21 Eylül 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12

21 Eylül 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Miki Afrikada haydutlar peşinde BiR DA KİKA VAK- ' ) TİN VAR :.- YA SÖY- LERSıN;- YATİ “DUYMADINMI ?... PLANLATM | CEVAP VERMEZSEN —RIN. *fERıNı ĞoRWo:wM——.' BURADAN DİRİ Çı- KAMAZSıN... İSTİKLÂL LİSESİ DiİREKTORLUGUNDEN : 1 — İlk, Orta ve Liwe xısımları için kız ve erkek, yatılı ve yatısız talebe kaydına devam 2 — Kayid için hergün saat 10 dan 16 ya kadar okula müracaat edilebilir. 3 — Bu yıl ancak mezun olan veya tasdikname ile ayrılan talebenin yerine az miktarda yeni talebe alma- cağından okula girmek istiyenlerin biran evvel müracaatları tavsiye olunur. i — İstiyenlere kayid şartlarını bildiren tarifname gönderilir. Şehzadebaşı, Polis karakolu arkasmda Telefon: 22534 KIŞ YAKLAŞIYOR Galatada EKSELSYOR Büyük Elbise Mağazasında Elbiseye dair ihtiyacınızı en ucuz fiatlarla alabilirsiniz Pardesüler Ingiliz biçimi 13 !/> Liradan » — Empermeablize Gabardini7 '/> » Muşambalar her renkte 11 1/2 Kostümler » » 15 /2 Kadın Mantoları il /2 Çocuk Muşambaları B /2 Kadın 10 1/> Yalnız Eksels or Galatada SATILMAKTADIR 3 kat yeni ve kâgir 4 oda ve altında 1 j . dükkân vardır. Kurtuluş çeşmemeyda- nı 27 No. talip olanlar ayni haneye mü- racaâat etsinler. Gayet ucüz fiyatla ve-| " L rilecektir. V GEeRcar yelimani aa eai h ç di ada çe ll gee İ di olunmaktadır. Saraçhanebaşı Horhor caddesi (|Z HAYRiYE LiSESi e- Okulumuz bu yıl gördüğü teveccüh ve rağbetten dolayı ilk sırıflardar itıibaner yabancı dil tedrisatma yeni bir / teşkilâtla mühim bir-istikamet verilmiştir. Kızlar kısmı ayrı bir dairededir. Mektebin — hususi otobüsleriyle nehari talebe her gün evlerinden aldırılır. İstiyenlere tarifname gönderilir. Kayrıt için her gün saat 10 dan 16 ya kadar direktörlüğe müracaat edilmelidir. Telefon: 20530 İ e ;_.; . D'A __'—"“ 33333 SATILIK HANE Dls Hekimı : Ferit Ramiz 8 'Tünel İstiklâl Cad. Rüştü paşa ! Apartıman Tel. 43413 ü NESiP DOLUNAY Taksim tramvay durağı karşısın- 262 MAĞLÜP FAUSTA kağının yukarısındaki Jakobenler ma. - nastırımın kapısmdş durdu, hayvanını bir yere bağladıktan sonra manastırın kapısını çaldı, Kapıda ufak bir delik açılarak kapıci papas başmı uzatmış ve Parda. ' yana ne istediğini sormakla beraber, bu manastıra ne misafir ve ne de zi. O yaretçi kabul edilmediğini ilâve et. mişti, Pardayan ne bir papas olduğu ve ne de misafir kalmak istediğini söyle. dikten sonra, yalnız tanıdığı bir pa * pas ile görüşmek istediğini bildirdi. Fakat aldığı cevap, manastırdakilern hariçten hiç bir kimse ile görüşemi. yecekleriydi. Bu haber Pardayanın keyfini ka. çtedi. Nihayet Jak Kleman ile konuş. mak istediğini tesadüfen söyleyince kapı ardına kadar açıldı. Şövalye bu hale şaşarak içeri girerken kapıcıya: — Fakat benim atım? diye sor. dit — Bunun için merak etmeyin! Şin:li ahıra götürerek muhterem rei. 'simizin atının yanına bağlarım. Papasın, manastır reisinin atına “âdeia bir kudsiyet vererek söylediği sözler Pardayanın pey hoşuna gitti ve " bit kahkaha atarak: — Amin! dedi. -— Lütfen şu odada bekleyin, — Frer Klemana şimdi haber veririm, . , Kaprıcı, ziyaretçiyi muavinine tes. lirı ederek koşmuş, fakat Klemanın “odasına gidecek yerde hemen reis Bur. guvanin yanına çıkarak, Frer Kle. “-man ile bir asilzadenin görüşmek iste. dığ ni bildirmişti. i Burguvan, gelen *ntlamm mutlâ. “ka Jak Klemanla mah”t_lt mesele üze. M rinde görüşeceğini zannettiğinden, Klemanı kapıya göndereceği yerde, ziyaretçinin, papasın yanına götürül. mesini emretti. - Çünkü bu suretle ko. nuşulan şeyleri anlıyabilecekti. Kapı. cı bunun üzerine Pardayanın yanına dönerek kendisini Klemanın hücresine götüreceğini bildirdi, Papas önde, Pardayan arkada Jak Klemanın oturduğu odanın kapısı ö. nüne geldiler. Kapı aralıktı. Kapıcı: — İşte burası! dedikten sonra çe. kildi. Pardayan içeri girdiği zaman, Jak Kleman ufak bir masanın önünde va. zı yazmakla meşguldü. Evvelce de yazılığımız gibi, Kleman diğer rahip. lerden daha fazla bir hürriyete malik ve vazmakla beraber odasında hokka ve kalem bulundurmağa izinli idi, Şövalye içeri girinci başımı çe. virdi., Hemen elindeki kalem kâğıdı sakladı. Sapsarı yanakları kızarmış., tı. Ayağa kalkarak Pardayana dogrtl ilerledi: — Çok şükür Allaha! Pardayan papasın ellerini sıktık. tan sonra: — Senin yanına çıkmak da amma gücmüş!.. diye söylendi, müsaade e- dersen biraz oturayım? Kılıcını çözüp yatağın kenarına oturdu. Etrafına bir göz gezdirdikten sorrA: — Aman azizim, burada nasıl ya. şıyabiliyorsun, tıibkı mezara benziyor. dedi. Jak Kleman, kemirici bir hasta. lığın İnsanlara verdiği son derece haszas bir sesle: — Allaha çok şükür! diye mırıl. dandl. . — MAĞLÜP FAUSTA 263 — Burası bir mezar gibi... Niçin kapıcı gibi serbest hareket etmiyorsu. nuz.. Zaten yüzünüz o kadar şeffaf. laşmış ki, sizi görenler diri diri meza. ra gömülmüş bir adam zannedecekler. Klemanın dudaklarında acı bir tebessüm gezdi. — Azizim, siz karanlık bir yere giren güneş ziyası gibi etrafa hayat yeriyorsunuz... Burası pek kederli yerdir... — Niçin burada kalıyorsunuz? — Bunu istiyen bendeğilim. Ma. nastırda büyütüldüğüm ve oraya ya. pışık bir sarmaşığa benzediğim için bir türlü ayrılamıyorum. Ben yürü. miyorum, Şövalye, beni taliim sevke. diyor! Pardayan bir dakika sustuktan sonra: — Ben buraya girdiğim zaman ne yapıyordun? dedi, fakat Jak Kle. manın kızardığını görünce: — Peki, peki! Sırlarınızı öğren. mek istemem, diye söylendi. Fakat bunu söylerken göz ucuyla Jak Klemanın sakladığı mektubun a. çıkta kalan ucuna bakmıştı. Hayretle tebessüim ederek: — A,al.. dedi, şiir mi?.. Bana şair olduğunuzu söylememiştiniz! Genç papas hakikaten şiir yazı. yordu. Pardayanın bu sualini işitince birdenbire duraladı. Şövalye hemen kâğıdı alarak oku. mağa başladı: — Oo0!.. Ne büyük istidat! Bura. da yazdığınız aşk. Her halde aşk ilâ. hi olacak.. Meryeme olan aşk olacak, Buradaki yazınzıdan maksat bu de. ğil mi? Kleman sarararak mırıldand: : — Bazan böyle diğer insanlar gi. bi, eğlencelerle vakit geçirmeğe ça. leşıyorum da... Pardayan bu sırada kâğıdı evirip çeviriyordu. Fakat birdenbire gördü. ğü bir isim üzerine irkilerek mıril. dandı: — Mari dö Monpansiye!,. Ahi Ah!. Bu ateşli yazıları Düşes dö Mon. pansiye için yazıyorsun demek. Pardayan bunlar: gayet hafif söylemiş ve Kleman duymamıştı. Şö. valye şöyle düşünüyordu: — Acaba Üçüncü Hanriye besle. diği büyük intikamı ona kim aşıladı... Şimdi anlıyorum... Düşes dö Monran. siye denen kadın zavallı EKlemanın aklımı başından alarak Fransa Kra. li öldürmek için kandırdı... Sonra papasa dönerek: — Dostum, ben şiirden pek anla. mamakla beraber, bunları pek hoş bu. luyorum... Kendisine hitap ettiğiniz kimse de bunları beğenmemezlik ede. miyecektir. Jak Kleman kâğıdı alarak göğsü. ne soktu. — Pardayan devam ediyordu: — Haydi bakalım, sizi son defa Şartr'de gördüğüm zaman kafanız? doldurmuş olan kara düşünceleri u. nuttunuz mu? Papas boğuk bir sesle sordu: — Hangi düşünceleri? Pardayan eliyle, vurur gibi bir i. şaret yaptı. Jak Kleman hafif bir sesle: — Valvayı öldürmek çin vernitş olduğuğunuz karardan bahsetmek is. tiyorsunuz zannederim? Papasın takindığı korkunç tavra |hayret eden Pardayan tasdik etti: — Evet! — Ne için vazgeçeyim?.. Valva

Bu sayıdan diğer sayfalar: