HABER — Aksam postası Japonyada yeni ve'eski mücadelesi “TAKSİ, USULÜ KIZLAR Eski Japonları fena halde kızdırıyor Eski Çin kızı Ogyşa Feraceli eski kadınlar gibi ge- Yinen uzun entarili, beli kuşaklı ve saçları top top taranmış, Japon kızı artık Japonyada tarihe karışı» Yor. Bu kızlara “Geyşa,, denirdi. Onun yerine “Ginza,, kızı çıkı - yor. Bu yeni tip Japon kızma İn- gilizce “Modern Girl,, terkibinin başir hecelerinden mürekkep bir İsim verilmektedir: “Moga!,, “Girl, kelimesi galat olarak Sok defa “Gal,, diye telaffuz edil” diğinden bu kızlara (“Mo - ga, &nmiştir. Bu yeni Japon kızı saçını kısa kestirmiştir. En yeni Avrupa veya Amerika modası üzere geyinmiş - tir. Parmakları manikürlüdür... ç— Bugünkü Japonyanın yorgun 8 adamı, eski Japon usulü üzere Yaşayan nesli, onun eski şarkıla Ymı, asırlarca eskimiz danslarını biraz “mwk buluyor... Akidelerde değişiklik Eski Japon akidesi yavaş ya. Yaş yerini yeniye bırakıyor. Eski- den Japon kadınları başları önle Maymun aktörler Daima korkulu filmlerde rol al- makta alan Boris Karlof'un bu de- fa Landrada çeöirdiği bir filmde Oynamak üzere Holivuda iki may- Mün aktör gelmiştir. Bunlardan birini vazife başında, ötekini keyif Fatarken görüyorsunuz... rine eğik olduğu halde sokakta'ait yerde oturur, kocalarının ardından yürür, onun! yükünü taşır, tiyatroda kadınlara ve lokantalarda ii er kendisine sonra dan servis yapı lırdı. Fakat şimdiki Japon kızlarının düşüncesi bambaşka..., Şarkın es- ki ananelerinden kurtuluyorlar. Avrupa ve Amerika filmleri görü- yorlar, meslek edinmiş kızlara dair okuyor ve okendisinide niçin onlar gibi yaşayıp. düşünüp, sevip giyinmediğini kendine soruyor. Ve dilediği gibi hareket ediyor. | Mançuri hâdisesi esnasında! Japon kızlarının bu modern gidişi, | bir engele uğramıştı. O zamanlar, her yabancıya karşı (oObir infial uyanmış, umumi bir taassup baş göstermişti. Japon olmayan her hangi şeyin milli ibtişamla kabili te'lif olmadığı ileri sürülüyordu. Fakat bugün bu taassup , yeri- ni mutedil bir düşünüşe bırakmak- tadır. Amerikalılaşlığını görerek eskiler bu tarzı tenkit ediyorlar Japonlar, “Apartos,. adı verilen apartrmanlarda oturmağı tercih ediyor... Yeni cereyanlar yüzün - den “departös, -denen ve içerisin. de Amerikan usulü her çeşit eşya satılan büyük mağazalar vücude gelmiştir. Modern Japon kızları yahut onların tabirile modern Ja- pon “Moga,, lar modern elbisele. rini bu “departos,, lardan alıyor | Eski ve yeni mücadelesi Eski moda Japon kızları yeni | hemşirelerini sokakta, tünelde ne- rede görse garip garip bakıyor. lar. Sırtımda Japon maşlahı bulu- nan orta yaşlı bir Japon, Japonya- nın “Moga,, larmdan — modern kızlarından — pek memnun de. ğildir. Mütaassıp kimseler, gizli cemi. yetlerin müfrit hislerle dolu men- supları bu yeni gidişi hiç beğen- memektedir. ; Hattâ haber verildiğne göre, bazan o coşarak duygularını açı - ğa dahi vurmak - İİ talarmış.. Mese - â bir Amerikan gazetesine Tok - yodan yazıldığı. na göre, bu mu - taassıplardan mü rekkep bir kafi - lebir defa bir dansige baltalar- la girerek bütün eşyayi altüst et- mişler ve danse- den (Japonlara P. ; böyle, Amerikan usulü üzere vakit geçirmekten vaz geçmelerini ba- ğıra çağıra söylemişlerdir. Sinema mücadelesi Eskilerin Amerikan sinemâsı- na karşı mücadelesi yamandır. Meselâ ecnebi filmleri — ki çoğu Amerikan filmidir — gösteren Tokyo sinemalarının bir de Japon ! filmi göstermesi mecburi tutulmuş tur. Yeni Çin kızı Ginga Görünüşte bunu, Japon sineme sanayiini himaye için yapmakta dırlar. Fakat Amerikalılar bu ted- birde başka bir mana buluyorlar: Japonyanm bilhassa Japon kızla. | rının Amerikalılaşmasının önüne geçmek gayreti! Dünya tersine döndü Lâkin iş almış yürümüştür: Bir yağmurlu günde Tokyoda birçok Japon kollej kızları bir otobüse dolmuşlar... Aralarında da bir tek © Amerikalı kadın varmış. Japon #e. simlerinde daima rasladığımız o balmumlu kâğıttan yapılmış Japon şemsiyesi kimin elinde görülüyor- muş, biliyor musunuz? Amerikalı kadınm elinde... Asil Japon kızlnarı bu kadar an'anevi bir ölet yerine, ellerinde . siyah”pamuk bezinden, Amerikan şemsiyeleri taşryorlârmış... İş ter.” sine dönmüş... Tokyoda İngiliz ismiyle birçok dükkânlara raslandığı gibi, Ame- rikan usulü bir satış şekli olan me- selâ (5 ve 10) kuruşluk mal satan dükkânlar da görülüyor. Taksi kızları Gelelim “Taksi kızları, denen | dansözlere.. Kapıda alınan bileti kendisine vermek suretiyle dansedilen “Tak si dansöz,, leri var ki buda tam manasiyle alâmerikendir. Fakat Japon dansinglerinde bu kızlar sıkı bir polis nezaretine ta- bidir. Dansedip bilet ücretinin yüzde kırk kadarını kendileri aldıktan sonra kızlar uslu uslu ve yalnız olarak evlerine dönmek mecburi- yetindedirler. Hayatı sıkıdan kurtarırken, ahlâkın da kaçmamasına pek iti- na ediyorlar. ai - cenneti 1200 Türk lirası mukabilinde “yer yüzü cenneti,, nde ailenizle beraber yerleşebilirsiniz! Cenup denizlerinden gelen bi: haber bunu bildiriyor. Moris Al - lar isminde bir Fransız tüccar; Tahiti civarında küçücük Vana Vana adasını satın almış, ve yu karıdaki şartlarla yüz aileyi bu a daya toplamıştır. Adaya girebil - mek için yalnız 1200 lira yermek değil, ayrıca doktor raporu getir mek ve evli olmak şarttır. Bekâr. larm adaya girmesi şiddetle ya - saktır. Adanın iklimi gayet güzeldir yiyecek içeceği de parasiz temir etmek mümkündür. Yeryüzü | Çalınan keman Bütün Nevyork zabıtası kaybo- lan bir kemanı bulmak üzere fa - aliyete girişmiştir. Kaybolan ke * man meşhur Viyolonist Bronislav Huberman'a aittir ve “Stradiva - ius,, markalıdır. Değeri 600 bin Tir lirasıdır. vi Hırsızlık, viyolonist bir kon « | ser verdiği sırada olmuştur. Huw- berman bu kemanla bir kaç par - ça çalmış, sonra başka bir keman- la konsere devam etmiştir. Kema» nın işte bu sırada çalımdığı anla - sılmaktadır. pi Bununla beraber hırsızm bu kemanı satabilmesine imkân gö - rülmemektedir. ş