Lüzumlu kavgalar YAŞAR Nabi, münekkid hakkın. daki küçücük münakaşamızm kavygaya, küfre varmadan bitmiş Ol- masına sevinmiş, bizde böyle bir şeyin pek nadiren görüldüğünü söylüyor. Ben şimdiye kadar, yazı ile açtığım | hiç bir münakaşanın benim tarafim” dan kavgaya, küfre sürüklendiğini hatırlamıyorum. Belki pek eskiden, yazıya yeni başladığım günlerde; © İ da bir tanedir... Yaşar Nabi ile de bİr. İ kaç kere münakaşa ettim, Mmestlâ j mekteblerimizde grekçe ve lâtince O kutulması lâzım olup olmadığı meSt. lesinde. Gönlünü, hatırın: kıracak DİT şey diğimi hiç sanmıyorum- Nİ. çin ağır söz söyliyeyim? Edebiyat Ve fikirleri karşısında aksülâmelim ne O” lursa olsun (doğrusu bu, fransızca dü. şünülüp türkçeye İyi tercüme edilmemiş bir cümle: bir daha yapmamağa çalı- şırım), kendisini hüsnü.niyet sahibi diye tanırım. Münekkid meselesinde de, grekçe ve lâtince meselesinde d€ haklr olmadığını zanndiyorum, daha doğrusu biliyorum; çünkü benim o meselelerdeki kanaatim bana aşikâr bir hakikat gibi gözüküyor. Fakat bi. Niyorum ki o da benim haksız oldu * ğuradan emin; onun için ileri sürdü. Elim düşünceleri çürütmeğe çalışıyor. Bunda kavga, küflür odilecek bir gey yok. Fakat şunu da söyliyeyim ki buf.le bu kavga, küfür meselesi haylı garib bir gekilde anlaşılıyor. Muarızımızdan yalnız gahsımıza hücum wnemgı*ld. samimiyetimize inanmasını değil, fi- kirlerimize de hürmet etmesini bekli. yoruz. Falan kimse benim bir iddia. mur, bir fikrimi yanlış, yersiz, gülünç bulursa elbette onun yersiz, yanlış ve illünç olduğunu söyliyecektir. Buru Şıyu mı, başlıyoruz. bağırmağa: “YVay! hakarete, K K de- sin? “Muarızımızm fikri pek pek musib, pek âkilâne olmakla bera. ber biz o kanaatte değiliz,, diyecek de: ğil ya! Hattâ küfrün, kavganın da bazan lü- , hayırlı olduğunu inkâr etme. Meselâ muarızımızın samimi uğından, hüsnü-niyeti bulunma. dığından eminsek, bizim — sözlerimizi tahrif edip kendi söylediklerinin de bir kısmını inkâr ediyorsa: "Bu adam yalancıdır!,, demeliyiz. Bir gün bir muharrir bana: “Evet, yazında şu maksat olduğu anlaşılıyor; fıkıt_ onu anlamış olmak benim işime gelmiyor.. dedi. Münakaşayı kapattım ve fena ettim. Bilâkis, onun bu sözünü anla. tıp kendisinin hüsnü-niyeti olmadığı. nı teşhir etmeli idim. Çünkü hiçbir münakaşa yalnız iki muharrir arasın, ) da değildir; her şeyden evvel kariler huzurundadır. Muarızımız gelen tarafı almca karileri bile bile al. datıyor demektir. “Fena ettim.. diyo - rum ama biliyorum ki bu hal teker. rür öderse yine “fena edeceğim..” çün kü kavga elimden gelmez. Kavgadan, küfürden kaçınılsın, d.ı:l.. ki; münakaşa terbiye ve nezaket dal- resinde olsun, peki. Fakat gu da bilin. Bin ki yalan, hüsmüniyetsizlik kaVBü- dan, küfürden daha kötüdür. ü “Asıl yalan söyliyenler, hüsnüniyet gahibi olmıyanlar kavgayı, küfrü 8:: alıyor,, mu diyeceksiniz? Doğru. > kat kavga, hiddet denilen kuvvet Yal nız onların elinde bırakılmamalı. Hüsnün.niyet sahibi olanlar da O kuv. vetten istifadeye teşvik edilmeli. Nurullah ATAÇ — Vefat Hemşinli Hacı İsmail Hakkı Keri. Mesi ve Türk Maarif cemiyeti talebe Yurdu müdürü Hafız Nuri kardeşi An- kara hazine vekili Ziya ve İstanbul ilk todrisat müfettişi İsmail Hakkı Erkmenin valideleri Ayşe Nesime ve. fat etmiştir. Cenazesi Eyüpteki hane tinden kaldırılarak aile kabristanma defnedilecektir. İ küfüre kalkıyor! | Prostun n şehir kıymetleri üzeri imar projesinin şehir meclisi — azalarına bildirilmesi ve bu suretle bütün şehrin bunu öğrenmesi şehirde bina ve arsa kıy- metleri üzerinde hattâ şimdiden bina i- carlarında Ümit zdi!mlyecgk derecede veri bir tesir yapmıştır. Projenin göster- diği hususiyetlere göre şehrin bazı kısım- larında arsa ve bina kıyrm:ln_i yolgl- miş ve bazi taraflarında da düşüvermiş- “rl:)an bir muharririmiz bu husıst“ı bir amlik ve arazi tellâlı ile, körüşmüştür. t diyor ki: B?'İa Pllmy:r hususiyetleri şimdiye kadar rivayet kabilinden tevillerde dolaşmak- ta idi. Bunun şimdi resmen malüm oluşu derhal arsa ve bina kıymetleri üzerinde, müsbet veya menfi, tesirini. M: I]k tesiri Galata köprüsünün yerini değiştir- mesi kararı yaptı. Bu kararın daha bo._ sürat ve sühuletle yerine getirilmesi imkânı görüldüğünden köprünün iki ba- şını teşkil edecek olan şimdiki Balıkpa- rarı ve civarı binaları ile Galata perşem- be pazarı, Yağkapanı ve civarındaki em- lâk ve arsaların kıymeti türatle yüksel: Yeni gümrük tarifesi Gürmrük tarife kanunumuzla ona ek | çok değişmiş olan iktısadi rejlmin?lne ve bugünlün icablarına göre tadilât yapılması cihetlerini tetkik etmek Ü- gere Ankarada gümrük ve inhisarlar vekâletinde bir komisyon teşkil edil- iğimal S GA miştir. Komisyon evvelâ ileri memleketle. rin dilimize tercüme edilmiş olan güm- rük tarife kanunlarım tetkik etmiştir. Bu arada son şenelerde Avrupada muhtelif memleketleriğ gümrüklerin - de tetkikler yapmış olan gümrükçü, | lerimizin de mütaleaları almmış ve | bunlardan gelen raporların esaslı nok. taları tesbit olunmuştur. | Komisyon bundan sonra hazırlana. cak yeni tarife kanunu projesi ile meş- Bgüul olacaktır. e 'e kanunun ıııı:c::lnıiıııtl:ıdr bu devresine sevkedilmesi evvelce düşünülmekteydi. Fakat buna imkân görülmemektedir. Sivrisinek mücadelesi Sıcakların başlaması üzerine İstan- bul vilâyeti sivrisinek mücadele m: vilâyet dahilinde sivrisneğin en zi. | :;dgm Ahnadolu yakasında tedbirler almaya başlamıştır. Bilhas, Ba durgun suların hepsi temizlenmek. Şirketi Hayriyenin İ ilkbahar ’t:lrlfeı ç en başlanmıştır. Yeni tarifede bilhas- | sa ötedenberi halkın lar RDE: K 'ıç)fcıELERhlIlDEN saçilen bir ::ıî: İstanbulu ıın::n. mı':::ı ı::;-u halz 1610 eser vardır. *0 u.ssn.su.zll'l:âı::m ...ıııılııı.;.“ı ,.: betçi doktorların lnımMı DeD bit etmeleri l“"ma:::ınılulr. Varzifelerinde ihmali gö- Nn ezalal ırılacaklardır. pulunan büyük bir AlL. 145 milyon kile tütün | teşkil eden tarifelerde, senelerdenberi |j te ve kuyular muayene edilmektedir. |Ji rifesinin tatbikma bu sabahtan itiba- ( alâkayla bekle . " |B u Derbad etmekte..., NABERLERİ eşredilen plânı Istanbulun bazı yerlerinde arsa ve bina nde tesir yaptı di. Burada ancak iki üç tane küçük arsa ve esasen yüksek kıymetli olan binalar yanma yaklaşılmaz bir fiyata çıkmıştır. Fakat gene talip vardır. Buna mukabil şimdi çok kıymetli olan Babçekapı ve ci- varı ile Karaköy ve civarında kıymetler düşmeğe başlamıştır. Bundan daha evyel bu kıymetleniş ay- nan yeni Atatülrk köprüsünün inşası do- Tayısile Unkapanından Fatihe ve Azap- kapıdan Şişhane karakoluna kadar olan sahalar dahilinde görmüştük. Burda emlâk kıymetleri hâlâ da yükselmektedir. Prostun Atatürk bulvarma — bilhassa ehemiyet verişi evvelce artık bu bulvarın açılmıryacağına kanaat getirerek başka ci- hetlere çevrilen gözleri tekrar bu yolun güzergâhma çevirdi. Bir de Prost plânm- da ayrı ayrı ehemmiyet ve mevkileri bu- lunan Yenikapıdan Yedikuleye kadar o- lan sahil kısmı derhal ehemmiyet kazan- dı. Gariptir ki plânın Beyoğlu tarafında benüz tesirleri görülmedi. Fakat bu tesi- tin de zamanla görüleceği muhakkaktır.,, Doğru Değit mi ? Sokak içinde tamirhane | Ü — Kadıköyünden bir. okuyucumuz Dut sokağı) bazan arka arkaya $i beş altı kamyon her gün için dizili durur ki, bunların tul ve eni, geniş. $i Tük ve uzunluk miktarları mahând ve murayyen olan ara sokaklarımızı Hemen kâmiler işgale kâfi gelir. | Bazan, kapınızı açarsınız, önünüzde H Aum yüklü bir hamyon duvarı. Bu büyük millet | hale gülmek mi lâsım, ağlamak mı, fi #siz de kestiremezsiniz. | Görünüşte bu vaziyetin makul ği gibi duran sebebi var: O kamyonla. İ Tin sahibi bu sokakta bir garaj ki- leş gibi yanmış Tâstik kokusu ilâh, $ ilâh... ve emsali hakikatler mahal. (i ımhhwiıimıv,m * BELEDİYE tarafından — yapılan yeni bir talimatnameye Köre kuyu ve sarnıç su. Tarının sıhhi şeralle üygün olması lâzım- dır. Bünün için vakit vakit munyene ya- pılacaklır. Şehir suyu bulunan yerlerdeki aparlman gibi toplu ikamet mahallerinde sarnıç ve kuyu suyu kullanılmıyacaktır. * İSPİRTOSUZ içkilerin imal ve satışı hakkındaki talimatnameye — göre, bu gibi şerbetçi ve Ilmonatacı dükkânlarının so. kak üzerine gelen kısımlarınım üstü örtü- Tecektir. * ZİRAAT konleransı mayısın yedisinde M Rumeli hisarı Mükemmel şekilde tamir edilecek İstanbulun fethinin ilk adımmı teş- kil eden Rumelihisarmın asırlardan . beri devam eden mühmel vaziyetten kurtarılması takarrür etmiştir. Biz - zat başbakan Celâl Bayarım müdaha. lesiyle verilen bu kararla Boğazın ziyneti olan Hisar, asli mimarisi mu, hafaza edilerek tamir edilecek ve şim- diye kadar hisarım içinde gelişigüzel inşa edilivermiş evler istimlâk edile. rek yıkılacaktır. İstanbulu fetheden Fatih Mehmedin imzasının es&ki harflerle bir geklini teşkil eden Hisarm içi bu suretle bo- şaldıktan sonra buraya gayet güzel bir bahçe yaprlacaktır. Hisar boğaza kargı tatlı bir meyil teşki! ettiğinden bu güzel bahçe boğazdan geçenler ta. rafından #nükemmel bir şekilde görü. lecektir. Hükümet bu işe eğemmiyet vererek buradaki binaların istimlâki için 20 bin lira tahsis ettirmiştir. Esasen bu binalar üçü müstesna, birer baraka halindedir. Yeni Halkevi binası faşaata Haziranda başlanacak Cağaloğlunda şimdi Kminönü hal- kevinin bulunduğu sahada yapılacak olan büyük halkevi binası için bir se. nedenberi devam etmekte olan istim, lâkler sona ermiştir. Şimdiye kadar nesi de bugünlerde tahliye edilecek ve derhal yıkılarak ev sahası tamamen açılmış olacaktır. Yeni Eminönü Halkevinin haziran başında temelleri atılacaktır. Hatır - lardadır ki, evin yanına bir spor salo. nu yapılması — düşünülerek evvelce de bir temel atma merasimi yapılmış, fa. kat sonradan spor salonu yerine bü. yük bir ev binası yapılmasıma karar verilerek inşaat durdurulmuştu. Bu defa büyük halkeyi binasının inşasının' cumhuriyetin on beşinci yıl gdönümü olan 29 ilkteşrin 938 tarihine kadar ikmal odilerek o gün küşad me. rasiminin yapılması mukarrerdir. Servi hırsızları Dörl kişi hakkında tahkikat yapılıyor Dün Üsküdarda iki servi hırsızlığı ol muş ve failelri yakalanmıştır. Üsküdarda oturan İsmail, Karacaah- met mezarlığından kestiği servileri nak- lederken görülmüş ve bu işe — mezarlık korucusu — Süleymanın da dahil olduğu anlaşılmıştır. 63 yaşında olan — İsmaille yardımcısı hakkında tahkikata başlanıl- mıştır. İkinci vakayı - Nuhkuyusu 73 sayıda oturan Rus tebeasından Ahmet ve arka- daşı Hüseyin yapmışlar, tam — servileri götürürken yakalanmışlardır. — A Ankarada toplanacaktır. Müzakerelerde - kunacak raporlar hazırlanmış ve ziraat ve. kâleti tarafından basılmasına başlanmış- tır. * ŞEHRİMİZDE caddelere konulan yenl sokak lâmbaları ile sokak - tenviralındaki lâmbaların sayısı beş bine — çıkmıştır. İki seneye kadar lâmbalar sekiz bini bulacak- tır. * Milli Hâkimiyet bayramı münasehelile cuma günü öğleden sonra tatil edilmiş olan bütün resmi daire ve mektepler bu sabah. tan itibaren açılmıştır. * YENİ şehir plânında Yenibahçede ya- pılması teklif edilen stadyum alâkadarlar- ca muvafık görülmemektedir. Bu hosusta şehirellik mütehassısı — Prostun yeni bir yer tayin etmesi istenmektedir. C F ? C FO AYA ON M p ” S SYA G ST — Siye PN DY V ç ON GF Sabalh gayelel, ; Te düyorlar ? TAN'dı ıçn ve Saadabat paktı HMET Emin Yalman, Ankarada Çinin Veni maslahatgüzarı B. Toumng ile dik kate değer bir mülâkat yapmış. Çin masla- hatgüzarı ezcümle diyor ki : *“Beş yüz milyon insandan — mürekkep bir — milletiz, her —insanın — ömrü fü- nidir. Beş yüz milyon insandan yüz mil. yonu; diğer dört yüz milyon Çinli ve bun- ların istikbalde doğaucak — milyarlarca ço- eukları hür, müstakil, mesut yaşasın diye neden fâni ömürlerini feda — etmesinler? Rizim mücadele felsefemiz işlte budur. Ja. punlar bizi tanısalardı ve ruhumuzu anla- salardı bize tecavüz etmezlerdi., , *“Bu mücadelemizde size çok — yakınlık ve bağlılık duyuyoruz. İstilâ ve tec; uğryan bir miDetin İstiklâli — için nasıl çarpıştığını siz bize öğrettiniz. Atatürkün, istiklâl mücadelesi plânı bizim harp pl- nımız olmuştur. Beş yüz milyon Çinlinin her biri “Sakarya,, kelimesini tanıyor., “Geriye çekilirken bir saniye için bile yeis duymadık. Bunu bir zaruret diye kar. şıladık. Güönümürü bekledik.Bu büyük gün de çok şükür geldi. 9 aydır dövüşüyoruz. İlk üc ay gerilere çekildik. 4,5 aydır — Japonlar bir pus bile ilerliyemediler. Birkaç şehir alacak olsalar bunları derhal geri alıyoruz. Şimdi aşındırma plânımız devam ediyor. Temizlemek ve denize dökmek günümüz uzak değildir.,, Çiİn maslahatgüzarı beyanalımı şu şapa- nt dikkat cümlelerle bitiriyor: “Bizim tabli — siyasetimiz. Türkiyenin milli siyasetidir. İkt memlekette aynl sulh ve terakki arzusu vardır. Mukadderatımız her noktade müsavi — gitmektedir. Japon devlet adamları, tıpkı Yunan ricalinin yap tığı gibi akıl ve idrâk yolunu — tutarlarsa Uzak Şark, tıpkı Yakın Şark gibi barış ve istikrar uğrağı bir yer olur, Türkiye Jle Çin arasında büyük bir gö- rüş ve menfaat birliği vardır. — Her geçen Bün bizi biribirimize yaklaştıracaktır. Şah Si kanaatimi söylüyorum: Çinin Sandabat paktında açık bir yeri vardır, Asyanın ba- vış namına bir gün bu yer mutlaka dola. cak, Çin Sandabat aile halkasına girecek- tir.,, CUMHUR1YET 'te Türk Başbakanı- nın Atina ziyareti - YWUS Nadt Başvekil — Celâl Baparım buğün başlayacağı Atina seyahati do- dağyısile Türk » Yunan dostluğundan bah- a€derek şövle diyor: *“Türk - Yunan anlaşmasını — lesis ve idame eden Yunan devlet — adamlarından birçoğu gelip geçti. Şimdi Başbakan Ekse Tâns Metaksası hepsinden fazla bu anlaş- Taaya bağlı buluyoruz. İsmet İnönünüden sonra İşte Celâl Bayar da — oldumolasıya ayni dostluğa nekadar büyük — kıymet ve ehemmiyet vermekle olduğunu bize anlatı. yor. Bu hal bize şu hakikati — ispat eder: 'Türk - Yunan dostluğu tarihin ve coğraf- yanın en hakikt icaplarından doğma, mil. Tetten millete bir dostluktur. Dalkanlarda Türk - Yunan dostluğunun bilhassa iki mühim bususiyeti vardır: 1: Yekdiğerine karşı en — şiddetli husu- metlerin en kanlı safhalarını yaşamış iki milletin anlaşması, 2: Bu anlaşmanın — Balkan — antantına mesul bir hareket mebdel teşkil etmez. Birinci hususiyet yekdiğerile budat bir- Tiğine malik iki memleketin, yani Tükl. ye ile Yunanistanın mütekabil sulh garan- tilerile teyit ve gayesl barışın muhafara- sından ibaret olan bu keyfiyet diğer Bal. kanlı müttefikleret de takdir edilmiştir. Kaldı ki zamanla dünya ahvalinin arzetti« ği İnkişaf şokilleri Balkanlarda statükonun bozulmaması hesabına Balkan antantı dev- Jetlerinin hepsine daha ciddl vazifeler tah mil etmiş bulunmaktadır. Hiç şüphe yök. tur ki bu vazifeler şerefle ifa edilecektir. Başbakanımız Celâl — Bayarın Atinaya seyahali arifesinde bütün bu gürel ve samt- mi düştincelere gözönünde bir geçit resmi yaptırmak bizim için bakikaten çok büyük, bir zevktir. Başbakanımız komşu, dos! ve müttefik Yunanistana Türk devletinin hür-” met ve samimiyetinden başka Türk milles tinin de selâm ve muhabbetini götürecek- tir. KURUN'da Türk atlıları birinci GEZGİN süverilerimizin Nisle birincli getmelerini mevrzanbdahı ederek şöyle varıyor: “Türk atlıları, Nisle yapılan yarışlarda birinci gelmişler. Gazetelerde — bunu okm- yunca, sevinmedim, desem, yalan olur. Fakat, içimde sırlı düğümünü bir türlü çözemediğim bir duygu vardı, ki böyle bir müjdeyi Dana bekletiyordu. Avrupada ya« pılan yarışların, çetin şartlarını bilmez de gilim. Gene bilirim, ki böyle — bir yarışt kozanmak değil, ona girmek için de uzun tecrübe, idman, hazırlık yıllarının sıratın- dan geçmek gerektir. Bu, böyle oldağı balde, niçin bu müjde,