AAA SO İA * Ğ S S S ö Ğ Şehibi ; Hasan Rasim us (DARE E Pada belerar kranbet Sik. Yelraf söresti kisarei HaBER Vezi işleri telefonu: 23872 | * Waşriget Müdürü ! * İstanbul Ankara Ca Si Idart. . « - 3i 264370 Gtan : 20335 ABONECE ŞARTLARI Förüge Ginett DRTTM Dış Siyasa Hamburgştan Bağdad'a bir cenabu şarki olu Yazan: Nizametlin V cı 8. B. Potoki, Amerika gaze- tecilerine son hidiseleri itah ederken, Almanyanın maksatlarını “namuskâ. Tane” addetmek lüzimgeleceğini vöyle- miş, Polonyalı diplomatın bu kanaati- ne iştirak etmemek büyük bir insafsız. lik olur, Bugünkü Almanyayı, sun as- Tın içinde eline fırsat geçmiş, dünyayı boş avlamış herhangi bir büyük Avrupa devleti ile sathi bir mukayeseye tâbi tutmak, Polonyalı diplömatın, sadare Varsova - Berlin münasebetlari çerçe- Vesi içinde kalarak değil, ayni zaman- da bir hakikate insaflı bir teşhis ko. yarak konuşmuş olduğunu da bize ka. bul ettirebilir. Hattâondan daha He- riye giderek diyebiliriz ki; “Bu Almanya çok dürüst hareket ediyor ve gittiği yolu harita üzerinde |f gizip açıkça göstermekten de çekinmi. ı Nazif Yof Evet; Avrupaya saldığı dehçet ve dünyada uyandırdığı bayret 'ne olursa |f olsun, ortada itiraf etmekten kendimi- |£ zi alamıyacağımız bir hakikat vandır: Mmiyor; söylüyor, istiyor, “yapacağım” GiŞDE Va. yüpiyör, ” oe Bunünla beraber, Almanyanm bügü- ne kadar yaptıklalı, ulaşmak İştediği mkheddedoimımkurklıdmı atabilmiş olduğunu ifade eden bir ta- kım tâlf merha'elerdir ki, bunlar as- la Almanyanın yapmıya kaârar vermiş | bulunduğu şeyin, büyük eserin hâlâ | bir bülya addedilmesine birer müni | turetinde telâkki edilemezler, Almanya Hamburgdan kalkmıştır, Basrtaya gitmek niyetindedir. Fakat Berlinli kaptanın Hamburg limanm- dan patentalı gemisi henüz Viyanada. w mesafe, Hamburg ile Basra arasındaki mesafeden hiç de az değildir. Ham. burg - Basra yolunun Alman yolcu- Bu ister Münihten kalksın, ister Viya. nadan, hüdiselerin seyrinde en ufak bir değişiklil olamaz, Sar, Ren ve Avusturya, muhakkak ki Nazi'liğin kısa tarihinde Alman gu- l dır. Ve Viyana Ie Bağdad arasındaki î& larğan sabı-sızlıkla bekliyor... rurunu arttırmış birer hâdisedir. Bel- ki yarın Danzig, Sudetler ve İsviçrenin Almian kantonları da Berlinli hatib'e- Te coşkun nutuklar söylemek fırsatla- rını bahşedecektir. Fakat Hamburg. dan kalkacak bir Alman komlayoncu. sunun, Alman müstemlekelerinden ge- €© geçe Bağdada kadar bir tenezzüh ya- pabilmesini ve Berlinden menşe şeha. detnamesi 'slmış kulilerin Nazl kon- trolu altında Basrüya ülaşmasını de- ğil.. Bu bir zamanlar - bir hulya Idi ki hakikat olabilmesi muhtemeldi. Ama girmmdi bir hulyadır ve ebediyyen hulya kalmaya mahkümdur. Eğer Almanya- nın göze kestirdiği tallletler bunu is- temiyecek derecede mi'li haysiyet, /mllli şerefe ve ön'iyecek derecede kud- rete malik bulunuyorlarsa, Biz, büğüne kadar elde ettiği mu- vaffakıyetlerin Almanyayı yanlış yol- Jara sürüklememesi Alman menfaatle. rine daha uygun olacağı kanaatinde- yiz. Şüphesiz, Berlin, bir gazete sütu- l nundan nasihat dinlemek tevazuunu çoktan kaybetmiş bulunuyor. — Fakat | biz. cenubu t#arki Avrunasmna, gerbi Asyaya ve Balkanlara hâlâ Hetnef VİL | he'm ygün'erinin görüş zavivesinden | batmak!a Almanvanın affedilemez bir gafleta saplanmış o'laca”ımı bıvı'ıynJ kaydetmekten kendimizi alamayırz —- l AŞINGYUN'daki Bolonya sefi- l | İ edilirse bu hususta temin edilecek Berlin asla gizli kapaklı hareket et- E i bol seyrettikleri ve bilhassa ecnebi $ GETTEEEİTTEENEİNTENEEİÜETNÜNNETTEMTTULUEDNIN. Okuyucu imeatupiarı #Ararer n mzzuamamaz Slüüyüdc derdi Okuyucularımızdan Mustafa Kurd yasıyor: asri bir stadyum yaptırılacağını se- $ nelerdenberi gazetelerde yılan hikâ- £ yesi gibi okuyup duruyoruz. Yapı - £ lacak, yapılacak ama ne zaman? Bir hafta sonra nuı? bir ay sonra fi mu7 bir sane sonra mı? yoksa bir a. |i sır sonra mı? : Bunları düşünürken aklıma şöyle bir fikir geldi. İstanbulda yapıla . B cak asri stadyumun dedikoduları, l temennileri, nerede yapılacağı, pro- ji Jeleri yapıla dursun, şu mahut |i Taksim harabesinden kurtulmak ©- £ zere İstanbulda yapılacak on bin ki- gilik ufak bir stad için (meselâ Fe ner stadı gibi) lâzım olan para, bü- |i tün İstanbul klüplerinin iştirakile E tertip edilecek iki devreli bir (atad- $ yum fudbol turnuvası) nin temin e. deceği hasılatla pek âlâ elde edile . bilir. : Klüplere mensup bulunan sporcu $i kızlarımız da (bayanlar turnuvası) namı altında - futbol oynamak su- $ retiyle - bu işe bilflil iştirak ederler- İ Be bu turnuvalar çok alâka uyandı- racak; enteresan ve orijinal bir B mahiyet alıp fazla hasılat temin e- docektir. Bu turnuvalardan başka bir de, hasılat: yapılacak stada sarfedil . mek Üzere eşya piyangosu da tertip istifade yolları çiftleşmiş olur. İstanbul — klüplerine yapılacak böyle bir teklif tereddütaüz olarak söyliyebilirim ki, bilâlstisna her klüp tarafından memnuniyetle ka . bul edilecektir. Çünkü, Taksim stad- $i yumu ismi verilen çirkinlik abide - B | sinde futbol oynamak felâketine Ş maruz kalan herhangi bir klüp fut- £ bolcusu bu hususta elinden gelen fe- dakârlığı yapmağa dalma hazırdır. |j Netice itibariyle fudbol meraklı- Tarmm tünetokuya gkuya gidip bin bir aatmet'ya batranna tareinde fut. Ş takım maçlarında, mill! haysiyeti mizi bile ernelde edecek şekilde ve aleyhiminde propaganda yapılması- B na vesile o'an gu köhne Taksim stadyumundan kurtulmak İçin (ya- pılacağı, uzun senelerdenberi diller- ğ de ve gazete sütunlarında dolasan İj muazzam ve asri stadvom yapılın- caya kadar) ne yapmak Jâzımsa bir an evvel yanılmasmı, İstenbnlun Hütün frtbol meraktıları alkkadar. Türk « Suriye iyi dostuuk ve komşu- luk muahedesi! Şam, 23 (Hususi) — Havas ajansı bildiriyor: Türk - Suriye iyi komşuluk muahedesinin akdi için yapılacak mü- zakerelerde Suriyeyi temsil etmek Ü. zere Fransız heyeti murahhasası nez- dine Emir Abdülasları memüur edilmiş- tir. Aslan Abdel bugün Ankaraya ha. reket etmiştir. Diğer taraftan Türk - Suriye hudut komisyonuna memur Türk heyeti mu- rahhasasının Halebe ge'diği haber a- lmmıştır. Almanya, Umumi Harb mütarekesi. nin, kendisi için çok elim olan şartla- rından bugün ortada eser kalmayışını yanlış tefsir etmemelidir. Avrupanın Umumi Harb sonu muvazenesine veda edişi, cenubu garkl! Avrupasının ve gerbi Asyanm Umumi Harpten evvel- ki vaziyete kolayca irca edilebileceği. ne ve hattâ irca edilmesi mülmkün ola. bileceğine de'âlet edemez. Nizamettin NAZİF binceii '_ıxu;uumıı:ıuw:————zzzm HABER AM POSTASI 8 “İstanbul için belediye tarafından ...ı—— Hatıralarını anlatan CEBYVWS NONODİ Entellicens Servisin en meşhur casuslarından 4 YOURRZ TEFRİRA NOo 65 Alman casusunun fevkalâde mahir biri olduğu bir kere daha anlaşılıyordu — Öyle ite Almanyaya gelmeniz lâ- gıra., Halbuki şimdiki vaziyette — Ak manyaya gelmeniz pek tehlikelidir, sa- rurim, , — Ne çıkar.. Tehlikeyi göze almı- yan biç bir şey elde edemez.. — Tebrik ederim, cesursunuz.. halde tekzar — görüşelim. — Evet, tekrar görüşelim, Telefonu kapattım. , Bir kaç saniye bekledim, sonra tele- fon santralını açacak sordum: — Biraz evvel bu numara İle konu- şan numarayı bana stöyleyebilir. misi- niz? Ben Entellicen$ Servis memurla- rındanım, . — Hay hay efendim.. Bir dakika müsaade.. Biraz sonra cevap geldi; — Sizinle görüşen numara 1642 Grosvenor idi. t —— Bu numara nerededir?. — Pikadellide Bolton Srid 160 nu - marada bir kahvedir , — Teşekkür ederim., Derhal adresini öğrendiğim kahveye gittim. Hans Fuşun orada biç nazarı dikkati celbetmemesi çok muhtemeldi . Fakat her ihtimale karşı en ufak bir izi bile ihmal etmemem (âzımdı. Kahvede aldığım cevap şu oldu:? —— Yarım ssattenberi ancak bir kişi telefon etti; o da beş dakika kadar ön- ce gitti. — Hay aksi tesadüf hayl.. Kendisile görüşmek istiyordum, yetişemedim. '— O da sizi bekleyemediğine pek üzüldü.. —Beni beklediğini demek size söy- ledi. — Tabit.. Siz Ceyras Nobodi - değil misiniz?. Şaşırarak tevap verdimi — Eyet, — .a Z a —O halde size Ş—aktığı Merlusu ve- reyimi.. —- Bana mektup bıraktı demek? — Evet efendim. Zarfın üstüne bak- SAnız &.. Mektubu aldım.. Filbakika üzerinde ismim yazılı idi. Zazfr açarak mektubu okudum: *Beyhude zühmet ettiniz!. ,, H, F. Alman casusurüun feykalâde mahir biri olduğu bir kere daha anlaşılıyordu. Nereden bana telefon ettiğini öğrenip oraya gideceğimi tahmin etmişti. Mektubu cüzdanıma korken söylen- dim; — Son gülen iyi gülerl. « Konuştuğum kahve sahibine, “dos tum,, un bindiği otomobile dikkat edip etmediğini sordum. — Dikkat ettim, diye cevap - verdi, çok güzel bir araba idi. Rols - Roys mar ka. Numarası da 17253 - V. B idi. — Döostum yalnız 'mı idi? — Yanında bir erkek ve bir de ka- dın vardı. * — Kağdın genç mi idi? — Evet ve güzel, z — Esmer mi, sarışım mı? — Dikkat etmedim, zöbite gelince.. — Hangi zahit? — Dostunuzun yanındaki zabit. — Dostumla beraber olan rzat demek zabitti? — Evet. Erkânıharbiyel umumiye işaretlerini bamildi. Derhal kahveden ayrılarak — Enteli - Tonton Amca istasyon şafl cens Servisteki büromdan bütün mer « kezlere yeniden haber gönderdim ve numarasını verdiğim otomobili gördük- leri yerde çevirmelerini bildirdim. Ya- rım saatten az bir zaman içinde Londra etralında yüz kilometre kuturlu bir daire dahilinde bütün yollar mitralyöze 1ü otomobiller ve motosikletli polislerle gevrildi. Diğer tarafan amiral - Fişere de telefon ederek badiseyi haber ver- dim ve sahilleri dikkatle tarassut ettir- mesini rica ettim — Hay hay, diye cevap vertli. Sahil leri deniz tayyarelerile kontrol etti- ririm., Aldığım bu tedbirler sayesinde Hans Fuşun kaçmasını imkânsız- veya hiç değilse müşkül görmekteydim. Fakat mialesef o kaçmağa muvaffak oldu. Gece yarısı, yorgunluktan bitkin bir halde evime dönmeğe hazırlanırken bir telgrof getirdiler, Açıp okudum; *Numarası bildirilen otamobil Rom- Derhal bir tegrafla cevap verdim; *Ben gelinceye kadar otomobile do- kunulmamasını ve izlerin kaybolmama- sına çalışılmasını rica ederim.,, n ÖOn dakika sonra Kroydona, oradan da bir tayyare ile Folkestona hareket ettim. Folkestona vasıl olunca derhal oto - mobilin bulunduğu yere gittim. Araba mahvolmuştu, Hana Fuş arabayı yak. mağa teşebbüs etmişti. Buna tağımeni Üzerinde birkaç parmak izi bulmağa muvaffak oldum, Bunları tetkik etmek benim ihtisasım dahilinde olmadığı için e Londi di a : m n .'.'Z.'..Z".,.ı“.;'ı'ı"âı.—"“' | Üzerine yerleştirerel bafaza altında Londraya görtlerdim. Fakat Hans Fuş ile daha işlm bitme- miş. Londraya dönmek Üzere tam tay- yareye bineceğim sırada bisikletli bir polis süratle yanımıza geldi ve: « Sizin isminize bir sarf geldi. diye bir zarf uzattı. Açıp baktım. Bir kart d8 vizit ve Üzerinde şöyle yazılı idi: Hans Fuş 'Tektar görüşelim, der! Bu yeni hzreketi de hazmetmekten başka şimdilik yapılacak bir şey yoktu. Cnayet Olup bitenleri şefim genera! Sir An tür Birdvele anlattığım saman general dedi ki: « Böyle bir muvaffakiyetsizliğe 2e- Ja tahammül etmiyeceğinizi bilirim. Ne yapmak fikrindesiniz.? — İki şıktan biri general; Ya Hanı Fuş benim hakkımdan gelecek, yahut ben onu tuzağa düşüreceğim. — Yok canım, İşi pek tehlikeli tara- fından alıyorsunuz. — Vaziyet arzettiğim gibi değil mi efendim? — Evet. Fakat fazla ihtiyatsızlık da doğru olur, Maksadınızı anlar gibi olu- yorum, Hans Füuşun haklından gelmek için peşinden Almanyoya gitmek niye- tindeziniz değil mi? — Evet. Müsaadenizi rica ediyorum. — Tehlikeyi göze almanıza değer mi? Sizin gibi bir elemanı kaybetmek istemeyiz. — İzahatıma devam etmeme müsa- ade ederseniz.. — Daha başka şeyler de mi var? (Devamı var) 239 ÂART — 1938-ÇARŞAMBI Hicrt: 1350 — Muharrem? 21 Güreye dağaşa Günaşın hatıfi, 1304 Vahi Gahel Öğle fltedi Aüşer — Yata 437 TZ2Y 1348 184 1955 440 Lüöcümle Tersatniar — eeti Göyüümdli S ASA GüA Z e Berottar MT e Ceti zena # veaamaniyer TİTOK Ceki deküş . G07YE. Aalanlalı 1378 Kalkapı GOTVO Beyeğiaı Yaklik Taksi otomobili istemek icif tmeı GDWT ödar » Bi voterı ğ folatası Yi Yetantei L HATEO Marakürı GEMÜ eei Âkdeniz postası: Yarın sabah hareket edecek olan vapur: zmir, Kuyadası, Bodrum, Rados, Dalyüit Fethiye, Kalkan, Kaş, Finike, Antalya, A Hiye, Mersin, Dörtyol, ve Payasa uğrü”” rak İskenderuna gidecektir. Karadeniz poslası: Yarın — sast 16 & hıni; edecq'ıD oııın"vınur; Tni n öe nop, Samsun, Ünye, Fatsa, Ördu, ve Rizeye uğrıyarak Hopaya Münakasa İnhisarlar idaresi tçin 70-100 ebadındiş. şişe âmbalâi kâğıdı, 7000 kilo içki band kâğıdı ve 250 kilo pamuk kâğıdı pal Ja satın almacaklır. Pararik yarınki P' şembe günü saat T4 de İdarenin Kabataşii” ki levazım şubesinde yapılacaktır. Ş Müzeler Araasfya, Homa - Biranı, Yenan aserleri ve a KAŞA. AY AL SCnze ve sarmlar, Taansi ve Ranaşt M Boi H0t ond. y o _ı'ııı.ı——ııınıııuııuııın—mı’ #çütIr Memteket Cığideniz setertet! Rermaye vaparlar Vümürtesi günteri 13 ce KM vere: Balı günleri 18 Ge Pire, Bergi — Türkiye eczacıları hirliğinden: BMİ’., mizin yıllık genel köngresi 19 nisan İl sülhı günü saat 14 de Cağaloğlunda odası solonunda yapılacaktır. Bütün MAĞ lılxiıılırın gelmelerini saygılarımızla FİZ. Geçen s#ene bugün na o10v? g Biyesla arkadaşını öldüren bir talebi 75 seneye mal olda, * Suriye hududunda şüpheli hareketlet çoğulmağa başladı. Sinemalar gi Türk: Aşk için yaşıyor. Melek: Kar tofü Saray: Kırıl rahip.İpek: Zenda mahk ları. Sümer:Aşk kanatları. Sakariını min sesi. Alkozar: Meksika — gölü şarkıect Kovboy, Yaldız; Bir saadet 7 Asrt: Küçük-albay-ve Tarzan kaçıyor. l:_' f îı% '“ tuluş: Gönlüm seni ve bormbalar y Barken. İSTANBUL S Ferat: Üç Tlm birden deniz ınf; içinde, Maskeli kadın, ve Vahşi koşu, martesi pazar ilâvçten varyele) Aszak: Üç allâhşörler (türkçe) ve Çali Buşu, TYiyatrolar YEPERAŞI DKM KINME d FİDANAKİ Dram 3 perde — Yazan: 'l'lı-tıı*iJ Pandeli Horn — Fahri Kulif JEZERİ KD Saat 20,30 dü BİR KAVUK DEVRİL 5 perde komedi. Yazant İ Celâl Nusahlpoğla : Ü tü TURAN TİYATROSU Bu gece Sanafkâr Naşit ve arkadaşları Hakkı Ruşen, Eyüp Sabri, Rıfkı birtiktü Matmazel Miçef-Pençef varyetesinin lıll"d/ kile Okuyucu Burhan konseri ŞAKA, vodvil 4 perde yazan: İ. Gallii ERTUĞRUL. SADİ TEK TİYATROSÜ — Bu akşam (Üsküder) Hal lede büyük suvare. AKTORKİN 28 mart pazarlesi (ila: dıköy - Sürevva'da hüyük suyapar RKİN &