Pek Anni Hem ba«aloryası Bu sevimli kızcağız film icab Bir Fransız muharriri, yeni sine- Ma yıldızlarından Anni — Verne ilie yaptığı konuşmayı şöyle anlatıyor: Halinde, konuşmasında, yürüyü- Şünde yıldızların O yapmacık edasi Yok.. Hakiki bir genç KIZ. Onu bana böyle tarif etmişlerdi. Tam tarif et- tikleri gibl buldum. i Ona bir Jikbahar sabahı Kamlre ormanında rastlamıştım. Karşım'du_ on altı yaşında canlı bir bahar var dı. Bu on altı yaşındaki kızcağız, Başkalarının uzun genelerde aldık- ları yolu çok kısa — bir uman:)iıa alarak şöhrete ulaşmış, tanınmış bir yıldız. oluvermiştir. Anni Vernoe Belçikalıdır ü Şimal! Fransada yerleşmiştir. Fak &acık kumral saçlarını görenler onu İsvoçti sanıyorlar. Saçlarına dikkat- le 1 ımt farketti: 4 ""ağğ.:;ğlarım tabli renkte değil Tarakanova filmi için saçlarımı bo- yatmak mecburiyetinde kaldım. Bl_l'- seniz buna ne kadar üzüldüm? Sekiz gün goeceli gündüzlü ağladım! — Bundan evvel de başka film çe- virmiştiniz dr 1 mi? —"Rvet “Nina Petrovnanım Y nr,, tilminde küçük bir rol almıştim. Onu bir rol oynar gibi oynamadım.. Bütün tabilliğimi — muhafaza ettim. Çüntrü bu röl o kadar ruhuma uygun- duü- ki. . ç yr İdiy < n İLG Z| Şite Babast nt alâ- ei S D, denize de aşıltır; kürek çekmekten pek hoşlanır — Sinemaya hazırlanmadan, sünmeden mi girdiniz? — Öyle gibi bir şey.« Sinema €©ok az alâkadar ediyordu. Daha la resime çalışmak iİstiyordum. Bir- Sün bir hayır cemiyeti menfar'ine küçük bir müstımere hazırlıyord"ke Üsamere komitesinde Moris şöval- Ye de vardı. Tombala biletleri satâ- Cak genç kızları — seçiyorlardı. Ben bir köşede sessiz, sedasız durmuştum Şövalye beni görür görmez “bu KüÜ- Çük kızı niçin almıyalım?,, dedi. Müsamereden sonra Moris Şövalye annemle ye babamla konuştu. Onlü- Ta “kızınız çok sevimli, sinemâ ile Uğraşırsa çok muvaffak olacak, Onü bu yola sevkediniz,, dedi, Demek 0- lüyor ki bende sinemaya karşı. far- kında olmadığım gizli bir meyil var Mış. Fakat hâlâ deniz — kıyılarında Serbest serbest koşmayı, resim yaPp- Mayı, yüzmeyi, dalmayı, tenis Oyna- Mayı film çevirmeğe tercih ederim. Sunu da söyliyeyim ki, sinema ha- dü- beni faz- Yatının rol oynamaktan başka taraf- :_"' tok hoşuma gidiyor. İlk filmi “*Vİrirken. film nasıl çevrilir, maki- "W OY MAN e BAD e nn rereran ERE sıma sebeb olmuştur. ketlerinin Diğer birta Marlen Ditri ” P " c'b *) ne nasıl Aî;l'ı;î'. ışıklar ve daha buna benzer birçok meraklı nokmlnrr uzun uzadıya tetkik ettim. — Tarakanova filmine nasıl başla dınız? — 1İlk filmi çevirdikten sonra tek. rar tahsil hayatına dönmüştüm. Zİ- ra her ne olursa olsun bakalorya im- olan katl az- Sonra tihanını vermek İçin mimden_vaz;ecmlş değilim. bana Tarakanova filminde prenses rolünü oynamayı ve bunun için ufak bir tecrübe yapmayı — teklif ettiler. Ve filmden bir sahne çevirdik.. Bu tecrübeden sonra muvaflak olabilir- — U günlerd mektedirler. A çabuk parlayan bir yıldız erna na çalışıyor, hem film çeviriyor ı saçlarının boyalılışına lam sekiz gü geceli gündü.lü ağlamış nasıl dağtlir Marlen Ditrih boşanıyor ! HABER — Aksam postası — ,4 3 "â'h'q 'şr'"J * *> y A AEORK CC Anni Verna, dâğların " Hatasıma başdır, 1 L şin; dedilet”İkli aş munlazınıstereti te sinemacılık dersi aldım. Sonra Ve nediğe gittik. Orada ağır ve ihtişam- lr Pİ?)İSDİOI;İÇ(?I”İSİH(İÜ. başında koca- man bir pruka bir prenses rolü yap- tım- Tıpkı bir rüyada olduğu gibi... — Bundahf sönrüa bangi filmi çevi. recekgiİniz? — Fransada. Piyer - Rişar - Vilm e beraber Verteri çevireceğiz. — Başka tasavvurunuz yok mu? — Hayır sadece bir arzum var.. Mazide değil, bugün — cereyan eden bir filmdoe bir gene kız rolü oynamak kendim kalarak filme geçmek... b -a e Marlen Ditrih ve Du>z'as Fayrbanks sık sık beraber görün- Bu sıkı dözt!luk Holivutla bir takım dedikoduların cıkma- Bazıları, bu münasebetin reklâm olsun diye sinema gir. bbüslerinden doğma zoraki bir dostluk olduğu iddiasındadırlar, kımi meraklılar ise bu dostluğun ciddi bir aşk ecafri o!rıiuğunu Ve h'in genç Duglasla evlenmek jİcin kocasından boşanacağını söylü. Anitada başbaşa at yarışlarını seyrettikten sonra beraber yemek rın resmine bakrılırsa acaba bu iddijnların hangisine haâk veri. yiyen iki sanatkâ lir dersiniz? DA - SAĞ ) —hâı ıwı . - &e —”0dih Kadınlar Genç kadın ölüm döşeğinde, bütün ailesi ve alle dostları başı ucunday- dı. Anası, kızının Üüzerine kapanarak “yavrum! yavrum!,, diye hıçkırıyor, fakat genç kadın kımıldamıyordu bi. le... Kocası, hastanın elini tutmuş yal. varıyordu: — BSevgilim! Beni yalnız bırakma, Sen ölürsen ben ölürüm. Aç gözlerini de bana bak, Ölüm halindeki hasta, bu sevgi te- zahürüne kocasının elini biraz sıka - rak olsun cevab vermiyordu. Hastanın çocuğu ağladı: — Anneciğim, anneciğim! Kadın bu feryadı da işitmedi. Aile dostlarından bir genç, vaktile hasta kadının kendisine karşı fazlaca zaaf gösterdiği rivayet edilen delikan. lı, kimsenin işitmiyecefi hafif bir css- le mırıldandı: — Nekadar çirkinleşti, zavallı! Olüm halinde genç kadın, yatakta doğruldu ve bir ayna istedi. Fener bekçisinin karısı — Nasil ol- du kocacığım, böyle daha şık değil mi? Yatak çarşafı Nesimaçi kolunun altmında bir top kumaşla eve gidiyordu. Salamonla karşılaştı. Salamon Merakla sordu: — ÖO ne? Hayrolsun Nesimaci? Ku- maş mı aldın? — Evet. — Ne kumaşı? — Patiska... — Bakalım, — İşte, — Vah vah! Seni kazıklamışlar. Buna da patiska diye para mı verdin? — Elbette, Beğenmedin mi? — Doedim ya, kazıklamışslar seni. Bu bez bir yıkanışta parçalanır, — Haydi canım sen de! Ben bu be- zi yatak çarşafı yapacağım. Yatak çarşafı yıkanır mı? Yanlış anlamış — Efendim, kızmızla evlenmeme müsaadenizi rica ediyorum, — Pek âlâ, Karımı gördünüz mü? — Gördüm efendim. Fakat ben kı- zanızi tercih ediyorum, ASRİ — Binu susturmak için SURREALİST RESSAM Model — Bize pos verirken kımıldadım galiba! Teşhis Mesşhur doktor genç kızına nasihat etti: — Kızım, Sen o delikanlıdan ümidi. ni kes. O emeline asla muvaffak ola mıyacaktır- Genç kız gülümsedi: — Bunu bana daha evvelde de söy- lemistiniz, ben de ona tekrar etmis. tim, — Ne coevabh verdi? — Teşhisinizde yanılmanızın ilk de- fa vaki olmadığını söyledi, Sarhoş Sabahm saat üçü... İstiklâl cadde , sinde yıkrıla yıkıla giden biri, rasla. dığı polig memuruna sordu: — Affedersiniz, karsıki nerede? Polis gülümsiyerek cevab verdi: — İşte şurasrı... — Yanlışlık olacak. Biraz evvel o- radaydım, başka bir polise sordum, bu tarafı gösterdi. birir: kaldırım — Eyvah! Canbaz yanlışlıkla Ayse halamızı aldı! Haydud — Hıçkırığımı geçirmek i. çin beni korkutmazsan kendini ölmüş bil! ÇOCUKLAR hangi — düğmeyi çevirmek lüztm!?