f : . b 4 : h i Kendey Pikto; rial'dan: Pe, Zir Kebek'i kaybettikleri sırada HE İİ (1727-1759) , ölümünden on #wvelki tarihi taşıyan bir mektu- ' e yazmıştı: İİ ap Dir mrüşküllerden müşkül beğen. (ğe elinde bulunuyorum ki, meye Herereğimi ben de bilmiyorum... | ii edersem bu cümle bugün de fer RK Hi Aözindarı söylenebilir. Çünkü bu İliş çitler Çekoslovakya © meselesinde ik, © Vermek mecburiyetinde bulu. ik M Bu karar yalnız bütün dünyayı , | Baz! İdaresinin atisile alâkadar ol Jp nde mühimdir. İs NN | im biri vardır, şimdi o Pariste “iy, YO. etkiden nazi partisinin azâla- iyi İmiş ve 1923 teşrini sanisinde iy, İh İsvanından sonra Hitler hapse” eN #aman onunla beraber bulunmuş. Sü, Övlediğine göre Hitler, o teşebbü Büvaffakiyetsizlikle meti daha böyle müşkül vaziyette kal ler 1 Bağ. © kdar mütesssir olmuş ki, ölümü ettiği İçin değil, ayni zamanda | Siyasi hayatında bundan evvel *ertih edecek hale gelmiş. Hattâ |, Masilsa tedarik ettiği bir tabâm an arkadaşı almış. tey iki Hitler tekrar Beni uş ve: Ki, “İm daha yapabileceğim bir çok iye akuna karar verdim, demiştir. | ilg, “İn hayatımdaki ikinci müşkül an e. esinin 30 haziran gecesi olmuş” bei t partide çıkan (isyan çabuk Ş MIŞ ve o gün, nazi İdaresinin ma" yn him bir tarih olarak kalmıştır. Mg hn Hitler üçüncü defa olarak müş iş öp Vaziyette bulunuyor ve mühim ci ! ir Jüe ( Vermek mecburiyetindedir. Bu i kararda bundan evvelki di- Müşkül anda olduğu (gibi, onun i istikbali ile alâkadardır. Met görüşümde © aldanmıyorsam 1 Kek vaziyete sokan şey, vere. Nİ her ne olursa olsun, nazi ida" ç Ming İYi bir netice doğuramıyacak ol- Metinde münkün olduğu kadar ile ağa Mar karar verirse, harp demek- P , 1 Çiktıktan sonra da, İngiliz hü- Râyet sarih şekilde söylediği Dn neticesinin neye varacağını *tmek şirmdiden kabil değildir. İikanlığı vaziyeti eline almak östi- Bkle dökülünce Alman genelkur. rin harbetmek istememesinin yalnız biridir. A İdaresi Bm Almanların zihninde yer | Sti, öter, çünkü bu tdare onları eski" edilir bir millet yapacağı" iş muahedesinin ( zilletlerinden Sn vaadetmişti. yi bu vaitler yerine getirilmiş bu Tagi Orun üçin ,1988 senesinden gor. vi İdaresinin artık vazifesi kalma” Sündilebilir , in. Hitler, umumi bir harp do a «*£ bir harbe sabebiyet vermek- Almanlarına muh. Wi, “aliyet idare hakkı veren, fakat ys b at bir devlet o tabiiyetinde ir hal şeklini kabul edecektir. böyle bir hal şekli ne Südet Al- & işime yapılmış olan taleblerle, ilgi p irk siyaseti ile kabilitelif ve, le bir karar Alman efkir e Za acaba nasıl bir tesir husır ekiş? A evvelâ, iyi bir neticeye vani- Kya hakkında propaganda yapıla ği Akt sonra tahlil ve terki baş. ça — Mevki sahibi bulunanlar arâ" Bizliden gizliye, fakat manalı ! gede hoşmutsuzluklar görülecektir. a Mya #lde edilmiş olan arasın! Didir diş Yapılacak ve bunun netice. İYE araştırılacaktır. #, | Hitler'in kararı: i Müşküllerden müşkül beğenmek! ir Si z Z Sİ İngiliz muharrırine göre skoslovakya meselesinde verilecek karar, nazi idaresinin atisile de alâkadardır Acaba o zaman nazi idaresi Almanya henüz kâfi derece kuvvetli değil, henüz bazı fedakârlıklar yapmak mecburiyetin deyiz diye cevap verebilecek mi? zannet- mem. Belki, Almanya böyle bir anlaşma- ya girerek dünya sulhuna bir kere daha yardım etti denilecektir. Bundan başka, Her Hitlerin kuvveti ve belki Her Hinlerin gizli polisinin herkesi ikna edici iktidarı ile parti şeflerine, na. zi idaresinin harici siyasette (değişiklik yapmasını icap ettiren anın geldiği ka- bul ettirilecektir. Levazım Amirliği satınalma komisyonu ilânları T No. tü Dikimevi ıçın 96560 adet Dü- yük kopça 229, 382 adet küçük kopça 10.938 cumartesi günü saat 1130 da Tophanede levazım âmirliği (osatmalma komisyonu reisliğinde pazarlıkla eksilt- mesi yapılacaktır. İsteklilerin belli gün ve saatte komisyona gelmeleri. * * * (180) (6182) İstanbul Deniz yollaması (için 25:30 ton hacminde ve 25 beygir kuvvetinde bir hamule motörü 19-9-938 pazartesi gü nü saat 14,30 da Tophanede İstanbul levazım âmirliği satnalma komisyonunda açık eksiltmesi yapılacaktır. Keşif bedeli 2231 lira 32 kuruştur. İlk teminatı 167 lira 35 kuruştur. Şartname ve keş- li komisyonda (görülebilir. İsteklilerin kanuni vesikalarile beraber belli saatte komisyona gelmeleri. (178) (6095) di.» Te İstanbul Levazım Amirliğine bağlı Mmüessesat için 219000 kilo patatese veri. len fiat Vekâletçe pahalı görüldüğünden 139.938 salı günü saat 13 de Topha. nede İstanbul Levazım Amirliği satmal- ma komisyonunda pazarlıkla eksiltmesi yapılacaktır. Tahmin bedeli 14235 lira, ilk teminatı 1067 lira 62 kuruştur. Şart- namesi komisyonda görülebilir. İstekli: lerin kanuni vesikalarile beraber helli saatte komisyona gelmeleri, (184) (6248) Veşekkür Sinema ve tiyatrolar kontrol memur- larından Baha Bulun ile elektrik şirketi muhasebe memurlarından Salâhattin Bu. Junun pederleri celep tüccarından Midil- lili Ahmet, evvelki gün vefat etmiştir. Cenazesi dün saat 12 de Cihangirde A- karsu yokuşunda 14 numaralı haneden kaldırılmış Firuzağa camij şerifinde öğ- le namazını müteakip Kasımpaşa âile kabristanına defnedilmiştir. Cenaze me. rasiminde bulunanlara teşekkür edil- mektedir. ZAYI Nüfus tezkeremi, şoför vesikamı kaybettim bulup getireni memnun ede ceğim, Kasımpaşada Doğruiş odun mağazasında şoför EKREM bir bina OVYET âlimleri, dünyanm en muazzam binasını teşkil eyliyecek olan Moskova Sovyetler Sarayının şimşek ve yıldırımlardan korunması için bir proje ba- zırlamışlardır. Bu iş, cidden çok zor bir işti. Meselâ Avrupanm en yüksek yapısı olan Paristeki Eyfel kulesi, hemen her se en, boralardan ve bunlarla beraber gelen yıldırımlardan oldukça vahim surette müteessir olmaktadır. Halbuki, Moskovadak! Sovyetler Sarayı, 300 metre yüksekliğinde bulunan Eyfel kulesinden 115 metre daha yüksek ola. caktır. j / HABER — Akşam postast “Haftada yetnişbeş kuruşla geşineceksin!,, Hastalıktan yataklara düşen kimsesiz genç bir kadına ermeni hayır cemiyetinin masamıza mektup Evvelki gün postanın yığdığı zartlardan birinden şu çıktı: Taksim: 59938 Saygıdeğer HABER gazetesinin direktörü Saygıh bayım; Sizinle konuşacaklarım ver. Kem dim geleceklim, fakat siyatik olduğum için biraz rahaisığım. İsterseniz siz ge- liniz veya yardımcınız varsa onu gön. deriniz. Ben sizin okuyucularımada” nım, Konuşacaklarım mükim şeyler dir. Lütfen gelecek olknsamz kapının zilini dört defa çalınız. Saygılarımla Manya. Adresim: Taksim Feridiye caddesi numara 30. Pek münis bir ifade ile başlıyan ve ev kapısındaki zilin 4 defa çalınmasını tavsiye ederek bitişi ile fidyei necat a rayan bir gangster tehditnamesine pek benziyen bu mektuba cevap vermeli miydi?. Karilerimizden olduğunu (#öyliyen ve siyatiğe tutulduğu için yatağından kalkamıyan şu Manya ağlı vatandaşın söyliyeceği sözler Taksime kadar zah - met etmeğe değer miydi? . Mektup çok işlek bir hatla yazılmış- tı ve türkçesi pürüzsüzdü, Bir müddet elden ele dolaştı; ve kim okuduysa mutlaka meçhul karlin davetini kabul etmek taraftarı oldu. Maamafih HA- BER muharrirleri ârasında şu tarrda konuşanlar da bulunmadı değil; “— Tehlikeli iş. Kapınm dört defa çalınması, içerdekilere (hazir olun, ben tuzağa tutuldum) demek gibi olacak, Feridiyenin evleri bir çok esrarengiz hatıralarla doludur: Mektup 'netameli bir macera vaad ediyor, Kapı arkasm- da bir tekmak yemek, keseyi üste ver- mek hesaba dahil gibi geliyor bana,,, Gözler Rasım Usa dikilmişti. Mek tup ona bitap ediyordu. Acaba gidecek miydi?, O, bu sırada yazısını hazırlamakla meşguldü, Haber direktörünün hakika- ten mühim işleri vardı, Fakat içimiz- de mühim işi olmıyan kimdi ki. Niha- yet merak ve tecessüs beni, diğer iş lerim arasından bu işe de vakit ayır - mağa sevketti, Akşam saat tam altr. da Feridiye caddesinin 30 numaralı evi önünde soluğu aldım. Dört katlı küçük bir ev.. Sarı sıvala- Tı yer yer kirlenmiş, kabarmış, parça parça dökülüyor. Demir bir kapı. Zili dört defa çe virdim, Gözleri dalgın bir adam kapıyı açtı: — Ne istiyorsun?. — Madam Manyayr. — Tanımıyorum, böyle birisini, Ve açtığı kapıyı hiddetle kapadı. Tekrar asıldım zile, Dört defa çaldım. Bu sefer kapı ellilik bir kadın tarafm- dan açıldı, Münis ve müzikli bir sesi vardı: — Siz gareteci misiniz? - dedi - TAT) fayet edeceği tahakkuk eylemiştir. Bu vaziyette yıldırım, lk döşemeler de binanm Binsnm inşaat esnasında MSI Eytfe! kulesinden 115 metre yüksek binaya bir şey yapamıyacaktır. Katlar arasındaki meta, ve bu İskelet te toprağa verilecektir. yardımı İşt2 budu & Fıkaraperver cemiyetlerini çok sıkı bir kontrole tabi tatmalıyız — Buyurun, buyurun... Gıcırdıyan merdivenlerden dördün- cü kata çıktığım zaman içim sızladı. Tahta üstünde demirden bir koğuş karyolası. Temiz, fakat yaması bol bir yorganı uzun ve mütenasip bir vücut * kabartıyor. Zeki parıltılı bir çift mavi göz ve temiz bir yastığa yayılmış gür sarı saçlar, Ahenktar ve çok güzel konuşmayı bilen bir genç kadın sesi; — Rahatsız oldunuz. - dedi. . Size çok milteşekkirim. Haber, gazeteleri- mizin en İnsani olanıdır. Kimsem yok. Sizi okuyorum, Size ailenizdenim gibi bir yakınlığım var. Onu görünce itira! ederim. Rahat bir nefes almıştım. Bu mektubu netameli bir maceratın başlangıcı sayan arkadaş haksız çıkmıştı, No kafamı patlatmış, lar, ne de keseme sarılmışlardı. İşte bu bayandan şu sözleri dinle dim; “*— Ben Eseyan lisesinde okudum. Annem, ayrıca beni mektep mektep dolaştırarak bir iki yabancı dil de öğreti Vankıyım. Bundan Üç “ay ev- veline gelinciye kadat hiç kimseye muhtaç olmadım. Zengin değildim. Fakat durmadan çalışırdım. Üç ay evvel siyatiğe tutuldum. Kazandığımı yediğim için kazanamaz olunca yeye- cek de bulamadım. O zaman aklıma memleketteki (oo yardım müesseseleri geldi. Bilhassa Ermeni F'karaperver Cemiyeti... Kendilerine, bana yardım etmeleri için müracaat ettim. Evvelâ cevap vermediler. Beyoğlu kaymakamma gittim. Onun tavsiye - siyle bir daha müracaat ettim. Bu se- fer yardım yapmayı vaad ettiler ama, beni bir hafta beklettikten sonra iki lira gönderdiler, “bununla iki ay ge çin,, dediler. Bu sefer vilâyete müra- caat ettim. Nihayet bana hastalığımın r devamınca, prensip olarak yardımı ka bul ettiler. Ne verdiler bilir misiniz? Haftada 75 kuruş. Hastayım, ev sı vermem, yemek yemem, ilâç almam lâzım, Bütün bunları fıkaraperver ce- miyetimiz haftada 75 kuruşla yapabi- leceğimi söylüyor. — Belki paraları yok. — Her yıl balo verirler. Tokatlıya- tun arkasındaki dükkânlardan bir çoğu bu cemiyetindir, Ermenice gazeteler A- merikadan, Mısırdan, Marsilyadan, Hindistandan bu cemiyete gönderilen paraların İisteleriyle doludur. Cemi - yetin idare heyeti azaları her yıl Pa- rise, Amerikaya gezmeğe gidebilirler. Bunlar ne ile oluyor? Bana öyle geli- yor ki bu cemiyet biz fıkaraların adla- rımızı sermaye edinmiş, her taraftan bol bol para toplamakta ve bize ver- memektedir. Bir cihet nazarı dikkatimi celbetti. Haftalık yardımı yaparlarken makbuzlara verdikleri paranın miktarı. nı yarmamaktadırlar. Niçin? Her hal- de Amerikada ve Mısırdaki hayırsever- lere bize 75 kuruş verdiklerini söyle- miyorlar, sanırım. Bunu kendilerine bildirdiğim zaman yardımıda kestiler... ... Genç kadının iddiaları ne dereceye kadar doğrudur, bilemeyiz. Belki, kar- şılaştığı müşkül vaziyetten doğan te- essürü onu bu tarzda konuşturuyor. Fakat şurası muhakkak ki memleket- te sosyal yardım eksikliği gün geçtikçe kendini hissettirmektedir. Bu işi obir ân evvel ve en mükemmel şekliyle ba- şarmak azminde Oolmamıza rağmen bazı mıntakalarda az çok iyi işleyen sosyal yardım mekânizması bazı yer « lerde ya kaplumbağa yürüyüşiyle yü- rümekte veya tamamiyle âtil bulun- maktadır. Bunun şebeplerini tahlil ederken biz Şu neticeye varmış bulunuyoruz: “Memleketimizde belki OKızılaydan başka kuvvetli, modern, metodla ça- ışan bir sosyal yardım şebekesi yok. Fakat mevcut küçüklü büyüklü hayir müesteselerini de pek yabana atmama- ıyız. Bunlardan bir kısmını rslâh, bir kısmının çalışmalarını tanzim edersek, bazılarında da varidatın me suretle sarfedildiğini kontrola imkân bulursak sosyal yardım işimizi bir hayli kuv - vetlendirmiş oluruz. Fıkaraperver Cemiyetlerini çok sik: kontrol etmemiz lâzım, * $# # EEE EEE KERE EE Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma Nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarınızı derhal keser, MEREE EEE icabında günde 3 kaşe alınabilir. AMENNMNNM la ş* Sovyet ölimleri, pas tutmaz çelikten yapılmış olan bir model Üzerinde, hemen her santimetreyi ayrı ayrı tet, kike tâbi tutmak Üzere, yüzlerce tecrübe yapmışlardır. Bu tecrübeler iki sene sürmüştür. Nihayet iki senelik tee, rübelerin neticesi olarak, flimler, Saraym yıldırımı çe. kecâk her noktağımı, toprağa konmuş bir buçuk #lâ iki metre genişliğinde muazzam metslik ekranlarla muha- faza edilmesini tekerrür ettirmişlerdir., Bu suretle konulacık ekranların, Sarayı ve bilhassa 100 metre irtifamdaki Lenin heykelini muhafazaya ki. esas iskeletine raptedilecek da boralara ve yıldırıma kar. Yeşil ışıklı hacerisemavi EÇEN ay içinde Aktiubinak şehrinin Üzerinden bü. yük bir haceri semavi, meteorit göçmiş ve bütün şehir parlak yeşil bir ziya ile aydmlanmıştır. Cenuptan şimale doğru seyreden meteoritin gökyüzünde bıraktığı kuvvetli yeşil çizgi, bir dakikaya yakın bir müddet silin. meden kalmıştır. şi korunması İçin husust bir tertibat düşünülmüş ve bu tertibat tamamiyle tesbit olunmuztur. İngant osmasmda, toprağa verilmiş olan bir kablo, ad! bir balon ile 600 metre yüksekliğe çıkarılacak ve bütün elektrik cereyan- larını ve yıldırımları, bu kablo kendisine çekecektir.