meydanlarında B ELEDİYE, top oyunu meydan- larında seyircilerin bağırıp çağır- TMasmı, bir tarafı kızıştırmak için sesler yasak edecekmiş... W' bu haberi okuyunca evvelâ Sok sevindim; çünkü gürültüyü sevmem, kalabalığın biribirine uymaz garib :_“'H_ çıkarmasından hiç hoşlanmam. dÖrültüyü kesmek için alınacak her tür- tedbirleri münasib görmeğe meylim F’Üfll bir haberi duyar duymaz beli- Ten hissin dalma hakir olması lâzım gel- Riez; sonradan düşündüm ve bu yasağı :*f“m yersiz buldum. Öyle sanıyorum Müsamahasızca tatbikine kalkılırsa top OYunları hemen hemen * seyircisiz kalır, © işten çok iyi anlıyanlar tarafın- seyredilir. Seyircilerin top meydanlarına sırf ba- Büçi oyuncuları kızıştırmak için git- nt M ve oyunun inceliklerinden an- h adıklarmı iddia etmiyorum. — Fakat ulamanın da türlü türlüsü vardır. / İyatroya giden, roman okuyan kim- hn“"” gülmesine, ağlamasma, heyecan- Masina mani olunur mu? Onların, ğmkkn' dramda veya okudukları hi- y M şahıslardan birine meyletmeleri tak edilir mi?.. Fakat pek âlâ iddia ü ilir ki tiyatrodan ve edebiyattan 2- anlıyan adam gülmeden, ağlamadan, eserdeki sanat kıymetini görüp kadan haz alan kimsedir. Gayet soğuk - Alılıkla bakar ve öylece hükümlerini l T. Top oyunlarından tamamile an- adamın da böylece hareket edece- bp"’"encbilirı. İyi ama edebiyattan ve m*an böyle anlıyanlar yer yüzünde ga- h__n:tdır. İnsanların çoğu top meydan- Veya tiyatroya has olduklarını da » fakat hakikatte onlarla ancak GiDile alâkası olan birtakım heye- çe duymağa gider. Ağlar, güler, ba- U;ı aklamakla, gülmekle, bağırmak- *:WM edebiyattarı, toptan an- N H.zanneder, Gerçi vehimdir, ve- % T ama bu nevi vehimlerin tashihi , bilâkis teşvik edilmesi lâzımdır. başka bir şey daha vardır: in- T h"l bağırmak, çağırmak, bir tarala Uşahbet gösterip bir tarafa kızmak ih- W yok mudur? Top ayunlarını, %v boks oyunlarını seyre gidenler & İhtiyacın tatmini arzusu da vardır Ültleş Karib biriddia mı olur? Bunu bi- Ü a iyorum; fakat cemiyet halin- *iyan adamda kendini pek de belli b"hkn' Wdı oluvermiş bir insiyak, ba- Teş yi ihtiyacını duyan adamı top, gü- Süz Seyrine götürüverir. Gürültü- 'ıı"' Tlmıyan, çağırılmıyan bir top, "")kırmt-)m!"' İnsanın havsalası al- ki “szxr? öyle 1ssız bir yerde bel- bi pehlivan da şaşırıverir. Ha- hı:::WM atlar hünerlerini h"'hı. Çalgı çalınır, topçunün ve peh- Vüme,, 3 halkın gürültüsüne, davul dö- 'î.uî u,"* Öylece ihtiyacları vardır. Sat- N.qı“"msum.m ruh haleti ile top ©- Kü bir değildir. %h Mani olmak... İyi; ama bu gü- Sğigi a ile elde edilecek bir netice Müna ga PİT terbiye meselesidir. Dilinin Tz Üfür gelen adam ona yasağa rağ- —:,;:ıw Cezayı verir, hepsini göze küfürünü eder, İye tarafından Usadere edildi m N.:::ü Tmintakasında 50 kişi I 'ait dört kilo sucuk, 354 ,.hıı.,," Te edilmiştir. 1 memurları Yemiş- 2600 kilo mazot bul - Belediye talimatnamesine Yetli — miktarda mazotun depolarda — bulunması Buluı,, Pündan başka dükkân - k bu gibi parlayıcı mad Onların altında bususi yer- yedCaktır. Buna riayet edil- birkaç adım ilerde M&anq' mazotlar b '“nılşu.?ı uklu gaz depo- ir. Haliçte araba vapuru işletilecek mi ? Köprüdeki vesait kalabalığını azallmak için belediye böylece bir tedbir alacak Son zamanlarda şehir dahilinde nak- liyat vasrtalarının kesafet peyda etmesi belediyeyi yeni tedbirler almağa sevket- mektedir . Sırt hamallığı kalkarak eşyan nakli- yatı küçük arabalarla yapılmağa başla- dıktan ve muhtelif hatlarda otobüs se- ferleri de ihdas edildikten sonra, esa- sen dar olan caddelerde vesait izdihamı çoğalmıştır. Bahusus, akşam saatlerinde Eminö- nü, Karoköy ve Sirkeci civarındaki iz- diham çok tehlikeli bir hal almaktadır. Belediye şehir dahilinde, Seyrüsefer intizamını temin için bir çok çareler dü şünmektedir. Bunlardan biri de Atatürk köprüsü yapılımcıya kadar Unkapanı ile Azapk:ıpı arasınkla araba vapuru iş- letmektir. Haliçte, iki sahil arasın- da böyle bir muvasale temin edildiği takdirde bütün atlı yük arabalacı, araba vapuru ile karşıdan karşıya — geçecek- lerdir. Bu suretle Galata köprüsü ile civarında izdiham azalmış - olacak- üur. Haliçte araba vapuru — işletmek için Külçe ve hurda altınlar Devlet taralından ayarlanarak satılabilecek Muliye vekâleti, altın ticareti hak kında alman tedbirlerden sonra ser- boestçe alınıp satrlacak olan masnu ve hurda altınların da temin için itihaz — edilecek ikihci kısıtı tedbirleri tosbit etmektedir. Bu ay başından itibaren meriyet mevkiline giren yeni — altın alım ve satımının mürakabesi — hakkındaki kararnamaeye göre, sikke — halinde bulunan altınlar İş, — Ziraat, Türk tiearet, Emlâk ve Osmanlı bankala- rı tarafından alımıp Batılacak, hurda ve masnu şekildeki altınların Aalım ve satımı serbest bulunacaktır. Yal- nız gerek bankalar, — gerekse dirşçi ve kuyumcu gibi altın üzerinde uğra şanlar alım ve satımlarını beheme- hal bir deftere geçireceklerdir. Şimdi vekâlet bu serbest alım ve- satımlarda halkın aldanmamasını temin için gerek işlenmiş, gerekse hurda veya külçe halinde satışa ç- karılan altınların ayar dereceleri- nin devlet eliyle tesbitini — muvafık görmektedir. Bu suratle altın ziynet eşyası alanların aldanması ihtimali ortadan kalkacaktır. Hemen bütün ileri memleketlerde kabul edilmiş olan bu usul üzerinde mer'i olan bütün kanunlar tetkik e- dilerek bir kanun lâyihası hazırlan- mıştır. Yeni şekilde bir taraftan halkın aldanmaması temin olunurken diğer taraftan alınan ve satılan altınlar da kontrol edilmiş olacaktır. Bursayı ziyarelleri es- nasında parti tarafırdan sesli bir film çek trilmiş ve dün Bursalılara gösterilmişlir. * YEŞİLDİREK YANGINI — hakkındaki tahkikat deram etmektedir. Fabrikada si- Hotta bedelinden çok daha fazla mal bu- lunduğu anlaşılmıştır. * FASULYE FİYATLARI son günlerde düşmüştür. Buna seheb piyasaya lüzumun dan fazin mal gelmiş olmasıdır. * KARADENİZ'de gene sert havalar baş- lamıştır. Bu yüzden vapur seferlerinde ak- saklıklar vuku buluyor. Ege denizinde de ayni bal vardır. Mersine giden akstı vapu- ru yoluna devam edememiştir. * DAHİLİYE VEKÂLETİ umumi müfet- Viş ve valilere aönderdiği bir tamimde me- | mür ve âmirlerin olur olmaz — sebeblerle yerlerinin değiştirilemiyeceği hissi bazı r dolayisile de meunir — hakkında 1 verilemiyeceği hildirilmiştir. * HALKEVLERT'inden bu yıl açılacak- 9 dan (2 ye çıkarılmıştır. RADA kız enstitüleri ve sanat mektepleri sergisi mayıx içinde ve sergi evinde acılacaktır. * ADLİYE VEKALETİ meşhut suçlar ka- nununnun tatbikinde gösterdikleri hassa- siyet ve muvaffakiyetten dolayı cumhuri- kontrolunu | iskeleye ihtiyaç görülmüştür. kele için asgört beş bin lira sarfedilecektir, Ayrıca araba vapurunun seyredeceği sahanın da temizlenmesi lâzımdır . Belediye, iskelenin Şirketi Hayriye tarafından yapılmasını istemekte ve kendisine muayyen bir hisse ayrılmak üzere araba vapurunun şirket tarafın - dan işletilmesini şart koşmaktadır. Be- lediye, ayrıca araba vapuru için şirkete muayyen bir tarife de teklif etmiştir. Bu işi, Şirketi Hayriye de — ayrıca tetkik etmiştir. Bu tetkike göre, - şir- ket, eliride bulunan iki vapuru, Sirkeci— Kabrtaş — Üsküdar ve Beykaz — Ye- niköy hatlarınida çalıştıracağı için — bu vapurlardan bir tanesini Haliçteki nak- liyata tahsis edemiyecektir. Yeni yapılmakta olan araba vapuru- nu Azapkapı — Unkapanı arasında İş- düşünmekte ise de bu hat için vapura ihtiyaç görülmektedir. Çünkü; şehrin nakliyat işini sekteye uğratmamak için çok krsa fasılalarla va- purların karşılıklı gidip gelmesi icap etmektedir. Bunun için şirketin dördüncü bir ara- ba vapuru yapması lâzımgeliyor. Ha- Viç vapurlarından servis harici bırakılan bir trmesi alınidığı takdirde bu vapur tadil ve tamir edilerek araba vapuru haline kalbedilebilecektir. Şimdi bu nokta tetkik edilmektedir. Bununla beraber, Şirket Belediyenin araba vapuru seferi için teklif ettiği tari- feyi çok düşük bulmaktadır. Bu hususta müzakerelere devam edilmektedir. Şeker navlunu ucuzlatıldı Ziraat Bankası tarafından ecnebi memleketlerden getirilecek şekerle- rin llmanlarımız arvasındaki navlün- Jarı üzerinde yüzde otuz — tenzilât yapılmış ve koyfiyet İktisat vekâle- U tarafından Denizyolları sine bildirilmiştir. Bu karara göre muayyoen doevre 1- çin Denizyolları vapurları hankanın bu gekerlerini muayyen — tarifeden yüzde otuz eksiğine taşıyacaktır. işletme- Karı koca adam döğmüşler ! Beykozda cami sokağında oturan sey- yar yoğurtçu Osman ile kundura febri- kasında ameie İlhsan arasında iş yüzün- den kavga çıkmış, kavgaya İhsanın ka- rısı Feride de karışmıştır. Karı koca bizleşip Osmanı sefertası de başından ve yüzünden ehemmiyetli surette yaralamışlardır. Yaralı Nümüne hastanesine kaldırıl- mıştır . yet müddelumumlliklerile hâkim ve mah- kemelere teşekkür etmişlir. * MEMURLAR KANUNU'unda bazı de- Bişiklikler yapılacaklır. Bo kanunun, ser- mayesinde devlet hissesi olan şirketlerde ki memurlar hakkında olan maddelerine ilâveler yapılacaktı * ZİRAAT VEKÂLETİ Sakarya mintal sında yeliştirilen pamukların değer fiyat la salılması için tedbirler almıştır. * İZMİRDE, — Demirci - Salihli yolunda ir otobüs yardan yuvarlanmış, bir kişi ölmüş ve bir kişi ağır surette yaralanmış- tır. * ANKARA HUKUK fakültesi talebele- rinden 40 kişilik bir &rup sömeste talilin- den bilistifade bir orta Avrupa — seyahati tertip etmişlerdir. * SÜMERBANK umum müdürü Nurullah Esal Sümer Rursadan şehrimize gelmiştir. * SÜMERBANK tarafından bir sanayi müzesi kurulması kararlaştırılmıştır. * ÜNİVERSİTE talebelerinden — yaksul olanlar ve rektörlükçe yapılacak yardım- lardan istifade şeraitini halz bulunmıyan- lardan on beş kişi Kadırga talebe yurdün- p V.Cn*.%*-—: TÂN AA US N Sahtekârlık ihbarı Calibi nazar görülen evrak tetkik ediliyor Dördüncü Vakıf hanında 85 numaralı yazıhanede iş takip eden Ösep Koncagül hakkında müddefumumiliğe yapılan — bir ihbar üzerine, adli tahkikata başlandığını, bir kısım evrakın — yüzihaneden alınarak sulh hükimi Reşit tarafından tetkik edik meğe başlandığını gecen gün Hâdisede ismi geçen Ösep Koncakül gaze- temize neşri ricasile bir mektup — gönder Miİş; neşri cürüm teşkil edecek bazı cüm. leleri de ihtiva eden hu mektubu biz de müddelumumtliğe vermiştik. Müddelumüu- yazmışlık. milik bu satırları çıkararak mektubu bize tade eliniştir. Artık neşrinde bir mahzur Bgörmüyoruz. Ancak — müddelumumiliğin gönderdiği tavzihde Osep Koncagülün a- şağıdaki mektobundaki lddlalarını henüz tevsik edememiş bulunduğunun anlaşıldı. ği da işaret etmeği faydalı — görmekte- yiz, ÖsepKoncagülün tevzihi şudur ; “Tahtı isticarımda bulunan — İstanbulda « Üncü Vakıf harında 35 numaralı odada müddelumumiliğe vaki olan bir ihbar Üze- rine dün arama yapılmış ve bulunan bil- cümle evrak müddelumumiliğe oradan da berayı tetkik sulh ceza — hâkimliğine ve- rilmiş ve on gün sulh ceza hükimliğinde benim ve müddelumuminin huzurile icra kılınan telkikat neticesinde bana ve şeri- kime ve arama esnasında hazır bulunan İki zata ait evrak kâmilen fede ve ancak müsteciri bulunduğum odaya — emanelen bırakıtan Mülga İstanbul ikinci noteri kâ- Bıtlarından Suada alt masa deranundaki evrak mumsaileybin Ankarada olmasından dölayt avdetinde tetkik edilmek üzere konulmuş ve 938-044 numaralı müddeiu- müumilik dosyasile keyfiyet bir zabıt halin- de tesbit edilmiş ve şu suretle — Ihbarın aslı esasdan ari bulunduğu anlaşılmış ve muhbir hakkında ikamel darya ediliştir. Hâdise — bundan ibaret — olduğu halde $-2-038 tarihli nüshanızda - yazıhanenin temhir edildiği ismimin bir takım karışık işlerde geçtiği - odatmda bazı sahte sene- dat ve mükavelât ve nüfus kâğılları bulun- duğu ve daha buna mümasil neşriyal ya- pıldiğini gördüğümden şeref ve haysiyeti zatiye ve tüccariyeme sürülen bu lekenin tashihi zmnında Matbuat kanunttun mad- dei mahsusası mucibince keyfiyetin gaze- tenizin yarınki nüshasının ayni sayfa ve sütunurda ayni burufatla — düzellilmesini aksi takdirde gazeteniz aleyhine de ikamel dava edeceğimi saygılarımla bildiririm.,, Müddeinmumiliğin tavzihi de şudur: “Memuriyetimize vukubulan Ihbar üze- rine sulh hükimliğinden ahınan — kararla OÖsebin dördüncü Vakıf Hanında 35 wuma ralı yazıhanesinde yapıları — taharriyntta elde edilen evrak Ösep ve refikl hazır bu- lundukları balde sulh hâkimi tarafından tetkik edilmiştir. Tetkikatı hitam bulma- dığı gibi Osep ve şerikt Adaana da tamamen iade edilmiş değildir. Bir kısım nüfus tez- kereleri, kullanılmış pullar ve eslibi na- zer görülen evrak alıkonulmuştur. Tetkika ta devam edilmektedir. Bu yazıhane mü:- davimlerinden olup arama esnasında yazı hanede bulanan ve bir kısım evrakı alınan sahtekârlık suçlusu Adnanın aranmakta olduğunun tavrihen yazılmasını dilerim.,, da İskşn edileceklerdir. Bu gibi talebeleri de dekanlar seçeceklerdir. . * YEŞİLKÖY hava meydanı beton - as- falt olarak yapılacaktır. Bu husustaki pro- jJeler Nafia vekületince tasdik edilmiş ve alâkadarlara yollanmıştır. * ERZURUM vilâyet umum! meclisi dün, 1500 kişilik bir halk küllesinin seyirel o- larak katılmasile açılmıştır. * MÜFETTİŞLER dün de ötobüs mese- lesl tahkikatile meşgal olmuşlar ve bazı otobüs sahiplerini dinlemişlerdir. * EMİNÖNÜ halkevi ar şübesinin salon orkestrası 1938 yılı ikinci konserini pazar tesi akşami saat 20 de halkevinin Cağaloğ lundaki merkez salonunda verecektir. Bu konsere gelmek istiyenlerin davetiyelerini €ev bürosundan almaları rica olunmakta. dir. * GEÇEN BİR hafta içinde kümrük mu- hafaza teşkilâti elli altı kaçakçı, 059 kilo, gümrük kaçağı, 18 kile — inhisar kaçağı, 4 kilo uyuşturucu madde, 10000 defter ci- gara kâğıdı, 60 Türk lirası, 1 tüfek, 20 mer mi e Ti kaçakçı hayvamı ele — geçirmiş- tir. * BU AYIN 15 inde Tekirdağında bir arıcılık kongresi toplanacaktır. Köngreye Trakya umum? müfettişi Kâzum Dirik, böl He valileri ve Ziraat müdürleri iştirak e- decektir. Balaı waâı,owah9 KURUN'da Bursalıların vazifesi EVLET eliyle kurulan ve kurulacak olan — fabrikaların kullanacağı llk maddelerin — memleketimizde yetişmesi, mühim bir prenatpimizdir. Ancak, Bursa- da işlemeğe başlapan Merinos - fabrikası- nn ülk maddesi olan — Werinos yünü kâft derecede istihsal edemiyoruz. Asım, Uz, ülk maddesini kâfi derecede temin edeme- diğimiz bir fabrika için milyonlar sar- finın sebeb ve hikmetini şöyle anlatıyor: “Bu sebeb, Bursa ve — Çönakkale taral- larının Merinos yetiştirmek için çok mü- sajt bir muhit olmasıdır. Merinos en iyi cins elbise kumaşlarının iİlk maddesi olan yünü yetiştirir. Böyle bir- müssit muhite malik olan Türklerin bu tabil şarttar isti- Tade etmemeleri ve Merinös koyunu yeliş- tirmemeleri tablatin Jâtfuna karşı bir nevi nankörlük değilse bile takdirsizlik oldu- Bunda hiç şüphe yoktur. Bursada bir Me- rinos yününü işliyerek İplik haline getire- cek bir fabrikanın bulunması ise, bu mın- tokada yaşıyan ziraatçi halkın istihsal ar- zularını ayrıca teşvik — edecek bir vasila olacaktır. Zira Bursa ve Çanakkale tarafla- rımda Merinos koyunu yetişliren ber köy lâ bundan sonra bunların — yünlerini iyi fiyallarla ber vaki! almaya hazır bir müş- teri bulmuş demektir. Bu itibarla memleketimizde- bir Merinos fabrikasının kurulması bir taş Jle iki kuş vurmak kabilinden olarak bir taraftâan hayvancılık — yapacak köylüleri yeniden yeniye Merinos koyunu yetiştir. meye, esasen ellerinde ba cinsten hayvanı olan müstahsilleri de mevcutlarını artlır- maya sevkedeceği gibi Merinoslardan alı- nacak yünlerin derhal altın gibi geçer bir mal olmasını da temin eyliyocektir..., Kurun başmaharririne — göre, Merinos fabrikasına karşı ziraatçilerimizin ve bay tarlarımızın olduğu kadar Bursa münev- verlerinin de vazifeleri — vardır. Bunlar, Merinos yelişlirmeğe kabiliyeli olan bü- tün Merinos mıntakası hatkısıt aydınlatma b be Merinösu çoğaltmağa teşvik etmeli- dirler. CUMHURIYET” de Yıkılmalı mı, yıkılmamalı mı? MİNÖNÜ meydanındaki yıkılacak bi- naların bahse mevzau deşktl etliği şu sırada, birçok kimselerisalâkadar eden bir nokla var: Yenlcami kemeri ve üstün- deki hünkâr mahfili de yıkılacak medır? Eski şehremini operatör — Cemil, binalar yıkıldığı ve meydan — açıldığı saman bz kemer ve mahfilir bülün çirkiğliğile sırı- tacağı kanaatinde... Abidin Daver ise, mey dana naşır binolar yıkıldıktan sonra ön- darın arkasından — ortaya çıkacak çirkin binalara nazaran bu — kemer ve mahfilin muhleşem bir saray olduğu fikrinde.. di- vör ki: *Açılacak Eminönü meydanının etrafın- da, Yenlcami gibi bir âbideye lâyik muh- teşem binalar — yükselinceye ve kemerle mahfil bu güzel binalar arasında çirkin bir manzara alıncaya kadar bunları yık manın manası yoktar. Pek sağlam bir yapı olduğu için öyle kolayca — yıkılamıyacağı da muhakkak ölan kemerle mahfili şimdi yerlerinde bırakmak en doğru hareket o- hur. Hele bir defa — maydan açılsın, Ke- Mmerle mahfil çirkin mi duruyor, gürel mi duruyor. Cami fle abenktar bir kül teşkil ediyor mu, etmiyor mu? Bir defa, göre- lim, bakalım, sonra, icap eden karar ve rilir. Yıkmak kolay yapmak güç olduğu ve yıkıldıktan sonra bir daha yapılması imkâm da ölmadığı için — yıkmakta isti- cale hiç lüzem yoktur. Yenicamiin etra- fında ve Eminönü — civarında, kemerle mahfile gelinceye kadar, yıkılacak ne kü- Tüstür binalar vardır?. Son Postada Parlâmentoda döğüş ELÇİKA parlamenlosunda vukua ge- len bir döğüş hâdisesi, Ercüment Ek- rem Taluntn kafasında eski bir hatırayı canlandırmış, şöyle anlatıyor: *“Abdülhamit zamanında idi.. (İkdam). da çalışıyordum.. sözlerimiz, yazımız ya- man bir sansüre Lâbi idi. Mebus... parla- mento.. teşril — küvvet., meclis, meşverel maazallah! Bunların herhangi birinl ağıza almak, ima yoluyla olsun, bunlardan bir tanesini mevzwu bahsetmek, intihara te şebbüsle birdi. Rahmetli babam, o sıralarda yeni çıkan bir Tügal kitabı 'zalim,, “rulüm,, keli- melerini bulamayınca kapağına — şu rarif mükteli kıtayı yazmışlı: Nice medhtnde Bulunmam ben o hdka- tan küm, Hiçtir adline nisbetle 'onun adit Ömer, Sayesinde © Süleymanı zemanın hattâ Zdâlime, zalmme, kitaplarda Bile kalmadı ver! İşte zaman, böyle zamandı. Günün birinde, İkdamın sahibi Cevdet (Lktfen sayfayı çeviriniz)