'ı program, —H Yeni Neşriyat Yeni Adam Yeni Adamın Abdülhak Hâmlt 4* yısı çıktı. Bu haftalık fikir ve san* gazetesinin bu sayısında İsmâ” Hakkı Baltacıoğlu, Hüsamettin B“' zok, Hasan Âli Yücel, Sadri Ertef” Nurullah Ataç, Kemal Emin, Er * cüment Ekrem, İffet Ömer, Fuf' İzer imzalı yazılar vardır, Ayriet müuhtelif tercüme makaleler, İç 5”" vete, dış sosyete, kültür, kitap © berleri yer almaktadır. Bu kr:rrnf’tlj çazeteyi hararetle tavsiye ederiz. A | ERTUĞRUL SADI TEF SŞehzadebaşı (TU n—ü“”x Tiyatrosunda bu ığ;ww

Bu sayıdan diğer sayfalar: