27 MAYIS — 1937 Bu esnada rıhtım üzerinde baş- ta Meclis Parti grupu reisi Hasan Saka, vali ve belediye reisi Muhittin Üstündağ olmak üzere emniyet mü- dürü Salih Kılıç Orgeneral Muhittin Altay, Korgeneral Salih, Akademi kumandanı Ali Fuat ve sair kuman- danlarla merkez kumandanı Mah- mut ve sair zevat bulunuyordu. Rıhtım caddesini binlerce doldurmuştu. Güvertede Başvekilin güvertede görünmesi ni müthiş bir alkış tufanı takip et. miş ve Başvekil şapkasını çıkararak halkı selâmlamıştır. Kendisine refakat eden Orgene- yal Kâzım;'amiral Şükrü Okan gü: vertede duruyorlardı. Vapur yanaşınca evvelâ vali ve emniyet müdürü, bilâhare diğer ze. vat vapura çıktılar ve üst güvertede Başvekile mülâki oldular. Başvekil İ herkesin ayrı ayrı elini sikarak ha- tırlarını soruyordu. Başbakan bir a- ralık şehrimizde bulunan Varşova büyük elçimiz Ferit beyle görüştü- ler. Kendisine bazı sualler sordu ve dedi ki; “— Beck'le Londrada tanıştık, Merasimde beraber bulunuyorduk. Sonra da görüştük. Çok memnun oldum.,, Bundan sonra Orgeneral Salih ve diğer okumandanlarla görüşen Başbakan Generel Salihin, seyahat- ten memnun olup olmadığı sualine cevaben: “— Çok memnun olarak dönü. yorum. Birçok temaslar yapmak im- kânı hasıl oldu. Londra çok soğuk, Yunanistan da çok sicaktr. Bir dece de iklim değiştirdik. Dedi. Ve sonra ilâve etti: “Fakat bakın İstanbulda * hava n& güzel. Başbakan bundan sonra mem. leket haberlerini sordu ve : “— Ankataya bu akşam gide. ceğim, dedi. Orada çok mühim işler bekliyor: Bütçe var, daha da bir çok | işler... Onun için derhal gitmek lâ - Zzım.,, i Bundan sonra vapurdan çıkan ki İsmet İnönü halkın alkışları arasın . — da otomobile bindi ve doğruca Pera l palasa gitti, i Atatürkün hitapları Başvekilimiz İsmet İnönünün Atina ziyareti ve Yunanlı dostları. mızın gösterdikleri fevkalâde hüsnü kabul — Balkan anlaşmasının bir kat daha kuvvetlenmesini temin eden — büyük önder Atatürkün ir- şat ve işaretlerine vesile teşkil et. biştir. Atinada büyük Btiranya otelin. de evvelki akşam Türkiye başvekili İsmet İnönü şerefine ziyafet veril. diği sırada Cumhurreisimiz Atatürk Ankaradan Başvekile telefon ede- rek şunları söylemişlerdir: “— Bu anda samimi kardeş ve müttefik muhitte yaşamakta bulun. duğunuzu istihbar ettim. Bu kadar kıymetli dostlarla ve ayrılmaz müt- tefik millet mümessilleriyle geçir. mekte olduğunuz gecenin ne kadar gıptacısı ol anlatamam. Gönlümü dolduran dostluk ve arka- daşlık duygularını olduğu gibi ora. başka söz bulamıyorum. Size ve dostlarımıza selâmlar.,, Büyük önder bir müddet sonra içinci bir telefonla da şu mesajı bil- dirmişlerdir: “Balkan müttefik devletlerinin i hudutları bir tek hu- huddur. Bu hududa göz dikenler güneşin yakıcı şuaile karşılaşır. Bun dan hazer etmeği tavsiye ederim. Bu noktaya itina olundukça Balkan da dostluk şamil mânasmı kaza” rar. Balkan ittifakının insani ve me- deni hedefi de budur.,, Bu tebliğden sonra Yunan baş- (Baş tarafı 1 incide) i kişi Başvekil bugün vekili General Metaksas Atatürke şu telgrafı çekmiştir: n bu sözleri büyük sevinci ve şevk ve heyecanı arzederler. Balkan devletleri smırlarmın bir tek hudud teşkil ettiği hakkındaki beyanatınızla, Balkan Antantını neler içindeki bütün giyretlerimizin temelini teşkil eden bir hakikate vü- cut vermiş — bulunuyorsunuz. Bu, o derece mesud ve o derece hakikat dolu bir ifadedir ki, memleketleri. mizde bunu ta kalbinde hissetmiyen iç bir kimse yoktur.,, v vi Cumhurreisimiz bu telgrafa a şağıdaki cevabı vermişlerdir: a “Bahtiyarım; hududlarımız böy. ledir ve onları müdafaa edecek kuv- vetlerin bir tek ve biribirinden ayrıl. İ maz olduğunu söylemekle insani ve askeri büyük bir sevinç duyduğumu size bildiririz., ii '. " Bunun üzerine GereralMetak- sas telefonla Atatürke: ; ren - ebedi müttefikiz,, demiştir. Başvekilin beyanatı Bagvekilimiz İsmet İnönü şu beya- natla bulunmuştur: “— Memlekete hasret vg memnuni, yetle dönüyorüm, Memur olduğunuz vazife, Londreda tâc giyme merasi. mine Türkiye pamma iştitak etmekti. Dost İngiliz milletinin umumi ve xeilli bir bayram halinde tes'id ettiği bu gü zel e b A bizim İçin kıymetli bir halıra olarak kalacaktır, Bu vesile ıl: her tarafta siyaset a- damları ile temas etmek fırsatı h4. sil oldu. Bu görüşmeler dalma umu- mi mevzular ve umumi münasebetler üzerinde kalmıştır. Umumiyet itibari. le yurda, Türk'ye siyaseti icin müspet intibalar alarak dönüyoruz. Seyahatin nihayeti, dost ve mütte- fik Yunanisları İdare - eden * yüksek sahsiyetlerle temas imkânnı vermiş. tir, Bunu mes'ut bi? hâdise telâkki âdi Yorum. ” Şimdi biran evvel Atatürkün Yüksek huzuruna, Büyük Millet Meclisindöki mühim işlerimize yetişmek arzusunda. yım. Neşeli ve ümitli olarak, çalışkan ve büyük milletimizin sinesine kavuş. mak bahtiyarlığı hissiyatımızda hâkim. dir. Memleket dışındaki temaşlarımızın üzerimizdeki uyandırıcı ve yâratıcı olan başlıca tesiri, milletimizin itibarına #ti. madımığı takviye etmesi ve çalışmak az. mimizi yeniden canlandırmasıdır. Takip ettiğimiz programların tahakkuk etme” si, Türk milletinin relah ve şevketini Akhisarda telaş Bir gecede altı zelzele oldu ir, 27 (Hususi) — Son gün- m Denizli, Manisa havali sinde zelzeleler olmaktadır. Akhi sarda başlıyan zelzele evvelki gece 6 defa tekrarlamıştır. Halk telâş. içindedir. Iş Bankası umumi “ müdürü geldi Bir müddetienberi Lonürada*brlu- nan İş Bankası umumi müdürü Nünm. mer Eriş, oradan Atinaya gelmiş ve bugün de Başvekil İsmet İsörü ile be- raber şehrimiz» gelmiştir. Muaminter Eriş, birkaç gün şehrimizie kalacak. tır, az zamanla daha yüksek mevkie çıka. racağma'inancım her zamândan daha sağlam bir haldedir. Bu sözlerim, vatandaşlarıma selâm ve sevgi sözleri ve memlekete sevinç ve itimatla avdetimin ifadesidir. Fransada bir © Sazil Parti reisi Doriyo . para dalavereleri çevirmiş Paris 27 (A.A.) — Dahiliye nazırı, Saint Denis Belediye reisi Jacgue Dori. ovyu Belediye dairesince usul haricinde bir takım ihaleler yapılmış olduğunu gösteren idari tahkikat neticesinde azl. etmiştir. Diğer taraftan levazım müteahhitleri mezkür Belediye reisliğine evsafı şart- » namelerde derpiş edilmiş paraların mu. kabili olmayan levazım vermişlerdir. Kanun ahkâmı mucibince, nazırın ka, râtına bir sene müddetle itiraz ötmek mümkün değildir. Doriot, Belediye meclisi azası olarak kalmaktadır. Fakat yeniden Belediye | reisi intihap edilmesi mümkün değildir. Eski komünistlerden olan Doriot, bun dan iki sene evvel komünist firkasını terkederek Faşist temayüllü Fransız halkçı fırkasını teşkil etmiştir Kocasını alda- tan kadın ve sevgilisi üçer ay ceza yedi (Baş tarafı 1 incide) Bu haber üzerine şolör Sabri karısı- Bı göz hapisine alıp takibe başlamıştı Evvelki akşam karısının süslenip | den çıktığını haber alınca yanma iki şolör arkadaşını almış, otomobille ka, rısını takip etmiştir. Mürvet Kalyoncu kolluğunda Afro diti isminde birisinin apartımanına gir. miş, yukarı katlardan birine çıkmıştır. Mürvetin arkasından şoför Sabri ile arkadaşları da apartımana biraz sonra" da üst kataki daireye girmişlerdirdir. Gördükleri şudur: Bakkal Ermiya çıplak olarak yatakta yatmaktaklır. Mürvet de soyunmakta. ir 7 baskına uğrayınca Yataktan fırlayarak giyinmeye savaşmışsa da şo- #örler buna müsaade etmemişlerdir. Bu arada bakalla şoförler arasında hayli de mücadele olmuştur. Şofötlerden biri otomobille Kalyoncu karakoluna gidip dört zabıta memuru alıp gelmiş, cürmü meşhudu tesbit edip suçluları da karakola götürmüşlerdir. * Suçlu Ermiya karakolda verdiği ifade de kadının evli olduğunu bilmediğini söylemiştir. Mürvet de: *“ Bu genç beni bir şey söylemek bahanesile kandırdı. Apartmana götür. dü. Bu sırada da kocamla arkağaşları geldiler. Bunların muhakemelerine dün dör. düncü asliye ceza mahkemesinde gizli celsede bakılmış, şahitler dinlenmiş, suç sabit görülerek her ikisi de üçer ay hap se mahküm edilmişlerdir. Karar âleni celsede tefhim edilince adliyede bulunanlar bu muhakemeden haberdar olmuşlar, koridorlarda toplana rak mahkümların yüzlerini görmek iste- mişlerdir. Bunun Üzerine toplananlar zabta tarafından dağıtılımışlarsa da halk sokağa çıkmış. Caddede beklemeye abşlamışlardır. e bilhassa kadının yüzüne tükü, receği şayiası duyulunca zabtıa memur- ları ve jandarmalar sıkı tedbir almıştır. Suçluldr: görmek üzere mahkeme kapısı önüne toplanan halkı jandarma. lar dağıtırken Ermiyanm akrabasından | bir Rum kadını jandarmalardan birine hakarette bulunmuş, sonra kaçmıştır. Kadın bir saat sonra tutulmuş. Bu gün cürmü meşhut mahkemesine çıka. rlacaktır, Mahkümlar hemen tevkif edilerek hapishaneye götürülmüşlerdir. Iktisat Vekili hakkında izahat verdi Uzun zamandanberi hükümetin üze- rinde meşgul olduğu ithalât serbestisi projesi şu günlerde ilân edilecektir. Dün bu hususta İktısat vekili Celâl Bayar Büyük Millet Meclisinde izahat vermiş. tir, Vekilin izahatından da anlaşılacağı üzere yeni rejimle gümrük resmi verilip de memlekete giremiyecek hiçbir madde bulunmayacaktır. Yalnız bittabi himaye edici resimler de konulmaktadır. Celâl Bayar meclisteki izahatında de, miştir ki “*— Münasebette olduğumuz memle- ketlerle karşılıklı vaziyetimiz şunlardır; Birincisi klerink ki basit manasile he. | sabr cari denilebilir, Bu memleketler bi. | ze döviz pay: olarak yüzde 20 den yür- de 35c kadar bir previzyon ayırırlar. Bu, tediye muvazenemizi gözetmek için aldığımız esastır. Bundan fedakârlık edemeyiz. Şu halde ilk tedbir klering farkını verdikten sonra bütün eşyanın gümrük tesmi alınarak memlekete gir. mesidir, İkinci şekil şudur: Münasebette bu. Sekiz isim kullanan Yeni bir Halit ,, Yaşlı kadınları kandıran bu adam binlerce lira sahibi olmuş Emniyet ikinci şube müdürlüğü yaman bir dolan dırıcıyi iyaküla & “muştır. Bu dolandırı « cmın asıl ismi Mevlüttür, Kon » yalıdır. Yakışıklı bir adam olan Mevlüt yaşlı ka - dınları kandıra - rak mallarının üzerine oturmakta. dır. Mevlüt ... Dün sabah Pireden gelen bir vapurdan gayet şık giyinmiş, elinde gümüş saplı baston bulunan bir za tın çıktığını gören zabıta memurla» rı bunu tanıyacak gibi olmuşlardır. Bu zat dolandırıcılık suçiyle a ranan birisine benzemektedir. Yal. nız bunun bıyıkları daha ufak, saç: ları başka türlü taranmıştır. Bu adam vapurdan çıktıktan Yarım saat sonra Taksimde hayırlı apartmanda tutularak emniyet mis dürlüğüne getirilmiş, Ş isminde bir kadını dolandırdığı söylenmiştir. Ü- zerinde çıkan nüfus kâğıdında ve diğer bazı vesikalarda adının Rifat ve babasınm da Kara Osman zade halit paşa yazılı olduğunu gören ikinci şube müdürlüğü bu adamın sabıkalı olup ölmadığını tahkik ettir. miştir. Emniyet sabıka bürosundan gelen cevapta bu Adamın asıl ismi: nin Mevlüt oğlu Mevlüt olduğu, İzmirden Konyaya sürgün edildiği, sahtekârlıktan beş, dolandırıcılıktan ve hırsızlıktan birer sabıkası olduğu bildirilmiştir. Çok zeki bir adam olan Mevlüt yaşlı kadınlara musallattır. İzmirde böyle bir kadınla tanışmış, hatta ondan birde kızı olmuştur. 929 senesinde “Bakırköy murahha- s:!,, olarak İzmir iktisat kongresine iştirak etmiştir. İstanbula geldikten sonra Yeşil köyde yaşlı bir rum kadıniyle ta- hışmış, kadın kısa bir müddet sonra ölünce on bin liralık köşk kendisine kalmıştır. İ /f Döviz farkı ve gümrük resmi verilirse , , (Gümrüklerimiz her Atinadan geldi memlekete açılacak yeni sistem lunduğumuz ikinci memleketlerden tam müvâzene esasına müştenit olanlar var. dır ki meselâ 100 alıtız, -100 veririz. Bunlarla da münascbatı geniş manasın. da balledecek tedbirler alınması ve ithal edilen eşya sayısının Arttırılması tasav- vur edilmektedir. Eğer bu memleketler de bir döviz payı verirlerse kapak kalan kapılarımız onların mallarına da açılmış olacaktır. Üçüncü çeşit memleketler passif ol duklarımızdır ki, bize en çok iptidai matideler satarlar. Bunlar hakkında esasen Maliye vekâletinin tedbiri var. dır. Döviz kararnamesi mucibince o * memleketlerden getirilen malın bedeli Merkez bankasma yatırılır. Ve mukabi- linde Türk malı ile tesviye yapılır. Nihayet dördüncü olarak çok mal sa. tıp az mal aldığımız memleektler vardır ki onlardan gelen malları esasen bir kay de tabi tutmuyoruz. Şu halle esasen aktif olduğumuz memleketler olduğuna göre karşılıklı döviz vermek ve almak suretile bunlarla olan bu şekildeki mu- amelâtımız devam etmektedir. “Eyüplü türedi Geçen sene Ayasofya camii ha- tiplerinden birinden dul kalmış yaş- li bir kadınla tanışmış, Firuzağa da iki apartmanı üzerine temlik etlir. miştir. Yaşlı kadının, Mevlüdü ta- nıdıklarma “yeğenim,, diye takdim ettiği anlaşılmıştır. Mevlüt apartmanların sahibi o- lunca bunları ipotek ettirip beş bin lira almış, bir gün ansızın Avrupa seyahatine çıkmıştır. Mevlüt Avrupayı ( dolaşırken kadın dolandırıldığını anlamış, poli- se baş vurmuş, ve paraları bitip İs- tanbula dönen Mevlüt dün sabah tu- tulmuştur. Mevlüt apartmanları o kadınm ken e on bin-liraya sattığını id- dia eNhişse de muvacehe yapılınca ve sabıkası da tesbit edilince cürmü- i ö nü itiraf etmiştir. Mevlüt şöyle de- miştir: “.- Ne yapayım? Yaşlı kadın. lar beni seviyor, evlât ediyorlar..,, Mevlüdün birçok isimler kul. landığı anlaşılmıştır. Hulüsi, Ahmet Çelebi, Hasan, Mehmet, Halit paşa zade, Kara Osman zade Ahmst Ri. fat... Bunlar arasındadır. Mevlüdun ölen rum kadınından kalan Yeşilköyde bir köşkü, Öde mişte 20.000 dönüm, Torbalıda 3 bin dönümlük zeytiğlikleri olduğu anlaşılmıştır. Rum kadınınm nasıl olduğu, Mevlüdün zeytinliklere nasıl sahip olduğu da tahkik edilmektedir. Mevlüdün parmağında 650 lira. hık bir yüzük, göğsünde 300 liralık bir iğne vardır. Gayet şık giyinmek. te, çok düzgün söz söylemektedir, Bu yeni yaşlı kadın avcısınm . bir kaç sene evvel ölen Eyüplü Halidin yerini tuttuğu meydana çıkmış olu. yor. a e a m HABER bkecekik ke Lİ İL P.E satılan hakiki akşam gazetesidir knk LTİ Vİ e belli e YP YY