Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
j 2 ! . | KE y îk .'| İ e Hai . " :ş, St a Kİ KA W M Fi » 4P i - çi ği (df J ber | da, Ja “İ| Fîkatmn w Cı, İecek ,h V YA ve ) Teklüzla S &at a p K 2 10 TEMMUZ — 193 Silâhlanma yarışile beraber Ömürden benzin çıkarmak için Seferberlik başladı ! &niden silâ u gü“eletin îua.hlınm yarışı gündelik Ca hikâj'elerieollm"dü Pai Şt - Muştur. Bununla bera . başka ğî:’dan Pek farkına varılmıyan M Yarış ta vukua - gelmektedir. için g. M harp makinelerini işletmek için | ; enz—uzumlu bir ihtirak maddesi olan _ın Yirışıdn-_ S©T mesele Çıkarıl 0 z İ Syebilirgik. » Sadece petrol kuyula , Uan benzine taallük etseydi ikbal harbi çok uzaktadır, * Çünkü Almanyada, İtalya Yada benzinden mahrumdur. Mesele sentetik. benzindir. Ste Serek bu maddeye olan ı';':ıît bug:n yerine konulabi - " maddeyi yapabilmek için FUt fenni kabiliyeti itîğariyle Aî w başta gelir. Eğe Zann ” Almayanın Nobel mükâfatı ka. bugmâ_;klhîuyuk kimyageri olmasaydı, türlü B Tp plânları büsbütün baş - Tiz Yavan olabilirdi, diyebili . Bu bak; ü'lti bîhl Bibi, hm”.““müı müttefikleri de, kendisi |lez, Almia Madde bakimından fakirdir - dlîın! b idi altında bulunacak olan | Pazarlara bel bağla yamaz, sö - ' :ıîm&hden bir kısmı kendisine ve . _ hum:ü'- bunlra tâbi kalamazdı. Bu'. | llun. kllk r, bugün Almanya, abloka M_ Sa da gene harp edecek küd- Tet bt De. Pritz Haber, havadan rit "I:ı,m ine muvaffak olarak vata. Şi paya )eT maddeler yapabilmek için b“dym%n küherçile almak mec Tp ©N kurtarmıştır. Bugün Al - * başka memleketler, Haber u. f"“” Memleketlerinde ihtiyaç. l Nitrat bulunduğu halde harp D:::,:z'" başlıcalarından birisi olan Cek Iem.hl:um bulunuyordu. Gele. h"lzin d Tde ise bu eksiği sentetik Sektir, — SÜNÜ alkolle telâfi edebile - Bu ı ğmaîüğîî Almanya, F. Haber'in bir N Vinliğini etmiş ve onun gi. âr_ Fridrimğıkâ—fatlm kazanmış olan : gnveunf kBergius'e büyük mikyas. ş:fben ektedir. Bu adam, 20 sene. KÇA 10 ea inde mevzuubahis o- h inde Gi ı:*detşberi de endüstri'â. he getirimme et kömürün mavi wmıgti,ı—, €Si işinde çok ileri git- Öteki ğ;hîmy Bergius usulüne bü. İ Saklaman, < Hemmiyet. göster. '“îğî Hitler.aîıaıîîîîm v ' | on beş a | Mt.:?âm Petrollerine muhtaç oî m““hmun dîlacşgmı söylemiştir. Za- Ktik Bru olup olmadığını gös. : nelğ ; bi aıîî bu işi başa.rab_ilmek e trisini e'?flar Yapmak, Alman “Ptîhnek & Riş Mikyasta reorgani- da, mmnmühymı da her halde mm'_k Yoktur. İki Olursa Aîlhhk Takamlarma bakı. Vi Manyanm bir senede n Tül hımun-'%n ton benzine ihtiyacı vardır. kal 1 sentetik benzin, . *' kanı ? da Memleket Gdahilinde l ve be ilkbaharında kö. ir. Bu işi altı bü. tm;;ı_hmş,aıı-aı:,iıir. Fakat yeni as binLe ı: İcabı olarak, emniyette k ASN bu iş etrafa dağıl- Yük fabrikalar tarafın, lr, ; BERGİ. LAŞ î'ımak ERGİUS USULÜ â n A Srabilmek için Alman, *& Bene ” #tmek usulı GST hararetle kar- ' tbienbe"ı fmaü ki, bu en aşağı 90 Sdllme lkok istihsali için —- kömî'ırden gaz. $ Tya, tabit İngiliz armadasının ' infilâk maddeleri yapabil - W * Almanyanın elinde birçok yakılacak zerreler halinde teksif eden sentetik usulü. 3 — Berguis usulü. Bunların en mühimmi üçüncüsüdür. Çünkü bu su. retle geniş mikyasta benzin istihsali mümkün olacaktır. (Teori sahasında bu usul ile bir ton halis kömürden bu sikletten daha fazla benzin elde edile. bileceği hesab edilmektdir.) Teknik hususundaki müşkülâtı na. zarı itibara almamıyacak olursa, Ber guis usulü ile bu iş yapılırken kömür toz haline getirilmekte ondan sonra gaz hâlinde idrojen ve yüksek tazyik altında kimyevi bir surette ittihad et. tirilmektedir. Ticaret bakımından, — Almanya gibi bir- takım — memleketlerde petrol bulunmadığı halde kömür mebzul ve u- cuzdur, Fakat bir idrogenasyon fabrika- sının kurulması büyük masraflara mü- tevakkıfdır. Sonra bü suretle- — istihsal edilecek sentetik benzin ve kaba petrol- den alınandan üç kere daha - pahalrya — mal olmaktadır, Fakat Almanya, bugün benzinini elde etmeği programmna koy- muş Ve buna karar vermiş olduğu için neye mal olursa olsun, bu iş yapılacak- tır. Ayni zamanda hükümet, vatandaşla- ra devlet tarafından istihsal edilen ben- zini hiç harcamamak, onun yerine başka maddeler kullanmak terbiyesini vermek tedir. Bu suretle benzini olmıyan mem- leketlerde sulh zamanında imiş gibi dav ranmayı icap ettiren bir benzin seferber liği başlamış demektir. Böylelikle fazla olarak istihsal edilen benzin vatandaşlar tarafından yoğaltılmıyacak, orduya ve tayyare filolarının emrine verilecektir. - ;Petral sanazrli macalasi hem milli pm - niyet ile hem de husust? menfaatlerle sı- kı bir surette alâkalıdır. s«Bir taraftan da petrol için vaki olan talebler artmaktadir. Bu yüzden on se- ne müddet içinde tabit benzin fiyatları da gittikçe artacak, o zaman kömürden yapılan benzin ile tabit benzin arasında- ki fiyat farkı da azalacaktır. Bu vaziyet, Amerikan petrolcularını şimdiden düşündürmeğe başlamış, bu suretle bunlar geçen seneden — itibaren yeni yeni petrol sahaları araştırmak için tedbirler almağa girişmişlerdir. Bu lüzum ve zaruret Amerikan pet- rol ticareti ve istihsali tarihinde yeni bir safhayı göstermektedir. Bu, Ameri- kanın bitaraflık siyasetini de tehdit et- mektedir. .« Eğer bir harbin çıkması yakın gö- rülecek olursa, o zamanı kömürden ben- zin istihsali işi, geniş bir mikyasta arta- “caktır. Ö zaman, petrol ile kömür ara- sındaki bu rekabette hangi tarafından muzaffer ve galip çıkacağını göreceğiz, (“Current History,, — mecmuasında Villiam Gilman'ın yazısından.) .. : B Her gün 15 bin * . kişi Tifoya karşı aşılanıyor İstanbul 10 (A.A.) — — Şehrimizde bulunmakta olan sıhhat vekâleti teftiş heyeti reisi, Anadolu ajansına şu beya natta bulunmuştur, : “İstanbulda görülen tifo vakalarının seyrinde henüz kati ve mahsüs bir deği- şiklik yoktur. Vakalar artmıyor ve fa- kat vaziyet tevakkuf halindedir ki bu görünüş yakında bir salâh hasil olacağı- nr Ümit ettirmektedir. Sıhhat vekâleti mesele ile çok yakın bir surette alâkadar olmakta ve vaziye- ti günü gününe takip etmektedir. Evvelce kararlaştırılan tedbirlerin tat bikine vilâyet ve belediyece ehemmiyet- le devam olunuyor, Bilhassa aşı tatbi- katı büyük bir itina ile ilerlemektedir.. Hergün vasati olarak on bin ilâ on beş bin kişi aşrlanmaktadır. Herhalde şura- &ı muhakaktır ki tifo hastalrğı bugünkü şekli ile şehir için ciddi bir tehlike ol- maktan uzaktır., ,bir misaldir. Ecnebi tebaa- sınden işçiler Elân çalışmak imkânını buluyorlar Sultanhamamda Havuzlu han ya- nındaki fırmda çalışan Arnavut tebaa, gından Kâmil iki gün evvel “"Telefon caddesinde Bahrinin kahvesine gide. rek ikinci şube memuruolduğunu Söy- lemiş, kahvenin saat onda muhakkak kapanmasını emretmiştir. Kâmil dün gece on buçukta tekrar kahveye giderek ileri ğeri söylenirken zabıta memurlart tarafımdan yakalan- | mıştır. HABER — Emniyet müdürlüğünün bu sabahki raporlarından aynen âldı. ğımiz şu haber küçük sanatlar kanu. nu tatbikatının arzu edildiği kadar sıkr tutulamadığmı gösteren en bariz Arnavud tebaasından Kâmilin ikinci suçu bertaraf küçük sanatlardan olan fırmcılığı - Arnavut tebaasmdan olduğu halde , nasıl ya. pabildiğine ve bunun nasıl meydana çıkarılamadığına bir türlü akıl erdire. medik. Çanakkale kazası Muhakemeye bu sabah da devam edildi Capo - Pino ismindeki İtalyan va«. purunun batmasiyle neticelenen Ça - nakkaledeki deniz kazası şahitlerinin bir kısmı da bu sabah ikinci ticaret mahkemesinde dinlenmiştir. İlk olarak batan geminin birinci kaptanı Perfetti dinlenmiş, hâdiseyi şöyle anlatmıştır: “—, Haziranm 24 üncü günü Napoli. ye müteveccihen İstanbuldan hareket ettik. Ertesi günü saat altı buçukta Geliboluya vardık. Denizin akıntısmı nazarı dikkate alarak vapura 11,5 mil sürat verdim. İspanyol -vapurunu ilk defa iki mil kadar ilerde gördüm, Bir- düdük çaldı. Ben de iki düdük çalarak sağa doğru gideceğimi haber verdim. Magallanes vapuru ise benim düdüğü. me cevab vermedi. Mütemadiyen solu takib ederek üzerimize doğru geliyor. du, Biraz sonra da çarpışma oldu. Be- nim sol tarafa geçmeme imkân yoktu. Çünkü mesafe çok kısaydı. Müsade. meden sonra vapurun batacağını anlı. Kaptandan sonra birinci makinist Kama, lostromo Agostino dinlendiler. Neticede mahkeme heyeti, gemi jur nalr ile şahitlere ait ifadelerin alâka. darlara vrilmek üzere saklanmasına karar verdi, Öğretici ve teknik filmler Kanunun tatbikatına başlanıyor Şubatmın 18 nide neşrolunan “Öğ retici ve teknik filmler” hakkindaki kanunun üçüncü maddesi geçen a- yın on sekizinden itibaren Mmeriyet mevkiine girmiştir. Bu maddede şöy le denilmektedir: Sinemalarda esas filmlerle birlik. te teknik veya öğretici bir filmin de gösterilmesi mecburidir. Devlet dai- releri tarafından memleket dahilinde yaptırılan veya memleket - haricin- den getirilen bu çeşit filmlerden ten- sip edilenleri hükümet sinemacılara meccanen: vermeğe salâhiyetlidir. Sinemacılar bunları teknik ve öğre- tici filmler yerine kaim olmak üzere göstermeğe mecburdurlar.,, Hükümet bu hakkınmı kullanma- ga karar vermiş, bunun için tertibat almağa başlamıştır. Devlet eliyle bu şekilde birçok filmler çevrilmesi için esaslar hazırlanmaktadır. . - Dahiliye vekâleti bit tamim ya- parak halka, orduya ve mekteplere gösterilmek üzere gönderilecek ve- ya başka suretle tedarik edilecek öğ- yetici teknik mahiyetteki — filmlerin şehir ve kasabalardaki bütün sine- malarda gösterilmesinin teminini ve kanunun bahşettiği salâhiyetten is- tifade edilmesini vilâvetlere bildir. | Şark misakının KALİ T EN Tahranda İran Tahran, 9 (A A.) — Pars “İran” A. jansı bildiriyor: Türkiye Hariciye Vekili Dr. Tevfik Rüştü Aras, İran Hariciye Nazırı Sa.. mi, Efganistan Hariciye nazırı Fevzi Feyyiz Muhammed Han ve İrak Hari. ciye Nazırı Naci Elâsil bugün ademi tecavüz muahedesini imza etmişlerdir. Muahedenin birinci maddesi, âkid memleketlerin İç işlerine mutlak su- rette ademi müdahale ve ikinci mad. de müşterek hudutların tecavüzden masuniyetine riayet hakkmda_t_l_n'_: Üçüncü madde, dört memleketin müşterek menfaatlerini alâkadar eden bütün beynelmilel ihtilâflarda İstişa. reyi ve 4 üncü madde de, harb ilân e- dilmeksizin işgal ve mütearrıza taar. ruz hareketlerinden istinkâfr derpiş etmektedir. Müdafaâi nefs hali ve Milletler Ce. miyeti paktınım 16 ner maddesi ve ya. esasları nelerdir ? hud 27 ağustos 1928 tarihli Paris mu- Devlet Bankası ahedesinin 15 inci maddesi mucibince yapılacak icraat taarruz hareketlerin. den sayılmaz, | 6 ncr madde, mütearrıza karşı mua. hedenin ihbar mecburiyeti olmaksı- zm nakzedilebileceğini bildirmektedir, Yedinci madde, diğer âkid memle, ketlerden birindeki müesseşatı devir. meği istihdaf eden teşekküllerin ihda. sma mâni olunacağı hakkmdadır. — ; Sekizinci madde, bütün ihtilâfların muslihane bir surette halledileceğini ve dokuzuncu madde de muahedenin ükid devletlerin Milletler Cemiyeti paktından mütevellit vecibelerini ten- kis etmiyeceğini bildirmektedir. Onuncu madde mucibince muahede 5 sene için muteberdir. Fakat inkıza. sından altı ay evvel ihbar edilmediği takdirde bir o kadar müddet için daha kendiliğinden muteber olacaktır. Muahede Milletler Cemiyetinde tes. Bu senenin ilk altı ayında 967 kitap ve risale - çıkarıldı Maarif vekâleti basma yazı ve resimleri derleme direktörlüğü 934 senesindenbe- ri hazırladığı Türkiye bibliyografyası- nın bu senenin ilk altı ayına — mahsus olan kısmını İda tamamlamıştır. Direktörlüğün azami süratle hazırla- yıp neşrettiği bu bibliyografyaya naza- ran bu senenin ilk altı ayında yani ha- ziran sonuna kadar — memleketimizde 1059 kitap, risale, — harita ve not, 184 dergi 127 gazete neşredilmiştir. Kitap ve risalelerin mecmuu 967, — haritaların 10, notaların 73 dür. Statistiklere bakı- lırsa neşriyat hususunda en velüd ay ni- san ayı olmuştur. İ Kitap ve risalelerin en çoğu — sosyal ilimler üzerindedir. Bu sahada altı ayda 395 kitap ve risale çıkmıştır. —Bundan sonra 226 kitap ve risale ile tatbiki ilim ' ler ve 183 kitap ve risale ile — edebiyat gelmektedir. En az neşriyat yapılan kı- sım felsefedir. Ancak bir eser verilmi- tir. Bu altı ay zarfında altı tane de dirni kitap neşrolunmuştur. Dergilerin en çok çıktığı yer — İstan- buldur. Altr ayda 121 İdergi muhtelif fza sılalarla neşredilmektedir. Edirnekapı şehitlikle- rine sahip çıktı İş adliyeye verildi — Şehitlikleri İmar Cemiyetiyle be. lediye garip bir müracaat karşısında bulunmaktadırlar, Birkaç şahıs ev- velce elde ettikleri bir tapuya isti- Bir Faşist Bluma saldırdı Paris 10 — Halen Fransız kabinesin- de başvekil muavinliği yapan — Leon Blum, öğle yemeğini yemek üzere klübe giderken hüviyeti tesbit edilemiyen bir şahıs tarafından tecavüze — uğramıştır, Mütecaviz, Bluma kâğıda sarılı bir taş atmışsa da isabet vaki olmamıştır. Kâ- ğıtta yaşasın Dölarok) yazılıydı, Polis mütecavizi aramaktadır. Bundan bir buçuk sene kadar evvel gene ayni şekilde ve bir tecavüze uğra- mıştı. Bu hâdisenin, kral taraftarı “Ak- siyon Fransez,, gazetesinin sahibi Şarl Moras'ın yazdığı tahrik edici bir maka- le yüzünden olduğu tesbit edilerek Mo- nat ederek Edirnekapı - şehitliğinin bir kısmına sahip çıkmakta ve şehit- liğin umumu üzerinde hak iddiasın-: da bulunmaktadırlar. Bu şahıslar işi ileriye götürerek şehitlikleri imar cemiyetini mahkemeye de vermiş- lerdir. Diğer taraftan mezarlıkların ta- bit sahibi olan belediye de şehir na« mına bu tapularm istirdadr için te- şebbüsata girişmiştir. Mesele bir taraftan da Maliye vekâletine aksettiğinden bir maliye müfettişi bu işin tahkiki için şehri- mize gönderilmiştir. Yaptığımız tahkikata nazaran mesele şudur: “Vaktiyle bir şahsa şehitliğin bu. lunduğu sahada mezar kazma salâ« hiyeti ve kazma kürek koymak için de tapu ile 20 arşın zira yer veril«. miştir. Şimdi bu tapuyu ele geçi- ren o zatın hafitleri davaya kalkış- maktadırlar.,, ras tevkif ve hapsedilmişti. Şarl Moras üç gün evvel tahliye — edilmiştir ve ne garip tesadüftür ki hapisten çıkar çık- maz Blum tekrar bir tecavüze — maruz kalmıştır, Bu seferki — mütecavizin de | i k € P B gK Ha ŞA 4 N 'J *.J' S e b ll 6 ,_'şj;_.i , yareti ! a— — 30 ” ” ” ai e D SE DN : faşist olduğu veeski — “Ateş haç,, yeni “Fransız sosyal partisi,, lideri dö Laro- kun adamı olduğu yazdığı kâğıttan anla