oğlu halk hikâüyesi anlatacağım. 'Mğmb&mmmmb mmwmm gördüm. Demek ki, pek ma - Tuf doğıızmbugmaewu Sden fıkraları yazarak bir seri halin- de biriktiriyorum. Bu da onların arast- Na katılsın... ... Bir gün, Cenabıhak, Azrail aleyhis- Selâmm hatırmı almak istemiş: ,, — Ey kulum! Dile benden ne diler- Sİn? . demiş. — Yarabbi! Şimdiye kadar dünya yalnız âdem oğullarının canı- ılılmıkıçmmiya—aum.aaıbuubir unlnrgihiyışamıhiıtiynrm MotdeıdımĞOÜıym. de, yirmi yaşında bir delikanlı kılı- Bma girerek yeryüzüne inmiş ve bir Ormandan bir köye doğru yürümeye hılum!_ imettıgi açlık olmuş. Biraz ek- Mek isteyince, köylüler demişler ki: bi İıl!yen dışler' Ne iş yapmasmı İlı: mmedığlm, yapamıyacağım yok- — Odun keser misin? » — Hay hay... Ne demek?! | Vermişler eline baltayla hezarı... — Kendini göster bakalmm evlât... Devirdiği insan göğdeleri gibi de- Viniş ağaç göğdelerini.. Habire ha.. Habire ha. Köylüler; y; Yaman delikanlı... Ama da çalışı- Ğly: Âman şunu koyuvermiyelim! - %aukıa-ı için, tutmuşlar, kö- Wğglu-mdm birini Azraile ver- BKK ' ağ| Cı.nmı.tak et.mişölüm ı"mu':eımıı:ı. Aman vekilim nere- :mihl'!maçıksadabm;udün- alrp götürse... - diye dua eder- Mmüylnda. bir de çocuğu ölmuş. fakrüi zaruretinden hiç baka- Mham düası kabul olup da bir a- h“mna. glrlnee, çığn'mxş oğlunu h;'ğlldnn! Bc.k sanâ esrarımt ân- Ve kim olduğunu, bu dünyaya ne ""“0 Beldiğini, elifinden yesine kâ- hikâye ettikten sonra şöyle ilâve '%iş bırakıp yoörüm. uh“ hayatmı kuıw-mm.g::lhıt ya- lein. bir sır. öğreteceğim. Bu- sırim yere gelmiyecek.. Azrail ile | O Bıralarda, zamanın padişahı, bü- sen, “bundan hayır yok!,, de, git... Ve- lev ki, o hastanm azıcık burnu kaşm- sa bile, anla ki behemehal ölecektir.. Fakat gayet ortalıkta ben yoksam, can çekişse dahi, adamın ruh teslim etmiyeceğini anla.. Ona biraz şekerli su içirirsin... İyileşir.. Ve böylelikle, sen de fevkalâde bir şöhret kazanır- BIN.. Azrail öldükten sonra, oğlu vasiye- tini tutmuş. İyileşmez dediği hastalar öldüğü, diğerleri ise verdiği ilâçlarla gifa bulduğu için, kısa zaman içinde şöhreti ayuka çıkıp Lokman Hekimi Fakat, bakm belâya... yük bir matem İçinde bulunuyormuş. Zira kızı fena halde hastalanmış... Can çeklişiyor... Hocalar, hekimler, hiçbiri Vayda vermeyince: — Filânca yerde müthiş bir doktor var. Bir de ona gösterin! Şöyle ha- ziktir, böyle haziktir! - diye öğüt ver- Padişah, Azrailzadeyi huzuruna ça- ğrrıp şöyle demiş: — Eğer kızımı iyileştirirsen, bütün davi edilmez, ölecek dersen karış- rasm... O zaman, biricik evlâdımm ar- dı Bira sen de gidersin... Hem de, iş- kencelerle! İyice düşün, taşın!... Bu tehdit üzerine, doktor, korke korka hanrm sultanın yanma girmiş. Bir de ne görsün? Babası dikilmiş, ba- şı ucunda durmuyor mu7?... Almış oğlanı bir telâş: — Halvet olsun... Hastayı muayene edeceğim! - demiş. v Çürmişlür a am vttt e & — Kşt oradan, İKt baba... Azrail kakılmış düruyor, mez! — Aman baba.. Etme baba.. Git- mezsen halim yamandır! Senin arkan- dan ben de ölürüm... Aah... Oralı değil... Kımıldamryor. Bunun Üüzerine, delikanlı, meyus, dışarı çıkarken, aklma bir kurnazlık gelmiş. Eşikte, birdenbire geri döne- rek: — Annem burada... Şimdi yanma gelecek baba... - der demez, Azrail, cadaloz karısımnım korkusuyla silin- miş, arkasma bile bakmadan gitmiş... Hanrmm sultan da iyileşmiş, almış oğlan bahsişleri... Şu tehdit, iyileşmez hastalarm ba- Şi ucunda savurulsa, acaba ölümleri önüne geçilebilir mi dersiniz?! tepren- uktor gibi göster. Bir hasta- x (Hatice Sureyya ) 1 637 Parlıs serglslne nlt İki pro]e 4lman pavyonunun projesidir. Ve seryıda 4.000 — metro %b"' saha işgal etmektedir. Sağdaki resim, serginin Konkor- ina açılan asıl methalidir. Görülen yüksek sütunların arka- %Mb“ı Semasını 500 metro yüksekliğe kadar tenvir edecek projek- Teoenton amca bBir arıdan kaçayım derken & | duna gönderilmişti. Bir müddet son- | oldu: | ahlâkiye ve ilmiye ve idariyesine mü- anüne lARİH sününe Yazan : vaazı Anmet . 298 sene evvel bugün Yeniçeri ağası Dervişin başı kesildi Hristiyan gençleri toplama usulünün son vakası.. Padişah Muradın ordusu, geçtiği yerleri dehşet içinde bırakarak Musu- la doğru ilerliyordu. Herkunukta muhakkak bir kişi idam edilirdi. Bu idamların başında, tütün geliyordu. Tütün tiryakisi görülür görülmez başı gitti demekti. 1638 yılr 7 inkinci teşrin günü, 295 sene evvel bugün, padişah Murad Mum-| sula girdi, İlk iş, yeniçerilerin ikin de- recede ümerasından tornacı başı Der- viş ağanın huzura çağrılması oldu. di. İlk iş, yeniçerilerin ikinci derecede ümerasından tornacıbaşı Derviş ağı- nın huzura çağrılması oldu. Derviş ağa, hristiyan gençlerinden devyşirme toplamak için yayabaşı ka- zancı zade ile beraber Rumeli hudu- ra ağa hakkında şikâyetler duyulma- ğa başlandı. Zulum yaparak dolaştığı| söyleniyordu. Murad, Musula girdiği gün, heybet ve dehşetini göstermek için zaten bir idam hükmü vermek istiyordu. Tornacıbaşıya ilk sözü şu — Bre melun, nedir bu senin zul- mundan gelen şikâyetnameler?. Derviş ağa yutkundu. Söze nereden başlayacağını kestiremiyordu: — Şevketlüm.. dedi. Tekrar durak- ladı. Fakat bir daha söze başlamağa vakit bulamadı. Muradın: — Al bre kâhya Si Bektaş ağa, emrîn kendisîne ver" diğini anlamamıştı. Şaşkın şaşkın et- rafına başınmağa başladı. Neden son- ra ikaz edilen ağa, padişahın emrini yerine getirmek için Derviş ağayı tev- kif etti. Ocak erkânınden herhangi birine kendisinden başka kimsenin el sürme- si katiyen caiz olmadığından, Derviş emir verildikten sonra birkaç dakika olsa da ümitle yaşamıştı. Ağa tevkif edilir edilmez hemen tellâda teslim edildi ve başı kesildi. 298 yıl evvel bugün Musulda cere- yan eden bu hadisenin tarihte başka bir noktadan daha mühim mevkil var Derviş ağa hristiyan gençlerini dev- girmeğe Tüna sahiline gönderildiği vakit Mustafa ağa Bosna ve Arnavut- luğa, deveci Mustafa paşa da Yuna: nistara gönderilmişlerdi. Devrişin idamını müteakip İstan- bulda bulunan Kazâncı zadenin de başı kestirildi. Üçüncü memüur sadrı- âzamin şefaati ile kurtarıldı. İşte bu yeniçeri ocağı için hristiyan genci devşirme usulü, tarihte bundan sonra bit daha tekrar edilmedi. En sön vaka, Dervişin idamrı İle n& ticelenmiş vakadır. Üküz Mehmet paşa hakkında < Ağustosun İ3 üncü perşembe günü çıkan “Günü gününe tarih,, sütunu1- da yıldönümleri tekrarlanan hadise- ler arasında bir de Öküz Mehmet paşa dan bahseden bir yazı vardı. Aradan aylar geçtikten sonra birkaç gün öl- ce “Paşayı müşarünileyh evkafı mü- tevellisi,, bay İsmail Raiften uzun bir mektup âldım. Mektübunun bağ tarafında şöyle deniyor. “Güv,, Öküz Mehmet paşavı gariptir ki tehzil ve tahkir sadedinde yazılmış fıikra., ilh,.. Bundan soönra “Mehmet pasanın haddi blüğa vası! olmayan yedi yaşmımda bir sultanla tezevvüç ettiğini hiçbir tarihf vesikâa kaydetmiyor,, ve zamanında kıymeti| kâfaten iki defa sadrrâzam ve kaptan Cevaplarım : ! Mehmet paşa için tarihin kendîsînîı verdiğ! adı yazmamızın da bay İsma il Raif tarafından tezyif telâkki edil diğini anlıyoruz. Çünkü mütevelli öküz derken Gâv Farsçasını ilâve et mekten kendilerini alamıyorlar. Ö küz tarihte ve dinde mukaddes bi mahlüktur. Hâlâ mabetlerde ona ıbn det edilir, «İÇ Osmanlı tarihinde tabanı yass Mehmet paşa, boynu yaralı, sarmısal Mehmet paşalar, tavşan Hadım paşa lar, deli Hüseyin paşalar, koz Ahmetl paşa, hain Davud paşa diye ıdludt rılmış paşalar vardır. ! Bu adlar bazan ö insan yııırm bazan öldükten #onra verilmiştir. Melh met paşa “Üküz,, lâkabını nşıı-ku almıştı. ! Nalbandın oğlu olduğu için.. Hıy'- rullah efendi tarihi bunun “ORE;g. olmayıp “Oğuz,, olduğunu kaydeder cilt 15 sayfa 66,, ise de bir asla istinat etmez. | Üküz Mehmet paşanın blüğa ermeî miş sultanla tezevvücüne gelince, ta rih yazımızda yedi yaşında sultanla nişanlandığı kaydi Hammer tarihinin 43 ünecü kitabın 150 - 151 inci sayfala- rından alınmıştı. O satırlar aynen şöyledir: “Yeni kaptan Öküz Mehmet paşadır ki yedi yaşında kerimej ıııdjı şahı ile mşanlaııdıktan sönrâ dıınüğ hatime vermek için otuz kadlrga ile denize çıktı.,, Bizim Öküz Mehmet paşa için yaz- dığımızın hulasası şu idi; Kİ “Paşanın düşmanları çoktü. Keııdîd sine öküz dedikleri için kızıyordu. Yej di yaşında sultanla nişanlanınca dM mat demeğe başladılar. 13 ağustoös ,ı” nü düşmana mağlüp olarak azledi ce düşmanlarının yüzü güldü. Ar tekrar öküz diyebilirlerdi.,, . « Bay Raif bunu da Naima tarihi- nin İbrahim müteferrika tabr birin- ci cilt 325 inci sayfasında okuyabiu r : ler. NL A, Kabtaasta kiralık apartı- i man daireleri Kabataşta — Setüstünde Çürüksulu Mahrmnut paşa apartımanınmda denize na- zır, tramvaya yakın biri beş oda bir sa- lon müutpak, banyo, diğeri altı oda bî salon mutpak, banyo ve her ikisinde d havagazi, elektrik tesisati ve sü mevcüt iki daire ehven fiyatla kiralıktır. /| derya yapıldığı ilâve ediliyor. HABERİ AKSAM POSTASI D ' IDARE EVİ | Istanbul Ankara Caddesı Posta kutusu : İstanbul 214 — Telgraf adresi ; İstanbul HABER | Ök Yazı işleri telofonu : 21472 idare ve liân : 24370 ABONE ŞARTLARI Türkiye Ecnebi Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. 6 aylik 730 « 1450 » 3, aylık 400 « 800 « *t âaylık 150 , 300 . » Sahibi ve Neşriyat Müdürü: Hasan Rasim UÜs k&nı!&p W WAKm lufhıu