- 28 İKİNCİKANUN — 1938 yata dair B-. . y —.. onlüğümüz GAZLTEIWE ikide bir görü- yoruz: bilmem hangi mühlik hastalığın devası bülünmüş; — bilmem r"vae tkıllara hayret verecek bir şey tad edilmiş... Merak edip bekliyoruz, h.h:ıhı © devadan da, o icaddan da T gelmiyor, Ne aslı varmış, ne de * O haberi inanarak okumuşsanız as- N a müteessir oluyorsu- liz. Kim bilir? belki ona pek fazla i- 18, eşe dosta hayranlıkla bahset- izdir; sonu çıkmayınca onların ?n':ındı bir tuhaf olursunuz. (Onla- Yanında bir tuhaf olacağınız bitta- M ile nazaridir; çünkü o keşif- » İadlara pek fazla inanacak ka- llHk. ?lsıl söyliyeyim ? - temiz kalb- Böstermişseniz, — hayranlığınızm Çıkmasma acımaz, hatta omu u- keşif, » Büzetelerde inanılacak yeni bir » Yeni bir icad daha bulursunuz.) © çok eski değil, daha yetmiş, fi, Bene evvelki adamlar her keş- " her icadı şüphe ile kargılarlarmış. bazıları fonografı bir hokka- Sazlık Sandığı veya şimendilerin, oto- .% İl:ıîkbıüne inanmadıkları için sonradan gelenler nazaı. ::" Bülünç etmişlerdir. Şimdi bi- da ı:.' teye kolay kolay inanmamız- küsu timal Ki onlara benzemek kor- lümç da vatdır. Fakat insan oğlu gü- telk Olmağı da gözüne almalıdır. Me- Vari ; Gdlcsthesie,, diyorlar bir şey 'lh.:" bağlı bir yuvarlağı bir fotoğ- Üzerine sarkıttınız. mı, o futo- Bahibinin suçlu ol Mlaklıyoruuş... Buna. İnaamakların Türcih Zf Z $ | ğ İ EAREL F 'i i?;ğî $ ?—! İ İTiİ / İ î t her duyduğumuz habe- Mihakkine virmak! hak- Vüzgeçmiyelim. Biğim ak- Alamıyacağı geyler ojmaz mr? beğensin de ken- 1 şeyleri muhak- Saysm mr demek istiyo - kendi aklrmızdan, kendi Şüphe etmek de vazi- di b;ı #ünhe bizi, kendi anlayışımızı hiçe say- götürmemelidir. Tz pek beğenniek nah- HL li LEVEF ğ İT ; F H F ğ ? H i F f ğ F #ZF 4 ğ Nurullah ATAC Romanya ile ticaret l'.,L';Ll:d müdürü © gidi Tiralık » bu memlekete - 800 ihraç Memleket ârasında bi Nİ mğgl€ teabit edilecektir. İş :' _'lt tü Nedim bu husüsta Ro- kadarlarla müzakereler « ç * Üzere bugün Bükreşe gi- olur. Fakat bir'de te- | | Yeni açılacak iki fabrikamız Bursa fabrikası Yılda yüz b'n kilo Yün ipliği yapacak Sümerbank Bursa Merinos ve Gem- lik sun't? ipek fabrikalarının açılma merasimine ait programı hazırlamış- tır. Fabrikalarım açılma merasimi şu- batın birinde yapılacaktır. Merasime Atatürkün de'hururlarile şeref verme- leri ihtimali kuyvetlidir. İktısat Vekili ile diğer vekiller, me. buslar vessir davetliler merasimde bulunacaklardır. Başvekil ile Dahiliye Vekili dün öğ. leden sonra Gemliğe giderek yeni fab- rikayı gezmişlerdir. Dokuma endüstrisi' şubesine dahil bulunan ve 1934 sonteşrininde temel. leri atılmış olan Bursa Merinos yün iplik fabrikası, memleket yünlü en - düstrisinin gittikçe artan ince yün ip- liği (kamgarn) ihtiyacını kargılrya - caktır. Fabrika ham maddesinin yüz- de seksenini, memlekette yeni yetiş - tirilmeye başlanan Merinos koyunla - rımızın yapağıları - temin edecektir. Merinosçuluk gibi kârlr bir ziraat şu- besinin memlekette inkişafma temci vazifesini. görecek - olan bu - fabrika 16340 iğ ve çift büküm 6790 iğle ça- lışacak, senede üç milyon kilo yapağı kullanarak 1,000,000 -kilo taranmış yün ipliği mal edecektir. Bu istihsal yerli doküma sanayilimizin bugünkü ince yün ipliği ihtiyaemı - tamamen karşılryacak miktardadır. Gemlik sun'i ipek fabriksar ise sel- lüloz sanayiinin bir şubesini teşkil e- decektir. Fabrika muhtelif - cins ve numaralarda günde 1000 kilo sun't - pek ipliği imal edecek kudrettedir. Fabrikanın kudreti memleketin bu sa- Şişhane tramvay kazası Muhakemeye dün de devam edildi İki sene evvel Şişhane yokuşunda vu- ku bulan tramvay faclasının muhakeme- sine dün ağır cerada devam edilmiştir.. Şahit olarak dinlenen vatman Murad, kazanın vukubulduğu gün tramvayı vatman İhsandan sağlam olarak devral- dığını ve üç sefer yaptıktan sonra Fah- reddine teslim ettiği ve Fanrettin de arabayı muayene ettikten sonra işe başladiğinı söylemiştir. Bundan gonra ehlivukuf raporu okun- muştur. Rapora göre, arabadaki tereyan telleri, facladan daha evvel Altınbakkal civarında vuku bulan müsademede bo- zulmuştur. Heyeti hâkime, ehli vukufun cürüm üzerinde yeniden tetkikler yapmasına ve vazih bir rapor ihzarıma karâr vererek hadaki ihtiyacını tamamen karşılrya- cak hacimdedir. İstiğlâkin artması takdirinde imalât daha ziyade geniş- letilebilecektir. Bu fabrika 2 milyon liraya malolmuştur. Diğer fabrikalar Kütahya civarındaki linyit maden. lerinin istihsali için'de büyük tesisat meydana getirilecektir. Buradaki lin. yit miktarının 400 milyon ton olduğu tesbit edilmiştir. Burada kurulacak fabrikadan saatte 50 bin kilovatlık elektrik temin ve yurdun birçok yer- lerine tevzi edilecektir. İstanbul da aynı kaynaktan elektriklendirilecek . tir, Elektrik santralmm yanmda - bir sunf benzin ve bir de suni gübre fab. rikası tesis edilecektir. Gübre için lâ- zım olan azot havadan istihsal oluna. caktır. Sümerbank tarafından' kurulacak olan bu fabrikalara ayrıca, bir Sul Kostik ve bir de Södo fabrikası ilâve edilecektir, Bütün bu inşaat için sarfedilecek para miktarı 30 milyon liradır. Amerika ile ticaret. müzakereleri Amerika ile aramızda - aktodilecek olan yeni ticaret anlaşmasına ait mü- zakereler ihzati - mahiyette olarak Vaşingtonda başlamıştır. Şimdilik ya. pılan şeyin esaslar üzerinde bir temas tan ibaret olduğu anlaşılmaktadır. E- Bâs müzakereler ise şubat ortaların - da Amerikaya hareket “edecek -olan heyetimizle yapilacaktır. Amerika kanunlarına göre, bir ti - caret anlaşması yâpılmasından evvel iki memleketin tenzilâtlr resimle gir- mesi istenen - maddeleri yekdiğerine kargılıklı bildirmesi icab etmektedir. Bu maddeler Üzerinde Birleşik Ame - rika cumhüriyetleri arazmda anket yapıldıktan ve her hükümetin yürüte- ceği müspot ve menfi mütalealar top- landıktan sonra esaslar Üzerinde ih- zeri bir görüşme yapılması mutaddır, İşte Amerika ile aramızdaki ticaret anlaşması şimdi bu safhada bulun - maktadır. Amerika ile aramızdaki yeni tica - ret anlaşmasınin iki memleket için de çok faydalı olacağı Ümidi kuvvetlidir. Esasen Amerika ile aramızda dai- mi inkişaf halinde olan bir ticareti - miz vardır. Amerikadan 1935 senesin. de Bi milyon HUralık İthalâtımız ve 9,6 milyon Hralık ihracatımız vardı. 986 senesinde ithalâtımız 8,9 milyon liralık, ihracatımız ise 1844 — milyon liralığa yükselmişti. Geçen senenin on bir ayında ise ithalâtımıız 15,3, ihra - catımız 14,9 milyon liralığı bulmuş - mahkemeyi başka bir güne bırakmıştır. | tur. İmar plânının tatbiki dolayısile Malları islimlâk edilenlere Bono verilmesi ihtimali de mevcut İstanbulun imar plânma ait çalış - malar bir taraftan ilerlerken, diğer taraftan da bu muazzam plânın tat - biki gekilleri üzerinde çalışılmakta - dır. En ziyade düşünülen nokta, plâ- nn tatbikatmdan halkm zarara gir- memesi ciheti olmuştur. Vali Anka- radayken, bu hususta dahiliye vekâ. letiyle temaslarda bulunulmuş ve en muvafık şekiller gözden geçirilmiştir. Öğrendiğimize göre, imar plânımm fatbikı osnasında halkın mutazarrır olmaması için emlâki almarak yola veya yeni inşaat sahalarma ayrıla - cak olan mülk sahiplerine bonolar ve- rilmesi gekli muvafiık bulunmuştur. Devletin tahtı tekeffülünde bulunma- BI mutasavver olan bu bonolar on se- ne zarfmda ttfa şartiyle verilecektir. Bonolar yeni emlâk alım ve satımm- da para gibi geçecek, belediyeye olan vergi borçları ve münakasalarda ka- Bul edilecektir. Bu suretle emlâk sa- hiplerinin ellerine verilecek - olan bo- nolardan azami istifadesi yoluna gi - dilmiş olacaktır. Maamafih mülklerin. mukabilinin tamamen bono ile değil de kısmmmza- mınm para ve bir kısmınm da böno İ- le karşılanması daha muvafık bir ge- kil olarak görünmektedir. Böyle bir paranm tedariki için henliz bir formül bulunmuş değildir. Umumt olarak bu hüsüsta verilmiş kat'? bir: karar da yoktur. Bu hususta kat! karar bilâ. hare verilecektir. Tahkir ve tehdit iddiasile... Avni Bayer aleyhine açılan bir dava Diş tabibi Avni Bayer aleyhine Lon- dra birahanesi müstahdemlerinden Ah- met Bekirof tarafından . açılan talıkir ve tehdit davasına dün Beyoğlu birinci sulh ceza mahkemesinde devam edilmiş- tir. Dinlenen şahitler, davacının iddiasımı teyit etmişler ve Avni Bayerin bir vis. ki içtikten sonra dışarıdan içki getir. mek meminu olduğu halde yanındaki bir şişe konyağı içmek istediğini — ve mümanaat edilince de Bekirofa haka - Tet ederek: “Karamı deşerim,, — diye tehditte bulunduğunu söylemişlerdir. Avni Bayer, şahitlerin - ifadelerini kabul etmemiştir. Bundan vonra davacı şunları söyle- miştir: * — Avni Bayer, geçen celsede mahkü- miyetim yok demişti. Halbuki tahkik ettim ve kendisinin 934 senesinde altı ay hapse ve 1500 lira para cezasma mahküm olduğunu öğrendim. Avni Bayer buna verdiği cevapta; — Mahkümiyetim var, demiştir. Fa- kat kat'iyyet kesbetmedi. Muhakemesi devam etmektedir, Bunun üzerine diğer şahitlerin dinlen mesi için dava talik edilmiştir. ——0 İÇERDE: * İLK ÖKUL talebelerinden mürekkep korolar teşkili kararlaştırılmışlır. İlk ola- rak üç koro teşkil edilmiştir. * ERENKÖY'deki Sahrayıcedit meyda- nının belediyece tanzimi ve buraya giden yolların düzeltilmesi kararlaştırılmıştır. * KIRİLMAZ CAM koymamış olan oto- mobiller 1 şubat salı gününden itibaren seferden menedileceklerdir. * LETONYA nakliyat nazırı dün Anka- raya gitmiştir. Orada bir gün — kaldıktan sonra Mısıra hareket edecektir. * 250 SEYYAN pazartesi künü Rellanca, vapurile şehrimize geleceklerdir. * CİHANGİRDE bir çocuk balçesi yapı: Iacaktır. Projesi hazır ölan bahçenin inşa- atı nişanda haşlayacaktır. * KANALİZASYON girketinin mukavele- si yakında — bitecek ve tesisatı belediye ye geçecektir. * ÜNİVERSİTE fakülte dekanları, dün bir toplantı yoparak Ünlversite için yapı- lacak inşanlı tesbit etmişlerdir. Tahsisat hazirdir. * ÜCÜNCÜ MÜFETTİŞ — Tüahsin Uzer, tedavi olunmak üzere Viyanaya gidecektir. * ADLİYE SARAYI'nın faşası işlerile uğ raşmak üzere müddelumum! Hikmet Onat' ın reisliği altında bir komisyon kurulmuş- tur. “* SAMSIUN BELEDİYESİ fiırinlarda ek- melin makine ile-yapılmasına karar ver. miştir. ——— — * KIZ TALEBE'lerden askeri ders görca ler, erkek talebelerde olduğu gibi kampa tabi tutulacaklardır. * LİMANIMIZA gelen — yabancı kaptam ve tayfalar, kumanya — almak için 25 er Türk Hrası tedarik edebileceklerdir. * DENİZBANK umum — müdürü Yusuf Ziya deniz müetseselerinde yapmakla ol- duğu tetkiklerin ilk kısmını — bilirmiş ve dün Yalovaya giderek Başvekille görüşmüş tür. * MAARİF MÜDÜRLÜĞÜ okullar klavu- zunun yeniden basılmasına karar vermiş- tir, Eski klavurda bazı noksanlar vardır. * TAKSİM EMLAK.ŞİRKETİ umumt he- yeti dün senelik toplantısını yapmıştır. * OTOBÜS MESELESİ ile meşgul olan müfettişler, dün de on kadar olobüs sahi- bini dinlemişlerdir. N Cenevrede Hatay meselesi BNEVREDEN gelen lik haberler. Türk efkârı aumumiyesini — bir — dere- ceye kadar teskin edecek — mahiyettedir: İntihabat nizamnamesi hakkında itirazla- rimız üzerine Fransızlar bir anlaşma yo- ta aramak lüzumünu — duymuşlardır. İnti- habat nizamnamesi projesini — hazırlayan komlsyon yeniden — toplanacak ve proje üzerinde değişiklikler — yapacaktır. Aszım Us bu münasebetle şöyle diyor: *“Bir buçuk, iki senedenberi bu iş dola. yısile Pariste ve Cenevrede anlaşma, tadil dostluk, büsnüniyet gibi sözleri işilmeğe, fakat-Hataydaki Fransız sömürge memur- ları tarafından da bu sözlerin aksine ola- rak o kadar flill muhşlefet gürmeğe alış- tık ki artık kendi kulaklarımıza bile ina- namaz olduk. Artık anlaşmayı, tadili, dost kuğu, hüsnüniyeti sözde değil, işte, hare- kette, eserde, neticede arıyoruz, Onun için Havas ajansının verdiği bu müsait haber karşısında böyük bir ihtiyat ile bekliyo- ruz. Hakikat halde intihabat nizamnemesinin Cenevrede * Türk tetine göre: yenibaştan tadil edilmesi müsbet bir adımdır. Fakat bu adımın atılmış olması gene meselenin halli demek değildir. Meselenin kat'l ola- rak halli sadece Hatay ülkesinde yeni rex Şimin Türk hâkimiyeti üzerine füilen kurul. ması ile olacaktır. Ancak ondan sonradır. ki heyecanda olan Türk efkârı umumiyesi sükün bulacaktır.,, CUMHURIYET” de Mekteplerde terbiye ve disiplin. BUGL'NKU mevrzamnuu — mekleplerimiz- deki terbiye sistemi — münakaşasına husreden Abidin Daver, terbiye ve disiplin İşinln öğretmenlerin kendi — şahst nüfaz ve tesizlerine kaldığını söylüyor: “Muallim, bugün, ancak kendini sevdir. mek ve saydırmak süretile talebesi üzerin« de bir disiplin tesis edebilir. Fakat bazt fena talebe vardır ki onlara kendini sevdi recek ve saydıracak muallim bulmak müm kün değildir. Baran, birkaç böyle söz din« lamez çocuğun ayni sınıfta — toplanması, bütün sınıfı çığırından çıkarır, Ceza — aleybtarları, aile terbiyesindem bahsediyorlar; mekteplere izinsiz. —cezası değil; allelere çocuk terbiyesi sokmak lâ- zınıdır; diyorlar. Çok doğru, Aile terbiyesi — yüksek olan çocuklar, muallimlerine hürmet ederler; bir kusur işledikleri zaman, — öğretmeniyi bir sözünden, battâ bir bakışından müte- essir olurlar. Zaten, şikâyet edilen talebe bunlar değildir; aile terbiyesi olmıyanlar. dır. Çocuklara alle terbiyesi vermek İçim silelere çocuk terbiyesi sokmak Jâzımdır. Bu terbiyeyi silelere masıl öğreteceğiz? Fo< na yetişmiş ailelere, bugün aile terbiyesi verecek vasıtamız yoktur. — Denlek ki yas rının ailelerini koracak olan bugünün çoy cuklarını iyi - yetiştirmeliyir ki mesele, fâsit dalre halini almasın. Bunu yapmaz ve çocuklarımızı iyi yetiştirmezsek, yarıs nin bir kısım alleleri de bugsünkülerin bi kısmı gibi oocuk terbiyesinin ne olduğunu bitmiyecekler ve çocuklarını terbiye ede- miyeceklerdir.., 1 Abidin Daver; nihayel şa neliceye varıs. vöri ." *Ceralı ve ceresız usullerin ber ikisi de Bgaye değil, vasıtadır. Gaye, çocuklarımı« xı iyi yetiştirmektir. Bu gayeye vardığımıt iddia edilemez. Mekteplerde terhiye ve di« siplin meselesi yeni baştan tetkike ve 1« laha muhtaçtır.., Son Postada Japonyada para sıkıntısı ELİM RAĞIP, bir. müddettenberi Ja« ponyanın niçin sesini kıstığenz anla. tiyor: “Bunun sebebi para sıkıntısıdır. Her ne kadar Japon milli bankaları dahil! bir is- tikraz ile bu ihtiyacı — karşılıyabilirse de, Japon sanayiinin gün geçtikçe artan ihti. yacımı temin etmek bir meseledir. Bundan ötürüdrü ki Japonyanın gözünü mütema.- diyen Amerikaya dikilmiş görüyoruz. Çün« kü Amerika paralıdır ve Japonyayı ancak © kurtarabilir. Fakat acaba kurtarascak mıdır?,, Güpegündüz eve giren bir hırsız Gazetemiz mürettiplerinden Feyzis nin Kasrmpaşadaki evine dün akşamı saat yedi buçuk ile sekiz arasmda, ev halkı yemekte bulundukları esnada, s0- kak kapısını açarak giren hırsız arkada- gımızın siyah renkte bir paltosunu çal- murş ve kapıyı açık bırakarak kaçmıştır. Müuktedir zabıtamızın, herkesin ayak- ta bulunduğu bir wrada yapılan bu hırsızlık mütecasirini pek yakında ya- lı!ıyıpçıhuıpdwyudııeydııgı_ karacağından emin bulunuyoruz,