9 Birinci kânen 1934 HABER — Akşar Postası n Ça. e Cüzam'ıları Büyü zabıta iolizin n -— Mezarlığı Nakleden : Vâ- Nd e” Doğru! Zira, ben de odanız | Gy olduğunun farkına var | ı una bakınca da sizin dön -| B, hükmetdim. yalnız bu yaz: odasma | tir €&mek ki, ziya, biz onu! iy en ancak on beş yirmi sa- bi Svvel yanmış, söylediklerimi m edin. Odanın iki kapısı daş > Bunlardan biri, medhalin- e, fa üzerine açılır. Diğeri i - eg divenin ind'ği sofaya.. İş - Ün bu tarafdaki kapmın aralı- an odanın aydınlık olduğunu im, > Ben dim. p, yay Gürültü çıkarmaksızın odaya hi #dim, İçeriye bakdım ve ze- dön “ hiç kimsenin bulunmadı. Lİ Sördüm. aga rağmen odanın köşele - ” i biri, bir büfe tarafından agi bulunuyordu. Kapıyı , Taği, b'r ihtiyat ile ittim. İçeriye il in, ve burada yalnız bulundu- gördüm. ; ig eihel sofasma bakan kapı A, Yı. Onbeş (saniye içinde v yi va girip çıkmış olabilirdi? '&,: Süküt hüküm sürdü. Lâtf, s t kesilm'ş, kapının tokma - * dikkatle bakıyordu. am ettis « Sizi temin ederim ki, işte o mteri korkuyorum. Bu| & de son on ay zarfında ga-| | e & £ &srarengiz misafirlerle do - Kşaldığına kail oldum. ” adan ancak beş on saat hâdiseler cereyan et - ir müddet düşündüler. tif, sordu; İy > Sizin köşkde yeni bir şey va? p Hayır., Akat biran sonra hatırladı: Yalnız, Mahir Bey bizi ziya» 8eldi, ç | Ü ae Mahir Bey? b. şu âlim.. 4 Ovo.. Maşallah.. Bu kadar | gelebildi demek?.. « Zannedersem ona te- © SS yama Mi gidden, Ona burada cere - « *n vakaları anlatdınız mı? latmadım.. Fakat buna şılacak keşfiyatda bulundu. — Yok canım? — Harabelerde, bazı taşların üstünde bazı işaretler bulduk.. Bir taşın bir köşesinde 4, diğer köşe - sinde de 8 rakkamı var, 8 rakkamı ise Romen rakkamlarile yazılmış... Mahir beye kalırsa, bu bir tarihe alâmetmiş.. Düşündüm ki, eğer sabise 4 ağustosdur ve dört ağus » tos bizim Dirayet halanm Kadri - ye Nusretle beraber buraya geldi- ği tarihdir. | Bir an düşünceye vardıkdan sonra ilâve etdi: — Haydar baba da, aynı gün Ribentrop Konuşmaları neye vardı? Bundan bir müddet önce, ga - zetemizde yazıldığı gibi Alman murahhası Fon Ribentrop Lond - raya gitmişti. N Orada İngiliz siyasacıları ile konuştuktan sonra, işini tamam - lamak için Parise gelmişti. « Pariste, hariciye nazırı M. La- valle Alman murahhasının görüş- mesinin 40 dakika sürdüğü bildi. riliyor. Paris mülâkatı, Almanyanm Paris elçisi tarafmdan temin edil- mişti. Bu konuşmayı, Fransanın, Almanya ile — gayri resmi suret- te de — olsa nihayet temasa gel- diği şeklinde görmektedirler. Sonraki haber: Almanyanm gayri resmi mu- İstanbul Şehir Tiyatrosunun o- peret kısmında Fatuş ve Nevzat isminde iki küçük kız çocuğu var. Bunlardan biri on, öbürü on iki yaşmdadır. İstanbul Şehir Tiyatrosu bu kü- çük kızları her gece halka gl ediyor. Bu küçük ve masum kız - lar her gece kendilerini seyreden bir sürü halka karşı bacaklarını kaldırıb indir'yorlar. Ve halk bündan zevk alıyor. Hayır.. Bin defa hayır.. İnsan bunları seyrederken zevk almaz, |! bilâkis içi sızlar. Bu çocukların zarfmda köşkün içinde kan leke- r4hhası Ribentrop Paristen ayrıl-| s€ce yarısı suratları ve bacaklar: leri buldu. mıştır. Bir habere göre, iki siya- podralı bir halde kendilerinden yaş — Evet.. Sahi.. Zen, buraya a - sallarının görüşmesi pek feyda| ca defalarla büyük bir sürü kala- ym beşinde geldim.. Dirayet ha - nm, benden bir gün evvel gelmiş bulunuyordu. Bu tesadüf, çok şa- şılacak bir $ey.. — Diğer cihetden âlim, birkaç | eserle meşgul olduğunu söyledi. — Evvelce bana bahsetdiğ'niz eserler mi? — Hayır.. Bir çelebinin eseri.. Iji Bu adam, cüzzamlrlardan bahset- | miş.. Bir tedavi usulü bil'yormuş.. |li Cüzzamlılar bununla iyileşebili - yormuş. — Allah, allah.. — O civarda oturan hastalar « dân biri, geceyi cüzzamhanenin bir mahzeninde geçirerek iyileş - (8 miş.. Babası, bu adamla birlikde gelmiş.. İkisinin de gözüne bir ma - mile kemirilen bir del kanlıya adam artık tamami'e iyileşmiş. “Mabir bey, harabeleri gezdik: (il den sonra buranm mimarisi hak - /İ kındh beyanı mütalea etti. Burada (ii birçok mezarl:klar bulunduğu söy- ledi. Cüzamlılar, eskiden ehali ta- 'ğ rafından gayet büyük bir zapt ve | rapt altında bu'undurulurmuş, on- | i lara, herkes gibi, ölülerini açığa | gömmek hakkı verilmezmiş.. Hu- /ji lâsa, burası mezarlıkmış.. Ne der- siniz? Mahir bey yanılıyor mu? LâĞf, muhatabına, şaşırmış o - larak bakıyordu. Sadece: — Çok teessüf ederim. Mahir bey'n yanma ben de bulunarak |“ onun söylediklerini dinliyeme « İ dim! bu mevzun dair pek şa -) 2 Hanımefendi: Para sandetin analıtarıdır. Mes'ut ölmak için zengin olmak şarttır. Zengin olmak için de bir Piyango bileti almak lâzımdır.. Behemehal bir Yılbaşı Piyango bileti alınız... ait- 8 miş.. Bununla karşılaşınca genç /İ verecek mahiyette değildir. çi Harp Geliyor 1911 Yazan: Fransi Dölezi ti Bugün dünyanm en büyük | konomi yazıcısı olan Fransi Dö-5 İİ lezi 1911 senesinde “Harp geti İİ liyor,, ismi ile bir kitapeık O zmana herkes buna * # gülmüştü. Fakat 3 sene sonra harp pat-i Geliyor 1934 Şimdi de ayni yazıcı “Harp tekrar geliyor,, ismiyle bir baş- ka kitapçık yazmıştır. Pek yakında HABER Olacak harpleri keramete! İ yakın bir deha ile haber vöreni iğ bu büyük yazıcının iki kitapçı IR ğını da Fa, ya çevirtecek ve yar zacaktır. EREREERRAEESAR İSTANBUL; 18 den 19 kadar Çay saatı: Ctel To- İ katlıyandan nakil, 19 dan 19,30 kadar i Jimnastik: Selim Sırrı, 19,30 dan 19,40 İ kadar Dünya haberleri ,19,40 dan 20,10 | kadar Havayen Kitar talamı, 20,10 dan 20,45 kadar Konferans: Solucanlı çocuk- lar hakkımda ( Doktor Ali Şökrü Bey | tarafından, 20,45 den 21,15 kadar Plak: Ses musikisi, 21,15 den 21,30 kadar A- nadolu ajansı; Bortalar, 21,30 dan 22 ye kadar Orkestra, 22 den itibaren, Radyo enz ve Tango orkestrası. Çocukları koruyalım Kış geldi. Kışı soğuğundan ve bu soğuğun getirdiği hastalıklardan yok- suz yuttaşlarımızı korumak hepimi - zin boynumuza borçtur, Bu borcu ö - demiş olmak için kullanamadığımız eski çamaşmlarımızı, çocuklarımızın eskilerini Çocuk Esirgeme Kurumuna “Himayel Etfal Cemiyeti,, verelim. balığın önünde bacak sallamala - rı lâzım gelmezdi. Bu yavrucuk « | arm bu zamanda derslerini bi - tirm'ş, vazifelerini yazmış, ertesi il sabah erkenden kalkıp mektebe gitmek üzere mışıl mışıl uyumuş i olmaları lâzım gelirdi. Bu çocuklar Şehir Tiyatrosun- #| da değil, alelâde bir sirkde oyna- #| salardı bile müddei umumiliğin, #| ve polislerin buna mani olması lâ- zım gelirdi. Bu çocuklarn ana, | baba veya velilerinin sorguya çe » | kilmesi, kendilerine Türkiye cum- ii) huriyetinde ilk tahsilin mecburi olduğunun anlatılması ve bu hare- sil ketlerinden dolayı gayet ağır ceza- lara çarpdırılması icab ederdi. Bu çocukların ebeveyni eğer münimini çocuklarınm kendilerine il para kazanmasmı bekliyorlarsa, vicdaları - ki olamıyacağı muhak- kakdır « bunu kabul ediyorsa şüp- he yok ki dünyanın en ... insanla - ridır. Eğer çocukların kimsesi yoksa, yetimseler memleketin kendileri - ni bakacak müesseseleri ve mek » tebleri vardır. Oraya gitmeleri lâ- zım gelir. Harikulâde derecede istidadla» rı var. İleride büyük bir sanatkâr, i bir dans dâhisi (1) olmak ihtimal- leri mevcud. Sözleri de çok saçına” dır. Kültürü olmayan bir kimsenin velev dans sahasında bile olsun fevkalâde bir dereceye çıkmasına imkân yokdur. Bu çocukların ev - velâ okuması lâzımdır. Bir şeyler sİ öğrenmesi, dünyayı anlaması lâ - zımdır. Eğer cidden fevkalâde is - Iki küçük tiyatr artistinin tahsili Bunlar, ahaliyi eğlendirmek için heba mı olacaklardır ? yüzde doksan dokuz muhakkak e- lan bu hayata atabilirler, Fakat buna biz nasıl tahammül edebiliyoruz, ona şaşıyorum, Ma- arif vekâleti nasıl göz yumuyor? Çocukları koruma kurumu nasıl farkında değil? Cumhuriyet müd - dei umumisi nasıl görmüyor? Po- lis nasıl müsaade ediyor? Beledi - yen'n, Şehir Tiyatrosu, en büyük kültür evi nasıl (okabul ediyor? Dans muallimi ve “rejisörü nasıl sahneye çıkarıyor? Halk nasıl he- yecna gelip şiddetle rslrk çalmı « yor?. Hattâ, hattâ tiyatronun per- desi nasıl açılmağa utanmıyor? Buna şaşıyorum. Bir ferd bir ferddir. Türkiye için her ferdin ehemmiyeti çok büyükdür. Bu masum yavrucukla- rm lâyık oldukları okuma evlerine sevkedilmesi ve buna göz yuman- larm şiddetle cezalandırılmasını bekleriz. Sertoğlu İstanbul asliye 6 ncı hukuk mahkemesinden: Mühibe tarafmdan Fatih Altı- ay mahallesi ve caddesinde: 105 numaralı hanede iken ikametgâhı meçhul olduğu anlaşılan Seyit e - fendi aleyhine açılan boşanma davasmın icrayi muhakemesi için ilânen vaki tebligata rağmen ta- yin kılman günde o mahkemeye gelmediğinden bittalep gıyabında mahkemeye başlanarak tahkikat istiçvap olunarak tetbir nafakası ile mebrinden feragat eylediğini ifade eylemiş ve işbu muamele- den bahisle gıyap kararının Oon beş gün müddetle ilânen tebliğine karar verilmiş ve muhakeme günü olan 21 — 1 — 935 pazartesi gü- nü saat 14,30 da tayin ve bu bap- taki gıyap kararı mahkeme divan- hanesine talik kılınmış olduğun - dan ilân tarihinden itibaren beş gün içinde itiraz etmediği ove mahkeme günü olarak tayin kılı nan gün ve saatte Yeni postaha- nede İstanbul asliye mahkemesi altıncı hukuk mahkemesine gel - mediği takdirde davacınm iddia eylediği vakiaları ikrar ve kabul etmiş addile gıyabında mahkeme. nin icra kılınacağı tebliğ makamı na kaim olmak üzere ilân olunur. tidadları varsa bunu ancak ders! ——. ve kültür saatlerinin haricinde in « kişaf ettirmeğe çalışabilirler. Fa - kat bu çalışma sahası kendilerin - ! den on yaş büyük ve vücuslarının ' onda dokuzu çıplak kadınlarla birlikde profesyönel bir sahnede değil, remsi ve ciddi bir mekteb - | de, evet kelimenin bütün manas'le ! bir mektebde olabilir. ! Buna hayret etmiyoruz. Çocuk İarm vicdansız ebeveyni para ka - zanmak için büyük bir içtimai gü- | nah işliyerek masum çocuklarını ahlâki bir tereddiye sürüklemesi i 22 tonluk ve 15 beygir kuv. vetinde İskandya markalı mü- ceddet ve mazotla müteharrik yeni inşa edilmiş Rize yapısı “Yılmaz,, ismindeki ahşap mo- tör ehven fiatla satılıktır. Talip olanların Galatada Kalâfat ye- ri caddesinde 107 numaralı e. lektrik kaynakçısı Bay Ziyaya müracaatları. Telefon: 41168. (s622) ALGOPDAN Map EVAT Baş ve diş ağrıları, Romatizma ve siyatik san- v oları için kullanılan iâçların en faydalı ve tesirlis.dir. 1-6-12 lik orjinal madeni kulular- da her eczaneden arayınız.