22 Mart 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bütün kadın ve erkek yıldızların toplandığı balodan enteresan intibalar —D0 Geceyarısı.. Kumlar klühündeyiz. Burası “Palm Springs” den dört kilo- metro mesafede, kapalı, gizli bir gazi- ne olup Holivuddaki “Klover Klöb”ü işleten şirketin malıdır. Burada da ayni tezyinat, ipekli koltuk'ar, beyaz cilâlr masalar, birçok küçük — salonlar var. Hafta içinde, Holivud geceleri, bir dereceye kadar itidal ve ihtivatını mu- hafaza ederler. Çünkü ertesi sabah herkes çalışır ve çünkü nihayet orası şehirdir. Fakat burada, bu iki gece müddetle, bütün entrikalar, hafta için- de gizlenmiş olan bütün sevdalar açı- br, feveran eder. Bütün masalar Üüze- rinde mütemadiyen şampanyayla viski vardır. Ve herkes gelip geçs:ken, eli- ne geçen bardağı düşünmeden boşal- tır... Çiftler, gruplar, üç saatte ondefa değişir. Burada, bir kadını yemeğe davet edip sonra şafakta onu evine gö- türen asla erkek değildir. Herkes sar- hoş olduğu için bunun kat'iyven ehem- miyeti yok. Bütün kadınlar suvarelik elbiselerle ve mücevherat içindedirler. Erkekler i- ve süveter, gömlek, sandal, hattâ plâj ayakkabısı giymişler. Bu, sinema diyarmın faydası, folse- fesi ve sadizmidir. Bu meşhur, bu muhteşem ve zengin kadınlar, enerjik bir mesai ve cüret sayesinde, $imdi bu harikulâde bebeklerle istedikleri gibi oynryabilen bu eski işçilerin, bu eski kovboyların ellerinde birer esireden başka bir şey değildirler. Siyak kadifeden bir elbise giymiş o. lan Marlen, sahne vazır Fritz Lang'la dansediyor. Bu sabahki vahşi kız Do- roti Lamur, şık, tüylü bir elbise için- de, Büşını arkaya döğrü atmış bir va- ziğfette, üzerine iğilen Tiron Povensi dinliyor. Krem ipekten güzel bir rob giymiş olan Key Fransis, yüksek bir bar taburesi üzerine oturmuş olduğu halde, kendisine bir geyler söyliyen Con Bol'i kat'iyyen dinlemeden, miha. niki jestlerle saf cin içiyor. Metro şirketinin kralı Lüi B. Me. yer, bu sabah studyo avlusunda nazarı dikkatini celbetmiş olan harikulâde güzel bir figüran kızla dansediyor. Başka bir şirketin en mühim hisse- darlarından olan Jo Scenk, Mirey Ba- |Jen'e refakat ediyor. Bakara masası önünde duruyorlar ve Jo Scenk gayet nazikâne bir şekilde soruyor: — Biraz eğlenmek ister misiniz? İş- te birkaç fiş. Mirey, kendisine uzatılan bir avuç fişi alryor ve bunları masanm Üzerine &tmıya başlıyor. Sçenk uzaklaşmış. Bakara oyuncuları bu yeni gelen gü. zel kadma, evvelâ hayret, sonra da hayranlıkla bakıyorlar. Kırmızı robu Ve parlak elmasları içinde harikulâde güzel olan Mirey, dudaklarmın kena - rında sigarası olduğu halde, gayet sa. kin ve mütebessim bir şekilde son fiş- leri de masaya atıyor. Bunları da kaybediyor. Sçenk tekrar masaya yak. laşmıştır. Baeln gülerek: — İşte, kaybettim, diyor. Sçenk ona bakryor, gözlerinde bir hayret ifadesi var. — Beş dakika içinde size verdiğim bütün fişleri kayıp mı ettiniz? — Evet.., — Bu fişlerin ne olduğunu biliyor musunuz? — Herhalde paraydı. — Evet para., Beheri bin dolar mu- kabiliydi. ; Mirey'in tebessümü bir anda zail oluyor. Fakat Jo Sçenk bu işin kârlı tarafını derhal seziyor, — Mükemmel, doğrusu bu aklıma bile gelmiyen bir reklâm oldu. Herkesi hayretler irinde bıraktınız. Kızıl fecir Sabahın dördü. Hiç kimse, heyhat! bu gecenin bir faclayla neticeleneceği- nin farkınmda değil, Birdenbire, birisi, yüksek sesle, gazinodan beş mil mesa- fede bulunan kayalardan güneşin do. ğguşunu seyretmek teklifinde bulunu- yor. Teklif büyük bir memnuniyet ve coş. kunlukla kabul ediliyor. Herkes çıkı- yöor, ön otomobile doluyor. Yol, kumun üzerine dökülmüş çimentodan başka bir şey değildir. Dar ve tehlikelidir. Otomobiller, biribirlerini takiben, yüz kilometre süratle gidiyorlar. Birden- bire çığlıklar duyuluyor, frenler gıcır. dıyor. başta giden otomobil virajda devrilmiş. Otomobillerin “parşok” la. rı çarpışıyor. ÖOtomobiller kayıyor, ni- hayet hareketsiz duruyorlar. Herkes i, leriye doğru atılryor... Kavsin üzerin. de iki kanlı vücut var: Metro şirketi- nin teknik direktörü Manniks'in zev - cesi. Kopan gerdanlığından, damla damla inci akıyor. Beyaz ipekli robu üzerinde büyük kızıl çiçekler belirme- ye başlıyor. Betbaht kadım ölmüş. Ya. nmda yatan gazinonun sahiplerinden Vertemhaynerin amudufıkarisi kırıl - mış, inliyor. Şafak söküyor ve çölde, bu kanlı vücutların etrafında toplanmış olan . lar, sarhoşluktan sendeliyor, vuku . bulan korkunç faciayı anlıryamıyor, ta- hakkuk ettiremiyorlar. — Yıldızların çıplak sırtından ürpermeler geciyor. | Bayatlamış makiyaj altmdaki hakiki çehreleri karmakarışık, korkunç bir hal alryor. Asabi, isterik bir kadm kahkahası duyuluyor. İrving Thalberg Bir gün Marlen'e göyle dedim: “Ho- livud bu kadar zalim, bu kadar vahşi midir ki, hiçbir hakiki aşkı kabul et- miyor ve büyük aşk maceralarmı he. j men söndürüyor? Holivud sadece ge- çici münasebetlerden, kolayca elde €. dilen ayrılmalardan mı hoşlanır?.; * Marlen, ağır ağır cevab verdi: — Holivud, bir defa cok müyük bir | aşka, mükemmel ve tam ideal bir İiz. divaca müsaade etmişti. Bu büyük aşk Holivudda olgunlaşmıştı ve Holivud - suz olamazdı. Fakat hemen akabinde Holivud intikamını aldı. Bu güzel aşk macerasından &imdi artık ancak bir hayalet kaldı, İrving Talberg öldü ve Norma Şirer'i yalnız bıraktı. Bundan takriben on beş sene evvel sinemaya Vilyam Foks hükmediyor- du. “Sunset bulvar” m nihayetinde, eski Foks studyosunun son katında, || bir balo salonu kadar büyük camdan | * bürosunda onun yaptığı mücadeleler, |. gösterdiği şayanı hayret faaliyet Ho- Tivudda hâlâ unutulmamıştır. Şeriklerinden biri, ona bir gün bir delikanlıyı takdim ederek şöyle dedi: “Onunla ne istersen yap. Kendisi ya. hudidir, büyük ihtirasları var ve dur. madan, yorulmadan, bıkmadan çalı- ŞIr.,, Foks, elli kâtibi arasına onu da kâ- tip olarak aldı. İki ay sonra, sinni rüş- de henüz girmiş olan Talberg, patro. nunun başlıca mesai arkadaşı haline geldi. Bu şayanı hayret derecede ge- niş göğüslü, keskin bakışlı, ince bacak- İr, kalm enseli bodur, esmer delikam İryı herkes saymağa başaldı. O devirde Lüi B. Meyer, “Metro Göldvin” şgirketinin başmda büyük bir gayret ve mesai gösteriyordu. Üs. telik gayet mahir bir adam olduğu i- çin, bir müddet sonra, şirketi en mü-- him şirket haline geldi. Lüi B. Meyer birisi vasıtasiyle Talberg'e gizli bir haber göndererek, onun gibi bir ada. mın yeri “Metro” şirketi olduğunu söyeldi. İki sene sonra, Talberg inkişaf ve tecrübenin en son haddini bulunca, o- na, tıpkı diktatörlere olduğu gibi, şe- ref payeleri, şeref unvyanları vermeye başladılar. Amerikan gsineması, o zâ. mana kadar, film imparatorlarına, film krallarına malik olmakla iktifa etmiş, fakat hiç kimseye “dâhi” un , vanı vermemisti. Talberg Holivud dâ- hisi lâkabını aldı ve bunaâ itiraz etme- yi hic kimse aklına bile getirmedi. (Devamı var) Tekirdağlı Hüseyin Bugün Istanbula dönüyor Paris, 21 (A.A.) — Anadolu Ajansı- nın hususi muhabiri bildiriyor: — Paris ve Londrada hususi maçlar yapmak ü- zere gelen Tekirdağlı Hüseyin burada iki maç yaptıktan ve menacerinin Londradaki teşebbüslerinin neticesini boş yere haftalarca bekledikten sonra memlekete dönmeğe karar vermiş ve Köstence yoliyle İstanbula hareket et- miştir. Ayın 22 inci salr günü Romanya va- purile İstanbula varacaktır. Hareketin- nen meneceri 15 gün sonra Mançesterde güreşmek Üüzere angajman aldığını söylemişse de pehlivanı avdet kararın- dan caydıracak hiçbir garanti göstere- mediğinden Tekirdağlı yolculuğunu te- hir etmiyerek trenle Köstenceye hare- ket etmiştir. *#*... Türkiye Başpehlivanını Köstenceden şehrimize getirecek olan Romanya va- puru bugün saat üçte limanımıza gele- cektir. Tekirdağlı Hüseyin Boks defisi Feyzi Törk, 87 kilo yumrukçularını ringe davet ediyor Boksör Feyzi Törl Beyoğlu Halkevinde çalışan idman- cılardan 87 ' kiloda boksör Feyzi Törk ten kenidi sikletinde olan bütün yum- şu mektubu aldık: Sikletimde pek mahdut boksör bu- lunmasına rağmen gençliğin hevesle çalışmasına, çoğalmasına ve boksun yükselmesine önayak olmak için mem- Teketimizde mevcut bütün 57 kilo bek- sörlerini ringe davet ediyorum. j Feyzi TÖRK Okuyucumuzun arzusuna tamamen iştirak etmekle beraber, arasıra âdeta bir salgın halini alan bu meydan oku- maların bermutad neticesiz kalacağına da eminiz, den bir iki saat evvel Londradan dö - | rukçulara meydan okuduğunu bildiren | * -N Ankara 20 (Hususi) — Ankara mın- takası tarafından mektepler ve millt kü- me harici klüpler arasında tertip edilmiş olan “Bölge kupası — maçlarıma dün de devam edildi. Gazi ve Ticaret Liseleri arasında maç dün stadyum antrenman sahasında ya- pıldı. Her iki mektep taraflarından mü- rekkep kalabalık bir seyirci — kütlesinin hazır bulunduğu bu maç hayli heyecan- Ir oldu. : İlk haftaymda rüzgâr — altına düşen Ticaret lisesi rakibinin kuvyvetli oyunu karşısında müşkülâtlr anlar geçirdi. 15 Bisiklet larına bu hafta başlanıyor T. S. K. İstanbul Bölgesi Bisiklet A- janlığından: 1 — İstanbul Bölgesi 1938 yılr bi- rincisini tayin edecek olan seri bisiklet yarışlarına 26 — 3 — 1938 terihinde başlanacaktır. 2 — Her hafta yapılacak olan bu ya- rışlar (20, 25, 30, 40, Sü, 75, 100 ve 125) kilometre olmak üzere 15—5— 1938 gününe kadar sekiz hafta devam edecektir. 3 — Her hafta koşuculara yarışlarda aldıkları derecelere gören puan verile- cektir. 4 — Sekiz yarış sonunda en iyi de- rece alan koşucu İstanbul birincisi ola- caktır. 5 — Birinci yarış 27—3— 1938 pazar günü Mecidiyeköyü — Balmumcu çift- liği — Hacrosman Tepesi — Mecidiye- köyü olmak üzere (20) kilometredir. 6 —İkinci yarış 3—4—İ1938 pazar günü Şişli — Hürriyet âbidesi — Meci- diyeköyü — Balmumcu Çiftliği — Ha- erosman Tepesi — Mecidiyeköyü ol- mak üzere (25) kilometredir. 7 —— Geri kalan yarışların yolları ay- rıca ilân edilecektir. 8 — Yarışlara tam saat onda başla- nacaktır. 9 — Yarışlara iştirak edecek olan <| koşucuların tam vaktinde yarış yerin- de hazır bulunmaları tebliğf olunur. Ankara mekteplileri arasında A e ae eli Gazi lisesi ticareti 38 - İ yendi Galip takım nizamsız oyuncu oynattığı — Gazi ve Ticaret liselerinin futbolcuları maçtan evvel.. Birincilik müsabaka: mi? MAÇÇA A inci dakikada Gazi lisesi ilk götunu YA — tı. Bu gol üzerine hücuma geçen 'Iîfa_ lisesi, beraberliği temin etmek için, P yük bir gayretle çalışryordu. — 30 “nd dakikada Tiraret lisesi kalesine inefi w | şandeıiıııaı—ş,ıtm—afs.-ığjc,-iııiıııeıyzr:htl*!_i le kaleye soktuğunu gören hakem ge ret lisesi aleyhine ikinci golü verdi. GJ © bütün heyecanile devam ederken V lisesindei hatalı bir harekette bulunaf ; ayni zamanda hakeme itiraz eden bif ” — yuncu, sahadan çıkarıldı. Birinci d&” — 2-0 olarak nihayetlendi. 'CİŞ İkinci devreye 10 kişi ile başlayan Ö zi lisesi biraz sonra cezalandırıdan OYU, cunun yerine bir kişi daha çıkararak İ'f | rosunu 11 e iblâğ etti. Nizamsız olan V — hareketi hakem görmeli. Bu devrede'f” bir oyun oynuyordu. Fakat kuyvetli ? kipleri zaman zaman mukabil hü 5 da bulunuyorlardı. Her iki mektep tale besinin ateşli sesleri hakemi: bunaltmı$i” Bu anda ticaret lisesi aleyhine -bir” daha oldu. Oyun 3-0 vazıyetınl’# Sonra Ticaret lisesinin yaptığı gz lardan biri golle neticelendi ve on dakii — sonra oyun Gazi lisesinin lehine 3-1 ©l8' — rak nihayetlendi. Fakat, futbol nizamfi” mesi hükümlerine göre ççıkan oyundi nun yerine başka birini oynatan G% lisesinin hükmen mağlüp İ ; cap ettiği söylenmektedir . İ — Beynelmilel maçlar ! İ İsviçre - Polonya 3- â berabere kaldılar İsviçre vg Polonya Millt Futbol & — kımları maçları, pazar günü Ziî!w' n on beş bin seyirci önünde İtalyan gıt' | lasinanmhâkem liği altında karşılaşm? — lardır. ; İkinci devre de mütevazin geçmişi w viçreliler attıkları bir göole mukabil * gol yiyerek müsabakanın son dakiki” sına kadar 2—3 mağlüp vaziyette klı' mışlarsa da oyunun sonuna bir kaç © kika kala Polonya aleyhine verileri altıda beraberliği temin edebilmişlt” dir. ŞN ee .nkaa oyıı!l!îme nabak&mna Üçok uhızgütü karşt sından çok güzel bir enstanlane: İzmir kalesine ikinci gol olurken.., " laşt” | t K N

Bu sayıdan diğer sayfalar: