6 Meseleler 400 liraya bir İşÇİ iİşçginin mesken evi ilhtiyacı nasıl tatmin edile öllir ? n AŞ ) Koayseri beş fabrikasının Dün yine bu sütunlarda, ameleye ba. rınacak yer tedariki işinin muazzam bir para meselesi olduğunu düşünerek bu. nun milli servetimizle temini — kabil olup olmadığını mülâhaza etmiştik. Bu işi tetkik ederken rakamlara isti. mnat etmenin daha kestirme yol olduğu nu idrak etmiyor değiliz. Elimizde rakam yoktur, varsa da kâfi değildir. Fakat az çök riyazi bir katiyetle ne. ticeye varmak imkânı da mevcuttur. Mesele o kadar açıktır ki rakama, he. men hemen ihtiyaç yok gibi bir şey. Pamuklu dokuma sanayiimizi ele alalım: Bu sanayi, pamuk ipliği de da. hil, başlıca (Sümerbank) a mensup mü esseselerde, (Çukurova) da mevcut bir kaç fabrikada ve İzmirde, Istanbulda | miüteferrik ve adetleri onu geçmiyen fab | rikalarda temerküz etmiştir. Memleket ihtiyaçlarına cevap vermek noktasın. | dan haiz olduğu kemiyet kıymeti ile, alâkamızı evvelemirde — (Sümerbank) müesseseleri üzerinde teksile mecburuz. (Sümerbank), ihtiyacna kâfi işçi bulamaması yüzünden marüz - kaldığı istihsal noksanı ile her fabrikasının umum işçi kadrosuna yetişecek mesken ler a İâzım olan para arasında bir mukayese yapmış mıdır? Bu sualin cevabı, meseleyi — kendili. ğinden halledecek derecede ehemmiyetli ve şümullüdi Şurada, hiçbir istatislik kırymete isti Hat etmeden, bir hesap yapabiliriz. Bir fabrika, günde — (25,000), metre bez çıkarmak için kâfi makinelere ma. liktir. Bu fabrikanm buistihsal seviye sini düşürmemek için 24 saatte, bilfarz, (8000) işçiye ihtiyacı vardır. Bezin be. ber metresinden safi olarak ve umumi bir hesapla, yine bilfarz, (8) kuruş kâr kalıyor. Memleket ihtiyacı, azami — is. tihsal miktarınm on mislini sarfa mü. sait olduğundan sürüm noktasından hiçhir endişe yoktur. Gürmük resimlerinin son zamanlarda indirilmiş olmasına rağmen, hiç olmaz. sa bu resmin, yerli fabrika lehine bir re. kabet kuvveti teşkil edeceğine şüphe ol. madığından, ecnebi rekabetinin de bu sürüm üzerinde esaslı bir tesir yapamaya cağı muhakkaktır. Bu mütalealara göre, mevzuubahs fab rika, işçi bulamazsa ve istihsal dövizini kudretinin yarısına veya üçte birine dü. gürürse hasıl olacak zarar şudur: 25,000 istihsal kudreti (metre) 10,000 istihsal vaziyeti (metre) 15000 noksan istihsal 8 beher metrede (kuruş) 120,000 bir günlük zarar, Bir günlük zarar (1200) lira tutar, Diğer tarattan: Bir işçinin ailesile beraber ikamet ede. bileceği bir mesken, memleketin muhte. lif mıntakalarının meliyetlerine vasati olarak alacağımız bir rakamla veya ya kın bir tahmin ile, (400) liraya mal olur. Toptan bir programla ve urmumi bir ihale ile bu maliyeti (300) Jiraya indirmek mümkündür. Aynı fabrikanın işçilerinden dörtte | üçünün evli olduğu farzedilirse . bekâr ' lar için daha kolay ve daha müsait şart lar altında mesken-İnşası tezi mahfuz | kalmak şartile - vasati olarak (10.000) ' mesken kurmak lâzım geldiği (10,000) mesken, beheri üçer yüz lira. dan üç milyon lira ile kabili temindir. Fabcikanın senevi zararı, vasati - olarak | (500,000) tira olduğuna göre evler, altı | senede, südece zarar edilen miktar ile, | itfa edilebilecektir. işçi aparlımant... Bu netice, oldukça gariptir. Fakat en. tersandır. Demek ki altı sene zarfında fabrika (10,000) mesken kazanacak ve dyrıca hayati ihtiyaçlarından en ehem. miyetli olanını tahvin etmiş olan işçi. nin randımanından ve meskenlerde otu ranlardan alınması düşünülebilecek ufak kiralarır. tutarı derecesinde bir amor. tisman kolaylığından daha birçok tali sebepler ve noktalardan, birçok kâazanç lar temin edecektir. İşçinin mesken ihtiyacının tatmin edilmesi yüzünden hâdis olacak içtimaf faydalar da ayrıca ehemmiyete şayan. dır. ... Kabataslak bir hesapla ve her hatve de müsamahakâr ve azam! rakamlara ıstinat ettirilmiş bir mukayese ile orta. ya atılan bu fikrin, iş başındaki vatan. daşlar tarafından tetkik edilmesi ve he. saplanması lâzımdır. Sonayici Jarih diyoe bi: Zeylincilik Seferihisarda budama kursa 14 mütehassıs yetiştirdi Seferihisar, (Hüususi) — Asırlar- ğanberi bakınsız olan zeytin ağaçla- raınım mahsuldar bir hale ifrağı için ziraat bakanlığı tarafımdan gönderi - len ve bir aydanberi gece ve gündüz kurslarını idare eden ziraat vekâieti bölge zeytin bakım işyarı Nevzat Yılmaz kursa devam eden 14 kişiye budama mütehassısı — ehliyetnamesi vermiştir. Gündüzleri yapılan müşa - bhedeler ve tatbikatlar faydalı netice - ler verdiği gibi kursa devam edenlere fennf ve mesleki bilgiler telkin edil - miştir. Kurs müddetince tatbikatlarda 120 zeytin ağacı budanmıştır. Zeytin mahsullerinin bundan böyle fenni bu- damalarla artacağı muhakkaktır. Hal kımtz kurslardan memnundur. Haber aldığımıza göre bundan sonra zeytin- lerini budama ihtiyacı görenler elin- de ehliyeti olanlara bu işi gördüre - ceklerdir. Elinde ehliyeti olmıyanlar Yurddan Küçük Haberler diyesinde 167 çiftin nikâhları kıyıl - mıştır. Yalnız kânunusani içinde 7 çift evlenmiştir. * Birçok suçlarm faili olarak uzun müddettenberi aranan şaki Kazi alı- nan tedbirler neticesi olarak Suşehri jandarmasma teslim olmuştur. Şaki, adliyeye verilmiştir. * Edremide bağlı Zeytinli köyü ilk okulu çıkan bir yangm neticesinde yanmıştır. Yobaz mantığı İ.. SMLANLI ülkesinde, padişahlar, saltanatından başka, — hükim bir saltanat daha yaşardı: Bofta saltanatı! Bunlar, fıkılı vo fetva silâhile pa- dişahları korkuttular. Avuçlarımnın içine aldılar. İstediklerini yaptırdı- lar. Katil, tothiş, azil işlerini idare ettiler. Halk, yobazları başka bir güzle görüyor, softalar hakkında büsbütün başka bir kafa ve mantık ile hüküm ler veriyordu: Avam nazarmda sof- taz — Peygamber vekili! İdi, Yeryüzünde Muhammedi bun- lar temsil ediyordu. Bunun içindir- ki, yobazlara daima şu sözlerle say- Rı gösterirlerdi: — Ülemaya herşey malümdur. On lar derin adamlardır. Okumuşluk- ları çoktur. Onların gösterdiği yol- dan gitmek lâzımdır. Halbuki, iş bu kanaatin itamamile aksine idi, Ülemanın yüzde doksanı cahildi. Çok elddi, mantiki sorgula- lara cevap vermekten Aciz insanlar- dı. Böyle bir sual karşısında kaldık- Jarı zaman apışıp — şaşırıyorlar, İşi- şarlatanlığa vuruyorlardı. Sorgularına ısrarla, İnatla cevap istiyenler olursa, cahaletlerini, hiç- liklerini örtmek için, son kozlarımı oynarları — Böyle derin bahisleri kurcala- mak küfürdür. Peygamber menet- miştir. Diyerek, İşin icinden çıkarlar bil- gisizliklerini tekfir heynlâsile ört- meğe kalkışırlardı. Ahlâksızlığı. rüşveti, soygunculü- iu fazilet diye göstermekten utan- mayan ve kendilerine ülema adı ve- rilen bir kısım yobazlar, — cehilleri nisbetinde cüret gösterdiler. Mem- Teketin ahlâki bünyesi üzerinde kor- kunç ve tehlikeli tahrikât yapacak fetyalar vermekten — utanmadılar. Onlar için, padiişalım arzusuna gö- re tefsir ve serh edilerek tatbik sa- hasmma konulmıyacak hiçbir şey yok- tu. Bir gün kolli felli bir hoca kürsü- ye cıkar, halka bin dereden gu geti- yorek nosihatler vetir, cennetin du- var'larının muhaltebiden, dösemele- rinin tavnk göğsünden — olduğunu siyyler, dünvyanım zevkine, eğlencesi- ne, safnema nesestne ehemmiyet ver memelerini tavsiva eder, dünva zevk Yerinin aleyhinde hahımırda. Falbn- Ki balka bm erkilde sösler söyliyen, ftavsiyelerde bulunan, vaazeden sof- ta, herkesten ziyade dünyanın zev- kinden istifade eder, evinde biribi- rinden güzel odalıklar, çocuklar bu- lundururdu. Meşhur Vani efendi de bu cins ho- ealandandı; bütün varzlarında dün- ya eğlenceleri aleyhinde bulunurdu. Bir gün çömezlerinden hiri ile şöy le konuştular: — Bütün varzlarımnızda dünya zevk- leri aleyhinde bulunuyorsunuz. Hal- buki, konağınızdaki altın ve gümüş eşyanım. ipek elbiseler giyinmiş kız- ların, samur kürklü gulâmların had- di hesabı yok. Varzlarınızla hareke- tinizin arasında zıddiyet var. Bu ne- den İleri geliyor? — Hey budala!.. — Nâdan herif... Dünyanın — kendisi ki değildir. Herkesin istediği bir nimettir. Zem- mettiğim şey, nimota — kavuşmanın şekli vo 'yemek tarzıdır. Sen benim- le bir değilsin, Bir lokma yemesi sa- na haram iken, ilmimin kuvveti ve aklımın tasarrufa ile bana helâl o- lur. — Bir misal söyler misiniz? — Misal mi?.. Ne kadar istersen. Meselâ, yemek yerken dişlerinin a- rasına giren et parçasını sen çöple ve zorla çıkarıp yularsın, Sana mek- ruh olur. Ben yavaş yavaş — dilimin mecuyla kurtarıp yutarım, bana he- YA olur. Nir misal daha: Siz haram mal ile öte beri alır, haram yersiniz. Biz yiyecek giyecek şeyleri borrla, veresiyo alırız. Ay başında şüpheli malımızdan öderiz. Bu hile ile helâl yeriz, İşte dünya malı almak ve ye- mek hususunda daha bir çok Alima- ne tasarruflarımız — vardır ki, bize eaizdir. (Nalma cilt 6 sayfa 820 ve 2410) Vani efendinin tefsirine ve buldu- ğu düstura ne dersiniz? Cumartesi günleri çalışmanın günah olduğunu, fakat kendisi için olursa sovap ola- cağımı söyliyen hahamların tefsir ve düsturlarına benzemiyor mu?, Hüseyin Rüştü TIRPAN “Adana temiz içme - suyuna kavuşuyor Adana, (Hususf) — Şehrimize içme suyu getirilmesi hususunda faaliyete geçildiğini ve bu işin haylı ilerlediği- ni bildirmiştim. Müteahhidine ihale edilen içme su- yu inşaat ve tesisatına müteahhit öl- düğü halde varisleri tarafından devam edilmektedir. Son günlerde boru dö- şeme ameliyesi şehrin birçok mahalle- lerine girmiş bulunuyor. Cadde ke - Sivas mektubu 3 ŞUBAT — 1938 Sivas valisi yapılan işleri anlatıyor Sivasa iskân edilen binlerce göçmen müsltahsil vaziyete şelmak üzeredir. Vilâyel yollarında 10794 mükellef amele çalıştı Sıvas, (Hususi) — Vilâyetimizin muhtelif işleri ve muhtelif sahalarda - ki vaziyeti hakkında malümat almak için valimiz Nazmi Tokeri makamm- da ziyaert ettim. Valimiz, kıymetli vaktinin bir kısmmı bana hasretmek nezaketini gösterdi ve muhtolif sual - lerime evaeberi vilâyet işlerini şöyle anlattı: Kültür işleri Sıvas ve çevresinde kültür faaliyeti yıldan yıla artmaktadır. Bu sene vi- lâyetimizde 220 öğretmen, 107 okul ve 11450 talebe mevcuttur. Merkezde Atatürk okulu inşaatı bitmek üzeredir, yeni ders yılında açılacaktır. Yine ye- ni yıl içinde vilâyetimizde birçok yer- lerde yeniden mektep binaları yap - tırmak tasavvurundayız. Bu yıl mek- tepler tamir edilmiş ve ayrıca kim - sesiz talebeye kitap dağıtılmıştır. Selçukilerin değerli eserlerinden o - lan ve müze ittihaz edilen Gökmed. reseyi orta Anadolunun en büyük mü- zesi haline getirmek için çalışacağız. Ulus okullarına devam eden talebe- nin miktarı 3305 dir. İlk okullardaki talebe mevcudunun seneden seneye artması öğretmen kadrosunun geniş - Jetilmesini icab ettirmektedir. Bu yıl öğretmen kadrosuna 14 öğretmen ilâ- ve edilecektir, , İmar ve yol işleri Ehemmiyet verdiğimiz sahalardan biri de imar ve yol işleridir. Geçen yıl içinde bütün vilâyet yollarında 10794 mükellef amele çalıştırılmış ve 75,331 metro mikâp toprak, 7658 met- Te mikâp kaya hafriyatı, 34918 metre mikâp imlâ, 4719 metre gose tamira- tı, 1585 metre mikâp kırma taş, 2634 moloz taş yapılmıştır. 1 Ahşap ve bir beton köprü inşa edilmiştir. 4 iraat işleri Vilâyette bir fidanlık vücuda geti- rilmiştir. Bu fidanlık vilâyetin mey- valı ve meyvasız ağaç ihtiyacını kar- şılamağa çalışmaktadır. Baharda bir de ariıhane yapılacaktır. Suşehri ve Kayhisar kazalarında da pamuk ziraa- ti tecrübesi yapılacaktır. Bu yıl ilk defa olarak Kaylıhisar'a Giresundan 5000 aded köklü fındık fidanı getirti- lerek dikilmiştir. Bu fidanlığın gehiş- letilmesi için 45 dönümlük bir sahayı da istimlâk edeceğiz. Hayvancılık Vilâyette hayvan yetiştirmeye çok müsait sahalar vardır. Vilâyette mev- cut hayvan yekünu 1,798,630 dir, Bu miktar 936 ya nazaran 143,160 fazla- dır. Bir sanat istasyonu yaptırılmış- tır. Bu yıl bir tane daha yaptırılacak- tır. Şap hastalığına kargı 205674 ko- yun ve keçi aşılanmıştır. Sivasa yerleştirilen göçmenler Romanya ve Bulgaristandan gelen 1426 hane göçmen Şarkışlaya iskân edilmişlerdir. Göçmenlere arazi veril- miş, her türlü yardımlar yapılmış ve bir an evvel müstahsil bir hale geç - meleri için bütün tedbirler alınmıştır. Bu yıl içinde göçmenler için 1410 ev yaptırılacaktır. Bu evler grup grup köyleri teşkil edecektir. Bir kısım göc- men köylerinin Ulaş nahiyesinde tek- ! narlarma kanallar açmak için birçok ameleler çalışmakta olup bir taraf - | fan da boru döşeme işine devam edil- | Mektedir. Havalar müsait gittiği takdirde şe- hir dahilinde boru döşeme işi yakın bir zamanda ikmal edilecektir, Swwas valisi Nasmi Toker sifi düşünülmektedir. Böylece demif” yoluna ve vilâyet merkezine yakf o: Jan bu mıntakanın inkişafı temin lecektir. Önümüzdeki yıl vilâyet merkesilt Hafik kazasıma daha birçok geleceği anlaşılmaktadır. Bunlar İSİ de evler hazırlanması vekâlete ıl’w dilmiştir. Hulâsa ırkdaşlarımızım " an evvel memlekete faydalı ve mü'”: sil bir uzuv haline getirilmeleri içif " » Trakyada Her sahada faaliyet var 'Tekirdağı, (Hususi) — Traky her tarafında köycülük çal!!"".l bütün hızı ile devam ediyor. # Köy kanununun tatbikma başlaf dığı 18 mart gününde Trakyanlıp . tün köylerinde gösteriler, şenliklef İ pılmakta ve bu vesile ile de e yarışlar, pehlivan güreşleri dilmektedir. yi Köylümüze ilk benliğini — vertP g kanunun kutlu hareketi bu ı:“f daha kuvvetli bir şekilde canlı yösesli lacaktır. Trakyanın herhangi bir şe bakılsa büyük bir imar fasliytü H kargılanılır, Köylerde köy oku;:'” ' Jarı, köy odaları, alanlar, a cümledendir. Trakyada keten ziraati Edirne, 25 (Hususi) — 'l""i'â istili” ç keten ziraati oldukça geniştir- burların yalnız tobum 4 de edilmektedir. ve' Kenevir ziraati yeni başlamığ muvaffak olunmuştur. Keten ve kenevir saplarınd Ja fade edilmekte olan e!yıfw harice gatılması veyahut M dir. umum'”î:' ta istimali kabi olacak $© ye başlıyan kenevir rl'-îğ YÇf £ ve susuz olarak yetü“"ldlgı ,.P# Bölgede bu ziraat Y tiştirilirse köylünün Kaf bunlardan kendi çamaşır * rini yapmaları için teşvik Kenevir ve keten yağ istihsal ve bu yağların bYT ĞK tirilmesinin teminine cnhı'ıg:' 984, 935 senelerinde Henli” Öpfard yet ince ve piyasada kazanan elyaf vermektedir. ib her f'”,v miktarı azdır. Trakyanım M y disinde bu mahsul mu' M yardım eder. d yef j 9837 senesinde !WÜİ; M miş, 58 ton iatihsalât