MEMLEKET MEKTUPLARI Tekirdağında şehir . klübü açıldı Vilâyet içinde yeniden bir çok mektep yapılıyor Tekirdağ, (Hususi) — Bu son aylarda Tekirdağ yeni bir çalışma hızı içinde gün geçtikçe bayındır bir şehir olmak üzeredir. İlimiz! (vilâyetimiz) çevresinde baştan- başa dirlik düzenlik hareketleri gö ze çarpmaktadır. Şehir içindeki parke yolların ve Çukürçeşme mevkiindeki bü- yük ve modern şadırvanın yapısı bitmiştir. Hükümet önündeki cumhuri - yet alanıma (meydanma) çok mü- kemmel ve betonarma - bir şekil verilmiş, ruhumuzdaki — sevginin, yüreğimizdeki saygının tek sem - bolü Atatürk'ün heykeli bu güzel alanm orta yerine kaldırılmıştır. Bunlardan başka ilçeleri (kay- makamlıkları) biribirine bağlıyan önemli (mühim) yollardan Te - kirdağ — Hayrebolu, Saray — Çerkesköy ve Muratlr — Lülebur. gaz yollarında şose yapısına de - vam edilmektedir. Tekirdağ — Hayrebolu yolundaki birçok men- fez ve köprünün inşaasına başlan- mıştır. İlbayımız (valimiz) Haşim İç- canım esaslı çalışma programında- ki,işler sırasıyla — yapılmaktadır. Bü, yapılmak ve başarılmak üzere bulunan, işlerden başka başarıla-| cak olan daha önemli — varlıkları gördükçe Tekirdağının ekonomi ve bayındırlık bakımından gele - cekteki soysal durumuna — gönül birliği ve kafa birliğiyle inanıyo- ruz. Şehir kulübü Tekirdağ gençliğini ve ileri ge lenleri adam oğlunun kötülüğünde çalışan kahve köşelerinden da temin etmek ve onlara kuvvet. li bir şuur vermek için ilimiz mü- nevverleri bir “Şehir klübü,, kur- muşlardır. (Şehir klübü) burada büyük bir ilgi uyandırmıştır. Renk renk çiçeklerle, türlü ağaçlarla — süslü bir bahçe içinde bulunan — Şehir klübü hiç olmazsa şehrin münev ver yurtdaşlarını havasız, pis ko- kulu kahve köşelerinde bunalmak tan kurtarmış, Tekirdağının ha- yat ve neşe kaynağı olmuştur. Şehir klübünün pazar akşamı açılma resmi yapılmış, memleke- tin bütün münevverleri kadınlı er- kekli bu açılma merasiminde bu- lunmuş, gece yarısından sonraya kadar dansedilmiş ve güzel bir gece geçirmek suretiyle açılış tö- reni kutlulanmıştır. Yeni okullar Tekirdağ ilinde köylü tara * | fından yapılmakta ve hususit ida- rece yaptırılmakta olan 16 ilkmek tebin yapı işleri bitmek üzeredir. Bu ilk okullardan Ferhadanlı kö: yünde yapılan 5, Müreftedeki 5, Muratlıdaki 5 ve Saray kazasının merkez mektebi 10 dersanelidir. Bu okulların duvar inşaatları bit. miş ve binaların üzerleri örtülmüş tür. Şarköyün gazi köyündeki 3, Hoş köydeki 5, Eriklice köyünde" ki 3 dersaneli mekteplerin de du- var inşaatı bitmiştir. Çorlunun aşağı sırt köyündeki 3, Karamehmet köyündeki 3, Pı - narbaşındaki 3, Paşa köyündeki 3, Bahçeağıldaki 3, Beyaz köyde- ki 3, Kabaklıdaki 3, Çayladaki 3, Çukuryurttaki 3 smıflı mekteple - rin inşaatına devam edilmekte * dir. İlimizde kültür işlerine ve - rilen önem çok iyidir. kür tarmak, gençliğe her halde bir fay/Zararlı hayvanlara HABER istanbulun en cok satılan hakiki akşam gazetesidir ilânlarını. HABER'e verenler kâr ederler, v aeaım ue A - e karşı Bu sene her türlü ekinlerimize zararı dokunan hayvanlara açılan savaş sonunda ilimizde 12165 kar- ga, 7220 karga yumurtası, 420| karga yavrusu ve 524 domuz yok edildiği anlaşılmıştır. 4, Bilmi Yücebaşoğlu BABER — Akşam Postası | ŞUNDAN BUNDAN Çay içmek vücuda zehir tesiri mi yapar? Afrikada gazetecilik - aşık ıstakozlar! - zelzelelerin zararı - Londrada sinemalar - kalabalık bir aile - rüya- da kuduz - şeyhle evlenen İtalyan kızı Çayın insan vücuduna olan za- rarlı tesirleri hakkımda doktorlar arasında anlaşamamazlık vardır. Kimisi çayın faydalı olduğunu, ba- zısı fazla içildiği takdirde vücuda ; zarar vereceğini söylüyor, başka- ları da çaya “zehirli bir ilâç,, di- yorlar. Son günlerde Amerikan kimya sosyetesinin yaptığı — denemeler, tuhaf neticeler vermiştir. Bu 805- yetenin dediklerine bakılırsa, orta ağırlıkta bir adam, vücuduna hiç- bir zarar vermeksizin günde kırk üç bardak çay içebilirmiş! Brookiyn lâboratuvarlarında beyaz sıçanlar üstünde uzun uza- dıya denemeler yapmış olan dok- tor Ditrih Fisher de bu düşüncede- dir. Afrikada gazetecilik Kuzey (şimali) Afrika da iler. leme yollarında artık hızlı adım.- larla yürümeğe koyulmuştur. Genç Afrikalılar gazetecilik işlerine bü- yük bir önem (ehemmiyet) ver- mekte ve ulusal kurtuluş için ga- zeteleri en tesirli vasıtalardan biri saymaktadır. Arapça çıkmakta olan bu ga. zetelerin yazıcıları, fotoğrafçıları, mürettipleri ve makinistleri hep yerlilerdir ve içlerinde bir tek ya- bancı yoktur. Yerliler arasında ga- zete okuyanların sayısı da —gün- den güne artmaktadır. Bu gazeteler yabancı mMmüsterli.. ler aleyhinde pek şiddetli yazılar yazamamaktadır. Çünkü gazete. Zelzelelerin zararı | ve dehşetli soğuklar leri derhal kapatılmaktadır. An - cak bu işi gene kendi yurtdaşları- nın Pariste ve diğer Avrupa şehir- lerinde arapça çıkararak Afrika- ya soktukları gazeteler yapmakta. dir. Şimalt Afrikanın yerli gazete. leri bilhassa Atatürk'ümüze hay- randırlar. Onu tükenmez bir aşk- la sevmektedirler. Gün geçmez ki Atatürk hakkında çok parlak ve sitayişkâr bir yazı yazılmasın.. Bu gazetelerin Atatürk'den sonra en çok yazdıkları kendi ulusal kah- | © ramanları Abdülkerimdir. Gazetelerin sinema sayfaları da bol resimli ve hepimizin tanı- dığı yıldızlara dair yazılarla dolu- dur. İlân sayfalarında da kadınlar için güzellik losyonları, pudra ve rujlar bolbol vardır. Yer sarsıntıları herhangi bir felâketten çok daha pahalıya mal olmaktadır. Asırların vücuda ge- tirebildiği işleri zelzeleler birkaç dakikada mahvediveriyorlar. Japonya 1920 yılındanberi dün- yanın başka ülkelerinden çok da- ha ağır sârarlar Yörmüştür:” Alı|— nan en son raporlar — bu ülkenin bilhassa 1934 yılında Felâketten başalamadığını bildirmektedir. Zelzeleler, feyezanlar, boralar Japonyada 1934 yılrada 60 milyon İngiliz li- rası, bizim paramızla 360 milyon, Tiralık tabit servet ve mal tahrip etmiştir. Fabrikaların zararı 180 milyon, orman ve otlak zararı 134 milyon ve bina ile bayımdırlık işleri za- rarı 42 milyon İliradır.. Lordrada sinama Eğer Londranın bütün ahalisi ayni haftada sinemaya gitmek is- terse bu, imkân dahilindedir. Londra belediyesi içinde 344 bin oturacak yeri olan 258 sine- ma vardır. Bunlar filmleri fası- lasız bir surette gösterecek olur- Tarsa, programlarını — bir günde Köpeğe tekme atıyorum diye a- yağını duvara çarpan zavallı a- damın başparmağı — üç yerinden kırılmıştır ! Aşık Istakozlar! İngilizlerin 13 Temmuz 935 ta- rihli Auwers mecmuası, bu gü- zel kızım sırtında mayo ve omuz- larında sepetlerle kıyıya geldiğini gören ıstakozların kendilerini tes- lim ettiklerini yazıyor. b N lıglgkoiların güzelliğe Aşık olup olmadıklarına ister inanm, isterseniz inanmayın, fakat bu ci- ci kız gerçekten bir ıstekoz avcısı- dır! Şeyhle evlenen Iitalyan kızı Londrada yaşamakta alan çok güzel bir İtalyan kadını bir şeyh- le evlenmek için kendi inancından vazgeçerek Müslüman olmuştur. Bu kadın otuz yaşındaki Mat- mazel Armida Giajo olup, İngilte- rede yaşamakta olan İtalyan ar- tist, Profesör Edoardo Giajo'nun kızıdır. Güvey, Hint başkanlarımdan 36 yaşında Şeyh Abdulhamit'dir ve Britanya mimarları enstitüsüne üye olarak ilk giren bir Hintlidir. Profesör Giajo bu evlenmeye Londra ahalisinin dörtte — birine gösterebilirler. Demek ki dört gün içinde Londrada bir tek kişi kalmamacasına herkes sinemaya gidip film seyeredebilir. Kalabalık bir âile İngilterede Surrey vilâyetinin Abinger Hammer kezasında 101 müvafakat etmiş, matmazel de an- nesinin duasını almak üzere Ro- maya gitmiştir. Şimdi İtalyada: dir. Bu kız, şeyhle dört yıl evvel ta: nışmıştır. Profesör Suüday Express gaze- tesi aytarına şunları söylemiştir: “Kızım çok düşünülecek bir te- şebbüse girişmiş bulunmaktadır. Fakat ne yapalım, o kendi hayatı- nın sahibidir ve dilediğini yapa- cak çağdadır. Şeyh Abdülhami- de karşı olan sevgisi yüzünden di- nini bırakarak islâmiyeti kabul et- miştir. Evlenmelerine — razı ol- dum. Çünkü her ikisinin aşkları- nımn safiyetine ve kuvvetine inant- yorum.,, lt bir kadın yaşamaktadır. Bu yaş- It kadının şimdi hepsi yaşamakta olan üç kız kardeşi, beş oğlu, iki kızı, otuz beş torune ve kırk beş tane torun evlâtları vardır. Rüyada kuduz Sanfransisko avukatlarından ' Paul B. Fisher geçen hafta uyur. ken rüyasında bir kuduz köpeğin| kendisini ısırmak üzere saldırdı. Şini görünce, sağ ayağıyla köpeğe müthiş bir tekme savurmuş ve da. Profesör Edoardo Giajo usta yanılmıyacak kadar şiddetli bir. bir mimardır ve akademide iki de- © ağrı ile uyanmıştır. | fa mükâfat almıştır. Deniz sporu ve bilhassa kot> racılık en zevkli ve - heyecanlı bir #pordur. Geçenlerde İngil - terede “Tayınla kotracılık kulü- bü,, nün tertip ettiği kotra ya - rışlarında alınan şu ikt resme balanız! Resimlerden — soldakinde dö merken deprilen bir kotra görü lüyor,