12 Altılar y Bay- Baştarafı 9 uncuda kargılaştığı halde topu içeri atamadı. Muhtelitin golü Sıkışan Muhtelit müdafaasından u. zun bir vuruşla kurtulan topa Galâta. sâray müdafii Reşadım 1ska geçmesi sayesinde yakalıyan Haydar biraz sürdükten sonra kale önünde duran Şahaba geçirdi ve firsatçr merkez mü- hacim de yörden &ıkı bir şütle müse- bakânın ilk sayısını takımıma kazan . dırmış öoldu. Tik devdenin sön dakikaları Galata. sarayın hâkimiyeti altında geçerek 1.0 mühtelit lehine bitti. İkinci devre İkinci devreye rüzgür aleyhine öy- nıyan Galatasarayım rakip mMmüuüvin hattında kesilen bir akınıyla başlandı ve ilk on dakika tamamen mütevazin 10 uncu dakikadan sonra sarı kır- rmzalların ağır basmaya baçladıkları görüldü. Arasıra yapılan tehlikeli muhtelit akmlarına mukabil sarı kır. rarmılılar, her âan rakip kaleyi tehdit eğdiyotlar, fakat Haşimin korkak oyu- nü, Bülendin kâle önünde topu kay . betmesi, Nurinin beceriksizliği, Nec . Getin de fena bir gününde olması yü- sünden bir türlü göl çıkaramıyorlar- &. Galalasarayın golü Bu tazyik nihayet semeresini ver. di. Safanm lüzumsuz bir - çıkışından istilade eden Mehmet, Bülendden «4l- dığı topu boğ kaleye soktu. Bu beraberlik sari kırmızılıları ha, rekete getirdi. 15 inci dakikadan son. ra muhtelit kalesi sarıldı; sağdan sol dan atılan şütler ya müdafilere çarpa- vak kurtuldu, veyahüt da kaleci Safa tarafından çelindi. Mühtelitin ikinci golü 25 inci dakikada ilk gökde olduğu Serbest BEP Baştarafı 8 incide cidden akıllıca bir hareket yapmış ol- dular. Nazmi - Harun Bu güreş, Kara Alinin Bandırmadan getirmiş olduğa ve ağır sıklette ama- tör olarak yetiştirilecek olan Nazmi i. le Gostuarlı Harun arasmda yapıldı. Genç ve çok kuvvetli bir pehlivan ol- duğumu ilk tutuşmada göze vuran Naz mi, Harunu beş dakika içinde kıvırdı Ve sırtmı yore getirdi. , Bu güreş bittikten sonra, ortaya is. minin Karamürselli Ahmet olduğu bil- Gürilen bir pehlivan çıkarıldı. Bu zat, behrimizde bulunan ve Dinarlı Meh - met tarafından getirtilmiş olan Wç Bulgar peblivanını defi etmişse de, ;rlıırlu ortalıkta görünmemişler . Himmet güreşmiyor Bu faydalı malfmattan Bonra, hal - Kn en ziyade merak ettiği Himmet . Mülüyim, Tekirdağlı . Kara Al peh- Hivanlar ortaya çıktılar. Buranda be- Binin bir kenarında çalan davul zur Dayla peşrev yapıldıktan sonra orta- fa, « balkın güreşlere gösterdiği rağ- sulistimal etmek damgası vuru . Tabilecek - garib bir iddia atıkdı. Günlerdenberi iltn edilen Himmet . Mülâyim maçı yapılmıyacakmış! Se- beb olarak da gu gösteriliyor: Himmet pehlivan amatörmüş, pro - Yesyonel güreşlere girerse bu vaziye, tini kaybedeceği — klübü tarafından bildirilmiş, binaenaleyh kendisi güreş. mekten vazgemiç. Epey gürültüden sonra, Mülâyimi Boğş gevirmenin halk üzerinde iyi bir tesir bırakmıyacağını anlamış olan organizasyon heyeti, hakem Cemat, Bulgar pehlivanlarını güreşe davet et- miş olan Karamürselli Ahmedi Mülâ, yime karşı çıkardı. Çok atak bir gü- Teşçi olduğu görlülen Ahmet, kendisin- den çok ağır olan Mülâyim karşısımda 17 inci dakikada pes dedi. Kara Ali - Hüseyin Sıra büyük güreşe gelmişti. Kara A. H ve Tekirdağlı Hüseyin ortaya çık. tılar, Düdük çaldı, pehlivazlar tutuşp mak ilzere idiler ki, bir komiser 'Tak. sim nahiye müdürünün emrin! tebliğ Galatasaray gibi . yine geriden uzun bir vuruşla sol açığa giden topu Daniş gol iç ye- rinde olan Haydara geçirdi, o da güzel bir plâse ile takımının ikinci gölünü de attı. Hâkim oynamalarına rağmen mağ. lüb vaziyete düşen Galatasaraylılar, tekrar ileri atıklılar. Fakat çok canlı oyaryan muhtelti müdafilerini bir türlü geçemiyorlardı. Galatasarayın beraberlik golü 85 inci dakikada Galatasaray hü . cum hattında bir değişiklik yapılarak Bülend gol açığa, Nuri ortaya geçi - rildi. Memleketimizin en iyi sol açık- Tarmdan biri olan Bülend asıl yerini bulünca sarı kırmızı hücam battı ide. a1 şeklini almış oldu. Hücumlardan birinde ve kaçan birkaç fırsattan son- ra Bülendin kusursuz ortaladığı topu Haşira ikinci defa muhtelit ağlarına taktı. | Son dakikalarda iki taraf da gali. biyeti tamin için bir hayli uğraştılar. sa da, netice değişmeden maç 2-2 be- raberlikle bitti. Galatasaray takımı dün biraz dur. gün olmakla beraber, hiç de fena bir oyun çıkarmadı. Sacid, Salim, Musa, müdafaanın göze çarpan Tükünleri i- di. Halil sert hareketlerinden vazge . gerse iyli bir futbolcü olacak. Hücum hattında Bülend, sol açığa kotulduğu zamanlar takımın gol at. ma kabiliyetinin yüzde seksen arttığı on dakikalık tecrübe ile sabit oldu. Muhtelit takımda müdafaa carnla başla çalıştı. Muavinlerden Mehmet, * rakip Sol muavin gibi - daha az favl yaparsa, daha çok muvaffak olacak. tır. Akıncılardan başta Şahab olmak Üzere, Haydar ve 'Turhan vazifelerini kusursuz yaptılar, Hakem Ahmet A - dem bermutad iyi idi. 0.M. K. güreşler “— Güreşi 15 şer dakikadan üç dev- reli yapacakmışamız. Nahiye müdürü buna müsaade etmiyor; müsabaka ye. nişinceye kadar devam edeceki,, 'Taksim nahiye müdürü bu emrini şüphesiz ki halkın menfaati namına vermiştir. bumdan şüphe etmiyoruz. Ancak evvelce kararlaştırılmış ve i. lün edilmiş bir maçı uzaltmak ve ya kısaltmak bhususunda bir emir verile. bileceği noktasmdan şüpheliyir. Hakem heyeti bay müdürün bu em- Tine itiraz etti ve ısrar edilirne müsa. *taraf da emrinde ayak diredi. Sonun- a neye karar verildiği anlaşılamadan güreş başladı. İlk tutuşma başladığı zaman Kara Alinin daha ağır bastığı göze vuru - yordu. Netekim daha birinci dakika. da Tekirdağlıyı yere vurdu. Oyun İs. görmediği kadar güzel va heyecanlı oluyor, Kara Ali gittikçe ağır basryordu. Bir aralık Hüseynin Kara Alinin altından kur - tulduktan sonra güreşi brrakıp raki. bine tekme ve diz vurmaya başladığı görüldü. Bu manasız hareket halk ü. zerinde derhal bir aksitesir yaptı ve o'ana kadar Tekirdağlıyı tutanlar Gerha! Kara Ali tarafıma döndü. Or - tadak! güreş tam bir kavga halini al. maya başlamıştı ki, polisler yetiştiler; peblivanlar ayrıldı ve tetkin edildi, o. Yuna tekrar başlandı. Devrenin sonları yaklaşmıştı. Te - kirdağlı tahlikeli vaziyetlere düşüyor, fakat rakibinden çok genç olması ken. disini! kurtarıyordu. Bir aralık Kara Alinin gözünün üs- tü kanamaya başladı. Ortaya bir mik- Tofon koyduracak kadar ileri düşü . nüşlü idareciler, nedense bir parça tentürdiyot ve pamuk getirmeyi ih . a) etmişlerdi. Bir fedakâır seyircinin gayretiyle ele geçirilen mendil, kanla- Tın silinmesi işinde kullanıldıktan son. Ta oyuna tekrar başlandı. Bu sırada- da devre sona ermiş bulunuyordu. İkinci devre başladığı zaman Türki- ye gampiyonunun ağır basmaya baş . ladığı göze çarpıyor. İlk dakikada Hü. seyin güzel bir kafa kapmasiyle raki- bini yere vurdu, fakat buranda bezi kenarı olduğu için Ali kurtulabildi, HABER — Aktam bostası Motörlü kıtala- muhtelitile beraberekaldı! rın manevrası Muvalfakiyet iddiaları Bazı ecnebi. müşahitlerce Kısmen nakzediliyor Berlin, 14 (A.LA.) — Havas ajânsının muhabiri bildiriyor: İik defa olarak bütün ordu şefi general Von Brauşitşin huzurunda açık arazide Üç gün süren talimler yapmıştır. Bu ta- limlerden maksat motörleştirmenin tesir- lerini göstermek ve motörlü kıtalara men sup bir askerin uzun yürüyüslerden son- ra müetsir türette çarpışmağa muktedir olduğunu isbat etmektir. Tik iki gün zarfında motörlü kıtalar garbi Almanyada kâin Paderbom civa- rımda Lippete ve Teutoburger - Vald'deki sırtlardan ve çukurlardan günde 150 ki- lometre katetmek suretile inip çıkmışlar. dır. 'Talimlerin üçüncü günü — cihet tayini derslerile beraber bir gece — yürüyüzüne tahsis edilmiştir. Birkaç ecnebi — ataşesi bu manevralarda hazır bulunmuşlardır. Matbuat, bu talimlerin motörleşme sa- hasında elde edilen terakkileri gösterdi- Böini esasen 1937 senesinde yapılan Ma- mevralar neticesinde bu yolda muvalfa- kiyetler kaydedildiğini ve bunların Al- man orduları Avusturyaya girdiği zaman da teeyyüt ettiğini tebarüz ettirmekte- dirler, Bununla beraber bu iddialar bazı mü- şahitlerce kısmen nakzedilmiştir. Çünkü Alman kıtaları Avusturyaya — girdikleri zaman motörlü kıtalarda oldukça mühim arızalar zuhur etmişti. Araba kazası Altınbakkalda oturan — Mardiros kızı Şilenmar, Karaköyden geçerken Feriköy- lü Kadirin idaresindeki araba kendisine çarpmış ve ayağından yaralamıştır. Moltosiklet kazası Hayriye lisesi talebesinden Enver, Ma carkardesler caddesinden — geçerken 3938 numaralı motosiklet tarafından çarpıla- rak yere düşmüş ve ayağından yaralan- mıştır. Hâdiseyi mütcakip kaçmış olan suçlu aranmaktadır. Otomobile çarpan çocuk Dün saat 15 de, Şişlide havadaki tay- yarelere bakarak gitmekte olan ve Tepe- başı mektep sokak 15 numarada oturan 14 yaşmdaki Fikretin karşısına Büyük- dereden gelen Hamparsomun 2763 nu- Maralı otomobili çıkmıştır. — Şolör bası havada olan çocuğu görerek arabayı dur- durmuşsa da Fikret bir şeyin — darkında olmıyarak otomobile doğru yürümüş ve başını arabanın kenarıma çarparak yar- ruştır. B kavga Beykoz Yalrköyde oturan — Salih Eriş bir mesele yüzünden komşusu Şükrü Koç ile kavga etmiş ve Koç tarafından taşla başı yarılmıştır. Beyoğlu tiyatro sokağında — kasaplık yapan Margop da ayni sokaktaki ciğerci Ekrem tarafından başından kanca ile ya- ralanmıştır. Galata, Necatibey caddesi, 188 numara da oturan kunduracı — Feyzullah, kendi dükkânmın bir parça — yukarısında yeni bir kunduracı dükkânmı açan Ziyaya, bu hareketinden dolayı çıkışmış, — Ziya da kunduracı bıçağını çekerek — Feyzullahı Köğsünün sol tarafından vurmuştur. Yartalı Beyoğlu hastanesindedir. Suçlu yakalarmıştır. Rakıyı içince.. Kadıköylü şaför Matyos dün gece sa- at 22,10 da Kadıköy İnci — gazinosma gelmiş sarhoş olduktan sonra içeride otu- ran Osman Akıma hakarete başlamış, gi- şeleri fırlatmış, tabakları kadehleri kır- muş ve artık meyhaneci tarafımdan unu- mi istirahati selbettiğine kanaat — getiri- Hince polis çağrılarak yakalattırılmıştır. pış dahâ vukubuldu. Kara Ali çok teh- hikeli bir vaziyette, müthiş bir enerji sarfettiği görülüyor, nihayet kurtul - du. Tam ön dakika Kara Ali bu müt. biş tazyik altmda, daha müthiş bir gayretle dayandı. Fakat idmansız ol. duğu belli oluyordu. Nihayet tam i - kinci devrenin 10 uncu Gdakikasmda bir kol kanma neticesinde yenildi. H.H.. Bunun arkasından ikinci bir kafa ka. nündeyiz.. Haftanın eğlenceli geçmesi için bütün Halkevleri ve Çocuk Esirge. me Kurumları azamt bir foaliyet gör- termektedirler .Bugün de şehrin muh- telif yerlerinde eğlenceler yapılacaktır. Dün öğleden sonra da şehirde çocuk- lar için türlü eğlenceler tertip edilmiş- tir , Eminönlü Halkevi gösterit kolu Gül. hane parkı methalindeki yazlık temsil salonunda Eminönü kazası çevresi içe- risindeki ilkokul çocuklarına bir temsil vermiştir. Tecmsilde “Yalnız bir keli- me,, adlı piyes oynanmıştır. Eyüp Fener nahiyesi Çocuk Esirge- me Kurumu, Haliç vapurlarında 17 nu- maralı vapuru kiralayarak, Cibali ve Ba. Jat iskelelerine uğramış, oradaki ilkokul çocuklarını öğretmenleriyle birlikte a- larak Kiğıtbaneye götürmüştür. Ço - cuklar Kâğıthanede akşam saat beşe ka- da reğlenmişlerdir . Şehremini Halkevi de saat 13 de ki- raladığı iki tramvay arabasiyle mınta, 25 NİSAN — 1938 Çocuk haftası Çocuk Haitasının bugün üçüncü gü- ı i kasındaki çocukları Taksime kadar gö- türüp gezdirmiştir. Gece de evin tecssil salonunda çocuklara Karagöz oyner'ıl - muştir . Eyüp Halkevi saat on beşte iki kam- yonu süsliyerek içine çocukları doldur- muş ve Eyüp etrafında gerdirmiş, ken. dilerine Eyüp sinemasında bir müsame- rikasında Çocuk Esirgeme Kurumu ta- rafından bir müsamere verilmiştir. Müsamereye İstiklâ! marşiyle başları muş ve daha sonra doktor Rauf Fehmi Barerman (Çocuklara öğüt) adlı bir könferanı vermiştir . Konferanstan sonra da gürbüz çocuk müsabakası yapılmış, piyango çekilmiş ve Karagöz, kukla oynatılmıştır. ÜUsktdar Halkevi tarafından da Üs- küdar Doğancılar parkında Halkevi bandosu tarafından dün öğleden sonra bir könser verilmiştir. Konsere halk ve gocuklardan büyük bir kütle iştirak et- miştir . Almanvya 96 Baştarafı 1 incide lara yaptıkları haksızlıkların el devammı tazammun ederdi. Bügün her zamandan daha ziyade az serbest bulumu yor ve istikbalimizin — tehlikede olduğu- nu pekâlâ biliyoruz. Eğer Çek devlet a- damları hakikaten Alman milleti ile dost- luk münasebetlerine girişmek iİstiyorlar- sa zihniyetlerini tamamile değiştirmeli- dirler, O sihniyet ki, Çekleri Almanlığa karşı bir Slav diyarı telâkki etmekte ve binaenaleyh Çekoslovakyayı Almanyaya düşman devletlerle pek sıkı muahedeler akdine sevketmektedir. Diğer taraftan Çekler şunu anla- malıdır ki, bizim grubumuzla dost- ça anlaşmadıkları müddetçe Alman- ya fle hiç bir tlâf imkânı yoktar. Çek milleti geçen yirmi sene için- de Çekoslovakyayı teşkil edan mil-- letlerle anlaşmak hususunda pek çok zamana malikti. Fakat Çekler suth konferanslarmda yaptıkları va- İ atlori ve Senjermen muahedesiyle giriştikleri taahhütleri tatmamışlar- dır. Halbuki bu vaat ve taahhütler BAA bugün de Çekoslovakyanın te- şekkülünde esas bulunmaktadır. Çe- koslovakyada oturan — ekalliyetler serbestliğe sahip olmadıkları gibi bütün haklardan da istifade edemi- yorlar. Bütün ekalliyetler şeref ve haysiyetle telif edilemiyecek — olan böyle bir muameleye karşı şiddetle protestoda bulunurlar. Biz, hür in- sanlar içinde hür olarak yaşamak ie- tiyoruz.. Henicin, yedi noktalık metalibatı ileri sürdükten sotra bu metalibatı artırmağa salâhiyeti ve bunda haklı olduğunu ve fakat Sudet Almanları- nı kendilerine yaprlan bütün bakerz- liklara rağmen umum! sulh eserine yardrm etmek üzere bunu yapmadık- larını ebemmmiyetle kaydetmiş ve de- miştir ki: Şimdi hüsnü niyetlerini göster. mek sırası Çek milletine gelmiştir. Çek milleti bizzat kendisinden ziya. de Fransa ve Sovyet Rusya ile aktet. üği muahedelere güvenmekle hata ediyor. Riz ne dabilde ve ne hariçte barp istemiyoruz. Fakat sulh için- de harp damek olan bugünkü vaziyo- ti de istemiyorurz. Talepler Hanylayn, şunları istemiştir: 1 — Alman okalliyeti ile Çekos- tovak milletinin tam müsavatmın ta- nmnması, 3 — Alman ekalliyetinin bir kanu- nf statüsünün tanmnmması. 38 — Çekoslovak cumhuriyoti dahi- Tinde Südet Almanlar araxisinin tabh- | didi ve bu arazinin tanınması. 4 — Südetlere ait araside muhta- riyeti hafz bir Atlman idaresi vücuda getirilmesi. 5 — Südetlerin arazisi harlelnde | yaşıyan Almanlar için himaye ted- birleri. 6 — 1918 senesindenberi haksız. Irklara düçar olmuş olan Südet Al. manlara tazminat itası., 7 — Büdet Almanların Alman ko- monvoltine intisap ve nasyonal - sos- yalizm felsefesin! müdafaa etmeği Istemok hususunda tamamiyle ser- best olmaları, Almanya talepleri tasvib ediyor Berlin, 25 (A.A.) — Siyasi! mahafil Kontad Hanlaynın dün Karbovivari kon gresinde serdetmiş olduğu metalibi kayt ve şartsız tasvip etmekte ve mumailey- hin programınım makul olduğunu ve harp esnasında Çekoslovakya — devletini yaratmış olanlar tarafından — ileri sürül- Mmüş bulunan fikirlere tevafük etmekte bulunduğunu beyan — etmektedirler. Bu mahafile göre: Prag hükümetinin ittihazı raruri olan tedbirleri alması lüzımdır. Çekoslovak- yadaki milli gruplar, geniş bir hürriyet- ten müstefit olmalıdırlar. Bilhassa Südet Almanları, Südet Alman memurları ta- yini gâyesini elde etmelidirler. Bu mahalil, Çekoslovakyayı ikinci bir İsviçre haline getirmek fikrinde ısrar et- mektedirler. Fölkişer Beobahter diyor ki: *“Çekoslovakyadaki milletler meselesi, dahili bir mesele çerçevesi haricine çık. mıştır. Prag hükümetinin — ekalliyetlere ait ahkâmı tadil etmesi, hukuk müsavatı itası yerine kaim olamaz. Ecnebt memle- ketlerin ve barbe teşvik eden zümrelerin nasihatlerine kulak verecek yerde uzlaş. ma şeraiti vücuda gelirmek Prag hükü- tinla elindedir. Bu gazete, Hanlaynın teşrih etmiş ol- duğu akide üzerinde ısrar ediyor: “Bir millete has hayat telâkkisine ait büyük fikirleri devletlerin hudutları tev- kif edemez... Çekoslovakyada itirazlar Prağ, 25 (A.A.) — Hükümet nezdin- da sağ cenah — milt — birliğini temsil edeni nazır Jezek, milli iktisat meclisinde bir nutuk söyleyerek Çekoe- lovakyadaki bazı Etnik grupların bir kültür, battâ erazi muhtariyeti tesisi için yaptıkları teşebbüslere itiraz etmiş- tir. “— Yeni muhtar cir'ütamlar ihdası için yapılacak her münakaşa devletimi. zin tamamiyeti için bir tehlikedir. Bir maksadı mahbsusa istinat eden muhtari- yete ahenkli bir kül şeklinde bütün ya- pocı elâmanları toplayan, ulüvvü cena- ba müster't mantakacılık ile mukabele etmelidir , Hatip hükümetin ekalilyetlere karşı takip ettiği demokratik siyecetten inhi. yaf etmiyeceğini ve mevcudiyeti isbat edilecek olan haksızlıkları tetkik etmeği kabul edeceğini temin etmiştir. Jazek netice olarak şöyle demiştir: “— Bu devleti ekalliyetlerle birlikte kurmak istiyoruz. Çünkü — taarruzdan masun olan hudutları onların da hudut- larıdır. Şeref, onların da şerefidir. aki- beti, onların da akibeti olmalıdır.,, Danimarka nazileri de aaliyelte Kopenhaş. 24 (A.A.) — Soslal de- moecraten garzotesinin bildirdiğine Böre, Alman ve Danimarkalı naziler evvelki gün Danimarka Şlesvig'inde üç siyas! içtimaa İştirak etmişlerdir. Bu içtimalarda söz alan hatipler Gamalı haçlı büyük — Almanyardan bahsetmişler ve hudatta Alm-: va Tehinde mühim tadil!ât yapılması l4- zımgeldiğini söylemişlerdir,