Bir O Hiç | h__"üu gemilerinin kaptanları yolcu: SÖİ Rodoplu Güzel Kız ve SAFO Yazan : Nizamettin Nazif — 3 — Taşozlu deniz kurtları âdeta kudurdurlar: Bu melunları kazığa oturtmaılı! diye nomurdandılar —V turlu birkaç külfür savurarak yumruk. Gemiler yaklaştıkça sahildeki kala. | larmı sıktı: da ardyordu, Hele sarı yelkenli | — — Ölümlerine susamışlar... er kıçtan kara ettikleri zaman | Diğerleri; osluların yüzde doksanı koyda | — — Bu mel'unları kazığa oturtmalı! lanmışt: denilebilir. Zira sarı yel- | - diye homurdandılar - €en çok Taşoz adalı gemiciler kul- ı Ve herkes gemisine koşup hançeri- ” lardı, ve Trakya'nın güzel kızla. | ne, palasına sarıldı. Genç kızlar, kör- İhîım hep Taşoz gemilerile gelir- | pe dlikanlılar ihtiyaten evlerine kaçtı- lar, Bu tercih Üç sebebden ileri gelirdi: -V 1 — Gayet yolluydular, Az - salla- Güneş artık adamakıllı batmıştı. Fa. h kat denize ve karaya henüz gecenin <3 — Taşozlular çok cesur olurlardı. | renkleri inmemişti. irken güzel kız ve giderken bol pa- 2[5!1!:“1& korsanlardan korkarlar. Korsanlar ise bu gemilere yaklaşa. Tazlatdı, 3 — Taşozlular adaya getirdikleri îmludm avdette para almıyorlar. Kırmızı papatyalı gemi arkadan gelen dalgalarla hızı arta arta pupa yelken geliyordu. Yaklaştı, yaklaştı. O yaklaştıkça sahildeki yatağanlı ve hançerli Taşozluların hiddeti bir kat daha artıyordu. Bu iki direkli ve hör iki tarafmdan kirkar kürek serkan sağlam bir yapıydı. İki gömina (1) mesafeye gelince süvarisinin verdiği kumandalar işitildi. Tayfalarm 1skota. ları (2) çözdükleri görüldü; ve gemi, evvelki hizi azala azala karaya ya- naştı. ÖO zaman Taşozlular fazla sab. redemediler. Bağırarak, küfürler sa- vurarak, kamalarını, palalarmı sallı- yarak gemiye saldırdılar. Sahili dol- duran Siszamlılar Egenin bütün ilâhla- rını utançlarından öldürecek ayıp sör ler söylüyerek, naralar atarak Taşoz. Tuları tegel ediyorlar ve avas avaz ba, h Kudyoriardı: | — —— Hayar Kahramanıarı vürün! Yaz kın! Yıkm!.. — Kahrolsum korsanlar! Kahrolsun haydudlar! Kortanları asmalıyız! A. sacağız korsanları! Korsan.., Lâkin bu gemidekilerin hiç de kor- sana benzer halleri yoktu. Tagozlular üzerlerine saldırmca aval aval baka- kaldılar, ve içlerinden yalnız biri, sü- bum yelkenli gemilerden güzel kız- Çıkacağını tahmin edenler yanıl. lar, Hakikaten, gelen ön geminin an da harikulâde güzel kızlar F.lat hiç kimse bu kızlarla uğ- Gye vaki! bulamadı. Zira gemile- Si gelmesiyle beraber Samos& korkunç İle çarpışmayı göze alamamışlardı. Bu herhalde bir korsan gemisi olacaktı. h"mu uğrıyan gemidekiler onun Yülkenlerinde kırmızı boya İle koca. Man birer papatya işlenmiş olduğunu Bötu. Dlerdi. Killı ve sağlam adaleli ko'ları, kıllı, a k derili ve geniş göğsü ile olgun ".Wl Sisam kadınlarını yutkunduran n genç gemiti yarıbaşmdaki bir kı. | vari, elleri kolları bağlanırken; u._bellm teklifsizce kollarını dolrya- — Yahul No var? Ne oluyorsunuz? 4 Siz ba; ? . —;qo n li b .öymm ı.ııuıuıını? nesiniz? - diye Mm Goğrumu.. - 'diye bağırdi. :00 |— Bie ugoslu onln eaemmine okküli M _tmhfm tek baçına saldırmak | yi V L a k haykırdı: — Haydud bangimiz bire sefil kor. ’:::ı:mı: ın'lwıı“ görmüş, bir- | yanl Samopulo adası yanında gemimi. anlarma uğramış bir | gi avlamaya çalışan sen değil miydin? Yürü bakalım. — Ne? Bizi korsanlıkla mı itham e- diyorsumız? — Hah şunu anlıyaydın! Hom uzun lâfın kısası, dilini kıs da düş önümlüze bakalım. 4 — Canım yanılıyorsurnuz... Biz L4, kadlıyız. Trakya sahillerinden geliyo- ruz. — Massi dinletemezsin! On gemi halkı, ne halt karıştırmak istediğinizi gördü. Yetişebilseydiniz, bizim kafile- nin en arkada kalan gemisine buz gi- bi rampa ediverecektiniz. Bu muhavereye kulak kabartanlar artmıştı. Diğer Taşozlular bağtladıkla- rı gemlcileri ite kaka yaklaştılar. Sih vari asabif asabi bağırdı: — Tabil rampa edecektim. Pmir di. muıştım. — Kimmiş bu emri veren? — Buraya dümen tutmamı kim em. rettiyse o, Hanımım! Korsan olsaydık gı;yıh göre kucağınıza düşer miy- Ve Taşozlunun bir başka sunl bor. masına moydan vermeden, başıyla bir kapıyı İşaret etti: — İşte kendisi orada, İriyarı, yatafanlı gemiciler hep bir- dan o tarafa seğirttiler, (Devamı var) (1) Bir gomina yüz metrodir, (2) Yölken ipleri :':" Vuran korsanların vahşetlerini İçlerinde duymıyan — kalmamıştı. Saporad adalarında barman bu lar her nedense şimdiye kadar Sama-hiç uğramamışlardı. Acaba Nm lan sakımmak sirası artık Öker lertne mi gelmişti? Samopula a. Yan n tamı cenubundaki iki ko. 5 Arasında ve sahile bir buçuk mil kın minimini bir kaya parçasıydı. korsan gemisinin orada dolaşması de hayra alâmet sayılamazdı. n Ve getirdikleri güzel kızları kara. —“I uğurladıktan sonra ayak ha baş başa verip konuştular ve der- denize açılıp bu gemiyi bulmaya, T'loı%.ı bildirmeye karar verdiler. Ön Kgemisinin bir korsan gemisi ö- kaçmasını bir türlü onurları- % =ıH lardı. Ama bu kararı k etmeye imkân, lüzum ve vakit ı“hdı. Zira o anda yelkenleri kırmı. thp“" markalı ve kara boyalı bü. _nhlr teknenin burnu dolanıp son tle koya girdiği görüldü. Herkes i!veg bakaka'dı: #vet, hiç şüphe yoktu. Bahze- _q,_ kotsan gemisi bu olacaktı. _h deniz kurdları bundan bils. — ükudurdular. İçlerinden biri suz- I Günün meselesi I Fransa, Cumhuriyetçi İspanyaya yardım cesaretini gösterecek mi Sol taraf, Mayorka ve Minorka adalarile Ispanyol Fasının Fransa tarafından bir an evvel Franko, orduları Aragondan yıldı- rtım süratiyle — Akdenize iniyorlar, Cumhuriyeiçi ordunun iki günde bir söylenen “giddetli mukabil Harruzun. dan,, bir eser görülemiyor. Eğer bu hal devam ederse, Üç dört ay önce Franko'nun dediği gibi; . “Bir sabah İispünya uyamacak ve harbin bittiğini, cumhuriyetçi cephe. nin şakuli bir inhidam ile devrilip git tiğini görccek.,, Avusturya hâdisesi kapanmış gibi. dir. Litvanya - Lehistan hâdisesi de fazla sürmedi. Almanyanın Çekoslo- vakyadaki davasını halletmezden ön- ce, müttefiki İtalya ile birlikte İsviç. rede bir "emrivaki” yapmasından kor- kuluyorsa da umumi dikkatin tekrar İspanyaya çevrildiği muhakkaktır. Frankonun Aragondaki kuvvetleri. ni Akdenize yaklaştıran her adım, Pa. riste, Fransanm belkemiğine yeni bir hançer indirilmiş gibi bir tesir yapıyor ve Fransız efkârı umumiyesinedki he- yecanı arttırıyor. İspanya ihtilâlinin başladığı günler. de, ademi müdahale siyasasma sap- Tanmakla ne berbat bir hataya düştü- Şünü, Fransa nihayot acı acı anlamız bulunuyor. Sağ partiler, ancak Almanya ile ur laşmak suretiyle Fransanın bir felâ- ketten kurtulabileceğin! ileriye sürer- lerken so) partiler bir an evvel cumhu. riyetçi İspanyaya yardım edilmesini istomektedirler. Sosyalist partisinin i. leri gelen liderlerinden Jan Ziromski, İspenyadaki vaziyet hakkmda gu mü- taleada bulunmuştur: ŞS Bavle bemyelm, Oumh İspanyaya yardım etmox u::ıyıî kat'l bir lüzumdur. Bu yardım, gelişi- Büzel bir yardım olmamalıdır. Vaziye- tin İcab ettirdiği şekilde hareket et- memiz ve cumhuriyetçi İspanyaya lü- zumu olan her çeyi temin etmemiz i- tab eder. Demokrat Tİspanya, düne kadar bizden “yalnız silüh satımatma. sına müssade etmemizi,, istiyordu. Bu gün böyle bir müsaadede bulunsak bi. le bu iş halledilmiş olmaz. Zira geç kaldık. Cumhuriyetçi İspanyanın or- tadan kalkması Fransız lstiklâlinin ortadan kalkması demek olacaktır. Hattâ bu yüzden Garbi Avrupa medeni bütün haklarını ve hürriyetlerini kay. bedecektir. Faşizm, bize nihaf darbeyi indirmek için son hazırlıklarımı ta- mamlamak Üzeredir. Ona mağlüb o ği oyunun aynini kendisine karşı oy- namamız doğru olur, İspanyada faşist harekete son vermek için başvurula. tak biricik şare şudur: *Frankocuların elindeki Mayorka a. dasını İşgal etmek, hükümetçilerden Minorka adasını tesellüm etmek, İs . panyol Fasını zapt ve Pirene hudutla- rımızı tahkim etmek. İspanyol Fası, Franko ile müttefik. lerinin İspanyaya ve bize indirmek is- tedikleri darbenin kuvvet kaynağıdır. Franko ile fagizm Fastan getirilen &5- kerleri harbo sürerek muvaffak ol - Cevabımız hazırdır: “— Bfendiler! Heyhat! Harbin doğ. masıma artık mâni olamayız. Harb bütün felâketleri ile gelmiş ve üstü. Müze çökmüştür. Eğer bu harbin bizi tahrib etmesini istemiyorsak, nihat hücuma hazırla - | nan düşmanlarımızın tertibatını çim- diden bozmaya çalışmalıyız. Yarın, pek geç kaldığımızı anlıyacağız., işgalini istiyor “Terueldeki çetin harbden sonra, her iki tarafın mevcud ihtiyat kuvvet. leri eritmiş olduğu tahmin edilmiş ve bü kanlı harpten sonra iki taraftan bi, rinin yeniden harekete geçmesi için birçok aylar beklemek lâzımgeleceğini sananlar olmuştu. Aragondaki son taarruzlar, Frankonun Teruelde asla yorulmadığını, Teruel harplerinin an- cak cumhuriyetçi orduyu zedelemiş olduğunu ispat etmektedir. Zira Fran. ko birkaç gün içinde seksen kilometre Hderliyebilmiştir. Belki, son günlerde deveran eden bazı gayialar doğru de- ğildir. Belki cumhuriyetçilerin tnhilâ! trifesinde bulunduklarmı söylemek hatalı ölur; fakat Aragondaki harekâ- tın inkişafma halarak “Tspanyht ma. cerası son ve kat'i safhasma girmiş- tir,, denilebilir. Son günlerde Franko tayyareleri Barselonu mütemadiyen bombardıman etmektedir. Herbiri yüz. lerce ve yüzlerce kurbana mal olan bu bombardrmanlardan maksat nedir? Hiç şüphesiz Barselondakileri tet . hiş etmek ve halkı korkutarak cumhu- riyetçi mıntakada ihtilâller çıkmasına çalışmak, Fransa bu vaziyete seyirci kalabilir mi? Bizce Fransanın ademi miüldahale siyasasıma nihayet vermesi zaman: henüz gelmemiştir. Bu gidişle Pirene hudutlarımızda ve garbi Akdenizde Fransız menfuatlerinin tehlikeye gi- receği inkâr edilemez ama Frankonun bize mütemadiyen teminat vermekte olduğunu da unutmamalıyız. Franko, İspanyada harbi kazanma- sının, Fransız . İspanyol münasebetle- rinde herhangi bir değişiklik yapmı- yacağını bize temin etmektadir. İna- nalİrm.,, İşte Fransa, biribirine taban tabana zıd olan bu İki cereyan içinde çalkan. | KADIN | ÜnemmceneseeuneenasacesALARELAMALAEEDEN erErEELEnLAĞ ; Bej, koyu kbahverengi ve yeşil fötrden La Temps gazetesi ise Aragondaki | yapılmış olan ve dört eilindir, bir de son eskeri vaziyeti göyle hulâsa edi- | murabbadan müteşekkil bulunan düz yor; voe güzel bir şapka. Yazan: Şekip Gündüz Fransanın işgal etmek niyetini güttüğü Mayorka ve Minorka adaları ile altına giren Fransız deniz yollarımı gösterir harita... maktadır. Fransa, Franko tarafından verilen teminata inanabilir mi? Bugünkü Fransız hükümetinin buna inanması, Fransanın ikinci sınıf bir devlet dere- kesine inmesi demek olacaktır. Düşü. nünüz bir kere., Avrupanın, düne ka. dar ve hâlâ en kuvvotli ardusuna sa- hip bulunan Fransa bir Frankonun; “— Pirene hudutlarınıza taarruz et- miyeceğira.,, Demesine tahammül edebiliyor. Kaldı ki bu teminata ne dereceye kadar inamlabileceği de şüphelidir. Yarın İspanyada otoriter bir. Franko devleti teşekkül ettiği gün İtalya ve Almanya ile birlikte bu devletin Fran. saya saldırmamasma imkin ve ihti - mal tasavvur edilemez. Zira; *“Faşizm, en büyük düşmanı olan de, mokrat merkezi tarümar etmeden ra- hat uyku uyuyamaz.,, Faşizm, İspanyada muzaffer oldu- ğu gün, ilk işi Fransada da muvaffak olmanın çarelerini aramak olacaktır. Esasen Fransada iki günde bir keşfe- dilen gizli silâh depoları Bağ cenahın bugünkü idareye nasıl diş bilemekte olduğunu açıkça göstermektedir. / “Eğer gelecek intihapta sağ cenah kazanırsa fazla kan dökülmeden, Fransada da demokrasiye veda edildi- Zini göreceğiz,, diyenler çoğalmaya başlamıştır. Acaba Leon Blüm, cumhuriyetçi İs. panyaya yardım etmek cesaretini ken. dinde bulahilecek mi? ŞEKİP GÜNDÜZ Istanobul radyosu 23 MART — 038 ÇARŞAMBA 17 inkılâp terihi dersi: Üniversiteden naklam, Yusuf Hikmet Bayur, 18,30 Fatih halkevl gösterit kolu tarafından bir temsil 19,.15 konforans, Doktor İbrahim — Zali, Bulaşık cilt hastalıkları ve saçların dökül- mesi, 19,55 Borsa haberleri, 20 Neemeddin Rıza ve arkadaşları tarafından Türk müsi- kizi ve halk şarkıları, 20,40 hava raporu, 20,38 Ömer Rıza tarafından arapça söylev, 2045 Nerzihe ve urkadaşları — tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları (saat aya- Fı, 21,15 Fasıl saz heyeti, İbrahim ve arka daşları tarafından, 21,50 otkestra, 2245 ajans haberleri, 23 plâkla sololar, opora ve operet parçaları, 23,20 son haberler ve er- tesi günün programı, 23,30 son. BÜKRE$: 18, kaoser, 20 dini! müzik, 20,30 italyan ©r şarkılar, 21,15 Ştavrusun eserleri, 22,45 kafe konser, BUDAPEŞTE: 18, şarkılar, 19 belediye orkestrası, St, 30 radyo örkestrası, 21410 müzik akede. misinden nakii, 23,20 sigan oörkestrası, 24, 10 caz plükları, BERLİN: 19 radyo orkestrası, 20 Balet — plükları, 21 hafif müzik, 22,30 plâk, — 28,80 hafif Müzik, ve car, £ ROMA: K 20,40 hafif müzik, 21,20 konser, 22 Mi lâno Uyatrosundan temsil nakji, VARŞOVA: 20,20 şarkılar, 2055 plâk, 22 Sonen ve sitali. 23 radyo orkestramı,