15 Nisan 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

15 Nisan 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Malüm b HABER — Akşsm Böstser eş duygudan başka Bilmediğimiz başka duyğular yavaş yava$ş ari, Zaman,istikamet ve mesafe duyguları Şimdi hayvanlarda olduğu gibi Insanlarda da vardı Insan vücudünün garip Sırları Darbı mesel hükmüne girmiş o. | Jan meşhur beş histen başka, fen bo- yuna yeni yeni duygular bulmakta» dır. Bunların bazısı bozuldukça far- kına bile varılmıyan hislerdir, diğer leri'de insanm yüzünde olup on bin” lerce yıldan beri çalışmıyan “üçüz Binirler,, dir ki insanların yüzünde kediler gibi uzun bıyık kılları çıkar çıkmaz tekrar işlemeğe hazırdırlar! i- Herkesin malik olduğu “lemes,, yani dokunmak duygusundan baş- ka; birçok hayvanların meselâ kedi. lerin biyıklariyle münasebetli husu- »i bir temas hisleri vardır. Tarihten gok önceki düşü: lemiyecek kadar eski Zamanlarda insan oğullarınm a- talarmda, karanlıkta öteye beriye gidebilmek için herhalde böyle mu azzam bir temas duyguları vardı. Bu nun-böyle olduğuna hiç şüphe yok" tur>'çünkü her'insanın yüzünün ge risinde, bütün kolları ve şubeleriyle “üçüzler siniri, vardır; kedilerin biyığına bir şey dokünunca beyne haber götüren de işte bu çeşit sinir şebekesidir. y il su Sakal ve bıyıklarını uzun zaman «wttaş etmiyen erkeklerin yüzlerinde gerçi sakal ve bıyık uzarsa da, bun- lar kedilerin kılları gibi uzun ve sert değildir. İşte insanlardaki bu cins kılların siniri olan üçüzler, mil- yonlarca senedenberi faydasız kal. mış bir şebekeden başka bir şey de- | ğildir. Eğer tabiat günün birinde insan yüzüne de kedi bıyıkları vermeğe İ kalkışırsa bu üçüz sinirler derhal iş | lemeğe başlar. “Trigeminal Nöral ji,, Yani “Üçüz sinirler ağrısı, adı. verilen acaip bir hastalık vardır , ki bunun sebep olduğu ağrı ve sizrlar, mezkür sinirlerin hâlâ beyne bağlı bulundukları göstermektedir. An. laşılamıyan herhangi'bir sebep üçüz sinirleri uyandırıp da harekete getir di mi, doktorların dediklerine ba- kılırsa, insan bir eşi daha görülmiyen “<ılarla kıvranır. ila * Tayyarecilikte ehemmiyeti dola. yısiyle son zamanlarda “keşfedilmiş olan “altıncı his, lerden birisi de #müvazene duygusu,, dür. Mümtüz Amerikan âlimlerinden profesör V. G. Gregory tarafından izah olundu- gu gibi, her kulağın arkasında bülü- nan ve marangozların göryelerine benziyen minicik âletler vardır ki bunların balıklardan tevarüs edildi” ğine inanılmaktadır. Milyonlarca Yıl evvel, yer yü- zünde daha toprak mahlükları yok- ken'balıkların ilk şekilleri vücutları- Dın dışmda başlarından kuyrukları. Ba kada kişaf ettirmişlerdi; bunlara “cenbi;; hatlat yani yan çizgileri denir. Balık Yüzerken bu kanallar sayesinde ce- « Yüzün her iki farafındaki sinirine bağlı olan bu bıyıklar süye, sindedir ki kedi zifiri yolunu bulabilmektedir. velere göre milyonlarca se insanlarda da böyle vazife gören bı. yıklar vardı. Uzun miltekarrik kılları Kontrol eden sinirler sağdaki şekilde görüleceği vechile insan yi. günün her ibi, yanında, da vardır. İ İnsan kulağının arkasında yarım dai- re biçimindeki İemallar duygunun merkezidir, müvazenn reyana karşı m: yoksa aktı ile bir” likte mi gitmekte olduğunu anlar, Ayni zamanda kendisini de lâzım o. lan vaziyette tutabilir. İşte bu, “mü. vazene duygusu,, nun başlangıcı idi. Başlangıçta açık olan bu çizgi- ler zamanla tekâmül ede ede kapan- mış ve vücudun içinde ayrı birer teşkilât olmuş've nihayet müvazene duygusu, kulağın yarım daire şek- lindeki kanallarında temerküz et miştir. wgbir takım açık kanallar in- ! İnsanların kulağındaki yarım da” ire şeklinde olan kanallar müvazene duygularıdır ve bu küçük kanalların içindeki mayi, milyonlarca #ene ey. vel balık kafasınm içine girip dışarı. ya akan deniz suyundan yadizâr kal mıştır. İnsan oğlunun başı şu veya bu istikamete doğru dönünce, başım hareketi bu kanaldaki mayii hafifçe hareket ettirir. Herhangi bir istika- metteki dönüş, mayiin tazyikini de- giştirir. . İşte bu değişmeyi kanallar ra bağlı ki ük sinirler vücudun müvazenesini yapan başka kısımlar rına bildirirler. Holandanın Amsterdam üniver Deride hararet duygusu Lemia hissinden büsbütün müstakil, dir. Buz. ve meak su ihtiva eden silindirler bu hararet duygusum bulmak için kul Tanır GAZ Balıklar sutla müvazenelerini vilouf- larındalsi açık Tanallar vasıtasile tomin ederlerdi. Bu kanallar samanla tekâmili edsede kulağın arkasında A işaretinde gördüğünüz şekli almıştır. sitesi rektörü doktor C. U, A. Kap- pers, Amerikanm Mişigan üniversi- tesi âlimlerinden doktor G. Karl Hu- berile ayni üniversiteden doktor E. C, Krosbinin müvazene duygusu hakkında yazmış oldukları muazzam eserler bu hissin esrarın! son zamanlarda tamamiyle çözmüş- tür. Esr ar şudur: Kulağın arkasında- ki müvazene aletlerinden uzanan kücük sinirler elyafr amudu fakari- ye varınca yukarıya beyne doğru çık mamakta ve fakat aşağıya doğru ine rek ayak parmaklarının uclarma doğ ru gitmektedir. Müvazene duygusunun menşei- ni balıkta tetkik eden âlimler, elya- fın beyinden nicin kaçmış oldukları" nı göstermektedir. Çünkü bu balık- ların su içinde derhal hem de doğ- ru bir surette İnreket edebilmeleri gerek düşmandan kaçmak gerekse yemek avlamak için lâzımdı. Vazi. yetin her an doğru mu yoksa bağ aşa ğı mı olduğunu bilemiyen, sağı s0” İundan derhal tefrik edemiyen bir hayvan balık olamaz. İşte bunun için tabiat ana zaten işi fazla olan balık beynini bir de bu müvazene duygusu meselesi ile daha çok meş gul etmek istemediğinden duygu el- yafını otomatik bi. rsurette hareket etmeleri için doğrudan doğruya vü- cudun bu işle alâkadar kısımlarına göndermiştir. bile tar biat- eski 'bildiğinden-şaşmamıştır . Balıktaki eski kuyruk çoktan kay - bolduğu halde, kulağın arkasında" ki müvazene kanallarından sinir ek yafı bel kemiğine doğru uzandıktan sonra sırttan aşağıya bacaklara, ora İnsanda keşfedi > ( l YA Er liye T 5 - Ed Bası insanların işitmedikleri ve görme dikleri mevcutları hissetmek Kabil leri onlarda hararet duygusunun fevha Wâde hassas olmasına “ atfedilmeki Derideki hassas sinir höcreleri, diğer onk mew udun hararetini hisse beyme bildirmektedir dan da tâ parmak uclarma kadar a ( lar vardır uzun zaman kalın sis © yaklara inmektedir. İnsanım mülvmsanae havinla alâ. kadar olmadığı icin şuursuz ve ken- di kendine tahakkuk etmektedir. En küçük bir yanlış kıpırdanma, mü” vazene âletlerinin birisinde yahut ikisinde birden bir tehlike işareti ya” ratır- Bu işaret derhal ve doğrudan doğruya elyaftan koşarak alâkadar üdalelere gider ve yanlış hareketi düzeltir. Şimdi bu tashih beyin vası. tasiyle yaptırılacak olursa, haberin evvelâ Deyine gitmesi oradan da alâ. kadar iliklere haber verilmesi €pey vakite'muhtaçtır, bu esnada ise mü- vazene bozulmuş bulunur. Bundan başka müvazene âletle- | rinden, meselâ elektrik dolayısiyle verilebilecek yanlış işaretler, bey * nin bozukluğu farketmesine vakit kalmadan . vücuda yanlış haberler göndererek müvazeneyi bozdurabi. lir, Meselâ her kulağının arkasında. ki kemik çıkıntısma bir buz parçası, sıcak ütünün ucu, yahut hafif bir elktrik cereyanı temas ettirildi mi, doğacak netice şaşılacak bir seydir. Üstünde tecrübe yapılmakta olan a- dam, sanki sarhoş yahut bayılmış gi- | bi derhal bir tarafı * üstüne (düşer. Tecrübe yapılirken düşmemesi için adamı tutmak lâzımdır. Bu'da müvazene organinin yah ış bir vaziyete sokulmuş olması do- layısiyle'adalelere yanlış haberler göndermesinden ileti gelir. Hayvanlarda çok kuvvetli olan zaman, mekân, istikamet ve mesafe duyguları birçok insanlarda hâlâ bulunmaktadir. Bnlarm içinde zaman duy- gusu hepsinden çok daha esrarengiz dir. Öyle adamlar vardır ki uykuya yatmadan evvel muayyen bir saatte kalkmağa karar verirler ve muayyen saat geldi mi sanki tenbibli bir saat çalıyormuş gibi derhal uyanırlar. Hayvanlarda istikamet ve mesa- fe hisleri de anlaşılır seyler değiller dir. Hiç bir yeri göremiyecek biçim- de şimendifer furgunlarıma kapatı- İm çok uzak yerlere götürülüp bıra” kılan köpekler vardır. ki kendisine yabancı yerlerden gecmek suretiyle evlerine dönmüslerdir. Bazı denizcilerde de : bu hissin bulunduğu görülmektedir. Kaptan * | boyuna değişen rüzgârlarla bü dıktan şonra aramakta oldukları mavı hemen agzına, vağıyş uu düklarını hissederler. . : #4 Deride, “lemis,, yani dokun hissinden başka en azı daha üç duygu olduğu bilinmektedir. But lardan birisi acı duygusudur 'kinf si soğuk hissidir. Üçüncüsü de # caklık duygusudur. Hararet hissi fevkalâde hast olunca insan bazan yatağının altf da gizli bir hırsız gibi başka bir ağ mn sıcaklığını duymak suretiyle * nun mevcudiyetini anlıyabilir. Vücudun herhangi bir kısmi derinin üstüne üç santimetre murö bar büyüklüğünde — bir yere işi konup'da bu dört köşe yerin üstüğ herbiri bir toplu iğne bası büyükl” ğünde hanelerle bir dama: * tahtöf çizilerek ve bu küçük dama hane! rine bir iğne ile hafifçe dokunulaö olursa, dört köşe hanelerin an bazılarının dokunma duygusu si/ lerine malik oldukları görülür. Ayni veçhile bu küçük muref balara bir buz par-ası yahut başl bir soğuk şeyle dokunulmak sure le derinin soğuğa karşı hassasiyeti anlaşılır. Bu dama tahtasmın hen lerinden ancak yüzde onün davi sinirlerine malik oldukları görüle! tir. Deride en çok bulunan sinirlğ ağrı sinirleridir. : Bu ağrı sinirleri de diğer sinirli kadar hassas olsaydı, hayat çeki miyecek bir işkence halini alır Meselâ çamaşırm her dokunması g riye milyonlarca bıçak batırılmış hi” sini verecekti. İnsan vücudunun satımda teni duygusu olmıyan yerlerin de m€i cut bulunduğunu anlamak icin noktayı hatırlamak lâzımdır; noktada gözün şeffaf dış sathı Burada yalnız acı duyan fakat leri duymuyan sinirler vardır ve acı duy gusd da fevkalâde hassastır. Gözü bu dış sathı; temas, sıcaklık ya soğukluğu duymaz. Ancak acili duyar hem de bunu başka duygul ra lüzum bırakmıyacak' kadar şid detli duyar, ğ Z.A

Bu sayıdan diğer sayfalar: