21 Eylül 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

— Rusyaya ağzı sulanan devletler ve Kızıl ordu Y AMYAMLARIN en şişman ada - ma ağzı sulanması kabilinden, bütütn iştihalr devletler de Sövyet Rus- yaya karşı geviş getiriyor... Sovyetler bugünkü günde, on yedi senelik bolşe- vik tarihlerinin en mülâyim, en — ağır başlı, en sulhperver bir harici — siyaset Gevresini yaşamaktadırlar.. Nerede o akm eden istilâ orduları? Nerede o mil- yarlarca rubleye mal olan Üçüncü En- ternasyonal propagandası broşürleri? Nerede © komünist — fırkalarının her memleket dahilinde kışkırtılarak amele- nin cihan inkılâbrna teşvik — edilmesi?.. Sovyetler, sırf kendi hayatlarını ida- me kaygusuna düştüler.. Eski — sinirli ve püradale vücutları, — dahili ve nisbi refahlarının tesirile yağ bağladı. Kimse- ye ilişmeğe niyetleri — olmadığını ilân edip duürüyorlar. Tâ ki onlara da doku- | nulmasın.., *& & & ARİKATÜRLERDE Rusları bir ayı olarak temsil ederler, Bu tim sali kendileri de benimsemişlerdir. Lâ- Hifeye kızmazlar.. Beyaz şimal ayısının — kızıl ordudaki inkişaf sayesinde — kılları, kirpi derisi gibi, diken — diken- dir.. Fakat kestanenin iğneli kabuğu al- tından leziz bir meyve çıktığı gibi, şayet bu kızılordu maniasr da geçilirse, iç ta- rafta, enfes verimli topraklar, madenler, petroller velhasıl her türlü beşer ihtiya- cını temin edecek mahsüller olduğunu, şarktaki ve garptaki emperyalistler pek âlâ biliyor. İş bu kadarla kalmamakta- dır: Onların bu şikâra en fazla ağızla- rını sulandıran şudür: 170 milyon nüfusu olan Rusya ve te- vabii memleketler,ne mükemmel bir pi- yasadır, ne mükemmel bir pazardır ..: Dünyanın yedide biri kadar vasi olan bu kıtaya, sanayi mahsulleri bir satılır ti, Jeğmeyin gitsin.. Halbukı, Sovyetlerin hariç memleketlerle Yunanistan derece- sinde bile ticareti olmadığından, geçen- lerde bazı kapitalistler — yanayakıla şi- kâyet edip duruyorlardı. Rusya ki, harp ten evvel, garp sanaylinin bir yarı müs temlekesi vaziyetindeydi... Esasen, bu kocta memleket, hudüutlarını kapatarak ilk dünya buhranına sebebiyet — vermiş Geğil midir? Sanayi memleketlerindeki fabrikalarım âtıl kalmasını o intaç etmiş Hir.. Sade Almanya ve Japonya — gibi doğrudan doğruya hücuma ve toprak il- hakma taraftar emperyalistler — değil, bütln sermayedar âlemi için için diyor ki: — Ah şu Sovyetlerin harici emtiaya kapalı hudutları bir kırılsa, rejim değiş &e de, içeriye girip 170 milyon insana mal satmağa başlasak... Ne kapış kapış giderdi.. Rekabet sayesinde onların da- bilt sanayiine top attırdık.. Zaten o fab- tikaların masnuatı mütenevvi olmadığı gibi, bizimkilerle boy ölçüşecek vaziyet- $e değildir... ; Kapitalistler, Rusyanın hâlâ — büyük bir müşteri olduğuna — emindirler, 170 milyonun satın alma kabiliyeti Bolşevik lik senelerinde mahvolmamıştır. Mese- lâ, Türkiyedeki halkın, büyük harpten sonra bütün ilikleri sömürülmüş sanılı- yordu. Halbuki Boğazlar açılır açılmaz liman tüccar gemilerile öyle bir doldu f&oldu boşaldı ki, İstanbul ve Anadolu- nun aç midesine ne kadar mal döküldüy se vız geldi. Hepsi de kapış kapış gitti. İşte, hariçteki — sermayedarların en emperyalist almayanları bile, Rusyaya aşağı yukarı bu gözle bakıyorlar, “AlL manya ile Japonya şunu bir haklasa - larda biz de nasibimizi alsak!,, diyor- lar... Bütün dünyada, — Bolşevikliğin en üslu akrılir bit devrinde — ansızın baş- layrveren Sövyet aleybtarı — cereyanın hakiki sebebi işte bu düşünce, bu burju- va sevkitabiisidir. Gerçekten de, Soövyetlere sorarsanız, yalnız Japonları ve Almanları değil, Ma- saristandan Lehistana — kadar, faşist, gayri faşist hemen bütün garp burjuva komşularını kendi beyaz — etlerine dil sapırdatan yamyamlar halinde görüyor- lar. s OVYET düşmanları emellerinde muvaffak olacak mui? Kat'i bir şey söylenemezse de, Rusyanın — kolay yutulur bir lokma olmadığını anlamak da güç bir iş değildir. Almanya, ona hü- cum etmek için, evvelâ, aradaki bir çok küçük devletleri çiğnemek zaruretinde kalacaktır. Bunda muvaffak olup Sovyet topraklarına — hattâ Lehistanla anlaşa- rak — vardığını bile farzetsek, Kızılor- Cunun harp tekniği, Çar Rusyasınınkin- öen daha ileridir. Eskiden — şarktaki, garptaki bütün askert harekât Mosko- vadan idare edilirken, şimdi, Sovyetler şark ve garp hudutlarında ayrı ayrı ve biribirinden tamamile müstakil iki ordu, iki, harp sanayili ve bilcümle harp ipti- dat mevadı merkezi halk — etmişlerdir. Japonyanın ve Almanyanın müştereken hücumları ,Moskovayı şaşırtmıyacaktır. Ruslar, buna esasen — muntazırdırlar... Garptan hücum edecek olan düşmanlara karşı binnefs Kızılordudan başka nasıl küçük devletlerin tamponlarından ve bir takım ittifaklardan medet umuyorlarsa, şark cephesinde de Japonlara karşı, ken dilerinde öyle bir faikiyet görüyorlar.. Hangi Sovyetliye: “Japon tehlikesi..,, diye bir lâf açsanız, vereceği cevap stan- dard halinde basmakalınptır.: — Hele bir harp açsınlar, görürler.. Tayyarelerimiz, birkaç saat içinde, Tok- yo dahil olmak üzere, bütün merkezle- tini başlarına geçirir.. — Peki, onlar size mukabele etmez- mi? — Bizim şark cephemiz Vlâdivostok- tanı itibaren nekadar gerilese,,tayyare üs lerimizle Tokyo arasındaki mesafe,gene 1000—1500 kilometre olacaktır. Fakat, bizim hakikt merkezimiz Moskovadır. Japon tayyareleri ayni suretle mukabe- leye kalksalar 7500 kilometreyi katedip bamabalarr attıktan sonra geri dönmeğe imkân yoktur! : Büu, hakikaten de, ehemmiyetli bir noktadır. Japonların, bu kadar niyet- lenmelerine rağmen bir türlü kat? hare- kete geçmemeleri, bir taraftan Alman - larla müşterek hareketi ummaları ola - bilir. Lâkin muhakkak ki, diğer taraftan da, bu kirpi derili ayr postuna diş ge - çirmekten korkmaktadırlar. * * * ULAÂSA, şu anda, bütün yamyam lar, en şişman, en iri cüsseli dev- lete göz dikmiş bulunuyorlar... Son za- manlarda dünyada moda olan — Sovyet düşmanlığının esas sebepleri bu saydık- larımız — olsa — gerektir.. — Bakalım.. “Tamtam,, ne zamarn başlayacak? Hüseyin FARUK TANUR Lehistan da mı müstemleke istiyor ? Lehistanda gönüilü iş hizmeti ih. das edilmiştir. Bu hareket Almanya, da askerlik müddetinin uzatılmasına Lehistanın bir cevabı sayılmaktadır. Müstemleke talebi Varşova, 20 (A.LA.) — Ekspres gazetesi, M. Beckin konseydeki beya. natı hakkında yazdığı bir yazıda “Le. histanın müstemleke meselelerindeki fikrini nazarı itibara aldırmak iste. &i M. Beckin beyanatiyle, günün me. selesi olmuüştür.,, diyor. Czas gazetesi, müstemleke mese. lesini müstemlekelere malik olanlar veya manda sahibi olanlar noktai na. zarından değil, batı kültürü ulusları, nın müşterek menfaatleri bakımından mütalea etmek lâzım geldiği kanaa. tindedir. Habeşistanı nasıl elde tutacaklar ? İtalya Habeşistanda 105.500 mev. cutlu bir sulh ordusu bulundurmağa karar vermiştir. Bu ordunun 40.5000 yerli askerleri ve 25.000 kişisi Somali milisleri olacaktır. HABER — Akşam posfa, ü 7-500 a Fı',» Rusların tayyarelerile Tokyoy müah vedebil. 21 EYLÜL — 1936 | Kiıo'—. ğenı gözteren haritadır. eteğini, fakat Japon tayyarelerinin Moskovaya bir şey yapamıyar'de — İ Loyd Corc'a göre Almanya harp edebilmek için Daha on sene hazır- lanmağa muhtaçtır Eski İngiliz Başvekili Loyd — Corç, Almanyaya bir seyahat yapıp — Hitleri gördükten sonra Londraya — döndü ve Deyli Ekspres gazetesine şayanı dikkat bir makale yazdı: Bu makalenin intişar etmemiş parça- larını alıyoruz. Bugünkü Almanyanın — liderleri pek açık biliyorlar ki, Avrupa ne kadar kuv- vetli silâhlara malik olursa olsun tek bir milletin krracağı ceviz — değildir. Öyle kolayca tepelenip harap edilemez. Ön- lar bu dersi harbi umumide aldılar. Hit- ler, harp esnasında asker safları arasın da dövüştü. Harbin ne demek olduğunu şahsi tecrübesi sayesinde biliyor. * * * Almanyanın kendi toprakları haricin de Rusyanın ve Fransanın orduları ile karşılaşabilecek küvvette bir ordu vücu da getirmesi için en aaşğı on sene ister. * & & Almanyarim her yerinde Rüs bolşe- vizmine karşı haşin ye uzlaşmak bilmez hir dAdiizesalilik gU1U Huğilevas Balle. ha karşı ise hakiki bir takdir hissi bes- liyorlar: onlarla daha iyi anlaşmak eme- lini güdüyorlar. KUÇUK HABERLER içeride : *« Dost Sövyet Rusyanm davetl — Üzerine Rusyaya gitmiş ve bir aydanberi samimi bir dostluk havası içinde tetkikler yapmakta o. lan muallimlerimiz dün şehrimize dönmüş « lerdir. * Evvolce Balıkhanede yapdlacağını bil . dirdiğimiz tadilât başlamıştır. * Halkevinin Üç s#enedenberi yapılamıyan spor salonunun İnşasına bugünlerde başla - nacağt anlaşılmaktadır. * Eminönü halkevinin kuracağı izci teş . kilâtı hakkında yapılan tetkikler bitmek üze. redir. * Hvyelki gece 17000 kiloya yakım palamut yakalanmıştır. * Topkapı haricindeki Nümune bağlarında bu sene haştalık bulunduğundan üzümler iyi yetişmemiştir. * Bilhassa Kıbrıs, Filistin ve Yunanistana memleketimizden fazla miktarda — buğday ihraç olunmaktadır. * İstanbuldaki mall teşkilâtta yapılan de. #işiklikler dolayısile yeniden kurulan defter. darlık kâdrosu tamamlanmıştır. * Bulgar bandıralı Çar Ferdinand vapurile 160 Slav doktor gelmiştir. *& İzmir panayırı münasebetile İzmire ge. trilmiş olan Kendeki sirki bu ayın 24 Ünde şehrimize gelecektir. * Bıvastaki Çakırlı ve Hargüm tuzlalarile Kaldırrım ve İzmir Çamaltr tuzlalarmda yeni tesisat vücuda getirilmektedir. * Gelecek çarşamba günü İnhisarlar idare sinda sırf daktilolara mahsus olmak Üzere bir imtihan Yü . Bu imtihana ilk mektep tahsilini ikmal etmiş olanlar da gire- bilecektir. * On beş kişiden mürekkep olarak şehri mize gelen ve içlerinde eaki Cava valii umu. misi Jean Palno da bulunan Holandalt sey. yahlar bugün Köstence yoluyla dönecek lerdir. bi « Viyana radyosunda 28 eylül çarşam akşamı bizim saatle 20,80 dan 21,20 e kadar bir Türk gecesi yapılacaktır. * Hâkimlerin terfi ve tayinleri hakkındaki liste tasdikten çıkmıştır. Bugünlerde tebligat yapılacaktır. * Trakyada göçmenlerin vaziyetini tetkik etmek Üzere bir seyahat yapmakta olan Sihhiye vekili Refik Saydam beraberinde İs kân umum müdürü olduğu halde dün gşehri Almanlar artık bizimle kavga etme - meğe kat'iyyen karar vermiş vaziyette- Cirler. Fransaya karşı da zarar verici hissiyat beslemiyorlar. Alsas - Lorenin geriye alınması fikrini tamamen zihinle- rinden çıkarmışlardır. Fakat Rus bolşe- vizmine karşı hakiki bir nefret ve korku vardır. Ve maalesef bu nefret ve korku gittikçe küuvvetleniyor. Bu — nefret ve korku onların beynelmilel ve askeri si- yasetini sürükleyici kuvvetidir. Almanların hüsüsi ve ümümi konuş- maları bu mesele ile doludur. — Nereye giderseniz gidiniz çok sürmeden “Bol - şevizmus,, lâkırdıs1ı hemen kulağınıza- çalar. Almanlar Rusyada son senelerde vücuda getirilmiş büyük orduya korku ile bakıyorlar. » & » Fakat biz maküul hareket ederek Al - manyada Sovyet Rusyaya karşı yapılan hücumlara büyük ehemmiyet vermeme- liyiz. Hakikat şudur ki, dünyanın bu - gün Rusya ile olan münasebatı — bizim HUi GY Vei a yiâ DĞ ÜÜldla ll aşaiy el tımıza benziyor. O devreden henüz çık- tık. Moskova bütün resmi matbuatı ve radyosu vasıtasile Osten Çemberlayn, Ramsey Makdonald ve Çorçil gibi İngi- liz nazırlarının şahsına — zalimane hü - cum ediyordu. Bizim siyasi iktisadi sis- temimizi teşkilâtir bir kölelik diye tak- bih ediyordu. Biz de bu uydurma seferine katılarak Sovyetlerin liderlerini katiller diye leke- leyip ,iktisadi sistemlerini hırsızlık ola- rak gösterip, içtimat ve dini vaziyetleri- ni ahlâksızlık ve ilhad olarak tefsire baş ladık. Sovyet Rusya ile diğer devletler ara- sındaki diplomatik münasebatın her iki tarafça da böyle olması mutattı.. Fakat kimse,, bunu bir harbe mukad- Geme veya tahrik olarak telâkki etmiyor du. Şu halde Hitler son nutkunda zen- gin, fakat iyi işlenmemiş Ukranya ve Siberya topraklarını ve Uralların bitmez tükenmez madeni vesaitini fakir Alman toprağile mukayese etmekten ne kaste- diyordu. Bu nazi idaresindeki Alman köylüsü- nün ve işçisinin sefaletine dair Sovyet - ler tarafından yapılan hücum ve itham- lara bir cevaptan başka bir şey değildir. Hitler ve müakkipleri bolşevizmden korkuyor ve şüphesiz Sövyetlerin ken- di geniş topraklarında başardıkları bü- yük işleri aşağılayorlar. Bolşevikler de Hitlerin Almanyaya olan hizmetlerini küçülterek mukabele bilmisilde buluz - ruyorlar. mize dönmüştür. Suriye heyeti Çarşamba günü şehrimize geliyor Suriyenin istiklâl muahedesini Pa: riste imzalayan heyet memleketlerine dönüşte Türkiyeye de uğramak Üze- re bir program yaptıklarından çarşan- ba günü şehrimize geleceklerdir. He- yet birkaç gün burada kalacak Ve ağ- lebi ihtimal bazı temaslarda buluna- caktır. Heyetle beraber- Fransanın Suriye fevkalâde komiseri Kont dö Martel de gelmektedir, Doğru mu, ' değil mi? d | Klod Farer ve adını taşsşıyan sokak Osmanlı saltanatı zamanında Türkt yenin hariçte para ile, atiye ile propif — gandacılar tutmaya — ihtiyacı vardı Çünkü yapılmayan şeyleri yapılmı$ göstermeye ne oldukları belirsiz ecnebi ağzından dökülen cümlelerti kaleminden çıkmış yazıları, yapılari göstermekle değil, yazılanları, söyle” nenleri işhat etmeye mecburdu. Buügün böyle değiliz. İstiyen gelip görür ve yazar.. Yazdırmaya, yazmı” ları için para ödemeye ihtiyaom" yoktur. Bu, böyledir. Netekim dün dtiylerle, kese kese O” tınlarla meddahlık yapanlar, TürkiYü cumhuriyetinden bünu temin edemt” dikleri için aleyhimizde kalem kulla” maktan geri kalmamışlardır. Osmanlı saltanatının menfaat mü” kabilinde meddahlığımı yapan bu adif? lar, bugünkü rejimimizden umdu?du” rını, bulamıyarak aleyhimizde — kalem yürütmekten çekinmemişlerdir. Bunlar arasında Klod Farer - adit” daki adam da vardı. O adam ki 09 | sokaklarindân birine, sun't meddahl” ğinaın karsılığı olarak kendi adınım vE* rildiğini bilir. Bugünkü Türkiyenin menfaat küt* şılığı meddahlik yapacaklara ihtiydt olmadığını bu zata, anlatmak lâzımdif" Bu da sokağı üzerinde adının yast” bulunduğu levhayı söküp atmakla kE bil olur. | Bu hem kendisine, hem de bu til” netteki adamlara büyük bir ders ol caktır. : Bugünkü Türkiye Osmanlı saltami” tı değil, Türkiye cumhuriyetidir. Ş Meddahlara verilecek paramız *" menfaatin ilhamı yazılara ihtiyacli"'. da yoktur. İ Halkın Dostü —ii Çanakkale mezarlıkları Ingiliz Kralı hükümetimizden takdirle bahsediyof “Morning Post,, gazetesi yazıyor” | İngiltere kralı Londraya döndükt€? sonra, İngiliz harp mezarlıkları k yonu ikinci reisi Sir Fabyana kralf Geliboludaki — mezarlıkları ziya_ı'ef:i etrafında gu mektup gönderilmiştir” , “Kral, Geliboludaki harp mezar larma ve harp âbidelerine yaptığ! yaretten avdet etmesi üzerine, bi zarlıkların güzelliklerinden ve iyi P hafaza edilmelerinden duyduğu in t | bat komisyon azalarına iblâğ € arzusundadır. Kf Sa Majeste mezarlıkların bu $© e de iyi muhafazasının İngilterede Uııpd ğü kadar Avusturalya, Yeni Z€ ve Hindistanda da Çanakkale sefe"'ğ; de ölenlerin matemini tutanlara — rahatlık vereceğine emin bulunmiw Harp mezarlıkları komisyonu '1'5" gür messillerinin, Türk hükümeti ve halkmın dostluk ve sempatisinden çei zahetet görmesi Sa Majeste için dö7 bir itminan kaynağı olmuştur.» -