K 6 — MART — 1938 HABERİN TARİHİ TEFRİKASI: 16 Camı Vesikaları veren: Donaunma Komodorluğu — Başkhtibi Binbaşı İhsan altı kaçkınlarından olan elabaşı, bütün kuvvetiyle Ali Kabuli beyin suratına bir yumruk yapıştırdı —'ld. tüylerinin diken diken ol- % hissediyordu; arkasını dayan- % kamara bölmesine biraz daha ’.Ü'Rl_ Tup çavuşunun ışareti Üzerine __'İN saldıran bu bir sürü sarhöş :" kargı koymak için hazırlanma. Vakit kalmadan beş on çift elin ——“îınnı yapıştığını gördü.. Çaba- a » Silkinmek asi haydutların elin ŞA kurtulmak için bir hareket yap. istedi, muvaffak olamadı. Hain GG A, ellerini göğsüne kavuşturmuş, Arisini seyrediyor, aynı halh le- le bu feci sahneyi hoş ve zevk. Bir sey seyrediyormuş gibi büyük haz duyarak Kabuli kaptana ba- .. Süvariyi tutan azgın babıri- :”ır Çavuşun yüzüne baktılar, o, hiç “ilini bozmadan onlara emir verdi: S Ne bekliyorsunuz, işte aradığını- İdunuz, haydi, alm götürün. ı:;ı.ödcr. asileri harekete getirdi, ! kaptanı tartakladılar: h* Haydi, yürü bakalım, şeriat ha- köpekt H.lıııuu kaptan şuursuz bir hare. _m'nukıvemvt etmek istedi, ayak. _Nı ileri doğru uzattı, ökçeleriyle ranın kaypak muşambasında da- h ak bir nokta aradı, kendisini tu- On Va kollarına asılarak ileri doğ. M Eydı. Bu hareketi asileri kızdır . ,—* Camlaltı kaçkınlarından olan e- Oğ Hları, iri yapılı. traşı uzamış, kir- CB *lü bir sarhoş bütün kuvvetiyle N imim suratına bir yumruk yapış . W N q;l... y EHİiN n Gt üğrayan ğ—ı*'ıuı Ali Kabulinin ağzından yal. j ah çıktı ;kendisini sürükliyen- l_h»:lh' bıraktı, inliye inliye sürük. lq— k kamaradan çıkarıldı; bu sah. îk treyan ederken, kamaranın önü- “aneye yığılan mürettebat ara- _ı Reçirildi, merdivenin başında E ,—hıı istimbota doğru götürüldü. İ YAllı Büvari, âsilerin alçakça ha götürülürken, müretteba. bir kısmı buna tahammül edeme - Oradan savuşmuş, bir kısmı da bir gayza kapılarak yüzüne tü- * küfrediyor, hattâ daha ileri tekme vuruyor, yumruk ya . N— . Bu dayanılmaz hal . kendinden geçmiş kaptan bir Suvalı gibi sürüklenerek İstim- a Kadar götürüldü, güvertenin bir Atılrverdi. #“ihı bulan haydudlarla dolu İtimbot, Asarıtevfik'in hain ve Mürettebatının alkışları, selâ- _Hınihn arasında gemiden ay. Sahile doğru süratle uzaklaş . ladı. Gemide başırboş kalan £ şenlikler yapıyorlar. çalgı » ar, eğleniyorlardı. Asarıtevfi- İ ğ!r Zabitleri gemi dahilinde ser- "'"u.vorlırdı Fakat, dışarı cık. Mürettebat müsaade etmi . *M:Rbu" bev, nezaretin istimbotu N Kasımpaaşvya, o zaman di - v r oe sanaanz TES n TEZA; me verilen nezaret binası- ldü. Bir odava hansedildi ve A yapılacak müamelevi sar . » Avasafva mevdanmda fsi ! Remdi (paşa) çavuşa a . ildu. Savuş oturduğu kahve (a - _'1"! Hargilesini tokurdatırken Y& neferinin kendisini görmek lazın, Hüber verilmişti. Tri prasa .,.,“' Avuelarıvla — srvazİryan ça- ! (Paşat) tinleri , len, ;;"İl Huzura (!) cıkan bah. ötla Viük bir ciddivetle Hamdi Din ç Mladıktan sonra: çq e devlet haini, nadizsha kar. —n,““l'i Kabilfri ermidan al- H , vve cetirdik Bir orfada ..,,: dinsiz erkânsız hakkm- Yürülür?. 1111173 Z TT LA Hamdi çavuş bu habere söon derece sevinmişti. — Çekiştirdiği nargilenin marpucunu bir lâhza dudaklarından u. zaklaştırdı. gelen'ere iltifat gösterdi: — Oturun bakalım hele',. Bir soluk alım! Şimdi o hainin işini düşünürüz. Bahriyeliler birer iskemleye otur . dular. Hamdi çavuş sıtma görmemiş kaba sesiyle kahveciye seslendi: — Hey, bana ba kkahveci! Ağalara iki okkalı kahve yap! Haber getirenler kahvelerini içer- lerken Hamdi çavuş Kabult beyin tev. kifine ait diğer teferrüzti öğrenmek istedi. Asarıtevfikte geçen vukuatı hi. sttiler. Bakriyeliler: efendim, şimdi divanhanede | bekliyor! Diye süzlerine nihayet verdikleri zaman Hamdi (paşa) nargileyi bırak. &, ayaza kalktı: — Gidi dinsiz, edebsiz, hayasız her- gele!.. Padişah sarayına el, dil uzat - manın, top çevirmeye kalkmanım ceza. sını görür şimdi!.. Siz onu bir araba. ya bindirin etrafına süngülü muha - fızlar koyun; doğru Tophane yolundan Yıldız sarayımna çıkarım, gevketlü efen- dimize arzedin. Ne ferman buyurur. sa onu yaparsınız! Haydi arkadaşlar, göreyim sizi!.., Aferin bahriyeliler!... Din ve devlete hizmet böyle olur. Pa. dişah hainleri mutlaka cezalarını gö- receklerdir. İki bahriyeli, Hamdi çavuşu selâm . lıyarak oradan ayrıldılar. Hızlı adım- larla divanhanenin yolunu tuttular, arumat inümar y u Kabuli Bey divanhanede kapatıldığı odada kendinden geçmiş bir halde ya- tıyor, sabahtanberi maruz kaldığı mu. amelelerin, hakaretlerin, işkence ve dayakların tesiriyle bir türlü kendine elemiyordu. Hamdı çuvuştan talimat alan iki bahriyeli divanhaneye gelir gelmer Kabuli bey hakkındaki Hamdi çavu - şun emrini arkadaşlarına bildirdiler, Nezaret itfaiyesinin arabalarından bi. ri hazırlandı. Kabuli kaptan bu araba- ya bindirildi. Etrafına beş süngülü bahriye neferi dikildi. Araba Çeşme - meydanı yoluyla ve arkasında Kabu . H beye tüküren, küfreden bir sürü bu- lunduğu halde Karaköye, oradan da Topçular caddesiyel Tophane, Beşiktaş Ortaköye ve nihayet Yıldıza götürül- dü. Saraya gelir gelmez, etrafta mevzi alan dört muhafız taburundan birinin kumandanına haber verilerek içeriye geçildi. Abdülhamid Yıldız sarayının Hünkâr dairesinde bulunuyordu. Etra. fında mukarribin ve bendegânından mürekkep bir halka vardı. Padişah, is- yanın daha mükemmel şekilde tertip edilmesini tavsiye, hele bu İşte deniz kuvvetlerinin müzahereti temin edil - meden harekete geçilmmesini birkaç defa tonbih etmişti. Fakat, işte, 31 Mart 325 Salı süba. hı şafakla beraber hareket başlamış bu'unuyor ve şimdiki tezahüratı sulta- nın lehine bir Inkişaf gekli gösteriyor- du. Maamafih Abdülbkamid hâlâ endişe içindeydi. Yanındakiler bilhassa Hü . seyin Kemal bey: — Şevketlü efendim... Merak ve en- dişel hümayunlarını bertaraf etmeli - dirler. Lehülhamd korkulacak bir şey olmadı. Hassa asakiri şahane bende . lerinizin intizam dahilinde yaptıkları hareket ve meşru talepleri masum kimselezre zerre kadar mazarrat vermi. yor. Abdülhamid, endişeli gözlerle Hü - seyin Kemal beye baktı: padişahın en- disesi bu noktada değildi. O: bu ha. reketin İttihatçılar tarafından terviç edildiğini zannediyor ve bu zannında pek de yanılmıyordu. Zira, 24 Temmuz 824 de meşçrutiyeti ilân ve mebus inti. gel yörder HARFR — Aktam pasta: Memleke'in iservet kaynak- larından biri olan tütünler.miz'n ıslahı işinde * mühim neticeler elde edildi Tülün enstilüstinde Istihsal maddelerimiz arasında en mühim mevkil tutan tütünlerimiz İh- racat itibariyle de ön safı işgal et - mektedir. Vasati bir hesapla her sene memle. ketimizde 65 milyon kilo tütün yeti. şiyor, Bu istihsal ile mesğul olan köy- lâ miktarı takriben 100 bindir. Her sene tütün zeriyatından köylünün cebine giren para 35 - 40 milyon lira. dir. Köylünün sattığı ham tütün İstan. bul, İzmir, Samsun, İzmit, Edirne, Kocaeli gibi merkezlerde işlenmekte. dir. Tütün manipülüsyonunda çalışan işçi miktarı da bir milyondan fazla- dır. Ve nihayet memlekette tütün tica. Tet ve komisyonculuğu yapan kalaba. hık bir zümre de vardır. 'Tütün ihracatımız senev? ve vasat! o- latak 25-30 milyor kilo arasındadır. Bu ihracatım memlekete temin ettiği dö. viz miktarı da 36 milyon liradan aşağı değildir. Tütün mevzubahs olunca inhisar 1. daresini de unutmamak lâzımdır. Memleketin her tarafında kolu olan büyük bir şebeke halinde çalışan Inhi. sar idaresi her sene, yalnız tütün kıs. mından devlet hazinesine 25 milyon Nira saff hasılat vermektedir. İktısadi hayatımızda bu kadar mü. him bir yeri olan ve yurdumuz için nekadar feyizli ve faydalı bir mahaul olduğu şu kısa izahattan anlaşılan tü. tünlerimiz, üzerine titriyeceğimiz, hiç bir itinayı esirgemiyeceğimiz bir yurd çiçeğidir. Altın yumurtiryan tavuk gibi tü- tünlerimizi en yüksek kıymet zaviye. sinden görerek onun muhafazası, ko, habma müsaade veren Hünkâr tahtın. da bırakılmıştı. Fakat onun günün bi- rinde 33 senelik keyfi idarenin verdi. ği alışkanlıkla bunları bir anda lâğv, kanunu esasiyi bir daha ağza alınma- mak üzere bir tarafa atacağını bilen İttihatçılar muhakkak (hal') edilmesi taraftarıydılar, Bi'hassa İttihat ve Te- ratkinin politikasını fas) zekâsryla i- yi idare eden 'Talât bey, bu noktada israr ediyordu. ! (Devamı var) İ l l Tütüncülüğümüz Tülün ensiitüsü çok geniş bir programla çalışıyor B Ş tarla tatbikatı yapılırken runması için elimizden geleni yapmak Tâzımdır. İşte, memlekete servet getiren bu mahsulümüzün ıslahı için birçok pa- ralar sarfedilerek Maltepede — vücuda getii (Tütün enstitüsü) bu haki. katin bir ifadesidir. Tütün enstitüsü, Türk tütünlerinin vasıf itibarile yük. selmesi yolunda on senedenberi de - vam eden faaliyeti yeni bir hamle ile başararak bundan çok müsmir netice. ler almıştır. Bunu sevinmeye değer bir müjde olarak telâkki edebiliriz. Tütünlerimize ait bütün fenni işle. ri esas itibariyle tetkik etmiş bulunan enstitü, şimdi tohum — ıslah işleriyle, tütünlere ait hastalıklarlfa, haşaratı ifna etmek usulleri, yine tütüne mü- teallik kimyevf tahlil işleriyle, geniş bir program dahilinde meşgul olmak, tadır. Şimdiye kadar tütünlerimizin, kalite bakımımdan ıtlahı için, sarfe . dilen messi hayli inkişaf etmiş; kay- bolmuş, bazı göbretli tütünlerimizin tohumları tekrar elde edilmiş, bunla. rın yeniden üÜretilmesine muvaffakı . yetle İmkân hâsil olmuştur. Ayrıca, birçok mmtakalarda ekit- mekte olan karışık ve bozuk tohumla. rın temizlenmesi ve nefisleştirilmesi için çalışılmış, tohumu bozuk mınta. kalar icin en uygun yeni tohum tiple- ri seçilmiş ve tohumlar tedarik ve tovzi edilmiştir. Türk tütünlerinin menşe ve nevi I. tibariyle, esaslı lâboratuvar tahlille . rine davanan tetkiklerle, evsafının ve kimyevi terkiplerinin tesbiti işine de basşlanmıştır. Tütün enstitüst, tiltün hastalık ve haşereleri ile mücadele işinde de çok muvaffakıyetli neticeler elde etmiştir. Bu hastalık'arla ne suretle mücadele edileceğini, tütünlerin ne suretle hasa- talıksız ve arızasız yetiştirilebileceği. ni gösteren birçok kitaplar ve sirkü. lerler neşredilmiştir. Fnstitü, tütüncülük sahasında mü- tehassıs elemanlar yetiştirmek işline de ehemmiyet vermektedir. Tütün eksperi vetletirmek üzere açı'mış olan kura faaliyetine devam etmektedir. Bu kursa giren lise mezunu gençler, dört senelik bir tahsilden sonra tütün n Ü eksperi olacaklardır. Kurs talebeleri, ameli ve nazar! ziraat, kimya ve tah. lil, maniplllâsyon, fabrikasyon, har . mancılık, tütün mübayaacılığı ve eks- pertiz işlerini safha safha ve uzun stajlarla öğrenmekte olduklarmdan i. lerde mesleklerinde olgun ve tecrübeli birer eleman olacaklardır. Tütün enstitüsüne bağlı olan Sam. sun ve Egede birer ıslah ve deneme istasyonu, Malatya, Silvan ve Pertek- te de örnek tarlaları vardır. Burada mahalli tütünler ve tohumlar üzerinde tecrübeler yapılmaktadır. İnhisarlar idaresi, faaliyeti gittikçe inkisaf etmekte olan Maltepe — tütün enatitüsünün tevsilne karar vermiştir. Yeni yapılan modern enstitü binasma ilâveten bir tütün işleme ve bakım e. vi yapılmaktadır. Deneme tarlaların. da yetiştirilen tütünlere burada bakı- lacak ve işleme ameliyesi de bu yeni binada yapılacaktır. Ayrıca işçi evi, kurutma evi, gazlama evi ve tenebbüt hal ve seraar da yapılacaktır. Tütün enstitüsü, müstakbel messisi için on senelik bir program hazırla. mıştır. Bu programda şu maddeler de vardır: a — Biolojya lâboratuvarının ku . rulması, b — Tütünlerin fumigasim ve de- sinfectlon esaslarının tesbiti. e — Tütün 1slah lâboratuvarının takviyesi. d — Tütünde küf ve buna benzer arızalar üzerinde esaslı etüdler, e — Yaprak tütün kurutma ve denklenmesinde rasyonol — usullerin tatbikı. İnhisarlar idaresi tütün işleri mü - dürlüğünün nezareti altmda ve bu ma- kamın direktiflerile çalışan tütün ena. titüsü, herbiri hayati bir ehemmiyeti haiz olan bu işlere ait neticeler aldı- ği gün, Türk tütüncülüğü ideal vazi. yeta gelmiş olacaktır. Momleketin her sahasmda böyle müspet ve nafi müesseselere ihtiyacı « Istanbul radyosu 6 MART — 1938 PAZAR 15,30 Beşiktaş - Fener — macı: Taksim stadından nakil, 18.30 plâkla dans musi- kisi, 19 Nihal ve arkadaşları — tarafından 'Türk müsikisi ve halk — şarkıları, 19,30 konferans: Prof. Salih Murat (Radyo ders- leri), 20 Müzeyyen ve arkadaşları tarafın- dan Türk musikisi ve halk şarkıları, 20,30 Hava raporu, 20,33 Örmer Rıza tarafından arança söylev, 2045 Muzaffer İlkar ve ar- kadaşları tarafından — Türk musikisi ve halk şarkıları, (sant ayarı), 21,15 Comal Kâmil ve arkadaşları tarafından Türk mü- sikisi ve halk şarkıları. 21,40 orkestrası, 22,20 keman konseri, Orhan Borar, Piyano da Valentin Taskin, 1 — Konserto (Re minör) H. Viyeni yaviski. 2 — Alegzro Koderato: Romans, Alla Zingara. 2245 alans haberleri, 23 plâkla sololar, öpera ve öperet parçaları, 2320 son haber ler ve ertesi aünün programı, 23,30 son.