m Kar-Beyaz! Prenses ve 7 cüce Bliki mucidi. Val Disneyi Yeni ve canlı resimli hikâyesi) İçinizde Mikiyi görmiyen, bil Yen ve tanrmayan yoktur. İşte © Mikeyi icat etmiş olan Val isiley: #dındaki sanatkâr hu de. X da “Kar beyaz prensesle yedi ©, isimli tarihi bir hikâyeyi Sanli resimleirle filme almıştır. Sanalkür' yeni eserini nasıl vi. Soda eelirdiğini şöyle anlatıyor: Çocük iken, Şehir fiyalrosun in (Kar beyaz prenses tie yedi “elul seyretmiştim. O sıralarda le salıyor ve du surelle geçi Hordum. Kazancımdan biri İt para ile tiyatroya gidiyor. « (Kar beyaz prenses ve yedi 2060) © kadar hoşuma pilmişti ki a” Oradan uzun seneler gecti Maide biz türlü unutamadım. a, 2 ihafro müdürlerinden i ; i .,Müpmem İavsiye olanüyordu. Takdirkârlatımın arzularını 4, © Gelirmeyi o düşünürken ar 5, di E Peyoz prenses) aklıma get. Ve i i bunu çenli resimlerle itme Ve Karar verdim. aka! Bu tariht hikâyeyi sine Maga Yatalak © adar kolay ol- “ zan için 3 sene çalişmak Mü,“ milyon frank. (yani bir iy 2R 250 bin Türk İirası) sarf N > ldzrm geldi... ve mW kadar uzun bir emek Mey bir para sarfedilerek “duy, Setirilen bu eseri küçük ep Weularımız resimlerile bera. > hafla bu sölendn bula. Ve Seve seve takip edecek dir. İk kısmını aşağıda oku başlayınız, “ *x« KMkile büyük 'bir saraya bir *e kraliçe vardı. Pek tah bir seçiriyoflardı. kp liçe gayet güzel, şirin, gü. MW ve tatlı sözlü idi. Çek Ve ka “kan gibi kırmızı dudak gibi beyaz tenli, abanoz Üoğuç Yah saçlı, bir kız çocuğu Kapak istiyorda, #elaigı” beyaz prenses dünyaya ler AMAN anası; güzel, şirin, iy, YÜZ ve tatlı «özlü kralice e Mi « beyaz prenses, çok ME 459& elim bir haya! geçir Mahküm oldu >. beyaz i e me 3S güzel; fakat Üesid Şe kama 0 ve çok huseter Ng karını deri a in bi din vefatından 808 Hayy ida — Ve kedere düş. bi T sene geçtikten Na kadınla evlendi, Fakat, Tini, ahliksızlıkları » Yeni kraliçe, ken. ey a sa) in ko Da yalana sürmek içi İş öldürdü, ANASI Kötü mua UZ kalan zavallı, Onan ok Dsek, hizmetçiler Sag Körüyordu. Sopy ti » Samaşır yıkı. ye Düny dan “8 bile çeki raber, büyü - İ Süzelleşi yardı İN ME me va zi mah. Oyuncaklar Ceviz kabuğu ve meşe palamu- dundan neler yapılabilir ? Ehemmiyetsiz - gibi - görülen bazı geyler vardır ki, onlarla pek alâ eğlenebilirsiniz. Meselâ elinize meşe palamutu geçmiş. Bununia bir çok şeyler yapıla- bilir, Topaç mı İstiyorsunuz? Derhal palamutun külâhımı çı- karır, palamutu ikiye bölersi - niz. Sonra daha sivri olan ya- rismm ortasma bir kibrit sap - larsmız. İşte size bir topaç İste- diğiniz kadar çevirin. Küçük bir beşik yapmak -is- ter misiniz? İH numaralı resim- de görüldüğü veçhile palamutu keser ve içini oyarsınız... İşte size mükemmelen sallanan bir beşik; Esbeğinizin çarşıya gitme- sl için, muhakkak k! küçük bir sepete ihtiyacı var. Derhal pa- lamutu âlır ve külâhımı çikar » madan Oymağa başlarsınız. Yalnız şerit şeklinde ince bir yerini bırakırsınız, Bu da elle tutulacak tarafı olur. Boyuna ceriz yer ve kabukla- rını atarsınız. Halbuki bu ka- buklarla, leğenin içinde yüzdü- rebileceğiniz gemiler yapabi - lirsiniz. Cevizi muntazam bir şekilde ikiye böldükten sonra içini afi- yetle yer ve onun yerine küçük bir patates parçasını zorla içi- ne sokarsmız. Cevizin yarısını dolduracak olan bu patates pa' çası hem safra vazifesini göre cek, hem de oraya direk yerin bir kibrit sokmanıza yardın. edecektir. Geminin yelkenini de kalmca bir kâğıttan yaparsı - ———— <a zun olduğu için her gön, kuyu dan sn çekerken dun ediyordu. rabbi? Bana güzel bir prens ler, Beni buradan biran ev. vel kunarsın!,, KEY tü a $ — Bir sabah, kar gibi beyaz prenses, yine bu duasını tekrar ediyordu. Birdenbire, yanında güzel ve sevimli bir prensin mey dana çikıverdiğini gördü, Prens, yakın bir zamanda kendisini kur laracağını di. Sevgisinden buhsetti, z prensesin verdiği kırmızı gölü göğsüne la- karak kayboldu (Sonu var), Şen Fıkralar Iyi bir çare ! — Olur şey değil! Posta ile gönderdiğim bütün paket- ler ezik bir halde geldi. — Een iyi bir usul buldum! Gönderdiğim bütün paketlere şu kaydı koyuyorum: “tehli- ke var. İnfilâk edebilir. Dik- kat ve ihtiyatla alıp konma sıl, Sanat ve reklâm! Meşhur bir kemancı bun dan bir müddet evvel İstan - bulda bir konser vermişti. Er. tesi günü gazetelerden biri bundan bahsetti, Fakat meş- hur kemancı bu yazıdan hiç de memnun değildi. Gidip ga zete sahibine şöyle dedi: — Kemanımm hakiki bir Stradivarius olduğunu kay - detmenizi rica etmiştim. Gazete sahibi de şu cevabı verdi: — İlânat şirketile mukave - lemiz var. Stradivarius firma- sı bizim gazeteye ilân verirse o xaman ondan bahsederiz, Aksi takdirde buna İmkân yok! #*xx Bayan ahçi kadmı bir hay- li haşlamıştı. Mi etmeye çalışıyor: — Ne yapalım Ayşe hanım, benim de - vaziyetim seninki gibi, bayan beni de boyuna a- zarlıyor. Bu defa ahçı kadın da ba- yı teselli etmeye çalıştı: — Ah baycığım, benim va- ziyelim sizinkinden daha İyi... Ben hiç olmazsa çıkıp gidebi- lirim. * 4 * — Babacığım &ir neye der- ler? — Sır öyle bir şeydir ki, herkesin kulağına ayrı ayrı söylenir. Hikâye: Kızıl derililer mabedinde Suvâriler yere indikten sonra atlarını ağaçlara bağladılar. İçlerintlen en uzun boylusu, süratle etrafa göz gezdirdi ve bir işaret yaptı. Bunun üzerine adamlar bir tek atın üzerine bağlanmış, olan büyükçe bir be 2e sarılı kocaman bir cismi ye re indirdiler. Bu cisim, bir in- san şekline çok benziyordu. Filhakika yere indirilir indi- rilmez, bü cisim hareket etme ğe başladı ve haydudlar bunun iplerini çözünce on beş yaşında bir delikanlı meydana çıktı, Bu delikanlı kovboy elbisesi giy: mişti. Fakat bu elbisenin kumaş ve süsü, onun zengin olduğunu pek âlâ gösteriyordu. — Haydi bakalım, ayağa kalk ve yürü... Yoksa... Çete reisi cümlesini manalı bir tehdid işaretiyle tamamla dı. Delikanlı İstihkar amiz bir tavırla omuzlarını silkti ve çete reisinin gözleri içine bakarak şöyle dedi: - Bana istediğiniz kadar iş kenoe yapabilirsiniz, çünkü kar şınızda yapa yanlızım... Fakat şunu bilin ki cezanızı göreceksi niz... Dünyada bir adâlet var- dır. Kahkahalar onun sözünü kes ti ve iki iri yarı haydud onun omuzlarından yakaliyarak sü- rüklemeğe başladılar. Ve çete * birkaç yüz metre ilerde bulu. nan bir ormana doğru yürüme ğe başladı. Bu çocuk kimdi ve haydudi- lar onu niçin yakalamışlardı?, Bu genç Okovboy'o crvarn zengin bir arazi (o sahibi olan Mullerin oğlu idi. Ve haydud- lar sırf babasından para kopar- mak için onu kaçırmışlardı.. Bu işi büyük bir ustalıkiş yapmış oldukları için, hiç kimse nin kendilerinden şüphe etmi- yeceğine emindirler. Jak Müller, yalnız başma at- la gezerken haydudlar kurduk- ları bir tuzak sayesinde onu ko- layca ele geçirmişlerdi. Bundan sonra onu sım sık bağlıyarak buraya getirmişler, fakat daha evvel atının eğeri üzerine bir mektup iliştirerek babasından büyük bir meblâğ istemişler ve aksi takdirde ço- cuğu öldüreceklerini bildirmiş lerdi, At suvarisiz .kalınca, gayet tabit olarak çiftiliğe dönecek ve mektup : yerine. vasıl. olacaktı. Bütün bunlar muvaffakiyet- le başarılmıştı, fakat şimdi esi- ri saklamak lâzımdı. Çete rei- isi, Norfolk ormanında bulunan bir kulubeyi hatırlamış ve ço- cuğu oraya saklamağa karar vermişti, Jak Müllerin götürüldüğü bu kulube ormanın ortasında bulu jandarmalarm bu kulubeden şüpheetmelerine imkân yoktu. Filhakika, bir esirin bu asirdi- de kulubeye kapatılmış olduğu Bunu üzerine. jandarma kuv. nasıl akla gelebilirdi? Bu kul beyi. çok eski devirlerde, kızıl derililer inşa etmişlerdi. Bu, on ların bir nevi mabediydi. En üs. tündeki sahanlıkta kurbanların rm kesildiği yerdi. Haydudlar bu sahanlığı tarassud yeri olâ- rak kullanmağa Katar vermiş: erdi. Kafile kulubenin yanına gele- rek durdu. Çete reisi adamların- dan birisini keşle gönderdi, a dam da içeri daldı. On metre yükseklikte bulunan ilk sahanlı- Ba çıkmak için basit bir merdi. ven kurmak icap etti. Bundan sonra,, haydudlarla delikanlı da buraya yerleştiler. Jak sahanlıkta uzanmış ola rak kaldığı takdirde kulubenin aşağısından bile görülebiliyordu. Onda katiyen kaçmak ümidi bırakmamak için elleriyle ayak- larmı yine sım siki bağladılar. Sonra haydudlardan biri kulube nin tepesine çıkarak oradan et- rafi (o gözetlemeğe (o başladı.. Diğerleri de, iki günlük yiyecek bıraktıktan sonra çıkıp gittiler, Jak uzun müddet hareketsiz kaldı, etrafı iyice karanlık sarin ca da, ipleri gevşetmeğe teşeb- büs etti. İki saat süren sessiz bir gayretten sonra buna muvaffak oldu ve hattâ sağ elini iplerden tamamiyle kurtardı. Bu muvaffa kiyet ona büyük bir ümid Ver. di, Yukarda nezarete memur edi- len haydud. piposunu içiyor ve yâvaş sesle şarkılâr söylüyordu. Aşağıda da, kulubenin içine giz- lenilmiş olan at uyuyordu. İ- cabında haydudun kaçabilmesi için at eğerli olarak hazır bıra- kılmıştı. Esiri ise düşünmemişler di bile... Jak büyük bir müşkülâtla av bıçağını çıkarabildi ve ipleri- ni kesti. Sonra sessizce doğrula rak son bir defa etrafını dinledi. Haydud hiç bir şeyden şüphe- lenmiyordu: Bunun üzerine deli kanir, bir kaç saat evvel çıkmış olduğu merdivenden indi ve bü- yük bir dikkatle atı dışarıya çi- kardı. Bu nevi gece seferlerine a- lışık olan hayvan büyük bir us- lulukla itaat etti, Jak tekrar ku- lak kabarttı. Haydud mütemadi- yen şarkı mırıldamakta devam ediyordu. > Delikanlı atı gemlerinden çe. kerek, haydudun gözetlediği ta- rafm aksi (o istikametine doğru yürüdü ve artık haydudun kendi sini görmesine imkân bulunma: dığı bir yere gelice, atma atla- dı ve bütün hıziyle ileriye doğru atıldı. Ormanı geçti, ovaya daldı ve bir müddet sonra çiftliğe var- dı. Burada endişe son haddini bulmuştu. Delikanlı bir kaç keli me ile vaziyeti babasına izah et- ti ve bir kaç dakika sonra on beş kadar kovboy, atlarma atlıyarak kulubeye doğru gittiler. Esirin ve atınım firarından endişeye dü» şen hay'dud da bu sırada kaçma- ğa çalışıyordu. Fakat tam kaçar cağı sırada yakalandı ve jandar- ma kumandanmın önünde cür- tinde kaldı. Hattâ bununla da kalmadı ve cezasının bafifletebilmek ümidiy le, mensup bulunduğu çetenin sırlarını da ifşa etti. Oların kaç kişi olduklarını ve nerede top- landıklarını söyledi. | Biliyor musunuz ? Kanguruların döğüşü Kangurular, gayet garib bir şekilde döğüşürler. < Bunlar, kuyruklarını destek olarak kul tanırlar ve kollarıyla biribirle- rine vurmaya : başlarlar. Hani önlara bir de boks eldiveni giy- dirseler tamam olur... Hint fakirleri Hintli fakirlerden « Bazıları kafalarını çamura gömerek re- simde (ogördüğünüz vaziyette günlerce kalmaktadırlar. - Bu uzun idmanlar neticesinde ba- şarabildikleri bir iştir. BULMACA Yukardaki şekli yalım iki makas darbesile üç parçaya a- yırınız. Şayet makas darbele- rini münasip yerlere vurdunuz» sa bulacağımız parçaları birleş- tirdiğiniz zaman yağı ile meş hur şark. vilâyetlerimizden bi- rinin baş harfini elde edecek- denlerden birinciye - altın uçlu bir dolma mürekkepli kalem, i- kinciye büytük bir lâstik top, U- çüncüye büyük bir resim albü- mü ve ayrıca iki yüz okuyucu- muza muhtelif hediyeler vere- ceğiz. HABER ÇOCUK SAYFAS Bilmece kuponu S5 ŞUBAT — 193 vetleri işaret edilen © yere gide- rek haydudları o yakaladılar ve bütün bu adamlar, mahkeme huzuruna çıktılar. Bir çok sahid ler dinlendi ve bu çetenin bir sü rü korkunç cinayetler o yapmış olduğu meydana çıktı, Çete &- zaları en ağır cezalara çarpıldı- lar. Bu cezalar, haydudları taklid etmek temayülünde bulunan bir çok insanları da korkuttu, böyle likle çiftçiler ve - halk rahat et- tile, | e vie Tel