13 TEMMUZ — 1985 : Buügün için: ——— Evimizin dışı ile içerisini denk getirelim! Bana bir t ,-an, çok önemli bir işten bahsetti. ğ Bu önemli iş, “bir insanım evi,, ile, “evinin dışı,,na aittir. Dedi ki: — Son devir insanlarının haya tı daha çok evlerinin dışında ge * çiyor. Bilhassa erkeklerin hayatı.. Evlerinin düzenini pek umursa * madıkları için, günün birinde baş” larını taşa vururlarsa karışmam... — YVay, demek son devir insan * larının haylazlığına da pek takıl> mış bulunuyorsun. Peki ne öğüt verirsin? dedim. Insanların herhalde rahat et * mesinden başka bir şey düşünmi * yen tanıdığım içini çekerek anlat tız — Şunu demek — istiyorum ki, eğlence yerlerinin bolluğu, toplu insan hayatının daha kaynaşması şehirlerin büyümesi, — ekonomik şartlarda değişiklik insanı evin * den çok dışarda — birakıyor.. Di şarda yemek, zevkin çoğunu her” kesle, tanımadıklarla birlikte tat * mak ve biraz da buna düşkünlük göstermek evi yalnız, kimsesiz bir otel gibi kullanmaklığımıza se * bep oluyor. Hayat yıllarca böyle geçiyor. Evde kimsemiz varsa bi * le, onlarla şöylesine hoş beş edi * yor, yarım ağevla gutuyor ve sonra evanlburlop yatağa kendimizi atı * yoruz. — Sabah oldu mu derhal traş, tuvalet... gene insanlar, o ta” Timadiğımız ııi:qlı.r WJ dimizi atarak geç vakitlere kadar habire çalkanıyoruz. — Günün hayatı bu ise, buna he diyebilirsiniz? — Öyle ama, bir vakit geliyor ki, bu adam, evinde birkaç gün kapalr kalmak zaruretine düşü * Yor. Ya hastadır.. Ya yorgundur. Yahut aile içinde herhangi bir za * Ne ave, Ne yok ruretle 24 saatten fazla o çatmın altında, o düzene tâbi olırı.k ya' şıycaktır. O vakit bakıyor ki, yıl * lardanberi hiç kulak — asmadığı, kendisile birlikte ilerlemesine ça * lışmadığı evi, ev hayatı kendisin * den ne kadar uzaktadır.! Ve ken” disini ne kadar sıkacak gibi.. — Anlıyorum.. a — Hah... İşte o ııııııını’.ı lmm 1 bir yüksünmedir Iyor: | E;:Mdlr? diyor. Bu — çekilir şey mi? Dünyadan haberiniz yok mu sizin?.. Bu böyle olur mu? Çekil karşımdan be adam! Dayanamı * yorum., Aman kendimi bir sokağa atabilsem...,, Bu çığlıklar, yalnız evin dışında ve ev dışı hayatına değer vererek, yaşayışının bir di ğer direğini birbiçime — sokmağa çalışmadan denksizce yaşıyan in” sanın çığlıklarıdır. Siz, pişmanlık çığlığı deyiniz!... Ne olursa olsun, bu adam biraz da yaşadığı evin, mensup olduğu ailenin hayatını, biraz — aydınlat” mağa, tekemmül ettirmeğe uğra * şacaktı. İnsan, evinde de, bir lo * kanta da olduğu gibi en — sevdiği ve kendisine uygun — arkadaşile yaptığı söhbeti — yapabilmelidir. Evinde bir eğlenti, mahiyeti itiba” rila bandini sıkmiyacak bir dere * ceye çıkarılmalıdır. Ev, yalnız bir yem atılan ahır değildir. Maneviyatma da bir dü * zen im.. Hem dmmü% yapılan teşhise göredir... Eve bağ” lr olan nomal insan ise, hep bera” ber dışarda ve hep beraber içerde yaşar. Haylazlığı sevmem... lnun ıe.veı' tanıdığımdan, gü * 'nün birinde gene buluşmak üzere ayrıldım. Hikmet Münir Habeş imparatoru- nun köpeği Bir Fransız gazetesi yazıyor : lerde büyük bir telâş eseri göster- di. - Krallar kralımın çok - sevgili küçük köpeği ölmüştü.. Kral bun- da bir uğursuzluk sezdi.. —Fe Da halde üzüldü. Bu yüzden iki İ)"nı kimseyi yanına sokmadı.. Ü- Süncü gün kabineyi — toplayarak köpeğin ölüşünün ne. — gibi bir v İ"lrııızl-.:ğu olacağını soruşturdu. Varılan netice şu oldu: Taht et - Tafında bir tehlike dolaşıyor! <- Boyalı tırnaklar İn gil terenin ! çlâjlarmın —en son modası boyı ir — tırnaklardır. Hem bunu plâj - O da — soyunduk - Kİ tansonra her- kesin önünde ya- 9 pıyorlar. İşte si - * zedeniz hazırlı - ” Bını görmekte ©- | lan bir — İngi- liz Misi! .. | Gelinlik entari “Adisababa halkı geçen gün - | Borneo kızla - ından birisi ge- ha olunca, giy - N diği — entarinin neuzun kuyru- ğu, ne de yüzü | örten — duvağı a vardır. — Gelin - | lik beyaz enta- ri yerine bu kız boncuklardan ö- rülmüş, peşte - mal — büyüklü- ğünde bir örtü - ye sarılır, Borneo ge- lini bu — giyim ve kuşamiyle ol- dukça dekolte - dir. Çür” * peş - temal ancak koltuklarının altın - dan diz akpaklarına kadar olan yeri örtmektedir. Bu gelinlik en - tari baştan aşağıya kadar boncuk- la örülmüştür, ve süsleri de ulusal şekilleri gösterir. Çevresi de gene boncuklardan yapılmış püsküller - le süslenmiştri. eyyahları kandıran satıcılar Belediye, bunlarla mücadeleye karar verdi Belediye Turizm şubesi mem - leketimize seyyah getirilmesi için bir yandan geniş mikyasta propa- ganda yapılırken ve turizm işleri- ne önem (ehemmiyet) verilir - ken seyyahların bilhassa şikâyet ettikleri bir mesele ile uğraşmak - tadir. Bu iş belediyeyi yıllardanberi uğraştıran, fakat bir türlü ortadan kalkmayan seyyahlara musallat bir taktm tufeyliler meselesidir. Bir çoğunu musevf vatandaşlar teşkil eden bu açık gözler daha seyyah vapurdan rıhtıma, trenden gara ayak basar basmaz — peşine takılmakta ve ne yapıp — yapıp evvelce İnıırluunıy ve antikaya benzer eşyayı yüksek fiyatla sey- yahlara satmaktadırlar. Seyyahlar bu eşyayı, ekseriya bu adamların elinden kurtulmak için başka bir çare olmadığından ve malın kötülüğünü bile bile al -« maktadırlar, Belediyenin mücadele edeceği bu hal İstanbula çok seyyah ge - tirmek için düzeltilmesi lâzım ge- len işlerden başlıcasmı teşkil et - mektedir, Mısırdan seyyah | Floryaya, otobüs işlemeye başlıyor Trenle bir saatte gidildiği halde otobüs yolculuğu yarım saat sürecek Florya için kurulması düşünü - len yeni otobüs servisinin Rumi köyü üzerinden geçmesi artık fili- yat sahasına çıkmıştır, Bu işi Suadiye Otobüsleri Sos - yetesiyle anlaşarak bizzat Rami köyü halkı başarmaktadır. Öğrendiğimize göre Rami köyü üzerinden Floryaya otobüs servis - leri gelecek haftadan — itibaren başlayacaktır. Bu hatta 12 oto - büs işliyecektir. Otomatik kapılı tramvaylar Tramvay basamaklarmı örtecek şekilde yapılan beş tramvay kapı - sından sonra elde edilecek sonuç - lara göre diğer arabaların kapıla- rı da değiştirelecekti. Şimdilik beş arabanın, daha bir kaç ay müddetle işleyerek tecrübe edilmesi, bundan — sonra kesin (kat'i) bir karar verilmesi karar- laşmıştır. Bundan başka otomatik olmryan kapıların bilhassa — romorkların kapanması güç olmakta, biletçile « rin bu işi yapmaya ydi;emedîk - leri anlaşılmaktadır. Sosyete bu - eti e in na da bir çare düşünüyor, önem gün geçtikçe artmaktadır.| — Bir yılda gelen Bu arada Mısırdan memleketimize seyyahlar gezgin (seyyah) getirilmesi için propaganda yapılması işi ilgili ol- masından, ötürü Denizyolları İda - resine bırakılmıştır. Denizyolları Idaresi Mısırda geziye (seyahata) çıkanların ve geziyi düşünenlerin behemehal Türkiyeye de gelmele- ri için Denizyolları İskende - riye acentesi elile geniş mikyasta propagandaya başlamıştır. Deniz yollarının tuttuğu bir sta- tistiğe göre bu yıl Mısırdan mem- leketimize 5000 kadar gezgin gel- miştir. Daha on bin gezginin bu mevsim sonuna kadar — geleceği muhakkak görülmektedir. — Iç işleri müsteşarı İçişleri Bakanlığı — müsteşarı Vehbi dün Ankaradan şehrimize gelmiştir. Bir, iki gün — içinde Trakyaya gidecektir. 934 senesi içinde 27 büyük sey- yah vapuriyle şehrimize — 13161 seyayh gelmiştir. Bu vapurlar li » manda en çok — bir gün, bir gece kalmışlardır. Küçük vapurlarla karadan ge - lenler buna daihl değildir. —o— Odun kömürile işli- yen otomobiller Mütekaid Fransız generallerin - den Sekretef şehrimize gelmiştir. Şimdi tecim işleri yapan general, bir otomobil firmasmı temsil et - mektedir. Temsil ettiği fîrm.ı. oto- mobil ve —kamyonlarda yapılan tertibat sayesinde, bunların odun kmürüyle işlemesini temin etmek- tedir. Şimdi Floryaya trenle bir saat - te gidilmektedir. Halbuki otobüs - le yarım saatte gidileceği anlaşıl - maktadır. Bu suretle şehir halkı - nın Florya plâjlarından istifadesi için yol yarı yarıya kısalmış ola - caktır. : Ayni zamanda otobüsler Floryaya kadar bir kişiyi 20 kuruşa götüre- ceklerdir. Florya otobüsleri Sultanahmet- ten hareket edecektir, Köprü üç gün açılmıyacak Karaköy köprüsünün sabahla - rı açılan parçasının dubalarmdan birisi değiştirilecektir. — Pazertesi sabahı köprü açılıp kapandıktan sonra perşembe günü -akşamına kaday açılıp — kapanmıyacak, ve bu yüzden gemilerin Halice girip çıkmaları kabil olmıyacaktır. Gene bu müddet içinde kü - çük deniz nakil vasıtalarınım Ha - TKice girdikleri gözde kapalı ka- lacak, Karaköy cihetindeki göz « den işlenecektir. —o— Rami köyüne terkos Ramiköyüne Terkos suyu geti « rilmesi için şimdiye kadar köyde Terkosa 250 kişi abone “olmağı kabul etmiştir. Belediye- - sular ddaresi şehrin bir sayfiyesi haline gelmiş olan Ramiye Terkos suyu - nun getirilmesini kabul etmiştir. Su Edirnekapıdaki depodan ve- rilecektir. —o— Her çocuk mektebe gidecek Mahalle bekçileri, mahalleleri ev, ev dolaşıp mektebe gidecek çocukları tesbit etmektedir. Bu çalışma bir ay zarfmda — bitecek, Eylül başından itibaren çocuklar mektebe devam etmeğe mecbur tutulacaklardır. Istanbul, bir ayda ne kadar et yedi Haziran içinde mezbahada 8061 Karaman, 8461 dağlıç, 892 kıvır - cık, 6 keçi, 38012 kuzu, 846 oğlak, 1131 öküz 566 inek, 189 manda, 197 dana, 439 malak, — beş boğa kesilmiştir. ŞEHRİN DERDLERİ Lağam sularile sulanan bostanlar ve Belediyemizin kararı “Bu sabahki KÜRUN arkadaşımızda okuduk: “Şişli tarafındaki birçok bostanların liğam sularile sulandığından yıllardanberi şikâyet edilmekte, pis su - lar tifo vesair hastalıklara sebep olduğundan bunun ö- nüne geçilmesi © cıvarda oturan halk mekte idi. Belediye Daimi Encümeni incelemelerini bitirmiş, bu bostanlar hakkında kararınt vermiştir. Buna göre, bos- tanların lâğım sularile sulanması veya lâğım mühteviyatının kullanılması yasaktır. Gübre yapmak ve sulamak için kullanmak üzere w zaktan geçen lâğım sularını hususi kanallarla bostan - larma alanların veyahut bostanların mecraların muhteyiyatından her ne suretle olursa ol- tarafından isten- değil mi? sun istifade edenlerin bostanları kapatılarak sebzeleri zaptolunacaktır. Bu karar ilgili kimselere dün bildirilmiştir., Nasıl, belediyemize kırk bir buçuk — kere maşallah Şişli ve etvarı ahalisi bostanların lâğım sularile su- gübre olgrak içinden geçen diyecek yok! 4 lanmasından YILLARDANBERİ şikâ Belediye Deimi Encümeni bu çlkâı;':lt:m ı’:;::lğ celemiş, toplantılar yapmış, dosyalar hazırlamış, dü - şünmüş taşınmış ve nihayet “bostanlarda lâğım sula - rından istifade etmek yasaktır!,, diye kararını vermiş. Halkın yediği sebzelerin lâğım sularile sulanmasının yasak olduğuna karar vermek için şikâyetlerin yıllarca devam etmesine lüzum gören belodiyemizin faaliyetine